L $ Çelebi mevkiindeki hâdise: 27 nitan 1916 da Frlanta Pire'ye varmış, büyük Brlten ya öteline inmişti, Ayni akşam Frlanta Alman Arkeolojit pro- fesörü M. Leser İle otelim &a lTonunda bulunmuştu. Alman profesörü İle Frlan- tanın bu buluşmalarının hiçbir kimsenin şüpbesini uyandırma- mamn güya profesör artiste bir kitab, artlstte onu bir mektub yermişti. ; Fakat Fransız casasu takib teşkilâtının relsi bulunan Rok. felğ bir garson kıyafetinde bu mülâkatı uynen görmüştü. Profesörle artlatin kovuştuk. ları odaya müttasıl bir odada üÜç gahıs yavaş sesle konüş makta idiler. Rokfelg garsön kıyafetlle bu İki misafire gervis yaparken artistle profesör acasında testi edilen mektap İlo kitabı gör: Müş ve usul dalresinde ara ka: Piyı açarak yavaş seşle konu- şanları derhal vaziyetten haber- dar etmişti. Bu üç esrarengiz gehis birbirlerinln — gözlerine baktılar. Birlef atıldı ; — Alman'ı derhal yakalama hyız. Kapıda otomobilimiz ile adamlarımız bekliyorlar. Alman profesörü otelden çıkarken her balde yakalanmalıdır. Bitaraf bir devletin payitah- tında en İşlek bir yerinde bir Alman'ın yakalanması, Fransız lar için pek basit bir mes'ele idi. Fransız'lar küçük Yunan devleti içinde adetâ bir hükü met daha kurmuşçasına hareket ediyorlardı. Lâalettayin bir ada- mı istedikleri zaman ve mev- kide yakalıyarak casas - takip merkezine ilfrağ edilen — Sina eaddesindekl Arkeolojik mek. tebine Gsevketmek — Fransızlar — Açin bir biçe. — kapısından çıkarken Alman profesör için de aybi hal vüki olmuştu. Hiçbir şeyden haberdar - ol. mıyan Alman profesör - otelin zebani gibi bir Franmz kafasına bir yomruk İndirmişti. Yarı baygın kalan Alman diğer üç — şabış tarafından bir. otomobile atıla- rzak derhal hareket ettirilmişti. Polis Rokfelg © gün Frimto bâkkında yapılacak — takibatın — Meticesini beklemekte idi. Alman — profesörü —merkeze getirenlerden birisl içeri girer girmez: umandanım, İyi — bir balık tattuk. Aşağıda mahzende Alman — argeolojik profesörü Leser bulunuyor. Onu buraya zorla getirdik ve üzerlel ara- yınca görünmez mürekkeble yazılı bir zarf bulduk, Herhalde entresan bir vesika olacaktır. Dedi ve zarfı. kumandana vzatlı. Kumandan derbal çu emri verdi: — Zarf ve muhteviyatı der: hal kimyahbanede tahlil edilsin ve arkadaşlar Frianto'yu gözden kaybetmemek şartile takib et. Alman profesörü Fransız ca- #us takib teşkilâtının eline düş. - ün ertesi günü tahlil edi- Casus Romam: ——— Beyaz Kulenin Sarışın Aktrisi: Kumandanım, Iyi Bir Balık Tut- tuk, Aşağıda Mahzendedir.. sal malümat ile birlikte asker- lere erzak taşıyacak vapurların tarile ve hereket zamanlarını gösterir bir listeyi de havi idi. Bu görünmez mürekkeble yazılı zarf ve mühteviyatının Atina'ya Frinta tarafından getirlldiği ve bu kadının Almanya lehine cesasluk ettiğine artık şüphe kalmamıştı. Bu kadın casusun Cezalnndırılması — kararlaştırıl — Başı 1 Incl yözde — edileceğini — bekledik. -Çünkü ödevini yapmamıştı. Benim o zaman ifadem —alınımış olsaydı hakikat meydana çıkacak - ve ben de temlize çıkacaktım, Blr urabacı, bir köfeci, bir bilmem kim bu ölüm hâdise: sine bir zabıta memurundan daha fazla ligi (alâka) göster miştir. Ben biç bir sey yapma: dım, — Dedikoduların — kurbanı oldum. Aiç bir şahide Ifadesini değiştirmesi için para vermedim. Ben vereceğim izahatla bu bâdisenin aydınlanmasını sağlı: yacağım. Haâdise ile alâkadar olduğumu İhbar eden zat bir kaçakçı İdi. Onun kaçak sl- göera kâğıdı sattığını ben İhbar etmiştim, Doktor Nebll; yaralı hakimin evinde kendisile güya Suçlalardan dava vekili Sab. ri de vek'a gecesi yazıhane- sinde mevki kamandanı Muz- bar'la beraber — içdiklerini, gi- derlerken vak'ayı duyduklarımı, çok müteessir olduğunu, müd- delumumi Şevki'nlo; — Arkadaşlar! Telâşe lözum yokdur, vak'a fallleri bizce malâmdar, dediğini, fakat sonra tahkiket yapılmadığını, bükimle arasında hüsümet — olmadığını, Yasda Fehmi İle de - evvelco aralarında bürüdet varken son- radan samimiyet flân başlama- dığını, birgün bâkimle kahvede oturuüb konuşurken — hâkimin kendine Zeynelzadeden şikâyet ettiğini, vak'adan onbeş gün kadar evvel sralarında bazı sövüşmeler olduğunu söylemiş ve demişdir. ki: Zeynelzade İile araları vazife ve dil mes'elelerinden açılmıştı. Türkçe — konuşmak mes'elesinden bu husümet bü: yümüştü. Tahkikat için İzmir- den jandarma kumandanı ge- trtmek ae demektir? Benim adamım olan ve Yoagoslavya'dan yeni gelmiş olan birisini tutub dövdüler. Güya bhükimi ben öldürtmüşüm şeklinde ifade ver- dirtmeğe çalıştılar. Daha oeyel de çobanımı güya gene ben öldörtmüşüm, Yani karşılığımda (Aleyhimde) çok - çalışılmıştır. Fakat delil yoktur. Suçlu Salih Zeki; bâkimle çok yi konuştaoğunu, — vak'a gecesl evinde Hasan'la birlikte içtiklerini, sonra evden çıkıb tiyatroya gittiklerini, vak'anın nasıl olduğundan haberdar bu- lanmadığını söyledi. Başkan — Siz hastaneye git. tiğiniz vakıt sizinle görüşmek istememelş. Dedi, Bundan sonra suçlular. dan Abmed suçla ilgisi bulun- madığını — söyledi. Sadık çavuş Hkaz ) ileilcen ei g ae 5 14 Ağustor 93ö .. 22 « SUZAN mıştı. Fakat bu kararı yalnız başına tatbikten çekinen Rokfelğ, İn giliz casas teşkilâtı rel4 bulu- nan Makenzi'nin yardımını lı- temeğe karar — vermişti. Ayni günün akşamında Rokfelğ ile Makenzi Kifisya'da bir evde buluşarak Frlanto'nun tecziye- slol kararlarını vermişlerdi. — Devam edecek — dinlendi, bâkimin dövüldüğü sırada dava vekili Fehml'nin yanında odacı olarak çalıştığını, Abdarrahman da kaymakam Talât'ın kendisine: — Büu İşi dava vekili Febmi ve Sabrl yaptı diyeceksin. Yüz Mira sana yöz lira Haşim'e ve- receğiz, dediğini söyledi ve dedi kl: — Başkan! Bizim urkamız yoktur. Onun için bu suçu bize yüklemek İsteyorlar. Suçlulardan İnce sula Meh- met Balçuvada bulunduğu sıra- da bir jandarma ile — biclikte gelen bir zatın