Londranın en yüksek tabakasına :"rwp kimselerle düşüp k inbir hâdiseye şahid olmuş ve ha; t ta k famamen anlamış - olan — ressam bir|a ömney doktor Graham g Adamın, vi riya kokan — bu sözleri İ kıymet vermemiş ve bunları iş TBemiş görünerek : t aretim; sizin yağı bir tarzda kazanç tmiş olduğunuz gü- kında konuşmaktır. Doktor Graham, bu sözler üzeri- Te'hemen ayağa kalkmış ve: —Bu lâkırdılarlı hançerli Hiş oluyordunuz. Gördüğünüz güz. N, şifa veren ve yardı *detek derecede kuvveli Sİz olan bir kadır Demişti. bana m i lar. Graha- Ressam Romney, tor Min bu budalaca sözlerine karşı gül- l4 ve: ; — Bütün bu söylediklerinizi, gim- Üye kadar pekçok kimseden ben de Ütfaatla işittim ve buna rağmen hiç Alükadar olmadım. Benim istediğim, " kudınla karşılaşmak ve kendisi- hususi konuşmaktır. Bu arzumu, T istemez yerine getireceksiniz. * benden beş santim de almıyacak Nhiz, Demişti. Doktor Graham, TArak itiraz etmek istemiş ve fakat, Alzim açmadan, ressamın şu sözle- Tile karşılaşmıştı : — Dinleyiniz filezof! Vakit kay- ı“"*mw- olmamak için, biraz Çiğ söy- *Mek lüzumunu hissediyorum: Malümunuz olsa gerektir ki, Pyla alâkam vardır. Bu sebeple "ı"sckcnıuı ka tılması ve ' hapse atılmanız, benim iki duda- n arasından çıkı ütee —a ellerini 'a ga gizin ak bir iki hareket, şifa 1 kadı- ysanda en akılâne Terdiğini iadi büğ- a birakmaktır. Güzel kadın; o gece iş oldüğü — halde, (Graham) m liniğinde — ressam — (Romney) le "“ı kürşıya gelmişti Büyük san'at-) VÂr, güzel (ERmma) ya kendi ken- takdim etmiş hafif sesle: ) im, o sade - Ben, ressam (Ronın Güzel kadıı kendisin- gini anhyamamıştı. Y met- ; ressamın, den ne iste sm ve tereddüd ten- Güzel samın maşti. Doktor(Graham), re i ile odadan ç inla ressam — arasında Sden mükâlemeyi — işitmediğinde Yolayı, kimbilir ne mütecesir Omüstu; fakat m'atkârın Sebheden hücumu; kur dokto- U hayli yıldırmış, silâh ve cephane- 'Ni birakarak, düşmanın Ününden kaçan bir nefer vaz * düşürmüştü. am (Ronney), güzel kadını te- M tırnağa kadar süzdükten son- “ hndıım.—- Oturunuz, oturunuz rica 3 Diyerek büyük bir nezaket güsler- Bişti, Emma, ressamın — teklifini telâşla Ç ede- n kabul *erek, kanepenin —kenarma oturu- |) işti. Güzel kadın, gözlerini res- dikmişti. O dakikada, içinden 'lh: tahayyül etmeğe — başlamıştı: in fazla, elli beş yaşlarında var, :_:""e bu akşam fazla hırpalanmak- tal, Fürtulduk. Fevkalâde h Üğüne göre, belki de rahat Eeçireceğiz!.. bir “lnma, bu hususta tamamen aldan-| v A Zira büyük san'atkâr, sırf san- düşünerek, kendisinin K ""dan istifade etmek istemiş, baş- bir şey d(ııl'ııımuını*u am (Romney) gözel kadını nlikla süzmekte devam elmiş- "kır dakikalık sükütten sonrş 5 Rekı u. bel '”'mı""' Yestam (Romney) 1m de- Gi :'“ Bmma, bu sefer, karşısında- (Kim olduğunu iyice anlamıştı. Wri) nin malikânesinde krali giyin- | gö-|) çe gibi yaşarken, yakındân — tanımış| ve hatta gönül vermiş olduğu (Çarl| Grevil), bu büyük san'atkârdan bir kendisine bahsetmişti. Yük-| , e karakteri çok medih- ikinci defa olara gayri — ihti; Bir ke bakmış Emma, ismini işitince kadının şamak maksadile hissiyatını ok- yerinden kalkmış A gidip oturduktan sonra, ek: — Kim olduğunuzu biln (Graham) denilen bu sefil nında bir sıhhat perisi, bir venüs ve düha bilmem ne olduğunuzu —söylü: Ne olu: olunuz üzelliğinizle, bu damın ya | reı âlem bir kadın deği buna kanaat getirdim. Bunun dir bu geceden ilibaren bu- aracaksınız! Demişti. 