ÜN 7 Elsstran (N TTTT METETTETTTETTTATATETTUYTUTT Meşruütiyetten Evvel ve Sonra.. (Başımızdan Geçenler.. K u p»l'l'ide Vaziyet Endişe Uyandırdı. Ka Yazan : M. Doğan Balu saba Içinde Epice Bulgar Vardı. Bunun Için Toplantılar Yapıldı hi Ttnzara, hayvanların bile ç sızlatabilirdi. h'ı sadece — bir Surmakla - İktifa ettller.. K ı— Merdivenlerden birşey, bir cisim — sürüklencrek bzaş İYordu. Kan pıhtısı içinde "ül,ıhü tamamen — değişmiş, Ayakları buğlı bir insan! —n:e;.hı'" müdürü Idi. Ke- k, la- '.— son nefeslerini alı "dll ve kız. onu - doğrüa 'N k oldulur. Bir komlteci, | kızın ayağına bir. çelme | * Kız; W, Babacığım!.. — Bubacığım, — / Behale koydular? gm:ıek yuvarlandı. Anası da xı“:g Bu adam, nahiye b ü, Diğerleri de karıtı EL. * ğ ( Hİ kehkabalar, — çatıyı M » sokaklara dökülüyor: Bu kanlı ve yürek parça Ü | Tyad, onların kudurmuş rina oygün — gelmişti. hi Türklerden İntikam al fanıyorlardı. Ba — namus- ba fezahet, medent liların — (Mazlüm millet) Yerdikleri Bulgar çeteleri * 6, mukaddes — dava |ç 'te İrtikâp ediliyordu. Bu | *0 haktkartır. ...hllıiıı birçok yerlerinde p gibi Manastırdan Resne î ye giden yollarda tel- gç Üai keslimiş, muhabere y akamete uğratılmıştı. Ç mohabere ve müna | ö Tübatından mahram - bi Z Ohrl bir kaza mer: xkl. gene kendi adını büyücek — bir - gölün | a Oada kuralmuştar. — Tabii Ç liğile gözü dolduran — bir A vardır. Kusaba, heye- q—'—nnıy..ı itibarlle — gü h Ağ—uı falâm ahaiisl, o ha- İpg Tösüret ve şecaat büsuü- | *& ileri bulanan adam- | &, — O tarihlerde çok çalış- Tüzlfcalni müdrik, — dira- kaymakamı — vardı. faburu binbaşısı da ayni Sekür, yılmaz bir 26 € kabvelerde, evlerde kulağa, tehlikeli — bir nde şua sözler dolaş mişti: İkinci Beyler Partisi bını.ıı, m öaelömir — ANADOLU 7716 — Posta kotusu 405 .'ı.*mu ŞERAİTİ : » Altı aylığı 700, Üç N—:"’: NDNi | mleketler için senelik Hese tcreti 27 Hredır. Fakat | kahkaba | Bu | — Bulgar çeteleri Kırşovayı İşgal etmişler.. — Çok mezalim yaptıkları da söyleniyor. — Asker bulunmadığı serbestçe girmişler.. İlk fısıltı, büyük bir sür'atle birtakım yalan, uydurma hava disler de katarak — birdenbire şehrin hertarafına yayıldı. Bir, iki Uhrl dehşet ve asabiyet İçinde yalmız içia sast soura bütün bunu konuşuyordu. Ba meyanda, telgraf telleri- nin kesşildiği, biçbir tarafla mubabere İmkânı bulunmadığı da anlaşıldı.. Şa haldene yapılacaktı, yokaa bir tuarruz mu vardı? Birdenbire halk, asablyetten yelse düşmüştü. Hiçbir. şeyden baberder — olamamak, — muhitle alâkayı kaybetmek, onun tece- sürücü mucib olmuştu. Başta bulonunlar da ancak halk kadar malümat elabiliyorlardı.. İşin İikkate şayan diğer bir cibeti, — ki çinde hatırı sayılır derecede Bulgar bolun- ması İdi. Bunların da — şehir içinden bir hareket yapmaları beklenebilirdi. Şu halde - tetik durmak gerekti. Bereket versin ki, kassbada