o *İki tel saç kalmadı Yamak beee m Sahife 10 Bir sn o der a Le Gi ün Bir çayır,ki uzıyor göz alabildiğinel... İşte bu erir bu güzel çiftliğine Sabip olan: Erişmiş ömrü bir geçkin çağa Ak il hoş sözlü, nur yüzlü Ahmet ağal... Küpün yaşıyan Gir hayaldir Istanbul, Bir ses onlara der ki: Git, ap ara, bull Göreceksin orada e; özeli neler Samur gibi saçlar var, kar gibi sineler varl Cranın enini bir nurlu yüz ir, rekleri parçalar Ca ddesi gözü alır, kırı cennet bağıdır! Istanbul zevk yatağı, e as yatağıdır!. Bizim Ahmet ağa a düşünüyordu böy “Ahl... ral .n diyordu akşam, ii öğlel Çok uğraştı, nihayet karısını kandırdı, Kâr dolu bir ticaret işine inandırdı! Bir sabahtı; bakmadan hiç sağına, soluna, Düştü, trene binip, Eser yolunal.. Bizim köylü efendi taniıla gelince, ka maşmıştı, kapıldı bir sevince | Ahm Artık bindi sö kendini köyde ili Haş Düşündü, ka O ticare tatlılıkla kap: Kadın bu seyahatten anla: yar bir Bazı gün söylenirdi: “Hey gidi İatkibal” hey; 2 i, ğı delik geldi, a gözel bir ipe attı, Bazı gün düşünürdü: yo karılar var, ah sın kork: -. paralar 2? Bazı gün rahatlardı: n yaşında, Perihan, ah.. Perihan Hi Hikâye - -| Pa e bu ihtiyarlıkla, avrata söz satar mi?... “Hiç Istanbul karısı köylüy. atar mi “Şehirli Eçöeml arı avlar si ein “Adamın günahını almayım; tövbe olsun !... Bizim Ahmet ağanın ei “e kalpli karısı, Bir gece yatağından kalktı gece yarısı, Bir an kulak kesildi, bakmadı e e Günkü albakııla uyuya “Perihan, ,ah.. Perihan!.., iş ei “Ne istiyorsun?..,, diyı R sarsıp sordu, Ağa sayıklıyordu fakat gene eker an; “Perihan, ah.. Perihan!.. Perihan, ab.. Perihanl..,, —1— oca uyandı erkenden ertesi gi Ken Mz parça şaşkın, karı bir ee küskün! En nihayet söyledi hırsının sebebini, Kadın hiddetle dedi: “Sakı; n aldatma beni: Sonra birden Mieliz ln Eni e “Hiç bu ihtiyarlıkla mi? “Hiç nba ari Köylüye, gör da mi?.. “Şehirli yosmaları avlar şehirli tosı le günahını alayım, tövbe ai 5 Bir gündü.. Ahmet ağa kardan eve geli, Çok kötü bir hal gördü, aman, bu iştir... Hizme yaninda başka EE adam leri m kucaklaşıyorlar, hem koklaşıyor! rlardıl Biran Ahmet alm gözünü kan bürüdü, “Bu rezâlet!..,, diye, e yürüdü! Kan pm dedi: “Bu met gürle: olmazen Karısı cevap verdi: ni ni Za birazı “Perihan, ını oku, anlat: Nedir bu?... “Yarış atı “Perihan,, yazar mı bu mektu! bu?!..,, Kadın a koymadan m. yi zarf uzattı, Imzayı okuyunca ağani Öülrinde iller ei idiz mektup Istanbullu oynaştan geliyordul... 