Sahife 8 ? L Son yedi padişah (Ikinci Mahmut, Abdülmecit, Abdülâziz, Murat, Abdülhamit, Reşat, Vakideddin) devirlerinde Yazan: SULEYMAN Ablilamit Cicibebeğin elinde rovelveri görünce. liğinde © dünyaya gelmiş olan bir kızı, Uk viye sultan, on iki yaşlarında —— Şayir. zın feryatları vaktinde duyula- madı, a? min şu suretle de rivayet edili; i Ulviye kibrit kutusile irki ei birden ateş 1; annesi sırada diğer bir odada piyano ça! Il idi; ilk feryatları duyamadı. viye sultanın bu suretle cudunda hasıl olan yanıklar niha- yet ölümünü i. ede- rek kendisini külhana attı attığı haber verildi; hakiki sebep hakkında malümat silindi Abdülhamit vakadan ir oldu. Tahki- kat icra ederek hakikati öğrendi. Kızın validesine darıldığı gibi dikkatsizlikleri ve muhafazada ihmallerini anladığı nöbetçileri biribiri arkasından dairesinden ç İı ve nefyetti. Bu sırada Yu- nanlılarla hudut Ak çıkmış © Abdülhamidin yanan husus! dairesinden kalan yer Banyo dairesinin dışardan görünüş! kurtarmak mi ölümden maz. “dairesinde (ci- pek sevdiği on üç, on dört yaşlarında vii isminde bir Çerkes kızı r idi, © Abdülbemit bu Kisi sevimli bir da. Büyük bir ikbal ve hâkimiye- namzet görüldüğü için daha bu yaşta kendisini açi vi olu- yordu. Bir gün bu genç kız yanın- da iken padişah namaza durdu. O namaz kılarken kızcağız masa üs- tünde bulduğu bir rovelver ile da “Kapandı. Ulviye sultanın elbisesi ğu vakit Abdülhamidin beslediği bir vi — Yan; Diye hizli padişahın e . in öğrendikten sonra saray. — — Bir papagan kadar olama- 'dınız! Diye çıkıştığını saraylılar söy- lerlerdi. ; , Abdülhamidin bazı cariyeleri ei da yaktığı Ya ar bep olmuş kemi ike Yin sarayında tamirat ve”) tezyinat işleri hemen hiç eksik ol- mazdı.Adi Ele kullanı- lan bir cariye sarayda çalışmakta olan bir eri nakkaşa âşık olur; 5 bal nakkaş ile Bir çok defalar görü. şür. Nihayet gebe kaldığını anla- yınca cürmünün meydana çıkma- için il sonra e vee dışarıya fırlar. Külhana odun Ahdülhamit selâ lü. Kızın el hemen sy aldı; e da b bir daha odası ME n bu- Bu k kızcağızın bu harek: kietki bir Gi dalimile yapmış pin ol- AKŞAM me gün ee iümayunda şarkılı bir balet tertip Sai kalabalık ale için sul- tanların dairelerindeki oyun ta- kimlarından da kız istemişti iye sultanın cariyeleri; arma ar mea katini ce Ertesi e iki harem ağası pa- i n Zekiye sultana in > bir şeref idi! Mestiâlem için e! oka bile nail olmadığı böyle bir müjde ile biçare şir geliyordu? Gözde e ikbal Vi bir de çocuğu olursa valide “— sırasına girecekti! Zekiye sultan Mestiâlemin tu- vi DE e yeğ dü 1 ü 'ketti, Her halde kız biraz zaman son- ra çırağ edilerek evlendirildi. midin nazari şehzadelerin, alel dairele- rine kadar uzanırdı. Daha şehza- e (büyük iel) Di daii ider, gelir iken orada girmeyi isminde güzel bir , beğenmiş, mek- park, heryer kızı Ha- idi. ei elsi Ki, haber alın- ş — Biraderim i vermez imi idim, ki böyle uygunsuz bir harekette bulundu? Diye serzeniş ile iktifa eyle- Gi Vuslatseza hanımdan aldığı gön- lünü başkalarile eğlendirmeğe baktığı için hareminde kıskançlık yü ileri olniuş, nihayet Vuslat stiâlem) mutantan bir araba- ya bindirildi. Yanında atlı harem ağası olduğu halde saraya gön- mehdi ülyayı ildi, Âdet Bu da dört yolda da kemale gelince gün sürdü. Kız bu padişah kaşlarını yır bu değil, götürün bunu! Dedi, Kızcağız henüz ——— rek kalbinden vurulmuşa döndü. Her debdebeden âri bir halde ve bir harem ağası il Zeki. yes sultana Me edildi ğırıp çağırmağa, çırpınıp tepin- m başlar, ızın külhanın dehlizinde el- e ispirto dökerek kibritle tutuşturduğunu, vücudu yanmağa başlayınca dayanamadığını söyli- yenler de vardır. Feryatlarını nöbetçi kalfalar duyup yetişirler; fakat - cari; Memiş cem den çi- karmağa (mecburiyet iseyle- mişti. Abdülhamitte bu başka üniesi