NE e ae e e e çe a Ge çi MASA ,>*««ıi MAHKEME KORİDORLARINDA: Karıyı iyice hakladım âleme kepaze olduk! lira de gr e 14 elmeden çıkarıp parayi HER AKŞAM BİR HİKÂYE Fırtınadan sonra kızı, hüngür — Bu Ben canım borç para teyze? dene Elbette işim var. Para mese- zl çare eseleyi ve: kurtardığın ihtiyarın uzattığı parayı — Rica ederim, bu be- götürünüz, çaldığı kesildi ve de on larından uzun uzun E dın Me dalgalar arma bir sandala bakıyor. sy için ağzım ei ner bekçisi; dedi, kızım mesut t vim kl da id Çeviren: A. Hilâli Merih'de insan var mı ? yapılacak para döviz mânada ERMENİ 8 — Bütün en Amerikan Avrupalılara (SON) iz sağa ve yukarıdan — Harici politika, ; — Tersi bir sıfat ekl - - Telkih — TAmba askıları, — Sonuna «&> gelirse eki, Azamız - Tersi AKŞAM Ele Türkiye (Ecnebi anasını faizle para yok, cevabını ad, kavga el BULMACA — Bu adamı nereden sebebolmadım. köstebek — Vaktlle onunla kavga musun? Adı üstün yalnız kalınca kendi hayır — Ne yaptı sana? Aldığı borcu etmedi mi? dayandım. . «Zehra ha- evvel senin getirdiğin ben konsolun üstünde eli lira- istiyorsun. elli ie a şu on ver» üyeck ap iyl hakladım Gti Aleme ke- — Eli lira ne oldu, valide ha- hanım teyze mahkeme doğru giderken başını hele şu kavga dâvasını Yazının birinci kısmı 15 şubat, atayım, elli lira işine başlıyacağım. O ka- daha ne İşler açaca- Reader'ş Digest'den Ce. Re. Pek iyi anlayama, kım tek-| bağ: kaç ay sonra öldü.jyor. Ona karşı, aşka yen bazi Miles nik izahatta bulundu. Hülâsası şu ki, Keleiden mi m Harry de, pa yüreğinde ML Eye YViIRAN EZME “i.m en (emen ann < zl ela ve GR Yayı — süyordu. -akmıyormuş, Brooke'un, kı- Siğel ince, Mi yalamak Klm bir kitap yığınna çarp Aşk ve macera romani — Çok teşekkür ederim, bay Ham- ii iade yerinden tutup kendine inin ve ve ak harb sald çe-İdevirdi. Havaya, bulut halinde tox $ mond! ii eni var, zannet- gerekiyormuş 5 dajvirmek için muhakemeye devam et-| kalktı. ıbadan süzülen ışık böylece Yazan; John D. Carr Tercüme eden: Vâ - Nü miş b mümkün değilmiş. tiler, maskelendi, LEKENİN NO AZ gere semaya yır, şüphe değli, Lâkin, profe-| Omuz silkti. — İstladan evvel İngiltereye döne-) Tam o sırada, kapı açlıdı; ve Ma- nışam ki, Kulenin etrafında, bağ-| Fay, söze tekrar başladı: ır Rigaud, hikâyeyi sonuna kadar) Miles: mez miydiniz? ron eğ içeri girdi; rışmalar duydum. Jandarmalar gör-| — Benim iman ye delil, kam mişti de... Bazı noktalar müp 'Bir dakika daha — dedi. Öğ-| — Dönebilirdim ama utanıyordum. ıklar, haberiniz var mı, saa- düm, kalabalık gördüm. Sonr ,ımahut banyo oldu. Yani, geyrek| hem ane iken verdiği yalin nazaran, ie paraların Miles, dani im sey dn kaç ETE uğundan? — dedi, bana doğru ellerini uzatarak geldi:İsaat deri Ee Sn e | hüküm ne ol yulunduğu çi kaybol pencerehin kenarına bi Miles, nefes nefese durdu. Halbuki