Sahife 8 17 Teşrinievvel 1934 Çocuk Dünyası Hediye alanlar 20 eylül 934 tarihli beri rı syadan bir güneş do; ri eseri hediyemizi kazanmış- EA e vi 698. Feridun, Z « Sim hattı inşaat veznedarı Nu Ve in Emel, 3. Vefa Ks; 508 Muammer, 4 - Malatya tapujmüdürü Ziya | ey kızı Melâha » Liâlesi cad- ilk mek. 55 numa- li alanlar bul K. Deli ız - iri A 3 T bni Yl x Üçler mahallesi 4 Müşerref Esat, Gali Beyan a ES kollej Tİ Bayel ilk ii mara Alimet Cahit, 17 - 35 Fikret, 18 . " e iİJAZE e El Re Ğ i Ee a 3 Eks... HORAR.Z EFSmeer mi gi” 8 s iy g Dİ ? lele ei Biküder 8 İpi vw 298 er 20 Çikolata alanlar — Cağaloğlu Gülderen, 22 Su- sele, er 1 i e Kümüran, Seblâr Şakir, 25. eek l le 15 numara Bekir, 26 - Üsküdar Kör- 3 vE 29 iç en mek. nir, Meis ve diz mek, 328 Bisküi alanlar Ti 11 : DERE zl ii lir i : i in 3 üncü ilk mek. 174 Sandı 32. Alke Ayse; 4 öçimizede 35 33 Fikret, 34 - Çengelköy Hamam arkası M Tahsin, 39 — v Elmas: 2 er. Mektep defteri alanlar — İstan ilk mek. Ahmet, 42. gi Bu üncü ilk mek. 126 Ali, 43 numara et İlksan; E iii hi R > Ee 34 as; lis. 2794 251 Nuriye, 59 - İri ie Am 60 - bu Hamalbaşı 6 on bey ve e Cetvel. alanlar Selimi Ra- sim, eşi m e e all mek, 200 arr 63 - 3 numara Nedim, 64 - Heyi in sanatoryormu Hayri, 6 , Makepe Di Kğ 2484 nu- kime rbeliada. vi kız lis. 776 Azize, 70 - Üsküdar Kap: tanpaşa 91 Nuran Kanım ve Beyler. Hr ye Boyacı sokağında Muallâ, gerilen 40 Salâhaddin, 73 - a lim 327 mu 2 İsta: ba 521 fer Adil, 93 - Vefa lis, 376 Bahaeddin. 94 - Tekirdağı pie caddesi 135 numara Kim mkapı Şehsu- var bey mahalli 3 Midllii 96: - Sub. tanahmet Nakilbeni ı numarada Rifat, ınka sti üsü Bakırk: in 28 5 Neelk 109. - İstanbu ie Sabahat, 110 - Demi ağır ceza ahkemi reisi bey mahdumu Faik, VW - B i ye, 12 - Kadıköy Sül şa 25 numara Bamiye, 113 Vefa ln 777. Hal. dur, 1T4' . Aydın vurlud nu Hiki v3 kız bis iha, bei - Ukköy Orta meri Kn İzzet ın kadastro Sa 129 a Muhiddin, 131. - eN 53 Laf taş 132 - Haydarpaşa lis, 226 Necmi, 133. - İstanbul kız lis 513 Perihan, 134 - Darüşşafaka lis. 63 Ali i 1385 tank Gazi Gazi Osman ye mek. 742 Şeca, 136 - Kadıköy kı milli sokak ii Münciye, 17 NöL küdar 78 Emin, 138 - Galatasaray"926 Fethi, 139 rn 9 Calibe Fekal 140 - Çengelköy a rg 141» İs tanbul kız lis, 17 Mi 142 - e Çilok ka 06 66 Nebe 143- numarada ; 144 - Gala Barak “Ha İayat 155 Vefa lis. a EL Ağ, 1562 Üsküdar azma NE 157 - Abdü Vefa lis, 1024 Mehmi 150 - anal Çi üncü ya Nihal, “160 » Bebek 26 ei Neclâ. Tevfik, 161 - Yüksek mek. Y.T .M.T., 162 Boy Ka ipsinan Z No. Nejat Tahsin, İs een erkek lis, 59 Necat, İdi. Ğ ii bul rae orta mek, Şaziye Esat, 165 - İstanbul kız lis. 53 Semiha, 166- e & mkapı 20 Yasak 1695 Vakıf Vi mü e memurlarindı m rahim dim Nesi 170 — fa lis, iile” Mezat si, 127 - İstanbul a oreiceneli 520 Yöne, KİZ: — Kalb ğe gi Esat, 173 - Kumkapı 93 Yepime, 174 - Beşiktaş Muradiye 64 Rıza Hayri, 175 » İzmir. Karataş Tap esvabını: sy” dınız o kendi ei ayakta