kondisini yaka ladıklarını; — döverek — İşkence ettiklerini, Urla'ya götürdükle- rini ve hâkimi öldürmüş olmak suçundan — nihayet mahkemeye sevkettiklerini — tazyik etmek suretile — Bu işi ben yaptım, hâkimi ben öldürdüm“ deodlrt. tiklerini söylemiştir. görüşmüş ve hakim ona: — Fehmi'den gŞüphe ediyo- rum. Demiş. Mademki böyledir, veden doktor Nebil herkese: — Hakim töz — söyliyemiye- çek durumdadız, zabıta memur ları İfrdesinl almalıdır. diyordu. Biz başkaları nam ve besabına ceza evinde yatıyoruz. Asıl fa: iller dışarda kollarını sallıyarak dolaşıyorlar. Bunları yakalumak Tâzımdır. Altı. aydanberi iki kardeş mevkuf bulünuyoruz. Derhrl tahliyemi İsterlm. Bazı kimseler hakikatı boğmak için bakimle benim aramın açık olduğunu uydurdalar. Böyle birşey yoktur. Bunu her yönden lsbat edeceğim, — Hayır. Ben her vakit kendisile çok iyi görüşürdüm. Ekseriya birlikte ymek yerdik. Aramızda hiçbir husumet yoktu. Bundan sonra dava dosye- sinde bulunan roporlarla bir: çok zabıt varakaları okundu. Raporlara göre İhsan Ziya ba- goe vurülan sopaların - tesirile nezti dimağlden ölmüştü. Otop si de bunu meydana çıkarmıştı, Şakir adında bir. kömürcünün zabıt varakasile tesbit edilen Madesi okundu. Şakir diyor di ki; Ulamış köyünde kömür yak- tık. Bunları Urla'ya - getiriyor. dük. — Yolda birine rastladık. Cozaevinde — kardeşi — varmış. Yanımda Mehmed bulunuyor- dü. Yolda rastladığımız adam; cezaevindeki kardeşini kurtar: mak içla kimi svukat tatması muyafık olacağını sordü. Bu nun üzerine Mehmed: —* Dava vekili Febmi'yi tat, Geçen sene bâkimi o öldüruü, mes'ele biç meydana eai AT T a Izmir Silâh Tamirhanesi Satın Alma Komisyonundan: İzmic sllâh tamirhanesi ihtiyacı İçin aşağıdı yazılı beş kalem malzeme 847 llra 26 kuruş ekelltme suretlle satın alınacaktır. 1 — 32 adet 20 lik U demliri, beheri 4,55 Mtr. closl ve miktarı bedelle ve açık Tahminen kilosu 3520 10 adet 16 lık 1 potrel demiri. beheri 12,00 Mtr. 3008 10 #edet 16 hık 1 petrol demiri, beheri 14,80 Mtr. 13 adet 12 lik 1 petrol demirl beberi. 12,00 Mtr. 1740 08 adet 4X1200X 2400 M.m. demlir saç levba. 2 — Bu busmsa olt şartaame, 720 izmir birinci kordonda yeni maliye dalrestinde pul tetkik memurluğundan bedelsiz olarak alınabilir. 38 — Beylül935 günlemecine — rastlıyan pıurfed günü saat önbeşte — yeni pılacaktır. maliye “ dalresinde pul loğanda teşekkül eden komlsyonda tetkik memnr- açık ekelltmesi ya- 4 — İstekliler 63 lira 64 kuruşlak muvakkat güvenmelerini İzmir mal sandığına yetırarak makbuzlarile birlikte ko misyona gelmeleri, Bu şekildekl zabıtvarakası özerine Mebmed kendisine I£. tira edildiğini ve Şaklı'le ara: Bnın açık olduğanu - söyledi. Bir mühbirla vermiş olduğu ibbara ald zabıt varakası okun du. Bunda vak'a akşamı aat onda bir fırında Fehmi ile Ab- durrahman ve ayakları çizme N daha bazı kimselerin gelib görüştüklerini, aldıkları talimat üzerine yangın yerine