11 Aralık 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Ahi... Bu, faiz belâsı!.. Necdet Rüşt eN yele Bey Demir — Bayan Nazlı.. İşte size — Bay Demir; Bir şirkette dolgun aylıklı kâtip, Bayan Nazlı: Bu kâtibin üzel, o3 Kim Adamım sırtında Kadının omzunda var iki tane «Rönar» ıl... udaklarının narı, yok ne "pala, ne Çünkü: Bir alev gibi, Çünkü: Gözlerinde var lâciverd menevişler, Başmda © altın siyle Simli inci İşte bu güzelliğe bay Demir bi Aşk, bir kumar gibidir.. Zavallı , İmuştu: Kazandığı parayı kadına veriyordu, Güneşe kar dayanmaz... Bay Demir eriyordu! Aylık zaten bindi borç almaya Burikld. Hain bir e €sinde soyuldu!. Bay Demir ll para Rene ysal: Eline kırk lira say, yüz liralık sened Sonu kimin umrunda.. Yeter ki pa Nazlının gardirobu tuvaletlerle dolsun Bu borca sebeb ne?.. Mi: Çün emir sevdalı.. Erkek: Elli beşinde, kuru bir ya iy Kadın: Yirmi dördünde, baygın kayısı gülü; Bu yüzden tükeniyor Demirin ölü, Havaya uçuyordu parası buğu ibi > Kaldı, suyu sıkılmış limon kabuğu gibi! 2 Demirin spialiyor. bazı kederi, yası, Böyle söylen yordu: eşidir, «Molyer» in yarattığı «Azarya» nın eşidir: Meteliğe can verir, santime taklak atar, Masraf olmasın!,. diye, bazı gece aç yatar, Camları eskir!.. diye, kullanmaz gözlüğünü, Borçluların peşinde gezer tanrınıi İkisi bir anadan küçükken Dİ Çocukların huyları büyüyünce Ediz Biri: Şeytanı le soyan, madrabaz oldu, Biri: Tüyü yokınan, budala bir kaz oldu!... sl göten malak aki, Pala; üç aydan beri, oturmuyordu uslu: «Bay Faiz» kartal gibi, ona atmıştı pençe! Bakışından yanıyor hepsi alev aleve... bu gence, Bakşından yanim hepsi alev alev!... Bayan Nazlı alıyor genç «Bay Faiz» i eve, Coşkun, yasak bir aşkı gizlice yaşıyordı Kendi saadetine kendi de Mei Bay Demirin iz Sekili akrabası Mirasından ona da bir eyi lü — « Bu faiz belâsından kurtulmalı- yım!...» dedi, Süt kardeşine gitti, borçlarmı ödedi!... sek «..Aylığıyle geçinmek bundan sonra kolaydı; Durmadan eve koştu, metresi ve aim o Dedi eve gelince, atmiş gibi yası —« Bugün artık defledim Kadın birden düşündü; bu, er korkulu işti: Demek kendisi yokken «Faiz» eve gelmişti, Sarardı ma Faiz mi?.. Benim süt karı deşimdi, « Sevilmeği unuttum, ne Tal Esini telümmden şüpkielemmiti Bir dakika düşündü, verdi şöyle bir — «Henüz halâs olmuşken hk Şi kk «İkinci süt kardeşi çıktı onun, eşinden > «Kadın!.. Ben gidiyorum, ri sölnzin kalmadı, «Bu iki belânın da meğer MN miş msun ve bavalisinde iy halı e büyük adeleyi Samsı tır. Müc. Bu sene Sat bir Gimidela çılmışi Ziraat vekâleti de yardımda bulunmaktadır, Yukarıdaki resim do- Muz avından birinde avcıları gösteriyor. un avcılar klübü yapıyor. Çin akşam bir hikâye | İş getirdikleri Okur okumaz kısılmış par- Ağzından kırdılar çıkmağa başldı. o kadar çekti ki her şey şangır eğ yere pre re ka rısı emi e korku il sözleri li mış, bakıyordu. Nüzhet mibayei bir şey söyli- açı- yebildi: — Karıcığım, korkma, çıldır. gin olduk mile, kendisinden hiç beklenmi- eviklikle mı? veri misin? Bir yanlış- ile ol kle olur mu: canım? İşte mektupta ismim cismim her sari isminde biri bırakıyor . emile kocasının vi mek- tubu kaptı. iel ord — Ne dedin? Ne dedin? Ab- dülkadir Enari mi? — Evet. Geçen ay Buenos se dibi ll Yoksa sen o ada- anıyor musun? — Elbette tanıyorum ya! Ab- dülkadir benim kuzenimdi, ku- zenimdir... — Kuzenin mi? Ayol senin ne amcan var, ne teyzen geç Cemile gözlerinden akan çu damla yaşı kuruladı .Kocası ia kırdının arkasını kesseydi şüphe — Anlamıyorum! deyip duru- — Neyi anlamıyorsun, canım? — Senin kuzenin mirası — Anlamadıkların bundan iba- ret mi? Şüphe yok ki bir kadını noter idarehanelerinde dolaştı- Miras - yormamak > Pek na- sikine bir düşün Sen neden hemen notere miyonun ? — Hakkın B m $i noterin ya- hanesine İl süratile giri- ri di onu kolundan yaka- adı. — Nereye gidiyorsunuz? Nereye olacak, moteri göre- ceğim. Mirasa “ko mdum. Çabuk haber veriniz. metli bir erim gidip başka bir müşter şapkasının üzerine oturdu, Bu adamcağız pek titizlik etmeden: — Aman! diye haykırdı. Al laha şükür ki zengin oldum tık. Fakat gene başkalarının ge- lip ye oturmaları icap et- me: ar- e azametle cevap v — Ne söylenip Öteki amm kızmağa başladı. — Bana mı on bin şapka ala- caksınız? Ben sizin oüzerinizi banknotlarla kaplayabilirim! üzhet işi uzatmamak istedi: — Rica ederim, kâfi, ugün kimse ile kavgayı; tim yok, Affedersiniz .