bir bölük kadar nizamiye efradı vardı. Bundan başka redif taburonun debboy muhafızı olarak 4050 hnefer, © kadar da jandarma — bulunu: yordu. Kaymakam redif — ku: mandanı İle bezaber hükümet dafresinde bulunuyorlardı. Va ziyeti ve alacakları - tedbirleri konuşuyorlardı. Nihayet mev- cud müfrezelerin zabit ve kü çük zabitlerini de — çağırarak, vaziyeti, toplu bir şekilde göz den geçirdiler. Yapılacak — ilk İş, kasaba !çindoki Bulgarların bherhangi — bir — hereketlerine mâni olmaktı. Neticede çu ka- rer verildi. Bazı yerleri tutmak!. Bu takdirde Bulgarlar — barekete geçkeler bile muvaffak — olumı yacak ve — muhakkak İmha edilec*klerdi. Bu kanaat üze.- rinde ittifak vardı.. İlk iş ola rak bu karar verildikten sonra umuümi — vaziyete — geçildi ve hararetli bir şekilde konuşeldu. Netlcede stık sık toplamılarak, görünccek hulleze göre, bereket edilmesi kararlaştırıldı. Akşam — üstü, kaytmmakamın evinde bir toplantı daha yapıldı. Bu toplantıya müftü ile şarbay ve kasabanın İleri gelenleri, yurdseverliklerile tanınmış xe yAL ta İştirak ettiler. — Devam Edecek — Yeni Fransız Kabinesi . ——— — Başı 1 inci yüzde — mik alanda ve frangın darulak bâkımından pek tera sonunçlar vermesi İbtlmali olan — kabine buhranına çabucak son vermi ye çalışacağı söylenmektedir. Dün eiyasa alanında biraz sürekli bir düurum kazanacak hükümetl kurmıya ençok yarı yacak olan diplomatın bay La val olacağı söylenmekte, cumur reksinin yeni kabineyi kurmak için bay Laval'ı yanına çağıra cağı sanılmakta İdi. Bay La: val'ın bünü kabul edib etmi yeceği belli değildir. Yalnız kendisinin cumur reisine bay Buison'a bir kere daha dene- mesini önergediği — söylenimek. tedir. Bay Bulson da camur relsine bu İşin âyân meclisi başkanı bay Jeannenyo'ye ve rilmesini söylediğini — gazeteel lere bildirmİştir. Paris, 6 ÇA.A) Bulson kabi nesl üçüncü cumurluğun kuru- loşundanberi parlâmento karşı &DA çıl çıkmaz devrilen be şinci kubinedir. Birincisi Hocbe Bot kabi nesi olup Olayıs 1877 de dev. rilmiştir. İkincisi Risbot kabi nesldir ki 1914 de devrilmiştir. Üçüncüsü 1926 da düşen Heryo kabinesi, dördüncüsü de 1930da düşen Cbautemps kublnesidir. Paris, 5 (AA) — Bay La- val cumur — başkanı - İle görüş tükten — sonra #şağıdaki beya- natta bulunmuştur: — Saylavlar kurulunun ver- miş olduğu oydan ötürü acı duyuyoram. Ben — demokrasi oruntaklarına ve âmme hürrl: yetlerine beğlıyım, Fakat bun. ları muhafaza etmek için ulu sal krediyi ve devlet — otorite: etmez. Fransa'nın herhangi bir alandan — ziyade dışarı #iyasa alanında küvvetli olması lâzım: dır. Ba Gsiyasayı İdare — edenler kendilerine Tâzım olcn otorl- teyi ulusal kredinin bozulmaşı nisbetinde elde edebilirler. Avrupa msude - değildir. ve sulh kararsızdır. Bötün çalış- mamız sulha sağlam bir esas vermeyi fstihdaf ediyor. Mem leketimizdeki siyasal buhran Eransa'cın