du- racak, belki d. dürücü kasrgas sml 'alse'in Kö e Akşam'ın edebi tefrikasr No.14 NİKÂHSIZLAR mınmmazmaammmmmmammnmam Yazan: Selâmi İzzet Ben şarkı söylerken sizin dinle- «Bu gece, Songül gazinosundâ meniz gözlerimin önüne geliyor. i kı söy“ Geziniz knlski ği iğciktir. Har türlü meşrubat, FE Vücudumda hâlâ karanlık bah- | atler bölelim f genin soğuk rüzgâr var... Hem Meke Zehra"... Bu du ti. Bugünün şu pi hafif, Yrm zarmedilen, tenini- zin üzerinde bir gölge halinde du- ran elbisesile ne iie eğil mi?... Sonra o Valse tabi MA yançar b inü esvabınızın ancak topuklara kadar inebilen eteklerine mukabil o günün esva- bınızda ayaklara dolaşan, yerler- den toz kaldıran yama var- dı; re, bir kordonla parmağını- > ucuni ge yahut bir an ii kö iüillmillnie, Gene o gün, gali- ba bizi topaç gibi çeviren. yar bir Scherzando parçasında nizi kendi kuvvetinizle > miyerek kordonun ucunu benim parmağıma dolamış idiniz... Ne neticeye vâsıl olacağımı ça- arak: — Durunuz! dedi; anladım... Ben durur muyum? Bu raddeye geldikten sonra ona itaat etmiye- rek devam ettim: ki bir daha Gam görmiyece- ğim söyliy: Sizi rum! Tekin sal Tüyleri ürpe- riyordu. Zel dudaklarında titriyen bu sözü sözü he bir tılsım gir mi kapıldı. Bu kızın gön- Tünü açması onu sanki mıhlamıştı. em sie ferki gibi budalalık etmek istemi ir hisle oldu- ğu yere Kali, Bütün benli- bebeklerine a bakıyordu. Ve ça, bir nefesi andıran sesle — “Demek bunun için gidiyor- Zehra!'... Kulağa ve gelen, ez berlenmesi koli isimdi. Zehra bu işi öbek şeş Fabrikada kimseye bir şey söyle- ii onu memiş, teşvik eden Şevkete bile Sarıgülün sahi- bi ile anlaştığını haber vermemişti. Kimsenin haberi olmadan işe başlıyacaktı. Kendini halka tanr- tacaktı, «Şakıyan bülbül» den onu istememişlerdi. Samiye onu kıs- ka E Şi yer yalnız orası değildi ha a bir isim- lede Bi in buna bir türlü vi razı olmadı. Gazetede, gazinı kapısmda: Zehra'yı yeniliği onun için tadılmamış bir zevkti. Keyifli bir İummaydı. Me; lere sie Yarın resimleri ba- sılacaktı. Ona da bir gün «kıymet. li Te deyeceklerdi. de ne bi ışım! Pa- en “en 6 vi — çe çekmiş star Mİ A rTa ie mak bu kadar e © di döktüm, dirsek tim'de o zamana göre bir hoşluğu, | Yalvarırım size beni ai bu- ik pe e ele ir güzelliği vardı; ye iğ li için bana ime Ve makinede çeki an na- kanızda içecek kadar e dur | yın ği ali |. İ sırlanan parmak uçlarına bakardı: $Y şlık ince şe- şti, Jarile Ad. 7 yin de elbette inkâr edilemiyen | zın eni tuttu: eçer. bir güzelliği var. Demin siz tango e, dedi, Ben gittiğini e hülyaları hakikat olu- oynarken bayıldım; o zaman Valse sail ordu. Tekinin karşısında ürper için de bayılırdım, Size gelince, Sö yalvarır gibi verilen bir a İlmeminia öndlekbeci, baya üzerinizdeki esvap ne .