4 Ağustos 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

il 4 Ağustos 1936 Her akşam bir hikâye tez (Parkta, ağaçlar altında | Merv ge Deli ziyorlar. ikanlı yirmi yaşında; genç kız ancak on altısını Genç kız — Saat yedi buçuk oldu. en m kolundan çıkı ter). az da- anlı — Hayır, hayır. Bi eli a İlim beni, Eve geç unu: — — Burak, rica ederim. Sant, sekizde yiyor Bir ie bile öpüşmeden mi gideceksin idam yok seni DE — Öyle ise ben ö — Şimdiye kadar cl kimse öp- medi, — (Mağrurane) Oo halde ilki ben olurum. — Hayır. buse). — Gördün mü işte? — e gi seviyorum, Hikmet. Şimdi içimde öyle bir şey var ki sana bütün a verebilirim zannedi- yorum, “Ah canım ii (bu sefet daha uzun bir buse). Haydi, bı- rak artık beni, Sahi sl şi — (Hararetle) ben de bi r ge teseğim.. Hayır... Öp... (uzun bir ur, ama kadar değil. Köşe- de alm sen ii ben sola, asıl istersen, sevgilim. ürürler, Yürürken genç kız sorar; — Beni yi korumam. İnsanlar yalnız başları sıkıldığı zaman Allahı akıllarına geti- riyorlar! — Benim yüzümden rahatsız olur- pek abii sıkılacak, Şükran, Fa- kat evi sek Se- ni dünyanın en mesud paca- imobiller, ki Jar alacağım (söyledikçe coşar) — Sen beni her zaman Şii İ- 'bi sevecek misin, onu e e? aha çok. tapacağ a ben seni adama? — Bu nasıl lâkırdı Şükr: Mi seni başka bir ii aldatır- 2 me bir el m Hayır, beni Idataı mazsın görmüşlerse or ona iz pi Şey uydur: cağım. Konservatuaı LE RM orada idim derim. Sl taraflarda, İlk adım G ai hocaya derse gittim de- — Evden çıkarken ne e m? İ 4 Ağustos Salı İstanb: 8 Opera he Sn z 19 eo 19,15 Hafif orkestra leri (plâk), 20 Türkçe operet çala Celâk), 20,30 Stüdyo orkestraları, 21,30 Son haberler, Saat 22 den sonrâ Anadolu ajnasının gazetelere mahsus havadis ser* tuara gidiyorsa almanca in kitaj ap- Jarmı e ne mânası var di şünmüştür. i müşlerse man idil Oradan Merk bulursam almanca de ne gider ğimi güner RE liyor musun e ii bir ii ir ama, almanca kitaplar — Ahne a sikii şimi Bu taraflarda biri bi- a hocam burada ii One giti yaz derim. Sn. Şükran. Ni ii yalan amm biliyorsun! im söy” ara Bak, baba hiç yalan söyle- kalın kafalı y Yarabbi , ama al | ninasınız anca ders kitaplarımı da aldım. An- visi verilecektir. ş Biğecs Çezyanl olacaktır. Annem mutlaka konserva- İstanbul — 18 - Oda musikisi (plâk) 19 - Haber, 18. 15 - Muht e ii - Şan: Diakonof (Bariton), kal 21,30 e hibeler, Saat 2 a Anadolu ajansının g li a olmak yle cektir. N Ss Resmi İlânlar Türk Limited Şirketi Ankaramümessilliği Resmi İlânlar Türk Limited Şirketinden: irketimizin Ankara mümes- silliğine Bilâl Akba tayin olun- muştur. Ankarada devairden Lap, ahzü kabzi, Şirket namı- — Ben namuslu bir kız değil miyim Hikmet? — Tabii! Sen Ee en iyi, en namuslu kızısın. Y: KİM annene mm yalan beni dü- şündürdü de. — Yalnız