otoritesini zâfa uğ ratır. Dostum Fernan Bulsson- dan başka hiç ktmae hüküme tin zimamlarını eline almıya ehliyetli değildir. Parlâmento bu muzaaf buhrandan - sonra attık uzaun müddet vazifelorini Ahmal — etmiyeceğini — anlamak mecburiyetindedir. Reyden sonra — meclisin bay Bulason'a — kurgi göstermiş ol- doğu sempati, vorilan reyin gahta müteveccih — olmadığını lebat — eder, tekrar kabineyi teşkile memur edilmesi İçin camur — başkanı yanında ısrarda bulundum. Ingiliz Gazeteleri Neler Yazıyorlar? Londra, 5 (AA) — İngiliz basını Fransa'daki kabine buh- ranını büyük bir İlgi ile gös- termektedir. Deyli Telgraf gazetesl dokuz ay içisde üç kabinenin düş- metl Fransa'daki siyasal parti- ler aramada sürmekte olan güvensizliğin — ve — çözülmenla bir tanıtı aeymaktadır. Deyli Meyl gazetcel üçüncü Fransız camurluğunun kurulü- şundan beri çıkan siyasal büh. ranların en büyüğünün şimdiki bubran olduğunu yazmaktadır. İNT I Ç Dilimiz JPay Akgümüş Kılavuz Için Dersler.. ———0 — 22 İktiza etmek — İzdemek Tilmda, şakirdi — mariflet İzdemen İktlfa etmek — Yetsinmek yeter bulmak Biz bütün devrim davala rında — Atatüörk'ü —izdemekten vazgeçmeyiz. Dera vermeği bırakınız, onan iyi bir izdemeni olabilirseniz, gene bahtiyar sayılırsınız. Huva savgamız — bakımından 200 kanadı yeter bulmuyoruz. Ba adama ne verirseniz, yetsinmez. Kendisini hoş kullanırsanız, bu aylığın üçte birl ile de yetsinir. .. İktisab etmek — Edlamek Mükteseb — Edinik İktiseb — Edinç Müktesebat — Edinçler Biz. memleket hakkındaki fikirlerimizi, su başında hayal yurarak değli, hayat sınaçları içinde yuğurularak edindik. Yard işlerinde edinik hak yoktur?: Hergün gördüğümüz hizmetle yer alabilir, yerinizde durabilirsiniz. Sizin Him edinçlerinizi kıs kanan yok; berkesi ahlâkmızla buylandırıyorsanuz. Çarşıda — rastgele bu veazo, benim edinç oldu, Bu kelime: İmtihan — snaç bulduğum içla İyl bie misullerde geçen yeni İktidar — erk (Pulasance) Mevki iktidar — erke (Po uvoir) Sahibi (Pulasant) Bir devlet Için en büyük erke — kaynağı, — yurddaşların genliği ve baysallığıdır. Bir şef için en balkın sevgisidir. Erkmen, sayıflarla oynsmaz taydaş arar. Bu misallerde kellmeler: iktidar — erkmen em erke geçen yeni Bay — Bulsson'un | Refah — genlik Akran — taydaş İslâh etmek —- 3 arıtmak Lelâh, slâbat — 1 yeğrltim 2 arıtım Salâh — yeğrlm Salâh bulmak — yeğrimek Salih — yarar, elverişli Eski — kitablarda ,, Döğmek, döğülmekten — yeğdir* — sözünü batırlarınnız. — İşte “Yeğritmek,, ve “Yeğrimek* — kelimeleri bu asil Türk kökünden ahomıştır. Bezı — örgütleri yeğritmek, yıkıp yenilerini karmaktan da ha zordür, bazı teşkilâtı ılâh setmek, yıkıp — yenilerini tesle etmekten daba müsküldür. Biz, “dürmakşızın at cinsini arıtmağa çalışıyoruz. 