Fıhtenın Hitabesi : ;.'82 — Bu kadar mühtelif ırkları bir aile halinde toplıyacak bir — adamın varlığına inanabilir mi- — yiz? Bizim devrimizde, nevi — beşeri böyle tahkir etmek mümkün mü ? Haydi farzede- Tim ki bu inanılmaz şeye ina- ; böyle bir plânı kim — wetli devlet, bu yeni evrensel — hükümdar için, bugünkü Av- — rupa medeniyeti ortasında, - cihanı fethe kalkacak ? Asırlardanberi Avrupa mil- letleri ; sade çiğnemek mak- — sadile harp açmaktan vazgeçti. Harpten sonra herkes, sulh arıyor. Uğraşmalardan sonra sükünet arıyor ; nizamsızlıktan ve ahenksizlikten sonra mü- kemmel bir anlaşma arıyor. Herkes kendi mesleklerinin, sükünet içinde bir ev hayatile taclanmasını isti- yor. Bazı milli menfeatler elde etmek ümidi, muvakkat bir zaman için harbi kabul etti- rebilir. Fakat her vakit harp etmeleri istenilince bu, fethten husüle gelecek — menleatleri unutturur. Sulh iştiyakı kuv- vetlenir. Devrimizde bir fatih; evvelâ insanlardan bu duygu- yu kazıyıp atarak, bugünün mederi insanını tekrar vahşi haline sokmalı ki bu mümkün olsun. Bundan başka medeni in- san, — medeniyetin eserlerini görmeğe alıştı. Bunların mah- volmasından eza duyar. İnsan kalbinden bunu da (Medeni eserler mahvolunca — eza duy- mamak acısı) kaldırmak lâzım gelir. Bugün insanı harbe teşvik eden şey: Zengin memleket- leri yağma etime hırsıdır. Böy- le insan, büyük sefalet içinde kalan insanların her şeyini öllerinden almaktair başka, bir şey düşünmiyor — demektir ; bunda hiç merhamet hissi kal- mamış demektir. Bugünün fatihi, kendi teba- asına : Düşman memleketleri, soğukkanlılıkla ve akla uydu- rarak yağmalamağı alıştırması Tâzımgelecektir. Zulüm eden- leri cezalandırmak değil, bi- lâkis zulme tahrik etmek icap edecek.. Bu halde yağma, be- cerikli bir adamın kârı olacak ve honörlü yolları açmış ola- cak... Avrupa'da böyle honö- rünü unutan millet bulunacak mı ? Farzediniz ki böyle bir fatih, bunda muvaffak oldu ; amma sonra kendi maksatını realize edemiyecektir. Böyle bir millet : Fethedilen memle- ketlerde ancak altın daima altın kazanmak vasıtasından başka birşey görmiyecektir ; meyvasım tatmak için ağacı kesmiş olacaktır. Böyle askerlerin olan fatih : İnsanları kandır- mak - için türlü türlü diller dökecektir ; amma askerleri- nin yaptığı yağmacılığı, körler bile görecektir. Bu türlü adam- lar ile, dünya soyulabilir. ve çöl haline getirilebilir ; fakat evrensel bir monarşi asla ku- rulamaz. Bunlar, olur şeyler mi ? Eğer milletimiz bir işi, oyn- yarıık değil, ciddi düşünmeği . menşm ecnebi olan en son, başında böyle fikirlere W BN ANADOLU — v yizmir sicilli tica! G, Franko ordusıle bızzat Madrid üzerine yürüyor. retmemurluğun- dan: (Mecit oğlu M. Sumru ve Çeviren: M. Rahmi B"l“_b“_" ortağı| ticaret unvanile İzmir- uzun uzadıya izahlara hacet görmezdim. Ciddi düşünmeği bir kerre elde etsek bunu işlerimize de tatbik edebiliriz. Biz mağlü- büz. Bundan sonra zelil düş- | mek veya honörümüzü tekrar elde etmek kendimize bağlıdır: Silâhlı muharebe bitti. Pren- sip, itiyat ve karakter müca- delesi başlıyor. Misafirlerimi; Vatan