anneme yalan söylediği- mi sana anlattım ya... . — Herhalde, senden korktum, Şük- Tan. Artık her şeyler arıyacağım. dürdün. BE musun? imanı öl — Hayır, CA seviyorum. iz, bu kadar mükemmel yalan e ğ — Sana yalnız doğruyu söyleyece- gim. — Bana bak, Şükran. Bir şey söyli- yeceğim alak dür. Aman yi yürüyelim. Azar iie Zarar yok. Vadet bana. Bugün dsiyeti 1: ii bir a hiç yalan NE — — ina evde de mi? in bari müsaade et. mili ie ke beşten sekize Ka t. kız yemin etti, Memnun, me- ve müzakerede bu- — — Senden Adeta or EYL Şük- bunak mal sliyeti ya mü- ran a, böyle kı- Key tır atabileceksin. Beni in kadar " la > slğataklimem. beni “İn inim Kafa fiyet bilümum Resmi Devai- Tersi rin nazarı dikkatine vazolunur. sud, ayrıldılar. EVDE Anne — Bu vakitlere kadar sokak olur mu? Nerede idin? ba — Bu da yeni moda çıktı ga- Baba — arm dersleri sekize ka- dar mı sürüyor — Hayır. ip parka gittim, 'TESİ GÜN endisile derin derin mi sai sonra) — Gezmeğe ii dedim. e e Hem baba- sına, hem Hikmete yan Gi ii hissediyor- lu. Fakat bunun zaruri e Dae Ul, e türlü yapmasına imkân b madığını düşününce de yeğ bul muştu). Delikanlı — Azar işittin mi? Genç kız — Hayır. — Görüyorsun ya, insan yalansız Ni np mi Sahi böyle mi söyle- — (Büyük bir kadın ii Ci papi ile) tabii böyle dedim. Si söyliyeceğim? Hikâyeci T UR Kmmmmuzum Hib VE e olan bu teşebbüs maddi ve ma- nevi a çok faydalar temin bağ e e her hangi bir şikâyete ero, eski ve yeni ekollerden her hangisine mensup olur- ley me şahsiyetlerini en iyi tebarüz ettire- eserlerini 15 osa kadar, ide tesbit ederek, güzel san'atlar akademisi yi ei # önderimeleri ve mukabilinde bir mak- buz almaları lüzumu bildirilir. a MELERİ trenlerinin vapurları köprüden 6,25 - 7,40 - 8,40 9,05 -11 - 13,15 - 15/10 - 15,50 dir. mmm KAPALI ZARF USULİLE EKSİLTME İLÂNI Sümer Bank Umumi “Müdürlüğünden: ünde ihalesi Tm vrimier” ye Kara. mir fabı âhların e) d eksiltme evrakı şunlardır. a) Eksiltme esi b) Mukavele varili <) Fenni çat d) Fiyat bi kei hülâsaları susi şartnam: e) Hu: 0 Projeler İsteyenler bu evrakı 8,25 lira mukabilinde (Ankarada Ziraat Bankası binesmdaki Sümer Bank muamelât müdürlüğünden ala- ça — Eksiltme 17 Ağustos 936 pazartesi günü saa mii Ziraat ERİ binasında Sümer Bank iel Pi onda yapılı f usulile yapıl: lacaktır. — İsteklilerin 9,493 lira muvakkat teminat vermesi lâzımdır. saat evveline kadar gelmiş ve zarfın kanuni şekilde kapa BA tılmış kizli şarttır. A Üniversite Rektörlüğünden: ir versite için pazarlıkla alınmasına karar verilm kriple kömür son verilen ie © haddi lâyikinde dine | 0 e pazarlıkla ihale edileci 6 Ağustos 936 perşembe ör saat 15de DM Alım, Satım. ve Pazarlık aa isteklilerin müracaat etmel (4354) z KARA YELKE yg Yasan: İSKENDER F. SERTELLİ NLİ KADİRGA No. 52 g fık olur. ee kalelerinden