1 yeğritmek Tanzlmat, Avrapa korküsu Mle başlanmış bir yeğritim ha- reketl İdi; bir devrim değildi. At cinsinin artımı — 18lâbı cinel fercü — ULUS - Fransız kamutayının - çıkarları olun gruplar adına söz söyliyen bir kurom olarak — çıkarılması ve şimdiki zamanın gidişine uygun bir yola sokulması zama- | sini tehlikeye ilka etmek fcab ' — Niyaz Krunikıl — gazetesi | nının geldiğini yazıyor. — Başı 1 inci yüzde — çavaş nâmında biri Hopa'datı geçerken — tataldü — ve alayına teslim için bana gönderildi, kendisini kazada jandarma ne zgareti altında — tatmuştum. *O günler içinde sekizinci alay ve teşkilâtımızın kuvvetleri, Erdi hanı aldılar. Fakat bir de ne düyayım. Rusla-, bizimkileri ibataya kalkmışlar ve Yakub Cemil, diğer çete arkadaşlarile Şavset İstikametinde Sahara geçitinde ricat hulindedir. Bunun üze. rine jandarma ve milislerle yüz, yüzelli kişilik bir müf- reze hazırladım. Mehmet çavu şa da çağırdım ve hepsine ve- ziyetin nezaketini, vazife zama geldiğini söyledim — ve kumandayı — Mehmet — çuvuşa vererek müfrezeyi yola — çıkar dım, Rusların, daha yakın bu lanan, ( Yalnızçam) — ğeçidini tutturdum, Şanu da İlâve ede yim ki, bu efradı, Ardavnç hastanesinde yatan efradın ba- na teslim edilen — silâhları ile silâhlandırmıştım. — Maksadım basl olmuştu. Yakab Cemll'in çetesi ve diğer kuvvetlerimiz, tehlikesizce ricat ettiler, Kendi zanmmcı, müblm bir İş yap tığıma kanldim. Ve bu hakt katen de — böyleydi. Mehmed Çavöşun müfrezesi bundan baş ka Ruslardan iki zabit yedi nefer de esir almıştı ki, ben bunlar sayesinde Rusların hare- kâtı ve hakkında molümat te edindim ve İşimize çok yaradı. ş Ben bu kuvvetleri sevinirken bir gün mülâtla — rütbesinde bir zat geldi, beni alay ku- mandanı Alman Ştanke Beyla çağırdığını — söyledi. Ben ona her zaman için ihtiyaç, yiye cek vesaire hususuoda yardım lar gösterirdim. Oncu mhbafir telâkki ederdim. Gene böyle bir ihtiyacı vardır, zanoile dal süretle resine gittim, birde nme göreyim: Divanı harb kurulmuş. Ba na derhal mazaun sifatile cel bedildiğimi söylediler. Haron isminde bir ihtiyat zabitl de tercümaplık yapıyordu ve Türk- çesi Alman'casından çok kitti. Bana atfolunan suç şu İdi: 1 — Hasta efrada ait silâh larla bir kuvvetl teslih etmek. 2 — Mehmed çavuş — gibi bir firariyi serbest bıraktık: tan başka kumundaya geçirmiş olmak! Hayretimden şaşa kalmıştım. Yaptığım işin ne kadar zaruri olduğunu ve ne mühim netl- celer verdiğini anlattım. Ter cümav, kumandana söyledik. lerimi tamamen yanlış ve nok san anlatıyor olmalıydıki, bana zanntazam — kıt'aların — ve ordu- nun, fi efrad, maznun ve muhkümlardan gelecek yardıma ihtiyacı — olmadığı, — sllâhların hodbehod verilmestein bizatihi bir soç olduğu cevabımı verdi. Ve başladılar askeri ceze ka- sununun maddelerini karıştır. miya.. Vaziyet nazikti. Ağır bir ce zaya çarpılacıktım. Mubhakeme vecahen — geçtiği için ayrıca itiraza Tmkân yoktu, Bakkım daki hükmün giıyaben