İki milyo- nerin biribirlerile kavga ri çok mânasız olmaz mı? Karşısındaki sükünet bulmuş- tu. Güldü: dedi. a niye- etmele- — ğinde mi dediniz? gı beş bin lira bir mirasa kondu işte ba kadar . — eş bin lira mı? Ne tu- haf nemi, Çünkü ben de ayni mikdarda bir miras yedim Karşısın. e adam güldü; — Bum gibi gö rum sizi. zi. Galiba haliniz vaktiniz yerinde. Bugüne bugün n beş bin lira büyük bir servet- tir. siğil öz beni hiç e e şu mirası bırakan adami ömrüm oldukça dua edeceğim, Nüzhet hayertler içinde sordu: — Tanımadığınız bir adam mı? Size bu mirası tanımadığınız bir adam mı bıraktı? — öyl Adamcığazın is- minden bile büberim yoktu. rım bir ükten sonra kendisini hatırlıyabildi. Uzaktan izzeti nefsini bira: İGENGİZİN Sl İskender Fahreddin he ndanları, prensleri 4 ve köşklere ii © Bece sarayın on bin kişi alan i dört Mükafirlere yem ek p ik — ck, on bin yi rel a, ilk ö önce amcası Okta- ünde durdu.. Ya- akanın koluna Tefrika No. Kublây mabede girince, Okta- güler yüzlü heykeli önünde bean sallıyarak: te, dünya durdukça yaşı- ei ai iyilik timsali bir adam ile heykelin mermer Saski üzerine de bir şey- ler yazı Sirri ezirleri biraz ar- dıklarını okuyamıyorlardı. blây her yazdığı yazının ak tına imzasını atardı. Vezirlerden biri, anın imzasını at ördü.. sünü mis « Gözleri budek pandı.. Ve mabedin içinde bir Ke ei ibi, birdenbire can- kğ anın arkasınd. sila ila ve yim şaşır” mışlardı. «, 2 Saraydan çok sağlam ve sıhha- ti yerinde olarak çıkan hakanın Oktayın my de bu kadi buk öldüğü i ar ça- rafındakilere ölüm Taşmağa başlı Rahiplerden e Kublâyın - öl meden biraz önce - mermer üzeri- ne yazdığı şu satırları yüksek ses- le okuyordu: «Ben de, Oktay gibi, elime ge- liğim — taçları giymekt: de at koşturmalarını etili keş rtık, yer kendine çekecek ne kaldı. Ne de zengin bir ha: Bundan sonra gelecek kahraman- ların gözlerini güneşten ve şim- yüzünde insanları parlak bir taç şekerden Mi birşey kimi Su 2 atın bütün zevkleri, bü- tün kirlilikleri içinde müebbeden e şey vardır: 14 - Şubat - 1294 SON — 1400 kuruş 2700 kuru; 750 » 1450 » 400 » 300 150 hik 'osta ittiha, 1 EN dahil olmayan ecnebi memleketler: Seneliği çi wi e b üç aylığı re tebdil için yirmi ruşluk pul göndermek li akrabası imiş, Buenos Ayreste ölmüş. Yirmi vadi sene evel ora- ya hicret etmişmiş.. Nüzhet: — İsmi de Abdülkadir Ensari, değil mi? diye sordu. — Evet tamam... Siz neden bi- liyorsunuz? Benim karımın ku- zeninin adı bu... Doğrusu bu işe hiç aklım ermedi! Filhakika, ikisinin de aklı ere- mezdi. lara bu sırrı yalnız iki kadın izah ' edebilirlerdi. Fakat ağızlarını bile açmıyacakları mu- akkaktı, ilk dakikada bu para onların z yaralamıştı. Fas at basit mantıklarile nihayet bdülkadir ederdi. Artık y gildilr. ellisine âşıklarından üzak bir iü görec de ev işlerile o same didinmiş- ler, yorulmuslar ilmüşlerdi ki... Şimdi ekinin ölen eski Aşıklarının hatırasını minnet ve şükranla ediyorlardı, Bu adam onların ikisini de bu hayat 11 Kânunuevvel çi İstanbul; 18 Senfonik: yl ak) 18.45 haberler, 19 Fot rey: şuyor, 19,30 hafi if ii . yano solo, 20,30 stüdyo di tra: İyo caz ve tango grupları, 21, 30 son haberle. saat 22 den sonra Anadolu ajansının gazetelere mahsus havadis ser. visi veri iecekti ir. Bükreş 364 m. 18 Radyo Kin iş 19 Sözler, 191 15 Konserin Hab 2,45 hrdap opera eşe 23,45 Fi. haberler. — 18 Piyano re- fakanle yer im, 18,30 Süel önser, 19 eros korosu, (Amâlar). 19,40 Ekonomik konferans, 20,10 Diş siyasa, 20,25 Bertha salon orkestrası ms), 24,10 Plâk, 1, 05 Habers 16,30 Keman beni yane skn) ), 18 Çocuk» ie yi 17,45, bi e k mü, ii 45, orkestrası, 18.30 a zik i a 5 1940 Sözler özler, 22 Şo; ii 335 ein biyat, 2250 zle 23 Orijinal Habeş müziği. yu ubert, Mağ 24,30 8 Hafif al kil mpiya servisi, 23.3 ziği ve (kolonyadan).