düşma- | edilebilirdi. Ötekiler bozuk ve aksai kaçınmıyor. H Pa- ii e da Uluç Ali paşanın sözle- | nın girmi e imkân yi oktur. Merda- bir teşkilâtla yola çıkarılmıştı. Türk donanması Arnavutluk sa aç e paşa: sını bizim için hayırlı görüyorum.» e geldiği yp sancak bey- Uh ö ü ri arasında her gün biraz daha ai Don Juanın reyi kabul edildikten sonra, Bicilyalı amiral Jan ğer ii on iki il ve uzağı görür bir adamdı - Malyetindeklerin yü VR re yola çıktı. Bunun ar- lan Andrea Dorya Ee. ünde ii dört kadirga geliyor enediğin büyük cephane gene mer ei takip ediyon nim son ğini al eden otuz beş gemi ralı Alvaro dö B: sında bulunuyordu. Napolili amiral, Mari 5 Santa e ünvanmı haiz mağrur bir adan- dı. «Türkleri Korfu civarında rp başi liyeceğinden (!) oka dar emindi ki.» Donanma serdarı Don Juana şöyle bir haber göndermekten bile kendini alamamıştı: Si takvi; başki Sl 'amıyacağını RA İşte. birleşik düşman donanması a bir işe karşımızda dolaşan çok kuvvetli ve MN bir düşman donanmasile harbe tutuşup mağlüp olursak, bu, Diyordu. Donanma kumanı ndanı Ali paşa hı er ne bahasına olursa olsun e kalktı; çimsizlik, İnebahtı me sapla Donanmada askerin eksikleri, | son toplantı gününe kadar (teşrinley.. mühür etmeğe mani midir? Maiye- | vel 1571 marti; devam etmişti, gibi kökri Nihayet pazar sabahı düşman do- düşman k üzerine em) rin ei © ta görünmüştü. Bu vaziyet karşısın da askerin; eşi bulunuyordu. EENİZCİLERİ eği CA, İkinci pi iri donanma e ; ; ni Ali paşa edi sr Uluç Ali paşa in filo ku- mandanı bulunuyor Bütün donanma İnebahtı körfezin- ipi is in Dz Me Ali paşa do- odun li ki nra harbe katuşmak ma 'Türk mn başında hâlâ Bar yol Trablus beylerbeyi Cafer paşa da bu fikirde rak: «Eksiklerimizi tamamlamadan ortaya atılmıyalım!» demişti, Donanmada raftarı ie Kendi gemicilerine çok gü- ei Uluç Ati ve Pertev paşalar, Ali pa- şanın o güne büyük bir deniz 'bine girmemiş olduğunu bildikleri rül iliğinin Türk milleti- ahalıya mal olacağından kadar a gitlerimin. şevkini neden amkağ nuz?» |“ Diyince kaptan paşanın etrafında- şerre la si karıştıl: iste ei bize, korkak kahbe- ie ei körfeze kapanı m ane de- anlı korkuyorlardı. gil, düşmanla çarpışıp ölmek yaraşır. Uluç paşa tekrar yapılan son Diye bağrıştılar, Pertev 5 Uluç Ali toplantıda ali : paşalara söyleyecek söz «— Paşam, dedi. AKAD dır. Fakat, harpten muzaffı lüşmanla göğüs göğüse gelmek fırsa: çıkmak yarı talih, yarı da tedbir işi- | tanı kolluyorlardı. Şimdilik körfezin boğ: > Eğer donanma efradının hepsi aynı yıp müdafaa halinde fikir ve arzuyu izhar etmiş Mi ve yeniçeri mürettebatının bir kısmı | askerinbu e e SL meğe kim yeltenebilirdi? dırmış bir » Bunları yatıştı- Fakat, hakikat bu görünüşün, bu Se RE yp ikramiye verdikten ve | kaynaşmanın tamamile zıddı idi. İki