Mârt 1940 AKŞAMDAN AKŞAMA Tayyare ile tahtelbahiri kimler keşfetti? 7— Allo! — Efendim burası Akşam gazetesi, — Ben, karilerinizdenim. — Buyrunuz. — «Günün ansiklopedisiz diye bir sütununuz var. Alâkayla takib eği- yorum. Onun muharririle görüşebi. lir miyim? Telefondaki zat, odanın içine ses- Jenerek; — Sizi istiyorlar, Dinleyici o değişince devam eden kari; — Bayım! Sizden birşey sorüca- Zım, Benim çocuğum, Fındıklıdaki 13 üncü okula devam eder, 5 inci şi- muf öğrencilerindendir. — Nasıl? — Öğrenci, yani talebe... — Evet, evet, anladım... — Kendisine bir sual vermişler. «Evde tahkik et, annenden, baban- dan sor soruştur!i» demişler... Biz işin içinden çıkamadık... Size sorü- yoruz, — Söyleyiniz, neymiş efendim? — Tayyare ile tahtelbahirin kâ- şifleri kimlerdir? Vay! Bizim ansiklopedi muharriri de ezber bilmiyor. Tetebbü için müh- let istedi, Telefonla tekrar aramala- rını rica etti. Evvelâ, elinin altındaki küçük Larousse'a baktı. Orada malü- mat yok, Demek beşinci sınıf öğren- cisi yahud velileri daha yüksek âsar ortasında tebebbü etmek mecburi- yetinde, Yirminci asır ansiklopeğisi- ni açtı; sütun sütun ince harfler ai sından şu malümatı devşirdi: «Fransızcada tayyarenin İsmi (avlon) ya hut (adropinne) dir. Fransız mühendisi Ader 1897 yılında meydana getirdiği mo- törlü uçuş âletine (Avian) İsmini yermiş- tir. Bilâhare motörlü her uçuş elhasına muhavereye ibahir ise, on yedinci astrdanberi savvur ediliyordu. 1776 da Buschnell plumbağa) denen bir âlet meydana ge- . 1688 da Wransız bahriye mühendisi Güstave Zödö, Dupuy de Löme'nin tasavs vurlarına. & ik hakiki tahtelbahiri Yaptı Fakat arkadaşımız, bu membala iktifa etmiyerek başkularına da bak- tı. Meselâ daha ziyade Amerikan pi- narlarından mülhem olan bizim Ha- yat ansiklopedisinde (üçak) kelime. | sinden, tayyarenin ilk nazari ve pra- tik mübeşşir ve amili olmak şerefi Amerikalılara veriliyor. Esasen, meş- hurdur: Mühim icadlar, İngiliz, Fran. sız, Alman, İtalyan, Amerikalı, Lehli gibi miiletler arasında kıskanılırlar, Her biri, bunların kendileri tarafın. » dan bulunup beşeriyete yadigâr bıra- kıldığını iddin eder durur. Münasaalı keşfiyat hakkında azim bir de liste görmüştüm. Hafızam yanıltmıyorsa, şu dakika- li bulunmuyan - Evliya Çe- i seyahatnamesinde, birinci cildin $on taraflarında bir «hezarfen» in Galata kulesinden - yahud ona yakın yüksek bir'yerden - kanad takınıp Üsküdara uçtuğu yazılıdır. Öyleyse, beşeriyete ilk tayyareciyi vermiş ol. makla biz de öğünebiliriz. Gerçi: — Çocuğum! Git, evinden sor so- di öğren! Tetebbü hassan ari- n: » tarzım i lela. da bir pedagoji usulü i Fakat muhitte öğrenilecek şeyler | gİbi mevzular mudır? Bunlar de. | Zil beşinci sınıf öğrencisinin, değil İ tinkâf etmektedirler. Vaziyet düzelir di Kanalizasyon inşaatı ve açılacak meydanlar Belediyeden salâhiyettar bir zat Eminönü ve Taksim meydan- larının açılması için sarfedilen parayı ve Taksim gazinosunun Halk rasında, şehirde artık kannliza8- yon yapılmıyacağı ve Belediyeler ban Sindan alınan paralar Taksim ve Eminönü İ meydanlarına sarfedilğiği. halda, buralar- da bilen bir imar eseri görülmediğine dair dolâşan şaylalar hakkinda Belediye er- Kârundan salâhiyettar bir sat dön bir muhürririmise