Yazan: AKDENİIZDE TÜRK AKINCILARI İSKENDER FAHREDDİN Tefrika No. 7 Padişah yanındaki konuşmalar pek heyecanlı olmuştu. “ Muradın kapatmasına ge koyan, paşadır!,, diy: iğ gire Ka kulunuz değil, Sinan “ “Ben .i 5 yapamam, şevketli ği San Beyaz Teisti hiç mağ rek, tekrar işine binip tersa- neden ayrılmıştı urat bu istiskalden çok mü- teessir olmuştu. Padişahın svdetinden Eli ör n mi lar: ğruca saraya git- rat hakkında padişaha bir kaç söz söylemek lâzımdı. Murat bu e kaldıkça donanmada hiç bir yararlık gösteremezdi. Sia paşa, Beyazıdın huzuru- na çıktığı zaman, tesadüfen Ka- aman beyi de padişahın yanın- da e. güne kadar Mar öğe ıkaca- ğından bahsetti| — Şevketlim! dedi e kulu- u ünüzden düşürenler çok ni insafsızca hareket ediyorlar. Mu- nda yi pd bir do- k Ein ateşten ve ölümden yılmaz değer- li, ibeli bir denizciyi ihmal et- mek günahtir. iltifatı hanenize çok lâyık bir kahraman- dır, işahım! İbrahim bey bıyık ali lümsiyerek, yan ER Sultan Be Be- yazıdın yüzüne bal Padişah İbrahim ml sordu: — Sen ne rel e ği zaleti uk kadırga değil, atak | ye 4 ile teslim edilemez, öyle değil mi? İbrahim bey önüne bakarak ce- vap verdi: — Efendimiz, işe yarıyan ve Yâramıyan insanları 5 Ser epi iyi takdir buyururlar. Bu husi — söz düşmez, emi iz paşa asabi bir adamdı. — beyin padişahı elaltın- n tahrik ettiğini de biliyordu. rn çıkan rezaletlerin- den bir tanesine a vâkıf sile” isterim, şevketlim Sultan Beyazıdın Sila paşaya teveceikü vardı, Kaptan paşa bu aman beyi müşkül vaziyete dü- Müştü, — Anlat bakalım...! Sinan da du iğ süküt Mei bütün söyledikleri ni olduğu meyda- na çıkacak ve padişah yanında mahçup olacaktı, Muradı ordu ve donanmada istihdam etmenizi bilhassa şu nok- tadan muvafık görmem: Venedik- liler Akdenizin her tarafında kol budak salmışlardır. e Türklerle uzun senelerdenberi çarpışan ve daima da çarpışmağa | vesileler arıyan bu millete m) bir ka- mühim bir gemi kapta- ğil, nikâhlı karısıdır. O kızcağızı, yaptığın büyülerle ölüm döşeğine düşüren sen değil misin? Bu hak de yatakta deği bir kadından fe- nalık umulur Sultan m zıt İK kikati ie dinliyordu. — İkiniz de doğru söylüyorsu- nuz! Fakat, bu büyü: hikâyesi Caferin uydurduğu bir yalandır. Ona da bü yalanı Murat söylemiş. Dedi. Halbuki, büyüleri mey- dana — sihirbazı bir akşam mey- ikisini di Radyo 10 Haziran 934 Pazar ibul : 18,30-19,20 plâk neşriyâ- EE panele TE m mu- Si 2, 45 e operasından naklen operası ( istirahatler- — 12 radyo or- k, 14 plâk, bor: ası, 21,15 teganni, 21,35 Ezine 23,05 orkestra haberleri (470.2 m.) — 18,30 plâk, 19 i, Eli 20,05 musikili gan takımı Piyano keremi 21 m sikili bir popurri, 23 caz, 24 çiğan ta- kımı, Roma (420,8 — 18 teğannili konser, müsahabe ve plâk, 21,45 «San ar on maçına dair haberler, 23,25 d sikisi, 11 Hazi İstanbul : 18,30.) 19-19,30 önlemini musiki neşriyatı det, kemani Cev beyler, Vecihe, Be 21,20-21,30 ajans ve borsi 21,30-2 e stüdyo orke: Ea hafif mi siki ve Nİ (1414 m ns mu- aziran Pazartesi 9 fransizca ders, 19,30:21,20 Türk hafif — 18,15 n azşkladan 2330 kafekonser. Prağ (470,2 m.) — 18,10 tegi müsahabe, 18.45 keman konseri 1 To hi nca 0 pi 18,30 keri konser, 20 Dikti oilliğ Richard Straussun a çe kayal isimli opera” egannili bir tesadüf e EŞ şaya da söylei tmeaj dan Ma ibrahim bey, Mura: dın nikâhlı karısı güzel (üze ta) yı elinden alamayınca onu öl- dürmeye karar vermiş. | İbrahim bey susmu: | Padişah soğuk Mi mu- > ederek dinliy: ordu. çifliğine gitmiş.. Fakat, Mu- radın çiflikteki —— daha ka- balık oldu; n, Karaman be- yi buna cesaret Sen miyerek, gece yarısı çiliklen geri dönmüş. Ki- min rezaletleri ayuka çıktığını imdi anladınız mı, padişahım? ibrahim bey ayağa kalktı: . Mura- dı müdafaa etmekte haklıdır. Çün- kü, Muradın kapatmasına ze ko- yan, an değil, kendisid Sinan paşa hiddetinden la mizi san Padişah Karaman beyine elile işaret etti. ibrahim bey en kinaz dan çıkınca, Sinan denizi keki deryalı. tan af buyuruuz, padişahım di - Bu yaştan sonra bu im uğradıktan ve namusu için kalıbı- mı işe bir kahramanı düştü- bu çirkin vaziyetten kurtara- Beyani, İbrahim beye döndü: adıktan sonra, donanmanın ba-| şül uzakta idi, Çocuğun da ak Vardı. 