İ zi : 5 z yö! A —saan. AKŞAM Bir vapur yolculuğu.. Bir yandan briç partisi devam ederken öte yanda tavla.. Güvertenin arka tarafında bir gramofon “Sunaaaâ!.,, GERE Bence bir vapur yı uluğunda ya mi en e şey yi yolcuları, ge Ti tedkik EM Meinen ri iz vapurun birinci mevki sal xi rafta e masası ge EN m limancı Hamdi, bir çok nüktedan > e e Me 'e sanki - n bi yatı rolarda Ers iri a nükte ASI DRE i yapmak mü: yı 1 A alış nükteleri öne bir sıralıyorlar ki değme gitsin. devam dursun öteki masalarda da tavla im eğen çalarken dans başlıyor İstanbul rıhtımına yaklaşan bir yolcu vapurü ıları, atılan zarların tıkırtı gırla gidiyor.. masası başındaki âlem yeniden hara- Tavla Hiram iki bayan arasında | yetle; niyor. konuşmalar: ye Bir kenarda İzmirden gelen iki ih- — Hay şeşbeş, gibi gözün kör ol- psi incir tüecarile bir tütün tüc: sun senin... Bir şeş beşattım. iki arı şiddetli mi aşaya tabu. İhr bir elden yapıl mi Yapı eğ nı esnada piyano başındaki Ea yene batıya Hirindğn bay e bu zatta bu Briç yanı yan- | ne sani an liman mü- e sirin giderken köşedeki 2 demli dürlüğüm Tama dilem 2 şüna bir ei- inene yazar gibi tuşları cık cık öttü ri ar, bay Hamdi dinlenmeyen piyano Em dıracaklar.. bay Hami de musiki a gıdasıdır.. bu durup üsünden derle: — em. bu ruhun gıdası değil, ruhun meşe sopası Nihayet iş ni Meğer saatler- e beri piyanonun başından â) bu zat «Emineme ymkeonlei e yor. Vapur tekrar tavlalar değlminieme si, Briç le ki e een karardı.. çok sıcı ir akşam... çarşaf Bibi... mar; mii Ki üreten üstüne kurul Vapurun buz do- dan id başlıyor" Yemekte biraz fazlı nize karşı dans ediyorlar. Dam bula- Kimi birbirlerile çarliston oynu- ikinci mevki salon taa ii yağ Li m e — si Deni e e an bir . İkart 100 para. Jar birer birer satın ainmor Numaralar çekilmeğe başlanıyor.. Gece ilerleyince ikinci mevki salo- ma yi e ile belirenler.. e bi- arlarına li sekmeyi havlular omuzlardı iş are çaları, diş macunu ipleri öle da numaray& ru hücum. mara önünde sıra beklerken ve tata sohbetler: — ei m efendim.. h ikdar kestirmişim... abana va kar bir parça sallandık zan: yali görünmeğe başlayınca herkeste v ring lar, hü Italya ile ticaret anlaşması Bugünlerde Ankarada müzakereye başlanacak İtalyan hükümeti tarafından ti Gir iz in anlaşmanın da kle- aslarına u; gun olmasını istiyor- hani almak prensibine ii klerin; 'ümlerinde israr pini mmuza kadi o bu hususta hükümetimizle mutabık kalması bekleniyo! B. Burhan Zihni, bugün Ankaraya a harici; umi kâti memenin bulunacaktır. sa ev- anlaşmı 1 Meke de B. İtalyan- lerinden m haftaya kadar yeni anlaş- Tacirlerimiz tereddüd içinde oldukla- girişmeği tercih akel irler, mi ve zahire borsası bir Ğd apu- eni idare heyeti ra binince fotinlerini çıkarıp terlik- NN 2 ve zahire borsası lerini gi; bir zat... Hemen kama- | yeni ida: are heyeti intihabatı oda mec- na Koşuyor, terliklerini çıkarıp | jisinin tepi alında tasdi' dilmiş ve h aza e rl taraş oluyorlar. İstan- » e ikinci reisi B. Ziya Tanex ve bula yaklaştıkça yüzlerinin be boyaları- azasından Murad Fortun se- liyorl Gimekii Çantalara pijamalar yerleştirilyor. sonlari a ar sap görmemiş olanlar hesaplaşıyor- ün ma mühim bir büti dişi oluyor.. bütün se; ti kra- eteği geçiren erkekler İs- i bir anı Erkeklerin kravatından İstanbula yaklaştığınızı anlayabilirsiniz. — H, F. Me M2 bildiren oda ay me- e ii Vaktinde muayenesini yaptır- “e esnafa yeniden mühlet erilmesi isteniyor mert odası esnaf Si e vaktinde muayeni aptırma- İ yı zasız yapılması için belediye iktisad müdürlüğüne müracaat e! PEŞ 30 Temmuz 1936 KADIN KÖŞESİ Keten elbise ket in elbise ve ceket. Bej rengi Elbisenin reverleri vı Çorap iplikleri Bazı tacirler hariçten iplik getirtmeğe teşebbüs ettiler abrikaların çorap ve