şu boyanakta bulunmuştur: — Şehremini operatör Emin zamanında Yapılan tedkikat neticesinde, İstanbul ka- nalizsayonunun 80 milyon liraya mal ola- cağı anlaşılmış ve bunun 7,5 milyon Wra- lığı ilk partide ihale edilmişti. Kanalizas- yon şirketi, on sene çalışarak bu 7,5 mmil- yon lira ile ancak Sultanahmed İle Süley- maniye arasında Halice bakan hattı mali Üzerindeki 'kanalizasyonu bitirmiştir. Bu inşaat'da üç sene evvel bittiği halde elân halkın bundan istifadesi mümkün olama- mıştır, Çünkü, halkin bur fi bilmesi için evlere alt tAğu ta raptı icab etmektedir. Bundan müte- vellld masrafların da ev sahiplerine ait olması İkzımgelir, Ev sahipleri bundan — mez, $, 10 milyon llalık kanalizasyon $e- bekesi daha bu şirkete ihale edilerek yap- turılacaktır, Lodosdan sonra yağmur Karadenizde karayel fırtı- nası başlaması muhtemel Üç şündenberi esen lodos rüzgüri dün bir parça hafiflemiş, bunun yerine şiddetli bir yağmur başlamıştır. Dün bütün gün yağmur yağmıştır. Termometre de düşmüş- tür. Evvelki gün sıcaklık 11-12 derece iken dün 3 dereceye İnmiştir. Anadolunun bası yerlerine kar yağımakladır. Akdeniz, Marmara ve Eye denizlerinde başlıyan lodos fırtınasının devam edece- Bini rasud merkezi dün itmana bildirmiştir. Merkez, ayni zamanda Karadenizin garp kınımlazında kuvvetli bir karayel fırtınası başlıyacağını haber vermiştir. Fırına ih- #imaline rağmen, Dumlupınar vapuru, dün 12 de Iaradenize müteveceihen Jlmanımız« dan ayrılmıştır. Karadenizdeki fırtına yü- Zünden salı günü gelmesi beklenen Tarı Yapıiru ne çarşamba günü, ne de dün li- manınuza gelememiştir. Fırtına durur duf- maz, 'Tarı Imanımıza gelecektir. İzmir vapuru dün 1280 da Karadenizden Ilmanı- mıza gelecekti, gelmemiştir. Dün 930 da İz- mite Uygur, 1515 ts de Mudanjaya Bus vapurları. hareket etmiştir. Bus vapura dün subah Mudanyadan Ilmarımıza gel- mişti *Bunlardan başka 12,19 te İzmirden Kadeş, 8 de Ayvalıktan Saadet vapurları limanımıza gelmiştir. Mezbaha Hüsünul tenzili ile hasıl olan açık Mezbaha rüsumunun indirilmesi netice. si olarak Belediye bütçesinde 500 bin tira- 1ik bir açık kaydedilmişti. Bu açık için Wk sen» hükümet, Belediyeye defaten 500 bin hira vermişti. Geçen Belediye, bu pa- ranın tekrar hükümet tarafından verile. ceği ümldile bütçede hesap açmışsa da, bu para vermemiştir. Dün, Dahliye- Vekâle- tinde B. Rükneddinin riyasetinde yapılan toplantıda mesele tedkik edilmiş ve 600 bizi Jiri açığın bu senedle kaptılamıyaca- $ı bildirilmiştir. İplik ve kâğıd tacirleri bugün toplanacaklar İpiik tacirleri, buğün 14 te Ömer Âbit hanında Ticaret Vekâleti 'Teşkilitlandırma müdürü B. Hakkı Nezihinin nezdinde bir toplantı yapacaklardır. 15,30 da da küğıtgi- ların voplantısı yardır. Bu içtimalarda her iki sinif tacirleri alâkadar eden ithalât me- seleleri görüşülecektir. —ğ...n enn ebeveyninin, hattâ ulemayı kiramın e içinden çıkamıyacağı bahisler... inme) bildiğini bizzat söylese, bellets edi polen dah isabet eder kanaatinde: <— Yarn Yeşilay gençleri yıllık eğlence toplantılarını yapacaklar bay Amca., yim... Her halde sistemde bir aksak. lık hissolounuyor. Bunda, ikidir ısrar | ediyorum. (VâNü) REL; CEDHESİNDE « İçki içenlerin bile zor gönül eğlan- | dirdikleri çu sırada... vaziyetini