— ok a emin bi: le bakmağa;. sun, oynadığınız oyun ne olursa olsun size de daima bayı iii de- min sizi kollarında tutan yirmi ya- şında genç te bayılıyordu. Sözümü teyit için kaldırdığım elime bir tokat indirerek: — Çapkın!.. dedi. — İşte, diye netice verdim; ke- Maple deyimi süsler bun 1 mirdi. İZ “Tekinin yanan elini Üigi ekin, o güne kadar yaban- cısı geri 55 liz yatle- pg itikbelden daha kati bir arzu ile teklerini beklemeğe başlamıştı. aa ai ai kurumuş yordu. bir şeyl emek, al çırlğı düğümleniyor, sesi gıkmı- Em ilk ek idi. Zehra emin- di. Tekin, eline değen hari Zehra yaklaştı, sokuldu: li ateşini ek AŞIRI — Demek beni affediyorsunuz? | bu teması her an avuçlarında du- Tekin birdenbire cebinden cüz- | y danım çıkardı. Arasmdaki kuru- İstikbal artık onunmdu. onun VÜ- | muş gülü aldı, Zek cudunun, cevherinin üzerinde iğ- — İşte istediğin gül, onu sakla- reti, zaman ile değişen rylerdir. RR, Dün lisan öyle idi, bugün bö - Zehranın gözleri biraz daha FAL ile, zama- | parladı, yanakları kızardı, dudak- nım.lisanile beraber yürü ek, hat- | ları Tekinin ağzma yaklaştı ve tâ eğer mantıkınıza, insafınıza, | birden eğildi, gül ile beraber T. ize uygun İ kinin ellerini öpmeğe başladı. muhakemenize uygun ise, onların arkasında kalmamak, belki önüne üşmekti Güldü: — Doğru! dedi Bu: sırada bir far-teott başla- mıştı: — Ha yorulmazsanız beni oynatmız!... diye ilâve etti. Halit Ziya Uşşakizade — Samatya cad- Ml Ni Tad a lis, 347 Nev- > £ Fikri, 181 - Mili Mag İmra öy Halk ri in in (134) ak 182. Vefa 983 Rauf, 184 4- Beykoz 549 iz ii a ye kız Vi e) , ukuk. fakültesi 3715 I 192 - 7 Vela lis. 754 Nedim, 193. ii bul kız his, İsmet, 194 - Balat Münife Osman, 195 - Beykı üsnü EN 196 . Vefa lis, Zeki, kız bis, | kız lis. 679 Melâlrat, ar yumuş. bir öpüş kadar PAİR ediciydi. O akşam, Beyoğlun küçük, ismi meşhur olmıyan bir çalgılı oynadım. attım, düşeş geldi. İki birle kay- bedecektim, düşeşle kazandım.» Artık Tekin a Dün nasıl ee onun ysa, bugün Te- kin İşte ei Zehra, fabrikanın uyuşturucu hayatından kurtula- cak oynatan bir hayata girecekti... gr nasızlık ol gazinosunda, isteksiz bir faaliyet Iduğunu, karısını, çocuk- vardı. i erdi. | larını sevdiğini pm İti- ven dayanmıştı. Altta duran, üst | rafından sonra Zehrayı kovm tekine bir lâvha uzattı, üstte | Jâzımdı... Fakat kızın randevusu ki, el çabukluğu ile lâvhayı aldı, | onu cezbedi Gitmekten de kapının önünden doğru nan | korki ai Mimin > gi demire taktı. cekti. Gidecek ve bu aşkın çıkar — Ol | yol ağını, bu sevdadan vaz- — Oldu, biraz daha sağa al. | geçmesini ihtar edecekti. Bu ran- Merdivendeki de indi. Biraz ge- | devu onu hiddetlendiriyor, asabi- rileyip lâvhaya uzaktan a. ri leştiriyor, fakat bir sır, hoş bir hu, kurmaz tehlike gibi de İsim kl dört kimle Bani Gün ona bitip tükenmek bilmiyen uzun bir gün geldi ve akşam olun- ii ze hanım günün ne iğine İşte bu dört kelime, saat beşten | Randevuya gideceğini düşündüler sonra gelip geçenlerin gözüne | çekendi kendine kızıyor, ayni za- ğa başladı, O gün | manda iliklerine kadar ürperdiği- Kabile ll le e e Sie e ağı & kimdi? Bu da nereden çıkmıştı?. «Ya hep, ya hiç Bir zar ij Ez