doğru giderek bir kışmı önden, bir kısmı srkadan sarhöş halde ve hizmetcisi Kâmil'io koluna da- yanarak evino gitmekte olan hâkimi iki taraftan &ı larını, - Abdurrahımı İle başına vurdoğuaı gerlerinin de vurduklarını — bil. diriyordu. Hükim: — Of anam! Diye bağırarak yere düşüace kaçtılar, denili- yordu. Doktor Nebil'in ifadosl okun- du. Bunda yaralı İhsan Ziya: nın kendisine: — Avukat Fohmi'den şüp heliyim — dediği bildirilmekte ldi, Suçla Fehml: — Bunlar hep uydurma voe düzme şeylerdir. Abdurrahman'da: — Bunlar hoep saçmadır. Dava vekili Sabri: — Zabit varakası müddelu: mumilikçe — sonradan — tanzim edilmiştir. Dedi. Daha bazı zabit vara kaları okunduktan sonra dü: ruşmanın devamı öğleden son- raya bırakıldı. Sant 14 te celse açılınca dotyadan bir miktear daha ev- rak okundu. Sadık çavuşun bir Ihbarım Ja duva vekili Fehmi'nin bir gün: — Ben bu İhsan Zıya'yı ortadan kaldıracağım. Dediği, sonra Abdurrahman'la yazıhanenin Öst koetında iki sast — görüştükleri, Fehmi'nin Abdarrabman'a para verib İz. mir'den gelen bazı kimselerle dönen Abdurrahman'ın bu suçu #şlemek iİçin tertibat aldıkları beş göün sonrs hâdise vuku bulduğu, vak'a gecesi Fehmi'nin metresl Kavala'lı Emine'nin evinde beklediği ve Abdarrah- man'ın dayak vak'asından sonra gelib mendille kendisine parola İle İşaret verdiğl ve: — Her iş tamam olda. De- diğini, — İzmir'den — getirilen adamların birinin İsmatl, d'ğe rinin Ahmed adında olduklorı bildiriliyordu. Başkanın sorusu üzerine Sa- dık çavug. — Böyle şeyler yoktur. Dedi. Fehmi'ye soruldu. Oda, 14 18 23 27 2570 Urla Hâkimi Ihsan Ziya'yı Kim öldürmüştü? — Beon böyle birşey yapmış olsaydım onu göcendirmez ve elde ederek her fedakârlığı ya- par, söz sööylemesine engel olur dum, Halbuki böyle birşey yok- tur. Burada suçlu yerinde "bu. Tananlar bi gücahtir. Vaktile Urla müstantikliği bakkımda takibatın 2men'ine karar ver- miştir. Yeni deliller de ortada olmadığına göre ben suçsuszum. Cevabımı verdi. Abdürrahman da: — Ben ne mendil salladım, ne para aldım. Zaten o vakit ler bir çocuk yaşında idim, Dedi. Bundan sonra şahld. lerin — dinlenmesine — başlandı. Dava vekili 67 yaşında Ali oğ- la Hüseyin dedi ki : — Sadık çavuş birgün yazı- haneme geldi : — Bu elnayeti Lâz Fehmi yaptırdı. Ben kendisini ihbar edeceğim. Bana elli lira vere- ceklerdi, vermediler, dedi. — Kim vermedi Diye sordum. Cevaben: — Söylemekde mezurum Dedi. Bir gün de avukat Ekrem'la yazıbaneelnde kâtib Nacl ve nüfüs küâtibi Hasan görüşüyorduk: Hâkimin mes- elesinden bahsediliyordu. Hasan: — Eehmi'yi bu — mes'elede kurtaracağız, dedi. Başkanlık Sadık çavuşa söz yerdi: — Fehmi hakkında İhbar. nameyi yazan kendisidir. Ben ona gidib müracaat ettlm, yazdı. Söylesin. Dedi. Bunun üzerine Hasan: — Hazir, ben ibbarname yazmadım. Cevabını verdi. Başkan suçluya sordu: — Sen Fohmi'ye kızdığın İçin iğbirarla böyle bir ibbarda bulundan öyle mi? — Hayır. Başkan — İbbarnameyi ya. zan kendisidir. Ben ona müra: caat ettim dedin ya? — Hayır. No ihbar ettim, ne de yezdırdım. Bundan sonra şahld Mustafa oğlu Ali ve Hüseyin kızı Emine dinlendiler. Emine; bir gün bağındaki 150 liralık üzümüna 40 liralık bir alacak yüzünden baczedildiğini, Sadık çavuşun bağa bekçi tayin edildiğini, bir gün Sadık çavuşun: — Senin kızı kaçıracaklar, Engel olmak İstersen kafanı da kıracaklar. Dediğini, — Başımı masıl kırarlar? Deyince Sadık çavuşun; — Bak, koca hükimin ba- gını patlattılar. Dediğini söyledi. Diğer tanık Ali de: — Emine bana Sadık'ın DA 1 Agııı T Fransa'daki Komünistler.. Paris Zabıtası, Yenîr |Hareket Mi Bekliyo!” İstanbul 13 (Özel) — T&T Brest askeri — ifmanlarında kan kanlı hâdiselerle transit İlmanında çıkal grevin komünletlerin eserl doğu artık tahakkuk — etmit L Yalnız, komünletler bu BÜU seleri 20 ağastos için buli makta iken son mali 184 kararnameleri bu hareketi * | etmiştir. Komüvletlerin — hareket F | nında — Parla'te — “ Müctek'i bareket * mevcod olduğant ? re, Paris zabıtası - bugüstü , bir komünlat hareketl k mekte ve uyanık — davranit | tadır. ? “Bak, koca hâkimin başın! © patlattık,, dediğini söyledi. P nun üzerine Emine ve All pılaştırıldılar. İkisi de sözlef de israr ettiler. Avakat oğlu Ekrem de dinlendi. tor Nebil'in büâkimle gö gönü ve hükimin Feba şüphe ettiğini söylemiş ğünu, sonra İzmir w hastanesinde iken bâkimi rete — geldiğini, o sırada ' parti mutemedi Hüseyin Ş ve partl sekseteri Muam orada — olduklarını, — bükİf kendini bilmez bir halda #F nt bakmakta olduğunu yerek dedi kl: olduğunu sordam, karda söyleyeyim, dedi. — Ç Yanındakiler dışarı çık! mek İstiyor. — Gelsinmi? | sordum: 4| — Namussuz — gelsinde Dödi. Vak'a fallini 60 tım, fakat benim söylediklef || aynen tekrar ediyordu. ( kendisine tamamen malik © Tanık olarak çağelmit " yi jandarma Lütfi, Hasatı — ç| Nuri vo daha bazı Kİf gelmemişlerdi. Bunun suçlanan — vekili bazı d? de bulundu ve ba deYf alâkalı Urla müddel ğindekl bazı dosyaların Almesini Setedi. y HBakyeri kurula bu 608 ) rın tedkik için celblerinte Üj miyen şahidlerin xorla © melerine, saçla Fehmi'nl? leği üzerine Hamiş ve " kaymakam Talât, Kemalptt',, doktor Nebil ve jandarı mutanı Zahid'le daha bazi g selerin Madelerinin istloabt , retlle alınmandca karar ’ tir. Ayni şamanda M t rine Urla müstantikliğlet? mi'nin kardeşi Ahmed daki tevkif karam ceze " , menliğince tasdik — edil olduğundan serbest bıra' ekseriyetle kararlaştırmıtt!” ha raşmaya; 4 — Eylöl e ıı:lıı, anat fo da / edilecektir. ı_( Panayırda Türist Bürosu. Panayırda — (Türlet açılacaktır. Bu, büronüf murleri panayır. mü 4 İzmir'e gelecek ecne gezenleri panayırda £ ayni zamanda İzmir" tükleri de gösterecektir — Fehmi ziyaret içlü A © ç >okt —Hâkime vak'a falllerinlü K ' — Yanımdaktleri dışarı “) bu halde görsün, : adında İki tanıkın ayrics Ai | tilmesine, Akşehir'de b u. ve |