1 kadın, bu teklife karşı şa- L bulunduğu | andığı döktor — (Gra-| ham) n i birdenbire — nazıl bırakabileceğini düşünm mıştı. Biraz sonr İyi 8ö3 radan kaçayım da ne Diye sormuştu (Romney), m elddi bir ta- Yıldız Skippy, — frank' | Yıldız köpek, ilk SIKPPY — Bir yolcu soruyor: «Ne oluyor, nedir bu - kalaba-| » Garda bulunanlardan biri ce- veriyor: — Şüphesiz, Holivuddan yeni bir| yıldız. gelmiştir! Lodra gürm: Lodra | giren tren; — «Oueen! inin hususl tre- Kalabalık biribirini ith bir sepeti taşıyan adam, yardımiyle otomobile kadar gidebi- ör; Geniş liyor., Sepetin içinde ne var- biliyor mu- sunuz? Sinemada «Bay Smith> namı ile tanınmış «Skippy> adındaki köpek!| Mayrna Say ve Villiam Povvelin mutad oyun arkadaşı! Londrada bir lm çvirmek için Amerikadan geti- İrilmiş İngilterede pek tuhaf bir kanun vardır. Bu kanuna göre, memleket- te kuduzun — yayılmasına — meydan vermemek - için,ha gelen kö- pekler karantı tabi tatulmadan memlekete sokulmaz. İngiltere kra- ten n | dum İsöyliyebilirim ki, tıktan sonra ne kR kazanıyor Jişi sahibi | ANADOLU Kâmi Oralt zinle başbaşa-kal- Naklede — Ben, mak İi niçin si: dir am) m pençesinden Yegâne emelim, sizi 5 kurtar- maki Onunla ne süretle mütabik. kal- nzı ve kendisine karı gibi t niz olduğunu iyor- e katl'i surette burada , ne bil fakat şunu Anladım; yapagenğim Diye sormuştu. Ressam, hiç tereddüd etmeden ce- vap vermişti: — Ben bizzat, size temiz — ve bir heyet temin etmeği taahhüd edi- zin bana k kaz - bir, uma mutal ilde bana mo yapacakamız. Sizden — istedi- r. Ben, güzelliğinizi - ebe- Büyük san'atkârin — bu sözlerin- den fevkalâde memnun ve mütehas- sis olan Emma, yerinden kalkmış ve âr bir tavırla elini sıkarak: — Şimdiye kadar sizin için çok gözler işittim. Bilhassa âlicenap- lığımz hakında söylenenlerin, ayni hakikat olduğunu şimdi anlıyorum. Demişti. —Sonu var— köpek senede 3 milyon TP AMT İA D LA - defa olarak İngil- tere kanunlarını da- çiğnetti seyahat e&nasında, kendisine he- ıH_u- edileri sevimli bir köpeğii bern- hediyeyi ve berinde getirmemiş ve rene: — Bu köpeti memleketime- soka- mam, demi: Hayrette kalanlar: da, kraliçesi bulundu- ste bir köpek bile so- al olur gunuz o memle Kamıyorsunu: Diye sormuşlardı. Kraliçe de gülümsiy — İngiltere krüliçesindi lühiyettar bir vabım vermişti. İşte senelerden beri hüküm süren bu kanun, ilk defa olarak Skippr hakkında tatbik edilmiyor. Fakat bir şartla : Bu haytan ger köpeklerle temas ettirilmiyecek- tir. BÜYÜK BİR YILDIZ Skippy, röportaj — için gelen mu- harrirleri, kuyruğunun üzerinde otu- rarak kabul eder. Kendisine sorulan suallere — bizzat cevap — veremediği — için;Holivuddan Londraya filim çevirmek için husus' kompartimanda gelen eYıldız», bü nri East'a ve bakıcıs) Frank Veatherveaix'e bıraktı. — Fa- kat konuşurken güzlerini şimşek - gi bi oynatan ve kulaklarını — merakla diken Skippy, İnsana her şeyi anlıyor- müuş hissini verir.. Sahibi onun hük- kında şunları anlatıyor : Skippy haftada 168.000 frank ka- zanıyor. Senelik kazancı 3- mülyon franga yâkındır. Altı yaşında — olan bu hayvan, şimdiye kadar — on beş filmini seve seve çevirdi. Muvaffakıyetini, hareketlere m sözlere itaat etmekle ve el- SKİPPY'NİN RAKİBİ Bü sırada, bitişik odadan bir - kö- pek seri geldi. Henry East odanın ka- pısini açtı. - İçeriye Foks cinsinden bir köpek girdi. Cinsleri ayni olduğu halde, Skippy kadar zekâsı bulunma- dığı anlaşılan bu sert tüylü havvan