4 Şubat 1934 Köroğlunun yaşadığı yerlerde . Eğri Ali yere serildi, ağzından kan geliyordu | “Gözlerimi açınca onbaşının kesilen kotayı kapıp e iliğini gi gördüm!,, dörtnala, yetiştim ve bekledim. Mr beni arşıdan göründüler, m kiler doğ valttum e gelme- n diye bağır ndeki. ii iyi yillizimiyisi, bayka ırmes meseleyi anladım. si girdileri Yilan. Sks ütün soğukka ağımla hare. | yünden Satılmış «ğa vardı. ket ederek tam bin üzerime | adam, benim Eğri Aliyi vurduğu- fırlatıldığı saniye bir adım sağa | mu ve üstündeki külliyetli parayi çekildim. Biçak sol halin ald ı kendilerine söylemiş, dibinden vızlıyarak geçti, bütün gri Aliyi niye e diye beni hızile kapıya Mp aldı, pen başladılar, tehlikeyi atlattıktan sonra âzim : onu istediğim yerden vurmak iş- | ei smail Kemal beyden al emir alarak eşkiya takibine çık- kurşunda Eğri | tm... dedim. Aliyi e Artık yığıldığı Bundan soüva, bep beraber Eğri yerden kımıldamıyordu bile.. Ağ- | Alinin cesedine tik, Eskiden âdetti. Böyle iyala; iz ir köpükler geliyordu. ka pim bizimkilerden mülkü si üşt nı bir kaç ye- | du. Bu ii bir siri ucuna geçi- rinden bezekli li kendi. | rildikten so: yük caddelerde, ile uğraşamıyacak derecede hal. | arkada nlar a halde iz bırakmıştı amma ağabeyisinin se Eğri Alinin vaziyetini ve elimde silâhı gö- e kafası çen idi. ben f ka- bü suda yakalanan ma lak- pıdan fırlayıp kaçmı, ları biribirine me e şehre gönderdim. Bu in Eğri Alinin kardeşini ibo çıktım. İzi 1ra sesinden ve bizii epice İaştım. Kelleyi de üzden ürken yaylanı yanımda taşıyordum. Nihayet bir orkak lam ve kaşnyonlrd. köye geldim ki oranın muhtarın- pa , Eğri Ali çi vurdu | dan (100) lira istiyen Eğri Alinin ve İni kaçıyor imi verdiği mühlei. ün bitiyormuş, Karanlıkta k hepsi biri- hi a Eğri Âlinin kellesini gös- birlerinden korkuyor verince sevincinden gözleri ya- — Eğri Ali yal beni!. Ben | şardı, Bizi çok iyi ağırladı. Hatip değilim, diye bağrıyorlardı. tarın &vinde, yorgunluğun Hemen eve döndüm, Eğri Ali eyi biraz İz bike Bi daha ölmemişti.. Üstünü aradım.. Fazla parası ı. Paralar kar- deşimdedir, diyebildi... Ta ise altın saati ie onu aldi an a, ais ailadığım gibi biraz arüliie tada üz a Öyle ettik. Sabahleyin, vaka civar yay- anım lalardan da işidilmiş. Her taraf- tan ahali akın etmeğe başladı Ben Eğri Alinin elbiselerini giydim, si- peni ru fırsat bile: bay vi iğ ne şey mi olur?, asins elde ettiğim kel- leyi ümete teslim etmek pa- yesini nasil olür da başkasına ve Bilirim. Bu, benim için büyük Amerika reisicumhuru aynı zamanda kabine reisi vaziyetindedir. Reisicum! m hur şim birsarada resmini çektirmemişti, Geçen hafta ilk defa olarak bu suretle çektirdiği resmini dercediyoruz. diye ŞE nazırlarla im vakayı haber üzere ata atlayıp Sivrihi- sar eli tuttum. Bir müddel sonra, karşıdan sekiz müsellâh bunlai kada bir nevi kabak y a me içi pek meri Hem m. e gibi garip Bi Jemi dinin nas olan meyva makamında, böm'de ph 'nilebilir. 3 boşaltıldıktan son?4 ara k ii ii iile su doldu: run a8 suyu serin tuttuğundan assa iri çek rağbet görür, Kabaklardan üstleri bö aayik çok süslü testi haline nala; battâ evlerde vazo gibi saklananlar vardır. e nizi