Aman Yarabbi! e Babamı öldür-| yaklı yiyecek, tek mpi intihar ettiğine hük- iŞ Fay, sükünetini muhafaza ederek ve Li ali va i& zuhur etmedi, Y: dahi | medildi. — Peki, et hiç kimse Kulenin , Of! Bu yere batası hikâ-|çehresi deminki mâna sızdırmayıcı... ol , kırk kadem irtifaındaki kay-| — İntihar mı? Üstüne Mel çanta nasıl kay- yodön iel bahset. a artık söz| Marlon, tekrar söze başladı: ii araş kapadı. Bonra,İgan Kule duvarına nasıl tarmanal — Evet. bolur? veriyorum, bundan böyle bu mevzua| — Saat on bir buçuğa geliyor. Eğef dl başını sali lirdim? Üstelik de mayo ile, Nihayet,| — Peki niçin? Fay, gözlerini başka tarafa çevir-|hiç temas sani e seed Miles, her zanmaki gibi uykusuzluk — Affedersiniz, o -İpolla, benim masumiyetime inanmak Fay, daha iyi izahedebilmek için-|di: pa bie Hiç bir sual ser: rar yapmak niyetinde ise, ben, mış gibi oldum, Hayatları yalnız ge-|zorunda kaldı. Fakat o zamana kadar|miş gibi ince kaşlarını kaldırdı: — Adilyeciler şöyle muhakeme et-|Ha, şey ooke'la elendi m onun, ilemi tâclz etmesine müsaade çen İnsanların, gözlerinin önünde — Tahmin edi ım ki, polis tiler: Bay Brooke, can çekişirken, si Gazi sirke n gördü ki, Sini ö böyle hayaller canlandığı ol Mövzuun bu noktası manyak ee, A ei ira edi timal, çantasını Kuleden aşağı -İdakları kımıldamıştı. Gir a — Marlon, rica ederim — iz i ği değilmiş gibi gülümsedi. Sonra, ha-|Bind: hükmü verdi, Diğer) sürmüştür. mıştı, Başı arkaya d evrii- e Se lal iş r şeyi|fifçe titredi. Eş sie kabzasında, yalnız) — yapıldı mı? işti, a a gi a — Miles, Milesi Kuzum, mesele çı- aim. ii Mies RE Miles, pencerenin yanından ayrılıp lg Brooke'un izleri vardı.) — Evet, derhal, sinden hiç ıkmadı. Fay, ıtma, ne olursun. (Fay'a döndü) genç kıza yaklaştı; ve onun, kendisine! 5) bastonun içindeki o meçten) — Hiç bir şey bulunmadı sonra, asa! Mi DE kahkaha fle anar Ah, siz onu bilmezsiniz. Başkalarına Aman, bayan Seton, siz, beni,|doğru çevrilen tatlı ve muti ll aa miydi? — Hayır. Ne o sırada,ne EE Sonra, büyük bir irade sarfiyle ken-İ|karşı hassasiyeti derecededir, bü- istintak hâkimi yerine mi -koyuyor- pa — Evet, O ibilsane silâhı hattâ göz-|Ne derece aradıklarını da Allah bilir|dini tutu; anlaşılmaz fstiraplar çek-İtün nazını bana ar. Ne hain ağa- nuz? ç a: erimle gö; EE ek. parmakların tozlu kitap-| tiği belliydi, ydir ol — Hayır hayır! Şayet şüpheniz var- yi ral söylemenizi istiyorum, , tereddüt etti, uyor musunuz? oÇol a ll a imi söyleyin, — lı k — Ufak tefek bir adam olan adliye hekimi, eni verdiği hükmü duyunca, çıldırma raddelerine geldi. — diyeri lar Üzerinde gezdi — Harbin ilk İle bu hâdise büyük bir alâka uyandırdı Delikanlı ise, ona, öyle bir sempati duyuyor ki, kızı a xa a al ceremi- Zavallı mak istiyor. Bunu da Hemen hemen bütün erkek kar- yiz böyledir. (arkası var)