; y ihfen Sayfalar” Recai 19, Asır İstanbulunun ua yazar, hip ve ney üflerdi. aniköyündeki yalısında ili ve Yusuf ni Efendi bulunu- yorlardı. eğe. Efendinin büyük e lerinden biri de mehtaplı gec: lerde yali iv dene karşı nısfiye çal şamlar da anl ibi inek im eri dehize ba nısfiye çaldığı ein 2 birisin inde bakis garip bir vaka geçmişti. Hidiv İsmail Paşa kayıkla Va- Recal Efendinin zannederek uşağına bir keselp —— a atm; asını emret yık, Recai ni ie Hidivin para ei ir ve ef e 2 şıkırtı İle daldığı ni nmışt. in mizaçlı olan Recai Efen- > de are derhal alına- n fırlamış v e kendi a Efendi yalısı Yazan Halük Y. Sehsuvaroğlu vardı ı, Oraya boyalı tenekeden mamul kalemdanımı evvelce düşürmüştüm. Kalemdan tekrar nazarıma tesadüf etti, Hi bir arşın es On lar ev hali i Efen: dinin hiza- e atılmı başlamıştı. Recai Efendinin kayığı, İsma- W Paşadan kısa bir ra Emirgândaki ısını yibiünime yanasımış” ve Siliyu Takvimh geldi diye e al bunu diye iii) iş ve hemen yalıdan çıkıp Mr tekrar Vaniköyüne dön- ii oğlu büyük ev- lenmisti. Recaf Btendinin. eki tından sonra e on bin on tına lara sal alınmıştı. a Tanzimat edebiyatımızın ku- rucularından birinin doğduğu Vaniköy yalısının ağ e l pe a ve zim yangına da İcadiyeden top- Yine o yaba iğ Emel an- ri Yine o yalıda Iken bir kış iki arşına yakın yağdığından Bnsnsiş- Çi Çavdar miktari" yüzde ondan on beşe çıkarılıyor ret Bakanlığ, dün Vilâ- yete bir sirküler göndererel ekmeklik simitlik ve diğer un- el aren tat- |si5“ ec: Diğer iri mizi ia tr ekmek va iye aksetmiştir. ii b eri inde iş Ti iki imi gön nemi. Müfettişler başlamışlardır. nlar m Kalemdanı bir ite havzun liz için değnek! sığ olan cihetine sh uğraşmaya başl e İse boyanmak üzere mi vi ele; bir sahdal çekilmiş, ben beri ta: ta uğraşıp dururken sanda nokta üzerinde duracaklardır. Uİo tarafa doğru yattığı la in iterek havzın gi a Derhal haykırmağa başladım. Geldiler, beni karll Tekrar ar, hami sı liresiyle Gale, cin ne varsa cümlesinin Barça s0- £ı badi herkes beht ve Fr yu bulunduğu gün kadar Pe adam gımın üzerinde ölen ştum. |deni Vi o hâ ları! nın bir yolu açmak için akşama değin ul da etli b ,disedi bahçesinde en 'e kalmıştı, ora- öteye yandığını doya pi sabahtan Mi Dağ nl sonra bir-|o ereği ben GAEBE - İertesi dı. Biz kayık a indeydik. ve 1847 |c: yanında” bulunanlar e pek pe 7 sldukları halde bilâkis ben pek ere yk günkü on- tarafta o kurunmak |bulutları ka lim bulunmaları, fabrika- beriye li r kayıtsız bir ömi ME em a kii İmahzı ii Mn ardi kl oda en inin i ri ak içi Vi lr ve & nağme bir sesle Eği z türküleri söylediği anlarda vaki olurdu O r başıma m kei Ruhum öm aki in ağlar teessür ya: çeri llemi ei cet menama ruğueb ultanahmet Belediye, Sultanahmetten Be- azıda kadar olan parke ana :addeyi mozayık hale getirme- du. e karar vermiş ve İşe başla- . mıştır. Yolun seyrüsefere mâni ol- madan tamiri için tramvay gi- İp hattı an Silivride topr ıteprek mi Bugü Ni e Silivride | iii İle törenle topraksız köylüye toprak tevzi edilecek- tir. Merasimde bulunmak ü- İzere Vali ve Belediye başkanı ile diğer alâkalılar ve gazeteci- ler saat 10 da İstanbuldan Si- livriye hareket edeceklerdir. Zaferden Zafere k Kahramanlık ve aşk döllü Tefrika No. 174 Ebu Cafer beraber — beri Abbasiler telâşa . | Kasabayı muhasara eden as kerlerle alim kadar Hi vl değillerdi. Merv'in fethin- in sonra sz rasan'a, mr kah raman Ebü Müslim'in bimaye- e girmediklerine ye ol- dalin rdı. İmam al m e unu ir kat ardı. AMİN hemen İmam e evine koştular, toplantı yapıp ni ii ni rn konuşma | yı ga başladılar. Karşı raftan .. |gelen elçi, onlara şunları söy- yele a fenalık yapmak. £ Fakat b se sie ai e ediğini: irde, yme