PT yem 10 Ağustos 1936 —— — — Her akşam bir hikâye öm ay halde köpürdü! mcama < ne ine yiz | Gece otobüsü İ diden gözleri süzülmüştü. Başmı da- e bir yeri ni Lİ ya güzel gözl eğ günü ille beni evlendi Bir buğ- mek, e öm lendirme Olur şey day «başağı EL Şi ii kii değil... ş şı de- artık bağlam bir hale ği girmeli | likanlının ol a berâ- imiş... Muntazam adam olmalı imi- | ber an. ma? hemen toplandı: ani , Allah ben e mev- . sizi rahatsız edi- denmek istemi yor a yi gü- — — rağarilah bilâkis... vena için yapıyor yâ... Genç kız uyumamak için Şekiple ğ i büst im de hadsiz, hesapsız ii iz ket karşımda may: atırnı konuş ların bozukluğunda; nu ğ kadaşlıkları gittikçe ilerliyordu... ale bir oynatırım ve onu Zorla sehir. meğe kalkarım.. ik ezinkş diye dur- Şekip casının elinden kurtulma, . Şoför! çarelerini. arıyordu. En iyisi şöyle — Küçük bir tamir var.. dedi.. 20 - habersizce bir ral yapmak, bir | 25 dakika bekleyeceğiz. yere sıvışıverme! ekiple Ferhunde otobüsten be- emen o gün Sand hazırladı. raber | ie ez İri vk tarla- Sokağa fırladı. Serseri ruhlu bi ii Böyle âni — Trakyanın meşhur- Jar vi oktu. Gide- | dur.. dedi, anaya Erin de bekçi ceği yer nihayet DR vilâyetlerden | bize bir karpuz biri olacaktı. Perde perde akşam olu- Ya adam yuman yordu. — Uyumamu; ri a sa otu- — Evvelâ bir ei kalırım.. dedi. ir. Sonra im yere giderim. ie ilk Bir karpuz kes: ya Her halde ne e li acağım, hür- riyetimi feda etmiyeceğim... Kendi kendine bövle 281 enlerin üzerine ol de beri le sularını akıta akıta e kil lerken birdenbire karşısına bir ot0- büs çıktı. Kocaman bir otobüs... “ Üstünde de «Edirne» ismi yazıyor- du... Sordı — Bü otobüs ne zaman kalkıyor.. — 15 dakikaya kadar.. .. hemen bir n e terilen yere oturdu. Ve içinden: — Bizim seyahat fena kömciyenek. Şekip: — Müsaade eder misiniz? dediği . . . Aşk mı, grip mi? (Baş tarafı 5 inci sahifede) Maalesef e bir a. Mümine den sonra tekrar ne geçilemiyor. lak ei eylen çıkan âşık ayni kadına tel tekrar tutul- diğ bir hastalık di- ye telâkki etmek DR bir terak- ki lacaktır. unla yal- nız birtakım ie v7 önüne b çilmekle kalmıyacak, insanın akil Dn de daha iyi nüfuz Sünni insanları, aşkın bir te ma ikna etmek ii ve saydı! Doktor İzzeddin Şadanın sözleri ia rada bitti. O Kadar heyecanla vi samimiyetle söylüyor ki ka nin âşıkları kurtarmak için çırpı ği hissediliyordu. Aşk hastalığının bu Kek zor ve aylara muhtaç er rn ğrendikten sonra insanın bir aşka tatili iha El amy ter- cih edeceği geliyor!. Türkiye 1400 kuruş 2700 kuruş 750 » 14506 » > prim karpuz ziyafeti doğrusu isi hoşuma gitti... O kadar hararetim vardi ki sormayın. Bayağı hararetim geçi Bundan sonra deniz RNELOM. in- diler. Sahilde bir ş Dalgalara iş attılar. Genç kız; — Yolevluğum çok can sıkıcı ge- zanediyordum.. di, durdu... Şekip: — «Hall » Göz göze geldiler.. ikisinin de birbir- lemek bir şeyler > ii ip gene içinden: — Buyurunuz.. diye yer göster- Ez e maceralar me ger mişti. mek tene oluyor? İ ip turduğu vakit | hürriyetimi fed kendi kel e: tobüs mütemadiyen gidiyordu, Ara- — Bii amcam ille evlen. diye herkesin uykusu gelmişti. tturmuş.. hayatta böyle güzel şey- | göz süzülüyordu. Hattâ arka taraf- ler varken ben evlenir miyim?.. horulti bile başi Hareket ettiler.. lâkin yol o dere- Ferhundenin de gözleri kapanı- ce ve otobüs o derece - | yor, geni Şekibin om! > ayordu ki za zaman genç kızla | şüyordu. Lâkin bir an geldi ki artık âdeta göğüs göğüse geliyorlardı. Böy- | başını genç adamın omuzundan kal- le Se karma eği vaziyette genç | du dı. Hattâ çapkın çapkın Şe- kız Gm rek in kulağına fısıldadı: | Pardon, diyordu, sizi rahatsız — istediğim yastığı buldum. ediyorum Er onun kulağına eğildi: Şekip t her li yastıkta a ihti; iyarlamanı ister- — Estağtirulli billa, ... diye ce- vap veriyordu. Betim du bu gece otobüs seyahati ol- dukça müşküldü, Genç kızın şim- daklarını bir kıvrım dolaştı. Tatlı vE Gü Şekip yavaşça ceketini Ç Bir kartal Çocuğu Bunu gören anası aklını bozdu babası birden çöktü