< Buyük 6 ANADOLU (Bay /Aziz; çocuğun kendisine alid 'öl- uduğunu söyliyerek neticeyi bekliyör LFabrikator Bay Mehmedden gelen telgraf- -Bay Azizin muharririmize beyanatı - Resmi makamların tesbite çalıştığı noktalar Bundan - sekiz evel LBursâda Uludağda bir gezinti » esnasında * keybölen — küçük Sâdi Hakkındaki iddia, elân devam ediyor. Buürsalı fabri- | kator *B.'Mehmed, Bucı na- hiyesinide Baytar B. Azizin nezdinde bulünan — Şadinin, VUludağda çalınan çocuğu Sadı olduğunu —ısrarla — söylüyor, Baytar B. Aziz de: — Çacuk 'benimdir. - Nasıl vo'ur? ibler'türlü kanuni vesi- ka'arım 'tamamdır. Diyor, o da ısrar ediyor. Hlâdiseye resmi makamlar da elkoymuş — bulundukları için. tahkikata devam edil- mektedir. İki tarafın da gös termiş oldukları şahidler din- lenmektedirler. Buca nahiye müdürlüğü, —şimdiye kadar baytar B, Azizle zevcesi Bn, Lemanı ve bu hâdisede - bil- gisi olanları dinlemiştir. Daha birkaç şahid vardır, onların da ifadeleri bugünlerde alına- cak ve tahkikat tekemmül edecektir. Ayni zamanda ço- cuğun, 1927 senesi umumi nüfus sayımında İzmirde ve baytar B. Aziz nezdinde tah- rir edilip edilmediği noktası da araştırılmaktadır. Resmi makamlar, bilhassa bu kayda ehemmiyet ver- mektedirler. Bir muharririmiz, dün b ytar B. Azizle görüş- müş ve oğlu olduğunu söyle- diği Şadinin resimlerini gör: mek istemiştir. Baytar B. Aziz şimdi on üç yaşında olan Şa- dinin birçok resimlerini mu- harririmize göstermiştir. Bu resimleri, bugünkü sayımızda görüyorsunuz. Şadinin ta on aylık vaziyetinden başlıyarak, üç, dokuz ve on üç yaşındaki vaziyetlerini gösteren bu re- simler, baytar B. Azizin bu mesele üzerinde — gösterdiği lâkaydi hususunda kendisine hak verdirmektedir. B. Aziz diyor ki: — Ne diye uğraşayım ve sinirleneyim — azizim. Çocuk benimdir. Doğduğu tarih te malâümdur, elimde her türlü vesaik vardır. Neden iddiala: ra girişerek s'nirleneyim. — Şu vak'ayı başından iti- baren anlatır misiniz? — Bir gün evimin bahçe- sinde oturub istirahat ediyor- düm. Buca ortaokulunda öğ- retmenim, Aynı zamanda Bu- ca belediye mezbahasında da vazifem — vardır. Zevcem de öğretmendir. İki çocuğum var- dır: Biri Şadi diğeri de Aysel, Bu iki çocuk, biribirine çok benzerler, Fakat şu var ki, Şadinin kendi oğlu olduğunu iddia eden fabrikator B. Meh- mette tıpkı bana benziyor. Dünyada herkesin bir benzeri var derler ya... Bu hâdisede bunun hakikat olduğunu an- lar gibi oluyorum. Neyse bunları geçelim. Evi- min bahçesinde istirahat eder ken birdenbire kapı çalındı, biri, Şadiyi çağırdı, Şadi gi- dip kapıyı açtı, bir jandarma gelmiş, beni görmek - istiyor- muş. Gidib baktım, jandarma, bana .bir resim gösterdi; — Bu sizin çocuğunuzun —- sarban haslamazirin mi? sene » | Münakaşa mevzuu olan | çocuk, baytar Aziz ve re- | fikası ile beraber dört yaşında bulunduğu sırada Çocuğu Baytar Azizin re- fikasına verdiği iddia edi- len ve bir cinayetten dola- gı firar halinde bulunan Hayriye Dedi. Resme baktım, Şadiye benziyordu. — Bu resim benim çocuğu- ğgumun değil. Fakat ona ben- ziyor. Dedim. Jandarma neferi, çe- kilip gitti. Sonra Şadi bana vak'ayı anlattı. Daha evel so- kakta