Kazanan ta ii ile birlikte a- teşe “vereceğiz. Halife hazretle- rinin bu z sustaki emirleri ga ati Mervan'ın İ- da herkes bunu söylüyordu. Fa kat İmam İbrahim; büyüklük göstererek: — Çocuklar. dedi. Mul etimiz, hepimliin ölümü üntelen sen ire bir Mi tten kurtulm: değildir. Halin 1 ini .slim Rain ri ben ölmüş o- , belki o Mer- van MERİ. iyi muame- n de ölümden kur- kave- ile kün 5 m İbrahim, bu A de ısrar a Abbas (oğulları, bo- yun geceleriyle, ül doğ- u kemali sürate gittiğini gö- in İrüyorum...) (2) parıl| Bir büyük edibimizin çocuk ve im a ait hâfiralarımı yine rem eyi kal kadar sevinmiştim. Çünkü bi- vaz a — Ber mi evleniyorum?.. ve e sen... ! Hiç haberim yoktu! nç iks m ı alayı da anlama- e geld — e le bie genç Aşık vii Sorma... Çok şan: ini allah, anslı olduğumu pek zan- netmiyorum! lı 9 slısın..... de şanslı... Asil bir Mien, lp lâbo: odağa sahibi, genç bir kimyası i erikli sö — Bir yanlışlık var: «Evlen- arlyorune ki lâzım! i Veli, ha Veli AM... > ia iç de öyle değil! Neyse Yalniz gunu mer rik ettim: Kim verdi < karar, gi Ma — ni evlendir Nurten, şaşa Defile. din vereceksin ım nasıl ii id kız kardeşi be tanırsın. . Ferda... Ta- Seni çok beğenir, mek kararını? pe da sen ken- Bak sana bu İşi im arka- ' Bize Ço- eli Diyorsun... mam Ağabi Ne 8 ie E ve a çokta niyet ışi atı Yine ni hamama sever... bahsetmiş. Bir raslamışlar sana... Sen mışsın, gömme Ferdayı cuk seni gi H b ke 1 meydan vermişti o yalıda he en ki mdan O, nğabe: ysine gün de eysi — Mi aş bii zi imdi mu ei a Iz Çünkü. n serdim; im yok! Eid ehin birdeni bi nce... E pk SN 1 ln UZ ez ardı. yeri ei vE ralık iskeleye indim... İskelenin | bir tarafında bir deniz havuzu senden yolda dalgın- seni, Ço “ oluvermişi... — Hemen e m babam! iş sende. uvafakat zünü şöyle iş! gin Sen ii m e sz vi 'evabı verecekler, Amm: r- Görmeğe zum Dök Hömen cevap veli ceval kara Ben Evlenmeğe "hiç zlerindeki sevinç kararıvı erdi.. ta- luk yâdettiği Vani- ıyı biliyor mu- yuz, Val aköyünün arka zi n kayıtsız geçerken, vi Ğİ ilam Diş ii ikyelrini vi meden sey edebiya kariimlade b almış mühim bir şahsiyetin bu köyde doğdu- Ki n ve bur: böyle e bulunduğundan ri z b ihim şah- ş ekil ait iii can- ve zaman | den lı tutacak zaman "İonları yaşatacak hafızalara ne hudutsuz bir ihtiyacımız var. (1) Muhterem Ercüment Ek- rem aa Recai Efendi İnn o haleo Er ii iri sarı renkle iel bina nu söyledi Ta Sin in Boğaziçine edilmesi dev Z el Eİ rar ekli I2) Recaizade Ekrem Beyin Tefekkür adh eserinden, ada bir yalıya ajt|bas yalısı- | bükmeğe mecbur kaldılar. "in O Ebül Ab- ve İmam İbral kğ -Mansur rafından, ldürüleceti ihtimali- ni © özönünde tutarak kendisin Ebül (o Abbas”, edilmesini vasiyet eyledi AAbbasile; zi NE hleret Gey” i buyu: söker- meğe e m 2 ok Mu?.. Diye Yi red gibi e ıfa- de eden bir tavırla ayağa kalk- ta ve kisi uygun tir sesle: vet, yok!.. dedi. Ne görür masal is- la — e <benim son 8 katı Artık gi li söyl sam e masin gayri ih- hakaret dolu ba- iünelemeleri, ayan Nuften neleme kten ken Ya! Korkarım manastıra kapanacaksın. Bunu yüzündeki tyari dü: , bütün gayreti- di sira n?1,. m: «Ölünceye kadar ba- | aza belâ mı olacaksın?..