ve müttefikler için sadık — bir dostluk manzarası, toz kondu- rulmaz bir honörlük, ve vazi- fe aşkı gösterelim. Bunlar me- deni faziletin özüdür. Bunlar, bizim, misafirlere bizden ken- di Mmemleketlerine götüreceği dostluk armağanları — olsun. Onların tahkirlerini celbetmi- yelim. Eger kendimiz gibi değil de, onlar gibi hareket — edersek onları fazla kuşkulandırırız. Biz silâhla isyan istemiyo- ruz: En doğrusu, başlıbaşımıza imişiz gibi, yolumuza devam- dır. Buna vasıl için: Herbiri- miz, müşterek felâketin yükünü çekmeliyiz. Ecnebinin - tevec- cühünü, utanılacak birşey na- zarı ile bakmaliyız. Maalesef Avrupa'da ve hattâ Almanya'da adet: Kendi şah- siyetini göstermekten ziyade büyük ekmektir. Vaktini hoş geçirmek pirensibi, medara, buna dayanmaktadır. Olduğu- muz gibi görünebiliyor muyuz: Şöyle metin, son kararını ver- miş, merd olarak, Bize harcketlerimizde - pek şiddetli olmamak tavsiye edi- liyor. Pek iyi amma, tamamen onların zevkine de uyamayız. Çünkü bu takdirde şah&yeti- mizden tecerrüd etmekliğimiz Tâzımgelir. Bazı — milletler — vardır ki : Şahsiyetlerini muhafaza eder- ler ; ve kendilerini başka mil- letlere hürmet ettirmeği bilir- ler. Başka milletlere de, böyle yapmalarıma müsaid davranır- lar. 'Şüphesiz biz öyleyiz : Bu, bizim eski ve yeni tarihimizde ©o kadar derin hâkkedilmiştir Ki elğeriya, scoebiler'Hakkar- da doğru olmak için kendi zararımıza hareket etmişizdir' Fakat bazı milletler de var- dir ki (Ben) lerinin bhududu dar olduğundan komşu mil- letlerin hayat şartları karşt- sında soğuk ve lâkayd kalır- lar. Onlar sanırlar ki medeni olmak için tek yol vardır ve bunun metodu da tesadüfen yalnız kendisine - verilmiştir. Diğer milletlerin hepsinin mu- kadderatı: Ancak onlara ben- zemektir, sanırlar, Birinci çeşid milletler ara- sında insanlık kültürü için; fi- kir mübadelesi, kendi öz var- lığından ayrılmaksızın karşı- hıklı nüfuz vardır. Çünkü kom- şusu hakkında hasbidir. İkinci çeşit milletler, hiçbir şey teşkil edemezler. Çünkü hakiki münasebetlerinden bir şey çıkarmağa — kapasiteleri yoktur. Onlar halen mevcud olan münasebetlerin hepsini yıkmak ve kendi hariçlerinde bir boşluk yaratarak bu boş- lukta kendi tasavvurlarını tek- rar edip durmak isterler. Onlarda ecnebilerin ahlâk ve de osmaniye caddesinde 36 numarada dokuma alım ve | satımı ile uğraşan işba şirke- tin ticaret unvanı ve şirket mukavelenamesi ticaret kanu- nu hükümlerine göre sicilin 1806 numarasına kayt ve tes- cil edildiği ilân olunur. İzmir sicilli ticaret memur- luğu resmi mührü ve F. Tenik imzası 1 Şirket mukavelesi Bin dokuz yüz otuz altı senesi ağustos ayının yedinci cuma günü saat onbeş sıra- larında İzmirde Halim ağa çarşısında 14 numaralı daire- sinde vazile gören aşağıya mühür ve imzasını koyan İz- mir üçüncü noteri bay Tahsin Amurun - vekili bay Ali Raif Günyerin yanına gelen ehli- yeti kanuniyeyi haiz bulunan şahıs ve Hüviyetleri kanun nazarında şehadete ehil gö- rülen kimselerden — İzmirde Burnavada sarf Ahmet oğlu sokağında 11 — numaralı evde oturan Adem oğlu tüccar kâ- tibi