20 Temmuz 1954 Sahife 3 Basketbol Mersinden Tarsus amma | Karşılaşması ihracat (| Nev York'ta oldu Haziranda 12 küsür Ş in Zinizzin milyon lirayı buldu altkattakilerin radyosiyle açıyorsunuz, yüzünüzü daha yıkamamışsınız radyodan bir şarkı kulağınızı tırmalıyor Musiki gıdasıdır aç kalsanız bir ekmeğe kıya- mıyanlar Satıcıların Bir işçi vapur kazanına düserek arala bu defile- yık vapurunda ai Sekteden kayması ölüm düşmüş, Nümu; tahkikata mavi deni ——— larma, la “2s a in rma su e Bisiklet hırsızı <a - mi li ettik. vakala yeli Sokaklarda avazı çıkğıtı kadar bağırarak çamaşır sepeti | satan bir Çingene kızı denize dök Gündoğan Kurtboğa e a akal her şeyin bir sırası — Yallah, yallah... diye sandığımız. çö genç, Sarıyerde bisiklet naddesi nedir bilir | Anladık, musiki ruhun löluda Jdır, diyorla; hoşlanacak huzur ve |bir dilim DE severseniz? fil ve Hacı sahilinde söyler misin? toprağa —— — Onun arkasından . . eliyor. Dişi Tornavida ile pe yaralama Bala seyin ira Denizlerimiz / yıllardan İLİ KLTAR pik bie ri xtiberi paralar İYelelin Arkasından bütün birden radyofonik Hangimizin Bu kadaı blm da d sesli hi surette ya . «Geç oldu amma Elektrik > ihtara du.» bir kendi da Tekrarına meydan Peki amma, memesine dua edelim. İnsafın o yerde hükmü Şevket RADO yok mu? söyleseniz, . : - esniyorsunuz ilk Emzik Süd süt çocuğu gıdası perakende satış flati 670 kuruş tini mini Türküsü, Zavallının Güzel de türküdür. (Arkası 4 üncü Yazan: LEON CAHUN . Çeviren: Vâ - Nü w.« Resimliyen: ŞEMSİ SUNOL (ULU HATUNUM Hoş EE SENİN ŞEREFİNE BÜYÜK BİR ) SAFA GELDİN! J HAKAN TEKEŞ! ZİYAFET HAZIRLADI U — Yolda Zernuk ve günü iki derenin gayi geçip şehrin kapılarına ka- burada bekli; bekliyordu. Ulu Ha- ie kürsünün arkasında o- odan yeşil bir urba, başında (o rek yürüdü. Ulu Hatunu &- r o kasabalarından e bir ey dar uzayan ovada yol aldık. (tun arabasından inip de ça- (o turmaktaydı. Oğlu Mehmet, da ZE aa kumaştan bir inden” kam e yanı- geçtik. Her yerde Mn . Bur: anın köy. Burası * Buharanın az- — dıra doğru yürürken, bende bulasın yanında duruyor. & takke na oturttu. Sonra bir işaret ler veriliyor, Ulu Hatuna ar- leri dış e Ge gâhı imiş. Her yıl, mübarek Oonun peşi sıra gidenlerin İleri vi D Hanzadeler, o etti. Çadırın pireleri, aş karşılayıcılar çıkıyor, e yordu. Evlerin çoğu iki kat- O günlerde Buharalılar bura- (arasına a rdim, okla ın İçi, tavanı, ye Başbutlar, ellerinde o sinek- (o Dışarıda davul mağanlar getiriyorlardı. Ta Gi arasına 86r- (oda toplanıp dualar ederler- Haki gadırı pek süslüy- | sırmalı, ipeklilerle dona likler, kürsünün önüne, yan çalınmağa başl m Kin Ke söz“ — pilmişti. hrin dört O miş. dü, Baş Sa alar ve yüce kişi- (o mıştı, Hakanın baş ucuna (o yana oturmuşlardı. Çadır ka- oo Bir de negöre den 8 Yalvaç yüz nini a ve kub- ler gelmişler, kürsü gibi yer- ane inol işlenmiş bir taç (o pısının yanında Şahın mü- oşer.. Deri Ek elimi ni ee elime konuş- o beleri gözü okşuyordu. e Buhara şehrinin ka- (o lere sıra sıra oturmu e ışlardı. hürdarı, veziri duruyordu. oluk oluk halk geliyor. madı, Biribirimize yabancı Kuşların göş o mevsimiydi, pısı önünde büyük bir ( gilâhlerı da önlerinde “Bütün bu süsler arasında banlar, dağlardan sürüleriy- gibi kaldık. Havada binlerce leylek uçu- (o çadır (kurulmuştu. Hakan (yordu. Hakan İse, üstü in Hakan Tekeş, pek sade gi- A7 Bizim alay içeri gi- o le iniyorlar... Yolculuğumuzun (Ooonuncu (şuyordu. Taş bir köprüden okü karısı Ulu Hatun'u ( işlemeli, ipekle Okaplanmış ( yinmişti. Üstünde dokuma- rince, Şah tahtından ine- (Arkası var)