izah ediyor v Ancak Belediyeler bankasından alınan tur. Zira bu para; şehrin su ve elektrik gi- bi ihtiyacile Belediyeye varldat getiren İş- lere sarfedilmek şartile alınmıştır. Bu gar- ta binendir ki bankadan alınan para ne kanalizasyona, ne de yol fanliyetine #ir- fedilebilecektir. Eminönü ve Taksim meydanları Rminönü ve Taksim meydanlarının tan- Himi işine gelince, filhakika bugüne kadar Eminönü meydanının yalnız istimlâk işine 1471000 lira sarfedilmiştir. Bu paranın Zi bin lirası Belediye bütçesinden çıkmiş- tır. Mütebaki 1,650,000 Ilrası Nafla Vekâleti tarafından verilmiştir. Meydanm terfii, tanzimi, asfalt yapılması için de, sarfedil- miş ve edilecek paranın yekünu 60 bin H- radır, Şu halde Eminönü meydanın ian- zimi Belediyeye 87 dir. Taksim meydanının haiz olduğu vaziyet de Eminönü meydanına benzemektedir. Bu- Tadaki meydanın genişletilmesi, beton rö- füjlerin yapılması, 85 meter genişliğinde bir cadde İnşası, ileride inşaata sahne olücak arsaların temini işi Karilerimizin mektupları Ecnebi dili bilen memurlar Gazetenizde «Ecnebi dili ben me“ murların bâremis serlevhâsı altında Ankaradan verilen 6 tarihli bir ha- beri okudum. Bunda yabancı dili bi- len memurların o memuriyetlerinden bir derece daha yükseğe ne suretle geçebileceklerini bildirerek, bu husu- sa dair Heyeti Vekllece kararlaştırıl- mış bir talimstnamenin mevkii meri- yete girdiğini ve bu gibi memurların senenin muayyen aylarında imtihana tâbi tutulacakları yazılıyordu. Heyeti umumiyesi itibarile memle- ketimiz için kültür ve içtimal noktal nazarından şeyanı takdir bir düşünce olduğu muhakkak, 3 burada izah etmek İs hud yüksek tahsilini cenebi bir mem- lekette o hükümetin resmi bir mekte- binde ikmal ederek (Hususi mektep- lerden bahsetmiyorum) memleketine fen veya herhangi bir meslek sdami sfatile avdet etmiş bulunan bir zatın bu talimafname mucibince İm vermesi icap ediyorsa, bu öihet denizle doğru bir iş değildir; #enelerce ecnebi bir dilden bir mesle- $i tahsll edip ikmal ile memleketine diploma slarak avdet etmiş olan bir şahıs hiç şüphe yok ki, ihtisası dahi- linde olan mesleğini öğrendiği gibi o memleketin de Jisanını öğrenmiştir. Şayed imtihandan maksad ecnebi lisanı bilen herhangi bir zatan o il- sanın edebiyat, felsefe ve daha buna mümasil olan elhetlerinin bilip bilme- diğini araştırmak ise o zaman yapıla cak imtihanın meslekleri nazarı İti- bars alarak imtihan suailerini 6 su- retie hazırlamak şarttır, takdirde bir mimardan edebiyat ve bir mühen- disten de felsefe bahsine ald imtihan #ualleri sorulursa pek tabil olarak im tihanda muvaffak olacak sanayi mü- tebassısları gadre uğramış demektir. İstanbul üniversitesi talebesinden bay N. Nuri Ünveren'e: Mektubunuzun mevzmuna dair Baş- vekilin nutkunda Izahst verilmişti. Hanın bir kısmı yıkıldı Ankara caddesinde Keşidafendi haninm arka, kısmı, dün yağan fazla yağmur yü- 7 s İçki düşmanlarının nam eğlenecek- Paranın buraya sarfedilmesine imkân yok- | de 150 lirayı geçmiye.. cektir, Bunun 50 bi: hin satın alınması İç nın enkazı, bundan fi caktir. Bu itibarla tanzimi işi yalnız 100 bin ilralık bir istilzam etmektedir. Taksim gazinosu Belödiyenin başardığı şehir işlerinden biri de Taksimdeki Belediye