dolaşırken yabancı bazı kimseler yanına yaklaşmışlar ve kendisini öpmüşler, sev- mişler. Çocuk, bunları bizim eve gelip gidenlerden bazı tanıdıklar sanmış. Çünkü bize gelenler, Şadiyi hakikaten se- verler ve sevgilerini izhar eder- ler. Bunda şaşılacak birşey yoktur tabil. Ertesi gün jandarma bölük komutanı Yüzbaşı B. Hüsnü beni bölüğe kadar çağırdı, çocuğu alıb getirmemi söyledi. Hiçbir mecburiyetim olmadığı halde alıb götürdüm, orada meseleyi anladım. Bursadan gelen fabrikator B. Mehmed ile karısı olduğunu söyliyen Bn. Beytiye, Şadinin kendi çocukları olduğunu iddia edi- yorlarmış. Çocuğu, bir dok- tora muayene ettirib rapor almalarını teklif ettim, fakat jandarma bölük komutanı: — Meseleyi. — uzatmıyalım. Çocuk mademki senindir, bak- sınlar, onlara da kanaat gel- in. ha mnse D » | varmış. | zına baktılar. Dudağının içinde | di. Ben de: — Peki öyle ise, dedim. Şadi, evvelâ korktu, kendisini teskin ettim, ondan şonra ço- cuğu muayene ettiler. Boynun- da kendi., bildikleri bir işaret Onu aradılar, bula- madılar, fakat söyledikleri ye- re yakın bir ben buldular. Sonra kaârnını açtılar. -Ara- dıkları işareti bulamadılar. Ağ- bır iz varmış. Onu da — bula- | mayınca: — Bizim çocuğumuz - de- glmiş. | Dediler, “çocuğu - sevdiler, öptüler. Sanki çocuğumun ana: sı ve babası imişler gıbi onu | kucakladılar ve gözyaşı dök- | tüler. Ben de, kendisini çok müteessir gördüğüm için! — Ne yapalım -zizim. Acı şeyler bunlar.. Fakat size de kanaat geldi ki bu çocuk be- Dimdir. Aradığınız izleri - bu- lamadınız. Sonra bende, her türlü vesaik vardır. Herşeyle isbat edebilirim. Dedim ve çocuğumu alıp evime döndüm, Sonra bilmi- | yorum nasıl olmuş. Bu zat, oğlumun üzerindeki izleri gö- rüp tesbit ettikten sonıa tek- râar resmen müracaat ederek çocuğun kendisine aid oldu- ğunu iddiaya başlamış. Bence bu zat, oğlunu kay- bettiğinden çok perişan vazi- yettedir, ne yaptığını bilmiyor. Buca Nahiye müdürlüğü tah- kikata başladı. Çocuğumu do- ğurtan ebe Bn. Saflet Şadi elân hayattadır. Hatta çocuk doğduğu vakit, Bn. Şadi, bana: — Çocuğum hiç olmadı. Bu küçüğün adını ben vereyim, (Şadi) olsun. Dedi. Ben de bu ismi gü- zel buldum. Doğum vak'asını bilenler vardır. Hatta küçük- tenberi oğlumu her türlü has- talıklarında Dr. Ustaoğlu B. Hasan Kemal muayene ve tedavi etmiştir.. Ondan da sorulabilir. Zevcemi, gebelik halinde muayene eden de Dr. B. Kâmran Kenandır. Zevcem, evlendiğimizden az sonra altı aylık iken ikiz düşürdü, hatta büyük tehlike geçirdi. İstirdattan altı ay sonra evlenmiştik. Ben, her- şeyin tarihini unuturum. Na- hiye müdürlüğünde isticvabım esnasında 340 demiş bulun- dum. Bunu nahiye müdürlüğü tes- bite kalkıştı. Zevcem Leman da gene tahmini bir söz söy- lemiştir. Onu da tesbit ettir- miş. Fakat istirdaddan altı ay sonra evlendiğimizi de tahki- kat evrakına yazdılar, Hafıza- sı insanı aldatabilir. Sonra diyorlarmış ki, (çocuk Bucaya üç yaşında getirildi, daha evel nerede idi?) Bu, gayet basit bir mesele- dir. Zevcemin annesi Bn. Ra- gıbe öğretmendi, İzmirde Ya- pıcıoğlunda oturuyordu. Ço- cuğum, yıllarca onun yanında kaldı ve büyütüldü. Refikam da öğretmen oldu- ğu