> mâ- nasına geldiğini anlamakta a Sikme. Yıldız, kin ve ile sivrilen bakışların, mı Ölünceye "ka- dar başımızda belâyım!.. Hanım bı | <€' vabım bu. Artı - siiri isteyen bir ayağa kal- kışta... Fakat, hiddeti boğazına dar çıkan Nurten ye Eni tutarak o anlamamazlığa geldi bunu da... V — Hep böyle yalniz mı kala- caksın?.. diye sordu. — Yalnızlık iy iz gidiyor! “İÇok memnunum yalnızlı- gımdan çalıştığı ki gözler ie aten, gayzını m duyguları Yıldız. da r tâ ne utlaka bir çöp çatanlık yapmak istiyorsa, seni evlendir- Ve nin ağzından mii ami misafirine (0) mıştı ve inanmadı azan; Muharrem Zeki KOR: ELMansur, çok akıllı, çok zeki bir adamdı. Bununl. hibi Salih'in ha t sa ken yola çıkacı kazandığı EN Ebü öne müjdeleye- kti, Akşam ol yemeğe 0- tada, Hâlâ sn” yen Idi. Yüzünde kına İle boyanmış bir takma sakal al En dik- katli insanlar bile bu sakalın takma olduğunu ayamaz- e viş, yemeğini hehüz glmemişi li eyman, acele it in birisi g vii ha- 1 özünde bekliyor. Se sini a istediğimi a söy- — Mi ui — Buğday & arı kaf- Di) epi nce e sap m sarıklı geni iş — lâ çabucak şu sofra- rez sonrâ gidip ona ken- disini kabul ör! söyle. ai Ni leyman, sofrayı kaldırdıktan sonra gidip ham hapı önün de bekliyen misafi- çağırdı e Eli iel girer siner tanıdı. n Yerind kap: Hoş gi simi safalar e tirdiniz sarı rı kaftanı! diyer: aşırı iltifata bulundu. Misafir, hayağe hayrete düşerek He- beri nasıl tanıdınız şeyh hazreti mek kalbime doğuverdi. a birden asker arasında n bir dim, Fikrimi söylememe müsa- a haksız d. a m kim olduğunu eceği Keramet ile mi, — | bal UNAL a be cidden | dir. Eğe söylemek terseniz söyleyiniz, yahut ben | söyliyeyim! a yapılı misafir, büsbütün şırdı. İnsanın ne düşündüğü- nü dahi Lİ a e ke- yüzüne ramet sahil hayran pi an ağa adi. Halepli Süleyman da gelmiş, TER ine dikilmişti, Efen- inden wi e Salih, li bir işaret çakarak çeklip e bd li tekrar konuşmağa lmaktan başk: e göre, meselesi İn geldiniz, diye ce- vap verdi. Ebu Cafer HAMAS, tasdik de mecbur kaldı söylediniz. DE kin rica ederim, ya 1 nasıl ıkmak suretiyle mi? , yine tebessüm etti: (Arkası var) Demir perde gerisinde isyan hareketleri Komünist kıtalarla a yerli mukavet likleri arasında ari oluyor Viyana 16 (Naf« ya gelen raporli vaa niz vul gelen çarpışmaların daha çok isyan eden köylülerle cereyan a 7 g dövüştükleri belirtleniğ Bulgaristanda tam hasat za- vukua gelen al köylünün mahsulü hükümete vermemek için şiddelle cephe mem!.. dedi. Yıldız, sert bir hareketle dön- dü: ekl, benim sizden böyle bir | > beklediğimi kim söyle- di? Sen nezaketi, terbiyeyi de unutmuşsun a rtak! hay ai etmemelisin: Yi "kendi terbiyeme, neza- im- kı di sizden nezakete göre Nurten, artık bütün kinini. Bura- /almi demir | be: yer İm V alan aydede Sofyaya met bir- mer ha- Bir ekten öciz yet» daha gön- askeri heyete ahil (olduğu dir. »manyadaki EL ER Moldavyada vukua geldiği ha- b verilmiştir. BU çarpı ın, mukavem. pusuy: rdükten © mi verdiği de ilâve edilmiş- a emir perde gerisi raporları, eyk memleketlerde memnuni- etsizliğin va bu sebeple tan tehcir ei ei tiğini kaydetmektedirler. şiddetle, «taki» arkasına vurarak açıldı. vi b n başları aynı anda dön lü. Ve aynı anda K NE ımda Atıfetin müthiş bir Dn detle boğulup pürüzlenmiş se çınladı; — a al benim O saad Benim anti şim a rp gitmen | şımdan!... Dua et ii kağa atm mıyorum, Be a rum!,. Nurteni Yıldızın orna, gön- seltti — pinli bende ki, seni in- n yerine koydum da, senin iyilgin, si sandetin için aya- ına kadar geldim Yıldızın kağan acı bir is- tihza ile büküldü: loşuna Ea veni Di yeri - kız çok et! bir istihza ley rdi: itidal öisbin kaçırdı elinden: — Yani ne demek istiyorsun? ada aid — Nasıl?.. Yok mu... Evlen-| Yıldızın târizleri, istihzaları, Ölünceye ki iler buri mı ka- ru yürüdü. Bu hakaret hakarı ka iddet ” olduktan bekle- evle: ere sonra senin tavsiyeni teri ışısında, ed 1 e umulan s dizginlerini| $ , hilddetini açığa hid rn m Ida, Jsine Fakat, cevap vE ki me- eydan kalmadan oda ka: Evvelâ, hatti yeceğini merak ederek ki Ri ndan e konuşmaları dei olan Atıfelin o odaya u Ani girişi Yan ancak, böy- bir şeyi onun gibi beklemiğen il Ni hayrete düşür“ müthiş bir Yumrukla- | sı var)