gazinosudur. Gazino, bugüne kadar yapılan masraflar- la beraber, Belediyeye 280 bin liraya mal olmuştur. Gazinonun inşaatı biter bitmez, senede 30 bin lira vermek üzere birçok ta- lipler çıktı, Fakat Belediyenin maksadı yalnız gazinoyu işletmek: değildir. Ayni zamanda bir âmme hizmeti Bunun işin memleketin iş ada: rTüşüldü. Sermayesi, kısmen onlar tarafın- dan, kısmen Belediye tarafından temin edümek üzere bir şirkes tesis edildi. Şir- ketin sermayesi 110 bin liradır. Bunun 63 bin lirası hariçten iştirak edenler tarafm- dan, 47 bin lirası da Belediye tarafmdan temin edilmektedir. Şirketin kuruluşuna alt formaliteleri tekemmül etilrmek üzere Belediye İktisad müdürü B. Saffet bugün (dün) Ankaraya gitmiştir. Bu gazino ayni ası Taksim kaşlası: zamanda bir (Garson mektebi) olacaktir | Afroditten çıkan davalar Dün de Tan gazetesi aleyhine açılan davaya bakıldı Afrodit davası etrafımda yapılan neşriyat arasında 25 şubat tarihli Tan gazetesinde «Görüşler» sütununda «Gençliğin hassasi- yeti» başlıklı ve Sabiha Zekeriya imzalı ya» Zının heyeti urumiyesi itibarile, isim zik- redilmiyerek sul zannı davet ve İstanbul müddelumumisine mütecavizane neşriyat etinde olduğu iddinsile Müddetumu- çılan davaya din ceza mah; Dbulusmuştur. Diğer mazmun Bayın Zekeriya mahikemeye gelmemişti. İddinnamede, B, Halil Lütfi ie bay biha Zekeriyanın Matbuat kanunun ve 30 uncu maddelerine güre cezmlandırıl- malart isteniliyordu. Evrak okunduktan sonra sorguya çekilen 5. Halil Lütfi şunları söyledi: — Gazetemizde neşredilen bu yazı, müd- deiumuminin şahsını ve vazifel inemuriye- tihi istihdaf etmemektedir. Çünkü Istan- bul “müddelümummisi, Afrodi kitabının müstehşen olduğunu, Sultanahmed birin- ei suih ceza mahkemesi fından ehli vu- kuf olarak seçilen Konyalı İbrahim Hakkı- nin mütaldasını aldıktan sonra miştir. Afrodit davasını da bu üzerine açmıştır. Şimdi dava mevzuu olan yazımız doğru- dan doğruya, Afroditi müstehçen olarak a mütalda tavsif eden Künyalı İbrahim Hakkıyı kas- | detmiş ve tenkldler onun üzerinde toplan- muştar. Filhakika, bize göre, Konyalı İbra- him Hakkı ehli vukuf olmak evsafını haiz olmadıktan maada, inkılâb zihaiyetile mü- vazi yürümiyen bir vatandaştır. Biz de bu- nu alenen yazdık.» Bundan sonra, iddin makamının isteği veçhile, mahkemeye gelmiyen bayan Sa- biha Zekeriyanın zorla getirilmesine ve bu davanın ayni gazete aleyhine gene ayni mevzu iizerinde açılmış diğer dava ile bir- likte rüyet edilmesine kâtar verilerek mü- hakeme başka güne bırakılmıştır. Alman hayeti mallarımıza iyi fiatler vermiyor anlaşması hükümleri dahilinde mübaya- atta bulunmak Üzere şehrimize gelen Al- man teüret heyetinin mühtelif ihracat mallarımıza verdiği flatler münasip görül- ndan kabul edilmediğinden. hiçbir iş yapmak imkânı hasıl olmamıştır. Alman ticaret heyeti, resmi makamlarla temas Stmek üzere Ankaraya gitmiştir. — Benim pek aklım Kesmiyor amma, | lerini merak ettiğim için bon de gidece- | san ne dersin, eğlenebilirier mi? xşam | Iktisadi meseleler | | Şekerin yükselmesindeki zaruretler Harbin bayat pahalılığı üzerine yap- tığı tazyiki inkâr edemeyiz. Yalnız har. be giren memleketlerde değil, bitaraf memleketlerde bile, iktisadi hayatı dü- zeltmek için fevkalâde tedbirlere