verilmesi ve zamanın geçmesi belki va ziyeti 'hafifleti , — düşünceslle arkama baktım, Kapı açıktı, Nöbetçi duruyordu. — Hemen fıtladım, nöbetçiyi İttim ve kaçmıya başladım. Arkamdan bağırıyorlardı : Ka Inıl[-', v Söylüyor. | İşte bu sesi duyduğun vakit hayatımda en büyük korkuyu hlasettim. Çünkü asker, dinle. — mez, vurur. Derhal bay Baha: — iddin Şakir'in karargühına git- Ua. Mes'eleyi aclattım. Bera: berce Ştanke beye gittik. Ku- mandan mes'eleyi hakiki şekli ile dinleyince banâ targiye verdi. Mehmed çavuşuda benim ricamla bir derece terfl ettirdi. Hüdise — hakkındaki — şahidim avakat bay Müstafa Şakir'dir. — O, tarihlerde Yüzufeli bâkiml idi. Uzün sukalı vardı. Başında büyük bir Kazak kalpağı, be İlade manevra - kayışı ve bir nagand tabanca taşırdı. Ö ze- — mana göre tam bir çete relsi idi ve kumandasında 80 — 100 kişl vardır. — Ea büyük sevinciniz? — O da çok mühimdir. Bü: yük Atstürk 1920 mayısında — (MElR mücadelenin ilk — yılla- rında) beni o tarihlerde mülâ: zim, şimdi de erkâcıbarb bu- lunan bay İbrahim'le Rusya'ya göndermişti. Tahapseden husüsl trenle Moskova'ya gittik. Aldığımız cevabını da hamilen yola çık. tık, Trabzon'da Değirmendere'de rıhlıma ayak bastığımı dakikada — hayatımda en büyük sevineci — duydam, Çünkü Ankara ihtilâl hükümetine, Moskova'dan net ve müsbet cevab getirmiştim.. Ve bu iki devlet arasında harb sonranada İlk temasımızdı. — Sasdet hakkındaki telâk- kiniz? — Sandet ha, taadet ha? Bea evleninciye kadar, evlilik hayatında saadet bolunduğunu zanurdiyordum — Fakal — soara anladım ki, beyhude yere kon: dimi aldatmışım.. Bay Hulüsi böyle söylerken yüzüne baktım: — Yaz, yaz!. Dedi.. — Ya sizinkiler okurlarsa?.. — Burada değiller ki!.. Şa balde mes'ele yoktur. — Yalanı, en fazla erkek mi söyler, kadın mıf, — Şüphesiz ki erkek). Yanl bizler!. Biz yalanı yalnız bayat — hüdiseleri ve İş sabhasında değil, yalancı diye itiham — ettiğimiz kadınlara karşı bile söylüyoruz ve o kadar söylüyoruz ki, an- Tatamam.. Yani Ahmed Muzad Çınarın fikrine Iştirak — etmt — yorum: * Âden babayı <eğer doğru İse- — cennetten koğdurmakta Havva nin süçü yoktür. Bilâkle, za- vallı Havva, Âdem babanın nâ- rine yanmıştır. ğ - Yalan hayatta Tüzün wm- dır, depil midir? — Tümmdır, he de çok lözumdır. Onun zamuanı gelince temin ettiği faydular da vardır. Fakat zararlı — yalanın şiddetle aleyhtarıyım,.. Kaçak Etler Mayıs ayında şarbaylık zabi- tası tarafından İzmir'de 2583 kilo — kaçak et — tutulmüştür, Bunlardan 805 kilosunun temlz ve hastalıksız. oldüğu — müaye: nede anlaşılmış, tatıpına müsa ade edilmiştir. 1770 kilosa da hastalıklı görüldüğünden İmlin ettirilmiştir. Şehir Gazinosunda Cumartesi günü saat 21 de — Birinci kordonda Şehlr gezino- — sunda bir gece eğlencesi veri: — lecektir. Müessese, bunun İçin — zarif, şık ve güzel ııııuıhm ; mektubu verdik ve — |