için, ayrıca çocukla meş- gul olması, kendisini yoru- yordu. Fakat her gün, çocuğu (SEFALIN Baş ağrısı büyük bir ıztıraptır. Derhal bir- kaşe SE- FALIN alarak kurtulunuz. Grip, yaz nezlesi, ro- matizma kadınların sancılarınt ani olarak ge- çirir. ve 1 lik ve 12 lik amba- lâjlarını arayınız. İZMİR : Satış Yeri TÜRK ECZA deposu ve LÜTFÜ KROM ECZA deposü 4 mesini doğru bulmadım ve çocuğu iki veya üç yaşında iken Bucaya evime getirttim ve ondan sonra yanımda kaldı. Şadi, 1927 nüfus sayımında evimdeydi. Ben tahrir müfet- tişi olarak o gün vazife gör- düm, zevcem, tahrir beyanna: mesinde çocuğumu yazdırmış. Bu kayıd da Şadinin benim oğlum olduğunu ispat eder. Çocuğum hassastır, mazisini müdriktir, Gözlerinin mavi ol- duğunu söylüyorlar. Şadinin gözleri mavi değil, açık elâdır. kimseler çocuğu al- mak için Bursaya gittiğimi söylüyorlar, Bu tamamen ya- landır. Hiçbir. vakit Bursaya gitmedim. Muharririmiz, B. Azize bir sual sormuş ve demiştir ki: — Zevceniz, bir gün fud- bol sahasında top oyniyan Şadiyi eve çağırmış. Çocuk: -— Biraz daha kalmak is- tiyorum, Demiş. O vakit zevceniz de: — Keşki senin gibi çocuğu almaz olaydım. Demiş. Hatta bu sözleri söylediği vakit du- yanlar olmuş ve bunlar da nahiye müdürlüğü taralından isticvap edilmiş. Baytar B. Aziz de; — Hayır. Kat'iyen böyle birşey olmamıstır, ve bu ya- landır, cevabını vermiştir. Muharririmiz, netice itiba- rile gerek çocuğun, gerek id- dialı iki tarafın kanlarının tahlil edilebileceğini ve bu tahlilin her şeyi meydana çı- karacağını söylemiş, o — vakit Baytar B. Aziz; — Ne lüzumu var. Ben buna razı değilim. Çünkü Şa- dinin benim olduğuna dair her türlü resmi vesaika mali- kim, çocuğun, küçüklüğünü Havagazı Medeni hayatın ihtiyaçlarından biridir. Banyonuzda her dakika sıcak su, mutbağınızda her istediğiz zaman istediğiniz derecede hazır ateş yalnız. Havagazı sayesinde kabil olur. Odun kömürünün Külfet, pislik ve pahalılığına mukabil Havagazı Rahat kolay temiz sıhhi ve ucuzdur. Tesisatta çabukluk ve kolaylık gösterilir. Keşif ve mal- zeme sarfını icabettirmiyen tamirler. Parasız yapılır. bunlar — Yapıcıoğlu — halkıdır. İcabında hepsini götürüp şa- hid sıfatile dinletebilirim. Ço- cuk benimdir, onu benden hiç kimse alamaz. Bana onu Allah verdi, gene Allah ala- caktır. Dedi ve: — Bu vesaik elimde olma- saydı o vakit kan tahlili için hiçbir diyeceğim kalmazdı. Diye ilâve etti. Baytar Bay Aziz: — Hiçbir endişem yoktur. Sükünet içindeyim. Size ver- diğim resimler de çocuğun bana aid olduğuna dair sizde de hiç şüphe bırakmamıştır, zannederim. Ana ve babalara tavsiyem şudur: Çocukları do- ğunca derhal nüfusa kaydet- tirsinler. * .. Bursalı fabrikator Bay Meh- medin acele Bursaya - gitti- ğgini dünkü sayımızda yazmış- tık. Bursada Hasan adında bir köylü, bundan evel Bay Mehmede çalınan oğlunun İz- mirde Bucada baytar Bay Azi- zin yanında olduğunu haber vermiş ve Bay Mehmed de, İzmire gelip çocuğu gördük- ten sonra Bursa müddeiumu- miliğine bir istida vererek muhbirin sözlerinin doğru çık- | tığını bildirmiş, bu adam hak- kında tahkikat yapılmasını is- temişti. Bursa müddeiumumi- liği, Hüseyini tevkif ettikten