Hürriyeti seçen (MM: Rus delikanlısı Bir Hava Albayının oğlu ei Vasily Berlin e gelip Batıda hü- hürri, küm süren yeti den ka Vasliy Alexandroviç Lysi- kov, komünist rejiminin tam istediği gibi bir genç ae İlkokula başladı #ı günden, bıyıkları henüz 55 Jemeğe başlıyan e m anları başlamıştı. Fakat bu inancı ancak Almanyaya gelinciye kadar di deblldi. Vasily'nin babası hava kanin Mi ve bir vazife ile Berline tâyin edilmişti. Aile, Doğu Berline yili bu gösteri gözi le görün! Tiy gizi açarak Amerikalılara iltica etti Hürriyeti seçen Sovyet genel VASİLY sına yazılmış olan bir mektu- mişti. Bu mektup tehditlerle doluydu. oğlunu «Amerikan erene kaptırdığı» için itham yordu. Vasily, lalnsz ya- nından ayrıldıktan sonra bir kız arkadaşı yaklaşıp kulağı na, Rusyaya gönderileceğini zlice Doğu Berlin- ısıldamışta. e yapacak olurlarsa kaç- in ümidi büsbütün suya — imei üzerine Vasily, eğ e nra son üü yapmağa karar vermiş vi ası çocu rıldığını ve zorla alkonduğuz nu iddia etmeğe başlamıştı. Bunun üzerine e Vasily'nin annesini ve babası m gebri ve Şi yüz. leşi anın ne Vi decek mi pilot olacaktır. AKŞAM Kanapede be yurlaş- tarımışı, lk abani anız bakarak söyleniyor: Açılma da girsek. Ne ola- da cezamızı anlıya- Bizim delikanlı sokuldu: — Ceza giyeceğinden sin demek. — Eh, boş bırakmazlar tabii. Elbet bir ceza verecekler. — Ne yaptın da cezalanıyor- sun? emin Ber T za Gel derim amma, iliğe tahammülüm yoktur. Beni in erine koyacakları- afamı kesil daha iyi. maral İadığın adam sana €- ayi Ea anin mi? Enayi yerine koydu da fa- ka bastırdı beni. gup büyüdüğü en ta- mamen başka ve daha iyi bir Alemin bulunduğunu farkedi- du. Herke: ie iye e bulunuyor- :e evinden a- Mit ELİ Mi âkıbete gö- Film ve Büyü gö yarın akşam BAR 2 mi — FiŞELER PANSİYONU İ ve FRANSIZCA SÖZLİ deniz Tüksi Rivi <a nın az sihirli nim e geçen beşeri bir DE yaptı? Nasıl faka bas- linyada kimseye inan- efendi karde- > ali pe bey Koca karının eli iz gelmiş amma... alalım. Yüz i beş o kuruş — koyayım, a ie beş ku- da sen koy» dedi. Adamı ça br, A o çaki «Arkasına atalım. Sen nu- izi ii da bilet bende kal sın. Bizim kocakarının eli uğur- Tudur. 2 eve götüreyim 2 elini reylim» dedi. daş biri irak sözüne mii biletin numarasını 2 — tinin arkası za- ili piyangam emen a ün varı iner dna inal a 22 aldığımız bile o etir: Birini yaraladın - ili çi . Piyi çekii- — Ecel gelen köpek, cami İdikten iki gün sonra akşam bir duvarına e - serseri di arkadaşla beraber çalgılı gazi- ecelini benden noya gitmiştik. Baktım kl o — a ai e serseri de masaya oturmuş, kar canım. Bir aki ge- bi lmış, rakı- berek Köpek eğil o. ı ti — Neden e ettiniz? Benim bir huyum vardır. çok öfkel Jeni- zim bi adım. «Benim bil amorti çık- mıştı. Bayiden parayı EE e de re ayl avlt