müra- caat edilmektedir. Fransa ve İngiltere- de harp masraflarını karşılamak içim ta. sarruf bareketleri başlamıştır. Bu mem- leketlerde bir çok tahdidat vardır. Fran sada öc gün pastahaneler kapanacak, | lokantalarda lüks yemekler bulunmıya- cak, vesaire... İngilterede de buna bew- zer tedbirlerin ittihaz edildiğini gazete lerde okuyoruz. kadar sirayet etmiştir. Romanyada, Yu- goslavyada, Yunanistanda, hayat eski- sine nazaran çok pahalıdır. Her hükü- met bu pahalılığın önüne geçmek için türlü türlü tedbirler ittihaz etmektedir. Tedbirlerin bütün gayesi istihlâki snüm- kün olduğu kadar tahdid etmek dışarı» dan mal almamaktadır. Esasen bugün kü şerait altında dışarıdan bol bol imal veren de yoktur. Her memleket dahili ihtiyacını gözönünde tutarak ihracatını kayıdlar altına almıştır. Hattâ bazı mal- ların ihracı bile menedilmiştir. Harbin zâruri neticeleri olarak dün yayı saran bu buhranın memleketimize de tesir etmesini pek tabii bir şekilde karşılamak lâzımdır. Harbin vücude getirdiği iktisadi buhrana karşı bizde de tedbirler ittihaz edilmektedir. Fakat bizdeki Avrupadaki muharip, bitaraf memleketlerdeki buhran kadar çiddetli değildir. Yiyecek maddelerimizden hiç biri vesikaya tâbi değildir. Her vatan- daş istediği yiyecek maddesini istediği kadar satın alabilir, buna kimse müda- hale edemez. Fakat ne de olsa dünyayı tazyik eden iktisadi buhran bizi de mütecısir etmek- tedir. Buna karşı da koruma kanunu va- sıtasile tedbirler alınmaktadır. Hükümetimizin şeker fiatlerine a iktisadi buhr taydı. 928 - 929 senelerinde Türkiyenin şeker sarfiyatı 70 bin ton olarak hesab edilirdi. Halbuki istihlâk mikdarı son senelerde 115 bin tona kadar yüksel mişti. Bu yükselişe sebep şeker fiatleri- nin ucuzlamasıydı. Hükümet şeker fiatine zam yapmak suretile köylüden daha pahalı pancar alacaktır ki bu yüzden pancar ziranli daha ziyade inkişaf edecek, köylünün eline daha çok para geçecektir. Pancar ziraatile alâkadar olanların müşahcde- lerine göre, bazı yerlerde köylü, yetiş- tirdiği pancarı fabrikaya osaimıyarak kendi kendine bir nevi pskmez yapmağa bile teşebbüs etmiştir. Halbuki bu da gösteriyor ki fabrikanın pahalı pancar : ması yine kendi menfaati iktizasından- lar Diğer taraftan şeker fiatlerinin yükse. Tişi, tabii olarak şeker tasarrufuna sehe- biyet verecektir ki, dışarıdan şeker alman üm ve döviz vermeğe de mecbur kalını- yacağız. Bu da, tediye muvazenesi ba- kımından hayırlı bir harekettir. 9/3/940 Cumartesi günü yapılacak futbol maçları İstanbul mektepleri voleybol ve futbol Ig heyetinden: Taksim stadı: Galatasary L. - Kubataş 1. saat 14 hakem 8. Açıkoney, Bo- gaziçi L. - İstanbul 1. stat 15,10 hakem Ş. Tezcan, Şeref stadı: Pertevniyal L.. » İstiklâl L. sa at 14 hakem H. G. Bag, Haydarpaşa L, - Vefa 1. saat 15,10 hakem A. Akm, Beyoğlun Halkevi salonunda; Erkek XL Mektebi - Darüşşefaka L. M. R. Yalın, Sunat meki i L. saat 15 hakem M.R. Yallım, Şehre yeniden bin lâmba konacak Şehirde yeniden 1090 lâmbalık tenrirat programı hazırlanmıştır. Bu program ted- kik edilmektedir. Burdan evvelki 2000 Lm- balik tenvirat programı tahakkuk etâtirü- miş ve lâmbalar muhtelif mahallere kon- mast. « Eğlenmek şöyle dür. n artmasından sonra bayram yapsalar yeri!