Amerikada 'Trenti iyet E linde çok feci bir hadise cereyan et- minimini ocuk büyük bir tar. rika gazeteleri, ml kile al veriyorlar: 'Trentoj eti dahilinde Luzerna- da ii a li bir karı koca ile küçük çocuklarından ibaret bir yaşamaktadır. Kocanın adı zevcenin adı İzabeldir. iki yıl evi erkek çoci da dünyaya gelmesi bu ailenin saade- tini artırmıştır. Karı kocanın; gündüzleri küçük Cimi çesinde, bahçenin üstünde (daireler çizmeğe başlamıştır. Vilyam ile refikası, gök kralının bu mahirane Wu seyrederlerken canavar kuşun yavaş yavaş alçaldığı- ri görmüşlerdir. mm küçük bir. | kaldırdı kablelvuku ile hamakta u; lan Cimi alıp evin La götürmek in yerinden kalkmıştır. Fakat bini Küçük Cim, talın pençeleri ara- sında kıskıvrak yakalanmış bir vazi- Lim bulunurken; a, yetiş, beni kurtar, diye ba- Gri ise de biraz sonra bu acıklı fer- yatları duyulmaz olm Madam Meri) gözleri Bell liği Miz faclanın tesiri altını hundenin üstüne örttü. dier ri ka kibe sokuldukça sokuldu. Otobüsün elektrik te Çi müştü. ir karanlık için- de gidi; vaş Şekil ü Şekibin amcası yeğe- ninden şu telgrafı aldı: «Amcacığım, Edirnede bir oteldeyim... Derhal he- irsen sana gelinini takdim Yeğenin Şekip (Bir yıldız) Amerika ederek seçim mücadelesi münasebetile beyanatta mizde reisicumhur ve gazeteciler görünüyorlar. icumhuru M. Roosevelt hususi yatında ge ii bulunmuştü g Yazan: İSKENDER F. SER Demişti, İnebahtı savaşındaki zayi- Atımız pek bü; | Panto - İnebahtı) (o muzafferiyetinin i Şükran hat larak büyük şehirler- | deyeni büyük gemiler yapıyor ve işçiler ge- celi gündüzü gayr ii âhlarının genişletil- eği içli Gi il aday il alınıp tersane hudutları uzâtılmıştı 5 G yal eriyetler e Gerçi Lej hemen dehşeti hakkında halkın Afi ie ei geceleri sabaha ka- amelenin da bu- nm Yeni bir donanma ile çok KARA YELKENLİ KADİRGA yakında 'ar Akdenize çıkılarak türkün dr körfezinde teybe ği şerefli mevkii kısa bir ir zamanı da ele ta gecikmeyeceği ibik görü. nüyordu. Sekiz ay süren bu hümma! ıklardan sonra yüz elli k: ei Ez e e Li ve sekiz büyük gemi ia ii ei gemilerin demir ki- ide müşkülât kai NE Bu anl LL yet paradan ziyâde zaman ele siydi, Bir gün Kılıç Ali paşa sadrâzama ii — Yeni yaptığımız gemilere altı yüz lenger, palamar, yelken ve de- âzım, Bunları kısa zamanda na- sıl li edeceğiz?, ui Mehmed p pa: Gi paşı mpi an hazır gan sonra “bun ehemmi- eti var. Ben islersi mn bütün Jengerlerini inni yel- kenlerini atlâstan, demirlerini altın- an yaptırırım. Tersanede paraya ih- ağ varsa sen hemen bana bildir!» Kılıç Ali paşa o güne kadar hiç enin önünde baş Sokulludan bu cevabı 5 eğmemişken, alınca e Fi ip gi O günden sonra, tersanedi Jiyete bir kat daha ili veni miş ve teknelerin sayısı iki yüz otu; kadar çıkarılmıştı. Sokullunun tersaneye devlet ki riesinden gönderdiği vie ütün dilekleri eri, palamarları en se larla İstanbula getirtilmişti. baharda Türk donanması bü- eksiklerini tamamlıyarak tekrar Akn Dae İkinci -— Ben ii kılıca e öğ Sen ne dersin. şmandan MN sne mi? eziri âzam tered- e iman iş Sa vermişti: ve endişe etmeyin, Saki unuz bir düğme LI el eN ben onu değme türke değişmem, O, bu mem- canile bütün varlıği- Je beri Kendisi Şe faziletli, e yaşa” ç Ali, zniletimizia lena iftihar edeseği kadar yüksek bir adamdır. SOKULLUNUN VENEDİK ELÇİSİNE VERDİĞİ CEVAP Kıbrısın türkler eline geçmesine ve E 'bahi Ti en, çok gariptir ki, Venedik elçisi sinyor Bar- baro yordu Sokullu Mehmed paşa, İnebahti harbi başlamadan iki donanmanın Akdenizde ya bildiği halde Venedik elçi: —— oyunudur, Hükü- metiniz iki ae bizim aleyhimiz- in ittifak nize çıktı. Siya- urada memuriyelinizde rak ze lüzum NE Tup " tebaanızın işlerini görünüz! de- Gerçi Sokullunun bu teklifi hu- kuku düvel kaidelerine aykırı düşü- yorsa da, elçinin veziri âzama pek Serdiyasi eğim. Cevabile harbin sonuna kadar İs- le e ile ie venin © (Arkası var) (1) Hammer: Piyale paşanın Ma: yi er EM Kalabrali ve bunlar başka Köni Süleyman ve: Seli dare on i sadrâzamdanı serisine bu damgayı vurmuşlardır.