trikotaj için kamil 12 numaralı 1 pamı yamuk ip- si Eş İnd yekâletinin bu hususta Jâzım ü aziyeti düzeltmesi için ticaret danla! Tapo- nde tutarak iplik alime ei de mişlerdir. İpli yacı kar- şıln:amakta De ederlerse iplik ithal edileceği anlaşılıyor. Gümrük yi devri İs tanbul imanı iletmesi umumi mü- dür mua karadan, gelmiştir. vw mrük ambarlarının liman işletmesine devri için talimatn: etmişler Devir muamelelerine m için rük baş müdür vekili a Nurinin A; di ein kleni- v fırtai ü Ea EA eli den kaldı; li mühim bi olmadığı tesbit çimi Be €s- nasında liman esine aid bazı mavnaların ei “doğru değildir. Yazan: — Yirmi beşten sonra büyüyecek- zaman bir genç kız — Fükat herhalde siz de sünüz!.. Yaramaz, ha- Ga ele avuca sığmıyan bir küçük e — Ne yazık!.. ve öyle fena bir tesir bırakmı: Bedri; ri ki li kanma çe okşuyor, Sonra ciddi bir ses- — Haydi bakayım bu eri son- ra sizinle ii bisikletini: Va bir hayli ii ir ei eN m mn ederse, DİZ SİZİ e kadar e eni dönerim! — Saaton rak ederler sİZİ!.. ÖLÜNCEYE KADARI. ESAD MAHMUD KARAKURD Tefrii N eirika — eş daha çabuk dönerim... — Öyle mi — Tani. dal, uçar gide Dir yle ise, haydi acele acele yöre . Kız bir eli ile bisikleti siya, öl elile de saçlarını düzelt- ğe çalışıyor. Yollar çok bozuk bura- e a çıkınca bisiklete atlar, ie baktim şimdi bana Nesrin hanım; neden öyle m büyümek istiyorsunuz siz bakayım — Çocukluktan bıktım da onun el efendim!.. — mı bıktınız? Çocuk- mi ie mı alçi büyüyüp te ne lacaksınız... O küçücük IZ, Bi e endipe, bin bir heyecanla do- Jacak!.. Her dakikanız ayrı bir iztirab, ayrı i meşgale ile ai Niçin uz büyü .. Böyle sera- zad bir kuş gibi e Ri rey . den, kanatlarınızı çı Ke rüzgârı zaman uçup dursanız Teri ee e olursa ii ben çocuk kal- mani ie iyi Merak el yarın büyüyecek- Mar sen de!.. Şimdiden, büyük genç ne vir hanım gibi, Berkes tRNA dan hürmetle bahsedilmeği arzu edi- a lacak yavrum; yalnız acı le etmemek lâzım, her şey mevsimin- de güzeldir. — Acele etmemek lâzım olur ie hâlâ bana ehemmiyet erin yorsunuz!.. Bu kadar söyledim de ge- iz ni kaçıyor, bazan 2 sen diye hi- kızım; haya- tım, sizin yaşınızdaki gençler arasın- i lerime daima sen diye hitab ederim. Jan, istemiyerek —o Onun için anlaşı- da he diye hitab edin, nasıl olsa a n de talebe- niz olacak değ — Ya sahi!., sonra bei e “Öye el bundan ni sizinle!.. Ağı m yuğraklakla e bir e di Yapraklar; ayak- altında li kya. ii sırada b: ai bakıyor... Ne VE ein al leri var bu çocuğun!.. İçleri, ışıl ışıl ışıl- bu hitabı yapıyorum!, dıyor!.. Dudaklarının üzerinde, tit- rek w gi gölgeler!,. iç Mi inmiyorsunuz Bedri beyt nmi; zım; sevmiyorum DE sürü halk topla- özü, birbirinin üze- Ka yapıyorlar, ne anlıyorlar m!,. Bozuk bir saat rakkası ii Diş iii bir aşağı gidip geli. rsam da herhalde acı- mi?.. Ne güzel öruplak oluyor, kimse farkında değil!.. — Fakat yalnız tabiat kâfi mi?.. Her gün bak, bak; 9; manzara!.. Biraz da kalabalık, arkadaş, konuş” ma lâzım e mi? m; senin dakiler iŞ bize göre konu: na kır düşenler EE e lat, vi ve b e yavru! — Ne demi — Yani, iiyam a tutan- için en güzel daş tabiattir, ei istiyorum. ihtiyar mısınız ki Bedri, bu küçük, at kimi e omuz- larından tutuyor, okşuyoı için önel. Ne — ği arınızın heal yi var? — Büsbütün bembeyaz olacak bir kaç sene sonral.. — Daha iyil.. — Daha iyi mi Şey, yani ben ii saçları daha çok severim de! — Ben seviniyonia amal. ği in? iyarladığını egim e ha- ty da onun için ihtiy, değilsiniz — pi En teli ıyorum!.. — Çok korkuyorsunuz galiba ihti- yarlıktan? — Senin yaşında iken, ben de kork- mazdım ea Şimdi niçin korkuyorsunuz? daha — Ne beyim öylel.. — Kakkın saç, a ikta güzel olur! den evvel açmış bahar çiçekleri “ taze ve parlak görünürler... Ama, yaşı kırkı bulanlar Zil... var)