Çekoslovakyada: Hayata mukabil hayat, sadakate mu- kabil, sadakat, ölüme ölüm Adliye Nazırı Prag, 6 (Raydo) — Çek sa: demokrat firkasının 60 dönümü dün bütün Çekosl. tezahüratla tesid edilmiştir 150,000 kişilik «lay; büyük ead- omuzlarında tüfekler, «toslim olmuyacağız hazır durüyoruz, — yaşasın lelerini h: l Alayı Prag ba ir ve âyan & akyada delerden ellerinde ordu.. rla cüm- geçmişler- papazı, birkaç 9 takip etmişer- | alaya kendi mes- en temsili eşya He işti- Ekmekçiler, iki adam şekinde ekmeklerle, şimendiferciler aero dinamik bir lo- komotifle; kundurcılar gümüşten yapılmış, 15ci Lüi zamanı tarzınad bir iskarpin ile geçmişlerdir. İskar- pinin ökçe kısmında güzel bir ba- yan da tutulmuştu. Nümayişler cok hararetli olmuş- hiçbir hâdise kaydedilmemiştir. Prağ, 6 (Hususi) — Çek sosyal demokrat partisinin- atmışmcı dönümü merasiminde bulunmak üze re Praga gelen Adliye Nazırı bir nu- tuk irad etmiş ve şöyle dgmiştir: İ ürde; zin bayramlarına iştirak için Prag- dan geldik. Slovakların kalbinde Çekler vardır. Hatip, Bratilavadaki telmih ederek: —Çeklerle Slovaklar ebediyen bir leşmişlerdir. Kimseye kendilerini a- yırmak hakkını vermemişlerdir. Cümhuriyetin teessüsünden beri Çekoalovakanın terakkierinden buh seden nazır, Çek kelimesini — bir- kaç defa tekrarlamış ve sözlerini şöylece bitirmiştir: — Sadakte mukabil sadakat, rak etmiştir, boyunda ve bayramı ha- yata ıMıg l:avLAl ü!:ı__mkııbll Şi Prag 6 (Radyo) — Muhtariyetçi M.!arn' yaptıkları kongreye mu- i Slovaklar B akdetmislerdir. rük — et- bir dini li ngre z yirmi kişi deri ve Büşvekil Milân Hodza ile Sos- yal Demokrat partisi lideri (Berer) hazır. bulunmuşlardır. Milan Hodza, uzun bir söyley ver- ve çiftçi Slovakların, Cumhuriye- afazaya karar verdiklerini, ba- Slovakların, kendilerine vadolu- nan hakları tocavüz ederek doğrudun loğruya siyasi muhtariyet istedik'e- ini söylemişti Bır kız Sevdığ- erkeğı kacı-m': Dün Buca nahiyesinde Zında şayanı dikkat bir vak'a olmu e geriç bir kız bir erkeği kaçırmıştır Şimdiye kadar bir erkeğin — bir kı: kaçırdığı çok görülmüşse de bir kızın erkeği kaçırması enderdir. — Vak'ı şöyle olmuştur: Bn. Kâmile adında genç bir kız, İb- rahim adında tanıştığı genci dün zor- lamış: — Nüfus tezkereni, eşvyanı, al gel kaçacağız. Ben nereye gidelim — der- sem öraya gideceğiz demiştir. İbra- him, hazırlandıktan sonra kızla bir- likte ortadan kaybolmuştur. — Nerede bulundukları hâlâ — anlaşılamamıştır. Buca zabıtası tahkikata devam — edi- yor. İşin garip noktası, kızım, başka bir gençle nişanlı olmasıdır. İvi soka- AT EZ YEYAAMLEC M DUT bir köşeye büzüldü. Henry izahat ver- di : —Bu, Skippynin rakibi Jimdir. Projektörler tanzim edilirken J- mi poz alır. Skippy, ancak, tam fi- lim çevirileceği sırada sahneye — çı- kar, yani tıpkı büyük artistlerin yap- tıkları gibi! Lâkin mevki hırsı köpekler ara- sında bile mevcuttur. Çok defa onla- rın, fırsat düştükçe, - dövüştüklerini görüyorum. Panis - Soir'dan l | | İdo bütü nferdlere şumil feler derühde etmiş bi türlü felâketler karasını nutkunu aynen böyle söyledi Pragdan bir manzı Nümayişe iştirük edenler, bu esna-|man muvaffak olamıyacaklarını be- da (Kahrolsun hainler) diye haykır-| yan etmiş ve nutkunu şu sözlerle bi- maslardır. tirmiş Milan — Hodza, —Ben, şahsen ömrüm oldukça Ç milletlerin, koslovakyanın — istiklâlini müdafaa ; edeceğim Bu sözler, alkışlarla — ve (yaşasın il Çekoslovakya) haykırışları waıluıımıum Yugoslavyadanalınan taz- minatla yapılacak işler İzmir Emrazı sariye sariye hastahanesinde ve- rem paviyonu ve dairesi de yapılacak Ankara, 6 (Hususi) — Yugo: ya hükümetinden a Kızılay cemiyetine verilm olan, kanun Çekoslovakyadaki istiklâline hakli fakat, devletin ria- yetkâr kalmak şartile rını İste yebileceklerini ve devleti par- İ çalamak istiyenlerin, buna hiç - ile ihası tanzim kılındı.