sonra Bursanın Musalla kö- yünden Ahmed, Süleyman ve kireççi Nasuhu da yakalattır- mıştır. Hüseyinin söylendiğine gö- re, ölmüş bulunan Aağabeyi, Uludağda küçük Sadiyi ka- çırdığı vakit kendisine bu üç köylü de yardım etmişler ve sonra suç ortaklarından Boş- nak Hayriye adında bir. ka- 9 Harziran 937 Mareşal Blombergin beyanatı — Başı Tinci sahifede — — Seyahatimin sebebini — bati gizli siyasi maksadlara atfetmek yanlış bir haraket olur. Mussoliti ile Hitler dünya sulhunu —mubale* za etmek İstiyorlar. Biz asker ol* düğümüz — için memleketlerimizit büyüklüğü ve hürriyeti için canler mat feda etmeğe hazır iyi askef' lere, iyi silâhlara malik olmalafi lâzım geldiğini biliyoruz. Roma Berlin mihverinin tak* viyesi dünya sulbunu temin etm için mükemmel bir çaredir, Eğe€ ziyaretim bu mihverin takviyrsit? bir vasıta teşkil edecek olurs İtal yada geçirdiğim güzel günler bati? raşile düyacağım — serinç - bir daha arlaraktır. Napoli. 8 (A A5 Almat Harbiye Nazırı Von Blomberg P Mussolininin —Aurora yatına bivt” vek bir müddet — istirahat eti üzere Sıcilya adasına gitmiştir. Von Blamberg Murealini Kont Cisno ile — fevkalâde sami' bir sürette — vodulaşmıştır. Acekf zırbliı. Von Blombergi Napolidif ayrılırken topla selâmlamışlır. B. Mussolini da kemli tay$f resine binerek Remava dönmüştü" Roma, 8 JAAJ — Alafi Harbiye Nazirı Mareşal Von” Blotf bergin İtalyadaki resmi ikameti Napoli — körfezinde yal evraları, Von — Blombiff terüb olunan askeri bürata nihayet vermiştiştir. Hatayda vaziyet karıştı —Başı T inci sahifede a sosyetesine gönderilmek üzere vi7 mi bir protesto tanzim d.ı.lıı;' B ÖL AE P RFAS aai 5N e seedir e Zi ei G Larğ SA bi n NĞ R& K$ ÇF KL, SA LP S LA L ha a N3 İstanbul, 8 (Hususi) — liye Vekili B. Şâkrü Kaya, İ' ketinden evel Hataydan gelet yeli kabul etmiş ve heyet azalaff görüşmüştür. İsinobol. 8 (Husust ıuhlğ mizden) — Pariste bulunan yenin fevkalâde komiseri Kont praartesi - günü şark © ile şehrimize gelecektir. Kont Dö Martel, — şebi ancak 10 saat kalacak, ıkıl-l nile derhal Ankaraya hareket cektir. ’ Salı günü —Ankarada nacak olan Suriye fevkalâde seri, Hariciye Vıkiüııiı“ / ı görüşecek; — Hata) :lı.::ln ilân ,::ıiııi birlikte Cd edeceklerdir. , Könt Dö Martel, M) sekizinci günü Hatayda yeni idareyi resmen ilân edecektif Ç İskenderun ve Auıık,vld') len haberlerde, halkın, — yeni Ty idare ilân edildikten — sonfi g milli zaferi kutlamak için 3* yi bayram — yapmuağa dirilmektedir. zin yanımna gönd:ıı?’l Hayriye sonra bir ci mj lemiş, 20 sene hapse olmuş, Bursa hapii atılmıştır. Fakat bir pishanenin demir larını keserek kaçan dın, o vakittenberi halde bulunamamıştır. yenin Buca nıhiyeıil' lendiğinden — şüphe için — araştırılmaktadır: nahiye müdürlüğü, jl yakında bîüncdd:.', şahit daha dinlendi tahkikat sona erecek ü rak ait olduğu lecektir. Dün Bursadan B. den, Bucada blı"" Pembeye gelen bir_’.,' tekrar İzmire gelemi) B. Ziya adında birini? tahkikat sonuna kâ€? kalacağı bildirilmişti” ipe' Alâkadarların WIW Bursada Musalla. KÖY" gi tulan üç köylü Hüseyin İzmire onlar da iıticv:? .. Boşnak Hıyıîî"ar altındaki yazılara 8" iş € Sadi 929 senesi © A