22 muhtelif tedavi Eanyalarma dair, 22,55 son haberler, 23,15 caz takımı. > iri dahil olmayan memleketler: enli edi altı aylığı üç ylığı 1000 kuruşt tur. dres tebdili için. yirmi beş araş pul göndermek Hazım. 'n kaptanı öl ii ve aha lâyık ve müstahak olduğu! in Haydi, işine git! Yeni la ın nevâkisinın ikmaline ve ratla aralarının çok açık olduğunu anlıyorum.. Yakında Anadoluya gidecek. İstanbuldan yen ola- MAŞ eeresesirsen ip kalamam. Zaten Hersek (Arkası var) Zİ mamazlıktan başka bir şey yoktur.. Her akşam j bir hikâye | | m ayağa kalkarak 7 Gidliy orum! dedi. Fakat oda- da yalnızdı. Kendi kendisine söy- nki gitmek istedi- bir şey aeg 2 e air sizliğimlen dola söyle- mek hakkını kimdisinde bulaöeke tı, ne cesaretini, Zaten bunun asıl sebebi aranırsa kocası değil miy- di Şirin kalbini kemiren bir ihti- rasa terki nefs ediyordu. Bu'-ih- tiras ona hayatta mahrum kaldı- — izdivaçta bulamadığı sendeki ETE: etmiyordu. moktnndan ona karsı iz b. ku suru m aktı, Şimdi ni Şirini Vakıa aydan- beri el tı, Fakat Şirine karşı aşk ve merhamet eseri göstermiş“ ti. Bunda hem arzu, hem hürmet vardı, Bu adam şirinin hoşuna gi- diyordu ve ona emniyet telkin edi- yordu. Öğleden biraz sonraki vapura binince Büyükadaya gidebilir ve akşama da kolay kolay dönerdi, Kocası Ankarada, çol ür Şirin, sanki bir hal ile di. Dalgın bir halde ei har dar gitti. Vapurun kalkmasına si titrek ie yüzüne pudra sürü- Büy ükadayi geldi. ızla yerinden k kalktı iskelede birile böke İline öle — Şirin 7 iha, yek vapur Titredi, ismini söyliyen erkeğin yüzüne baktı. Derhal onu tanıdı. Hiç gülümsemeden, hayret için- de, biribirlerine bakıştılar, Erkek tekrar etti: — Şirin! Şirin tebessüm etmek istedi. Mırıldandı: — İstanbula mı gidiyorsunuz — Evet. Fakat vaz Kn yorlar, daha az hayretle aldi ye ii . Sana hâlâ böyle tek- imes sen diy e hitap edebilir a kadın âdeta sevinç ge bir le: Gidiyor Ki pek derin olmıyan fari »k güzel olan aşkını hatırlis! iş snr Delikanlı biraz kendi ha ından bahsetti, ilgin vaz Az geçmişti, ike bekârdı, Af içi rından bir İM elenmesi için 16 rar Fms Belki de nnesini etmek ii i KE seh, Şirin? Bana senden iler, Bir çocuğun olduğunu duydum. Bürada mı oturuyorsun? Şirin birdenbire sinirlenerek: — Hayır, dedi. Bir ahbabı zi“ yaret için geldim, Bakayım, bi: telefon edeyim. kalmamalı in, canım, e emer; EL Ebem işili eli Bü giderim. na die gör“ ei e düm. Şimdi eri esi lez has liye inizi Şirii ba kay bir'telefon edebilirim? — n gitme, Şirin! Bir parça ME imi Ne güzel bir ün. bana keridinden biraz bah- set, ka undan bahsetti. za el idi, y RL açmadı. — Hayatından memnun mus; sun Şirin? Evet, memnundu, pek mem- yi Yavaş yavaş yürüyorlardı. Eski siye Pele. Şirinin yüzü- liçi e iz iri se vireruk, Şirin! d nlardan ei rica Eyi — Sana karşı münasebetsizlik etmek fikrinde değilim, Şirin. Bunları hatırlayışım, zihnimde, kalbimde hep o eski halin ile yas şadığın e e ili; ben gideyim, Şirin! İki saat, onlar hiç farkmd: madan, yaşi Şirin, Zi a ol vapuril: r 'burdu, Şirin iskelede yalnız kalınca tereddüt içinde biraz dolaştı. Kah idi bi göz yaşlarile şişmişti. Dudak- | , şirin on şında, o | ları titriyordu. Bir adam kendisi. yirmi yaşında ike nlanmış- | ni her gün bekliyordu. Telefon ets lardı. O yaşta nasıl sevişmek ka-| mek 1, Onu seviyordu. Sı bil ise em öyle pek çok | vişiyorlardı. Fakat Şirinin bir kas sevmişlerdi. Fakat delikanlı her. | cası vardı, çocuğu vardı... cai, seciyesi zayıf, tembel idi. Şi- «Biliyo, lâyık ei cuğuna lâyık bir kadın olacak mıydı? Şirin tereddüt içinde >. kaç; adım daha attı, Fakat nihayet, kati bir karar ile iskelenin. bekles me salonuna girdi ve ilk gele. purla Çe la döndü. biribirlerini seçi bio Biribirlerine bal genç- Milk dis tn ği, ala, nat A ALP Rea i , ji İ İ iğ