Abidin İber ve İzmirde Karşıyakada Bostanlıda mey- dan sokağında 113 No, lu evde oturan Salih oğlu tüccar kâtibi Hıfzzı Salnur. nam şa- hitlerin tarif ve şehadetlerile anlaşılan İzmirde kalafat ma- hallesinde şoğuk çeşme soka- ğında 21 numaralı evde otu- ran Mecit oğlu Mustafa Sum- ru ve İzmirde Başdurak sem- tinde tahmis sokağında 19 numaralı evde oturan Mecit oğlu Mehmet Sumru, anlata- cakları gibi bir mukavelena- menin tarafımızdan yazılmasını istediler. Adı, sanları yukarıda yazılı şahitlerin yanında arzu- ları soruldukta — her ikisi bir- den söze başlıyarak: Aşağıda- ki şartlar dairesinde akdı mu- kavele eylemişlerdir. şöyleki: M 1 — Şerikler, yerli do- kuma mallar uzerine toptan ve perakende alım ve satım işlerile uğraşmak üzere akdi şirket eylemiştir. M 2 — Şirketin sermayesi *4000,, dört bin Türk lirası olup *“3000,, üç bin lirası kollektif şerik Mustafa Sumru e *1000,, bin İirası da ko- manditer şerik Mehmed Sum- ru tarafından mal olarak ko- nulmuştar. M 3 — Şirketin firması “Mecit oğlu M. Sumru ve ortağı,,dır ve nevi komandittir. M 4 — Şirketin merkezi İzmir ve muamelâtı osmaniye cadde- sinde 36 numaralı mığaudır itiyadlarına temayül ve teşeb- | büs: müstakbel bir mevzuda henüz zayıf ve fakat muhtemel olan dostluktan ibarettir. Klâsik güzel antikite bile © ecnebiler gibi giyinmeden onların hoşuna gitmez. — Elle- rinden gelse eskileri mezar- dan. çıkarıp kendi - istedikleri tarzda yetiştirmek - isterler. Ben bu inhisarcılığı filân veya filân millete atfetmekten uzağım. Yalnız şunu söyliye- ceğim ki: dışa vurmiyanlar, en iyilerdir. Eğer bizim aramızda böyle ecnebiye benzemek istiyenler aranılırsa, münevver tabaka arasına görülecektir. Bu dışa vurmanın sebepleri vardır. Bun- İ lardan biri şudur: Biz muha- M san seieee —Başı 1 inci sahifede— Bayon, 8 (Radyo) — San Sebastiyen'de vaziyette tahav- vül yoktur. Şehirde vaziyette buhranlıdır, komünistler bü- tün gıda maddelerini -topla- mışdırlar. Bu, halkı bizar etmiştir. Burgas 8 (Radyo) — Ge- neral Mola Madrid halkına hitaben bir beyanname neş- retmiş ve İspanyol Fasındaki vezn M 5 — Şirketi ilzam eden hukuki ve hususi akit ve ta- ahhütleri kollektif şerik Mus- tafa Sumrunun imzasile mu- teberdir. M 6 — Şirketin hesabına yapılan işlerin hesabatı kol- lektif şerik Mustafa Sumru tarafından idare edilecek ve tediyat ve makbuzatı kendi mes'uliyeti — altında yapıla- caktır. M 7 — Safi kazanç veya melhuz zarar yarı yarıya tevzi olunacaktır. M 8 — Şerikler, hisselerine maasubu icra edil- mek üzere her ay azami kır- kar lira alabilecektir. M 9 — Sene hnihayetinde blânço yapılacaktır. M 10 — İşbu şirket, şerik lerin ayni mevzu üzerine şah- sen yaptıkları muamelatı tüc- cariyeden mütevellit alacak ve borçları kabul ve taahhüt ey- lemiştir. M 11 — Bu mukavelenin bükmü bir haziran dokuz yüz otuz altı tarihinden itibaren iki sene için muteberdir. Hı- tamında — tasfiye - edilme! takdirde daha bir sene için devam etmesi meşruttur.' Akitler başka bir diyecek- leri olmadığını beyan ve ikrar eylemeleri üzerine işbu mu- kavelenameyi yazınakla