lere göz atma hevesi salin geç- geldikçe ie kızlar . ki medi, Kahroldu; Firm soldu; nihayet ölüm döşeğine dü; (Arkası 0 edebi romanı (Akşam)ın 6 Kânunusani 1934 Tefrika No; 31 zerinden kalın, karlı elbi 'emekte bol. bol konuşuruz! ami hemen asansöre af- ladı. masasi- üstü postayı buldu. Her sabah posta dokuz buçukta geli- yordu. Gazeteleri, mektupları.. Annesinin mektubunu ilk defa Eyrahke bahsetti > bakmasını ni, sonunu Kö ağriz bir ilâv. «Para için üzülmeni asla arzı etmem. Sönin için katlan am her mahrumiyet bana zevk vere- e — bil ve her arzunu ba- /avrum.» Nahayal çok sevdiği annesi- nin bu mektubundan pek mütehey- zn bei gözleri yaşardı. Kendi — Ah anneciğim, sen ne şef- katlisin! eş mırıldandı. Matmazel Dolli mektubunda bu sene yaklaşan yılbaşında beraber bul klarından acı acı şi- kâyet ediyordu. Nevhayal ondan ayrıldığnıa o kadar müteessir olmamıştı. Anne- sini çok özlemişti, fakat bu ka- yıl elinde büyüdüğü mazelin tahassürü kalbinde bulamiyordu. Genç mat- yer kız hafif bir kıyafetle öğ- le yemeğine indi. Kar ayni sükünetle yağıyordu. Yemek salonunda ılık ve kokulu ona da ila dedileı Madam Hübson hepi ey- vel atıldı: Yılbaşı gecesi için ak bir Şi ri on sekiz kişi olduk. Sizi alalım mı? Kocası izah etti: — Gene otelde,. Fakat tam yir- mi kişilik bir masamız olacak. gere aramızda eğlenceler yapa- ca ekilar de ısrar ediyorlardı 7 a ediniz matmazel, Eğ lenirsi Be ai başını eğdi: — O halde peel Alkışlarla kabul e! Onun ciddi, ağır di Mİ Küs tanıyordu. Yeni gelen yoktu. Her taraf dol- or muştu. Karlı dağlar, dumanlı deniyet âleminin bütün konfoı Tayyare Cemiyetine vereceğiniz ZEKAT v Tayyare, Hilâliahmer ve Hima- yeietfal le li arasında payi ylaşılacaktır. e e zik, birinci sınıf ye- 5 ve Pari konfor buraya Me si bir vakit şebri, şehir hayatını ıyordu. Dört Hi mütemadiyen yi Bir pi Gecesi Ümmmmaa Bürhan Gahit yor. Yemek mil rr yemekten a t çalıyor ve günde bir kaç sefer yapan Prag şimendiferi her geli le bu otel lere el her tarafından va- g taze eşya, çiçek, süs ve Seli getiriyordu. Nevhayal arti ada hiç ya- bancılık hissetmiyordu. Onun adı otelde emi — Matmazeldi. Tiki bayım otelde vakit geçi- ren kızı kim görse hürmetle tebessüm ediyor, selâmlıyordu. Nevhayal yemekten sonra ça- ya Tee misafirlerini beklemek odasından çıkmadı. İsti- Ti t etti, Otel Eer Km muh. tesadüf ve münasebetler genç kızın ruhunu gicıklıyor. Onun dai- ma iyi ve güzel şeyler, yüksek, ki- bar insanlar karşısında alâka du- yan kalbini harekete getiriyordu. men an küçük sa < amlem koltuklara EE Doktor ye çok nazik bir Kadına hürmete tabii bir ter- biye de vazife şeklinde alışan ml garp erkekleri gibi o da en imi kadın ahbaplarile bile lâü- bali riyal sade, düz, fakat çok samimi bir sokuluşla genç kı- zı meşgul ediyordu. Çaylarını içerken her şeyde: ord tarihten, modadan, > biyattan lar ve kı biribirleri inin seviyesinde ayni ka- ia iri insanlardan klan an- ıyarak dost olduklarına sevin- Gl pa Andre hemen bütün İs- husu: da becerdi iy ai Pek yük- sek m: eri kalıyor, aksi- yarda. Tal e yal) her bas bir âka ile hi ileri a doktoru —. içimde bırakıyordu. Saat yediyi geçiyordu. Nevhayal otellerine avdet eden misafirlerini hole kadar geçirdi. Madam Andre rr elini hara- retle m rica ın da pi a bizde içe- lim. Güme günü (Jenev) e ımece; — Doktor da eğildi. — Rica ederiz. — Teşekkür ederim. Memnu- niyetle! Ve lâpa Jâpa yağan karın als t mda elektrik foheslerini hizalıs erer İçeride orkestra başlamıştı. Erkek grupları büyük salonda — çalıyor, bazıları yanlardaki çi meme” briç, poker par- ii yorlardı. Neal Ni değişmek üze“ re odasma Ki Bu âlem mesi zevkli onun istediği gibi bir âlemdi. Fa- kat bu dağ ba: yı oteli bütün teşri- Fat kler bik bir inatla sap- lanan bir İngiliz sarayına benzi yordu. re var),