de ZLÜ banyolarının göz kamaştıran leri... Hakiki bir . Ben bunu öğrendim amma, pa öğrendim. Sen e itimat etm imiş Biletin a a Ağıt vurmuş. — | Çeyrek bile SN beş yüz lirayı aldı. Kör bizl görmüyor a ve ? Ben de rami üyesi a züne inandım. — Kandırâı seni öyle mi? Kahvede oturuyorduk. nie bileti satan adam geldi. ri bana; «Ortak bir bilet türülmek korkusu içinde ya- de, Batı- sanını bilmel Bi hay a Ra ie yn aştı. va a cak ol ik ettirebilecekti. 2 ii üsaadı Mai du. Saniyen Rusyada bu mı > ŞAR için Koma rtisine 1a- teşkilâtına girmesi de çok zorlan- Ti ER bunu kabul etme- z çen şubatta Va- et ge: siiy, di e Batıya kat bu tasa 'ü keni ri ve esinin baba- —80— Köhne bir kapının önünde nöbet beklediği (o anlaşılan köhne bir adam (gözlerini iğ gözlerine dikerek sordu <5) yapacaksınız? — Arkadaşımdır, kendisiy- üşeceklerim var. Ve beklemeğe başla: ayar geçtiği halde nö- betçi Di ei rine şüp- he düştü. Süf; — Sakın e onu u düşürmek pale tuzağa düşmeye- lim. Die fısıldadı. Mühellep o- muz sikti: Kaçarız dedi, atlarımıza vnünez e arız. lüştüler. Tam vii ii nöbetçi çıktı, ik bir suratla yanlarına sokul- du; «Giriniz!» dedi Süfyan 7 küp dolusu altın 7 yas Milâs, (Akşam. 'n Bod- gumlu olan AN a mi bir altın arayıcısı müd bir Rum tarafından orada meçhul | bi yere gömüldüğü £ söylenm, dir. ele kaymakamlığından a- örme o AH Aras, — isimse le beraber köhne kapı- rai içeri e Ebu 2 me yalnız b: oturuy, du: — Sizleri tanıyamadım de di, beni nereden biliyorsu- nuz? Aynı zamanda yer göster- di, oturmalarını söyledi. So- uk adamın soğuk hareketle- ri de adamlarını ürkütmüştü: bera- Mühellep — Efendim, bir aslan ki üsler, de Halife Abdülm. vi Ebu Naame ayı git! keyif- lendi, güldü: — O aslan benim, çok mem oldum. nun N Bununla ber gösterilen yer otuddular. koni Ne Ç : Lb Ebu Naame, yapılan tekliften şüphe- lenerek derin yüne ye daldı Haccacın adamlarına ia emretti: Buyurunuz! Karşıki ka- Süfyan sordu: — Nasıl, bizleri kabul etti- niz mi?... — Daha konuşmadık; ba- kalım, gördüğünüz zulümleri Ea öğrene- mezsiniz el yerin kul ğı vardır, duyulur. Belki Ha- Hfenin adamları da mevcut- — Korkmayın!!... — Korkmuyoruz, çünkü ar tık yanınızdayız; ancak söyleyeceklerimiz sırdır; yarlarsa... — O halde ne yapalım?” ettiğiniz bir zaman gezer- du- um. Ebu Naame bu tekliften şüphelendi, bir şey dememek le beraber mülâhazaya daldı. Haccac lat a sevini vurlarını tahakik ik Selin zan nediyorlardı. Ebu e bir Ke ai a e rini e düşünelim girin sn ei inler . Hem da ko- çarptı, köhne nöbetçi girdi. Ebu Na- ame; — Efendileri EM ANE ye Eölüü tesi Jim Nöbetçiy: — Misafirleri Buz höcre- ye alacağız! Diye e muz silk — Elendi LE gör Nöbetçi 0- şuna ni Ski eyi kılıklı pıyal itaat ettiler, karşıki kapı- dan Fİ Karanlık bir oda idi