bera- ber hazir bulunanlar yanında açıkça okunup manası anlatı- larak meal ve münderecatı ar- zularına uygun olduğu tasdik kılındıktan sonra altını hepi- miz imza ettik ve mühürledik. Akitler: İmzaları. Şahitler: İmzaları: Noter resmi mührü ve ve- kili Ali Raif Günyer imzası. Umumi No, 6835 Hususi No. 4-137 Bu mukavelename suretinin daire dosyasında saklı 6835 umumi numaralı aslına uygün olunduğu tasdik kılındı. Bin dokuz yüz otuz allı senesi ağustos ayının yedinci cuma günü. İzmir üçüncü noteri resmi mührü namına imza okunamadı rebe ya yaptık, mağlüb olduk. Karşımızdakiler galib. Şüphesiz ki galipler, böyle bir itirafttan memnun - olurlar. Aranızdan bazıları: Biz hak- h idik; mağlüp düştük buna yazık değil mi? Diyebilir. Eğer böyle olmasaydı daha fenası olacaktır. Herşeyi kendi zaviyelerinden görünlerin bize kızması lâzım mı? Hayır biz böyle düşünmüyoruz. Evet iti- raf ederiz ki onlarınkinden başka türlü düşünmek ve on- lâra karşı durmak fena ölacak; biz sukutumuzu vakıaların en iyisi gibi telâkki etmek ve bunu kurtarıcılar derecesinde takdis etmek mecburiyetin- deyiz. temettü — Sonu var — | metin | Madrid kuuvetlerin de bila müşkilât İspanyaya nakledildiğini bil- dirmiştir. Bu — beyannamede Madrid halkının manevi kuv- vetlerini kıracak ve birçok haberler vardır. Ve sonunda komünizmin imha edileceği ve biran evel teslim olmaları bildirilmiştir. Komünizm taraftarı olanla- ların ithaline vakit olduğunu ve vakit geçtikten sonra müt- hiş surette cezalandırılacakları da ilâveten ilân edilmiştir. Bayon, 8 (Radyo) — İron- da vaziyette değişiklik yoktur. Her iki taraf, kuvvet topla- makla meşguldür. Enterya mın- takasında top düellosu devam etmektedir. Obarco mıntaka- sında hükümet bataryaları âsi- leri müessir surette bombar- duman etmişlerdir. k Burgos, 8 (Radyo) — Âsi kuvvetlerin bir tebliğine göre cenub kıt'aları da Madrid üze- rine yürümüşlerdir. Askerlerin manevi kuvvetleri sağlamdır. Madrid, 8 (Radyo)—Kortez meelisi reisi M. Martinez Baryo Kartajene giderek ve hükü- üssübahri -kumandanı ile bir mülâkat yapmıştır. Alman muhribi Lüks Mala- ka'ya demirlemiştir. Cumur - Reis M. harbiye bakanlığı yeni bir. kararname mıştır. Burgos, 8 (Radyo) Azana, hakkında imzala- c | neral Frango bütün âsi kuv- vetler kumandanlığını - bilfiil | üzerinc almış ve Madrid üze- rine yürümeğe başlamıştır. Ceneral Frango Badakos ve istikametinde iki za- ferde kazanmıştır. Londra, 8 (Radyo) — İn- giliz amelesi İspanya amele- sine yardıma karar vermiştir. Fakat bazı İngiliz -gazeteleri bu hareketin bitaraflık ile ka- bil telif olmadığını ileri sür- mektedirler. Barselon, 8 (Radyo) — Hü- kümet kuvvetleri ileri hare- kâta bati bir şekilde devam etmektedirler. Saragosa civa- rındaki — âsiler, — tayyarelerle bombarduman edilmiştir. Barselon. 8 (Radyo) — Hü- kümet kuvvetleriniu âsilerin mühim bir merkezi olan Ka- diks şehrini işgal ettikleri gay- ri resmi şekilde haber veril- miştir. Cebelüttarık, 8 (Radyo) — İspanyol âsilerinin bir - tayya- resi, İtalyan bandıralı Nansi yapurunu bombardıman et miştir. Cebelüttarık, 8 ( R.H ) — Alceziras şehri dünkü bom- bardımanda tamamen harap olmuş ve boşalmıştır. 