> meni, esas fikri — kabul ine dair|etmiş, ancak bu para ile ne yapılabi- Projesi, Kamutay sıhhat) leceği noktası üzerinde tevakkuf olun Bülde encümenlerinden gecerek|muştur. Hükümet bir verem hastane- rTüznameye alınmıştır. İsi sıhhiye encümeni ise memleketin iç Hükümet natoryom — vücüde Büdee ene p sek a bir sında şunları esini Encümen tarihinde |bulunan K h kanunla|verdiği izahattan takil bi İne vücüde g ylemektedir: zakerelerinde — hazır umu başkanının bu para ile müs- vom veya bir hasta- irilecek olursa 6 müce- ütün tesisat —ve teçkizatını mak — lüzimgeleceğin. ancak azami yüz yataklı bir mü- se vücude gelebileceği halbuki bu para ile mevcud verem müesseselerne ibirer p m veya dajre lüve edile- cek olursa 0 müesseselerin — teşkilât tesisatından da istifade edileceği için v iç yüze çıkarıl. ası kabil olacağı anlaşılmıştır. ncümen azalarımdan — bir kum yada mal terketmiş “ölân tarafından teberrü e yılan bu para ile ne yapılabi- eği düşünülürken evelemirde bu ndaşların zımni arzularını lâzim geleceğini Hükümetimizle Yugo sında 28 te aktedilen tasdik olunan mukavele mucibince iki devlet tebaasının mütekahil hak ve menfaatleri tasfiyeye tâb I- |Sesenin anatol muş ve bu tasfiye neticesinde goslavya tarafından Türkiye milyon dinar verilmesi kabul miştir. 17 edil ess ve l,. eyannameler hakikate dilmiş ola Mları vesaik adığı gribi m ğ vatan- | miş kiymetleri d ilinememekte Nitekim; itilâtlname! er hakkın-|Mina yap bir he $ gı olarak u.cudn getirilmesi - (doğru olacağımı ve bu bakımdan hen, ü de sıhhiye encü- andaşa aid) beyanname Ja Yugoslavya hükümet atn malı bulunmadığını, larını satmış olduk zılarının hiç sahibi olmadıkları ve mütebakisinin de fazla mal yan ettikleri şeklinde mütalea yan etmiştir. Hangilerinin n derecı de ve ne kıymotte hak sahibi olduk- W ak mü- met lunduğunu, ancak devlet mücssese- lurindı veremlilere mahsus — yatak fi halde olmadığın- n lıu paranın yatak #dedinin ço- Jtilması için - kullanılması - en iyi imai yardım teşkil edeceği de bi larını tesbit etmeğe medar wesaiki mevcud olmiy acaat sahibine eldeki kü- gur İiranın t haklı bir ölçü- ye istinad edilmiyeceği ve hepsine müsavat dairesinde taksim yoluna gitmekte de İsabet olamıy kârdır. Esasen ekserisi memleket haricin- den gelen muh: rasında iskâna ları gibi heyeti umun içinde yerleşmiş ve olmuslardır. Binsenaleyh Yugoslavva hüküme tarafından verilen mevzuubahs — taz minatın memleketin içtimat! Mmesi için mevcut teşi kün olduğu kadar i üzere Heybeliadadaki yanında müsta fıeh'rılro.—. İ ttan damüm- ifade edilmek cağı T İğe de encüen ıkıırlye— yalnız Heybeliadada iş sahili l birer İ ve edilecek olan SÜ Üç yüz yatağı idareye kâfi gelmi- 4i ve bi aleyh ayrıca teşkilüt vücude getirmek lâzımgeleceği, bu ağı radan hakkile in yetiden ap etmiy k . ;telif ve meve, —üş dti tifede teşkilât ve ati ekilde müh- ların yardımına koşan halde kullanılması için ishbn kanyn â: 1 gl ei lli aa İA — na- roktal nazarında isabet bu- — yatak adedini azaltmak — ve bu vatandaşların — ti