pencereleri ıştı. asacak adım atıyorlardı, k an dı ve b İkisi de şaşır mıştı. Süfyan; — ürüne mü dedi, tuğumuza uğradık«... — Evet, maalesef öyle ol- kork- du... El yordamiyle oturacak bir yer yoldmlağ, yy çök- yi Sıvalı pencerelerin bi- ki hafif bir 5 yo gözlerini ona dikerel sie ladılar: Bütün zekâmızı buradan silik yolu Nr kullana. lm, yoksa bu Naame bizi öldürtür! içini Dedi Süfyan, diğeri çekerek: ulmasına kurtulu- Hacacın dediğini yapamadı dedi, eli boş 'anscız dönmekten İyi- diri Sali yavaş konuşalım. — Hattâ e u- zanalım, dinlenelim Can sıkısından ağızlarını bıçak açmıyordu; Sustular ve oldukları yere uzancılar. a NAAME'NİN KARARI. mların casus ol- dikimi ME maama- fih bir kere de a temas e- deyim kendileri: Diyen Naame kalktı; du- varda asılı duran kılıcını al- dı,. yürüdü. o Adamlarından bir kaçı da takibine Fakat o: koştu. (Arkası var.) e ll! > e yüreğim az. e Ağıdı üstüne e harcamaz da, gider m tayram üstü o pa- bana çıksaydı, bizim çocuk- lara elbise falan Mami dedi. benim zihnim ira bizim yi bilete vi raları aldı, yiyor» dedim. am Üstü iie engi değişir gibi ella akal «O karı paralıdır, Gi davet etti. Masrafı o çektiz dedi. Sen ni m eş yüz lira alışan Sabri görmüş» nu İnkâr edeme: Kocaki olurdun> ii ek Çi ağzını ozmağa n, bana k. Kur © aranın ağı yatmak e am- EE si Kendi k kendimizi tenkid Memet Fuat az da ünlü yazarlardan oldu. Ee wi e yanları ba- andırıyor. en bir görüşü var bir kere. Sanatla, topl ilgili soru rşısında. nun, bunun kopyası bası cl kalıp şeyler kaleme almıyor. rüşü erme din iyi, e çü iz kalmış Me Fuat'ın, Şöy- le «Kiş kendini re ika yolu yok.» sından s€z- Bir önceki miştik onun sip diyeceği- ında «Da- ia rken EE n yerine Y 8 kalanmasınlr © bekleme- ve loğlu da cevap ver di Memek Fuat'a. Yeditepe'de başlıklı bir yazı a haksız buldu zi Kadri- nin Sait Faik'ten, bir Orha an 1 Kemaiğen epey ötelerde sanmıyo- a k NE şe almadığını da bi- Bir a yeninin, salla deği, i Şairi Tul Le uz yok da ondan. Bir Pirsultan, bir Kai ermez kun; şairlerimiz var 7 Nisan 1955 > Kemal'den filân çok ün- lü şalrlerimiz kelerini deği dip şöyle şii ünleri pek a ör b mun bunun ez olmuş. dediklerini doğru nk Le e ileri gitmiş gibi- me rum 1 Nisanda çıkan 25 hali e ikinci yılma gir- / bayatımız oyu yalansız kendi ki ta es sanlığın kaderi zimki si i bilgiye ve hü te susamış ülkeler için böy- tesi bir. dergi dört başı mamur bir okul demektir. Bu okul ncileri çok la sceklerin yolu üzerindedirler. ömürler dile- ur. Bi- rriye- ig um'a uzun Ferhat SILACI Ce. Re. Diş ağrısı: sergisinde makin dişi taya eâlişekieie. en nesini tecrübe BEY. 8 mil ile ie Mae çeki ıı unutturacak havala, ret 2 is'te, Versay civarında açı- an dişçilik alât ve me r çalan bir makine veni eden bir ii bu müzik maki