20 ölü ve 50 yaralı vardır. Burgos, 8 (R.H) — Âsile- rin bir tebliğinde şimal cep- hesinde sükün hüküm sürdüğü bildirilmektedir. Aras kasabası âsilerin eline geçmiş, bir mik- dar esir ve mühimmat elde edilmiştir. Lizbon, 8 (Radyo) — İspan- ya ile Kanarya adaları arasın- daki münakale kesilmiştir. Bu suretle bu adalar da isyancıla- rın eline geçmiş bulunmak- tadır. Madrid, 8 (Radyo) — Hü- kümet kuvvetleri, bütün harb mıntakalarında umumi hare- kâta başlamıştır. Tanklar iler- lemekte, tayyareler uçarak âsi- leri bombalamaktadır. Guadar Edma cephesinde hükümet kuvvetleri, mütema- diyen tukviye kuvvetleri almak- ta ve yavaş yavaş ilerlemek- tedir. Şehir harab oldu. Cebelüttarık, 8 (AA) — Hükümete ait Jaime harb ge- misi dün Algesiras şehrini şiddetli surette bombardıman etmiştir. Panta Gamero ve Getares istihkâmları yakınin- de mütcaddit mermiler pat- lamıştır. İngiliz makamatı Basilik is- mindeki muhribin âsi bir ge- mi tarafından 6 defa bombar- dıman edilmesini Franko nez- dinde resmen protesto etmiş- tir. Bu gambot Basilik muh- ribinc 6 defa ateş açmışsa da isabet ettirememiştir. Diğer taraftan Britanya hü- kümeti İspanya hükümetine ait harb gemilerinin Cebelüt- tarık sularında Britanya me- nafii için tehlikeli - olabilecek mevcudiyetlerinden dolayı Mad- rid hükümeti nezdinde şid- detli protestoda bulunmuştur. 5$ Ağustos muharebesi: Tanca, 8 (A.A) — 5 Ağus- tos'ta cereyan eden deniz mu- harebesi esnasında — general Franko kıtaatı boğazı geçtik- leri sırada hükümete aid harb gemileri tarafından atılan mer- milerden ikisi Cebelüttarık'taki İngiliz arazisine İpodrom ci- varına 22 tanesi de açığa düş- müş, bir âsi tayyaresinin attığı bomba da Polo oynamakta bulunan bir İngiliz kadınının 50 metre yakınına isabet et- miştir. Kadın sağ ve salimdir. Cebelüttarık istihkâmları ku- mandanı heriki tarafı da pro- testo etmiştir. Alman gemileri. Tanca, 8 (A.A) — Doyçland ve Luchs isimli harb gemileri Akdeniz istikametinde hareket etmişlerdir. Döyçland Ceuta'dan ayrıl- dıktan sonra Algesiras ve Ca- diks'e uğramıştır. Âsilerin bombardımanı ; Hendaye, 8 (A.A) — Ha- vas Ajansının muhabiri Almi- rante Cervera âsi amiral ge- misinin dun Gijonu bombar- dıman ettiğini bildirmektedir. Halkçılar cephesi milisleri, âsi gemi derhal ateşi kesme- diği takdirde Gijon'da mah- | pus bulunan 2500 faşisti der- hal kurşuna dizmekle tehdit — etmişlerdir. Dünkü gün zarfında Saint Jeanda Luze birçok yabancı ve İspanyol mülteci gelmiş- lerdir. teslim istiyorlar : Londra, 8 (A.A) — Valen- ceden hareket eden altı tay- yare dün Balaer adalarından İbiza'yı bombarduman etmiş ve ahali teslim olmadığı tak- dirde adanın bütün evlerini yıkacakları tehdidini havi kâ: gadlar atmışlardır. Cebelüttarık, 8 (A.A)— Dün — esrarengiz bir tayyare Ceza: | irden Anverse gitmekte bulu* nan Roubaisien isimli Fransiz vapurunu Cebelüttarık beş mil açığında üç defa bombardır man etmiştir. Bombalar takri” ben geminin 200 metre yıkl' nına duşmüştür j | | |