Temmuz 19 8 I 30 im a A Tarihi roman tefrikamız:93 BİZANSIN SON GÜNLERİ İSTANBUL'U! Pa Ayda (Armutluyda düşüni iki sadüf eseri olarak kurtuldum. Fakat, bir Fethinden sonra... : İskender Fahreddin ir dın elinden bir Ikinci tesadüfle rar Azrail'in pençesine düşebilirim. Ayda, daha, köve gl ilk günü, Armutlu" müd- det gan tükmin. et- mişti. ada, Avurduyırık'tan gizli orak bir kaç kövlü ile dost olacak, sonra, bunlardan birini er dırıp, ime Edirneye göndermeğe caktı. Ayda, ke: mdikendine, başından stüilei egr — İnsanın karar in te yapa- madığı hiç bir şey yoktur! diyor- du -Elverirki, verdiği karar, esaslı bir düşünce mahsulü olsun! (Ay li x Ml iki günde suya düşi ni mantıktan anlar bir adam mıy. Ayda, hali takiide bir insan Mind imiş gibi düşünüyordu. Ayda, ölümden, verdiği bir uştu? - Hayır.. Celladın keskin palasına boy- nunu uzatan bir iii belki, bir kaç kelimeden ibaret olan son O vasıyyeti Pane Halbuki, ANE cellada alelâde bir idam mahkümu sıfatile de teslim edilmiş değildi. Yunu bey, onun - bilâ kaydü kafasının koparılm şart - EE Giydi aniye- tine mağlup bir adam olmasaydı, Ayda'yı öldürmekte bir an bile tereddüt eder miydi? Cellât; “bu güzel kadının pembe beyaz vücudünü sevip okşamağa başlayınca, a bu fırsattan istifade etm Sırp Pre Sie Armutlu kövüne geldiğinin ikinci günü, çok doğru vah gam eniğiik ilâsına şa! sadüf eseri olarak e düşebi De şladı. Eski kanaatini değiştirmişti. ra ne olacağını tahmin eleğsiyaz: ui. Belki ölecek... Belki de kurtulacaktı.. ia kararlarla değil... bir tesadüfle! Za rmutlu kövünde Türk- lerin: “Evdeki hesap, çarşıya uy- mazl,, sözünü iyice bellemişti. Ayda, kanaatini niçi değiştir; irade ve cerbezesini neden etmişti Ee Fakat, Gine ren yda, bunun sebep lerini- “oeğN evel- kendisi * araştırdı. , Tezveren köyünden kaçtıkları geceyi... Ormanda sabahladıkları o meşüm ii hatırladı. Ki Celladın. palası altında bile masını emretmişti. kadın, o vahşi manzaralı anın içinde, baykuş ve çakal din işidirken, ayni zamanda da, hayatını borçlu olduğu cella- dın kolları arasında, bu dev cüs- seli adamın hayvaniyetini teskine çalışıyordu! Avurduyırık, Rrensese: — Artık ben ii kadar a çeri m see kız çoci getiri alim: işte o ala seni dei onu da vi kıtır keserim! Ayda, göğsünün üstünde bir ğ ılıp kalan bu lerini ellerile e mer ve gözlerini, gaçların se; asınd: atli boa dikmişti. Ayda, en tehlikeli zamanlarında bile, yıldız görünce ümide a Sırbistanda an t karşı- gözüne yıldız ilişen bir ar ve içine u kendi nefsinde de demi San Murat Kieag istilâ zaman Ayda küçük istilâ bir bo İçinde ll il kaleden gece yarısı kaçıyor- ardı. Yolda, nasılsa, Aydayı ii rdi. Ayda, saatlerce re dağlarda yila ailesini ara- mış, kurtlarla, vahşi hayvanlarla karşılaşmıştı. Hava bulutluydu. Gök yüzünde tek bir yıldız ik yoktu. Genç kızcağız, gecenin korkunç karan- lığında, ne En şaşırıp kalmıştı .. oAğlarken, sem inelli bulutların arasından gözüne par- lak bir yıldız ilişti. ve sevinerek 7 biri şu söyle, — m ce karanlığında yıldız ören insanlar, eğer düçar ol- dukları felâket ve musibeti ken- dilerine zevk edinmişlerse, ne acırım o ağ eşi gördükleri yıldız, ölünci dar onlara şaamet sit (Mabadi var) KARİ MEKTUPLARI İpek çorap belâsı! Yerli malları kullanmak ev z olmak eki bir hoş söz söylemek iste Bizde , ilin hanımlarımızın pek çoğunda garip bir zihniyet ri Medenileşmeği , Avrupalılaş- mağı elbise ile, tuvaletle, süsle ölçüyoruz, Bunun içindir ki büz ül halü vakti yerinde olan silelerdeki hanımlar medenileşmek, Avrupa- AP; keten çorap maziye 0. lira maaşlı bir adamın zevcesi bile ipek çorap giymeğe kalkıyor. Esasen bu mektubumu u da ipek sola bütçemde açtığı yaranın acısı ile yazıyorum. Bir koca için ipek çorabın ne büyük, ve elim bir yıkım olduğu- nu erbabı pek âlâ bilir? Bu zih- niyeti taşıyan hanımlarımıza av- latwalıyız ki medeniyet Avrupa- lılaşmak Oipek çorap giymek değildir! YA, MÜAİCMNA bütün. balkan 1 oraba büyük bir mücadele açmaları. afetine artık bir nihayet vermek zamanı gelmiştir bile.. Sülükçüler Geçenlerde Selim Sırrı” beyle doktorlar arasında ez Kiş iie kip Ben angi tarafın haklı, ie leri w— olduğuna dair bir sözlyecek. değilim. Ancak dok- torlarımız: ir ricam var. O da şu: Madem ki halkın sıhhati için Selim Sırrı beyin ağ bile oş görmi cede titiz davranıyorl. o halde her gün sokaklardan: — - Haniya sülük!.. ğıra bağıra geçen sülük- çülerin faaliyetine niçin EE ol- oksa sülük ymm. çi için faydalı bir tedavi mü? Bunun hikmeti nedir? Uzun zamandan beri hastayım. Geçenlerde çarpıntı için doktor- dan bir reçete aldım. Bu reçeteyi Karaköyde bir eczahane 70, bir eczahane 40, başka bir eczahane d türlü bu meseledeki sır ve hikmeti anlıya- madım. 35 kuruş nerede, 70 kuruş nerede Arada yarı yarıya . var?. Acaba bunun sebebi nedir? Doktor Hafız Cemal Gani maada her Di öğle- n .Saal -16) de İstanbulda Divan ei 118 umaral hususi (o kabinesinde hastalarını kabul eder. İstanbul: Tel. 2398 Dr. Ekrem Emin Dahili hastalıklar mütahassısı Dr. Mükerrem Emin Kulak, Boğaz, ARL mütahassısı Kadıköy, Söküryü parkı karşısı 82 hergün ikiden dörde kadar Telefon: Kadıköy 164 | | Bursada Tayyare ve sinema bini ası ayyare (o cemiyeti İstaribul şubesinden: Bursada yaptırılacak binanın münakasa müddeti bir hafta daha mize omüracaat edilmesi ilân ami ee em üman aranıy: Mi bir yazıhane full bilcümle fenni şartnam eleri tercü- meye mul ir tercüman talep olunmaktadır. Şimdilik 150 lira maaş ve sene nihayetinde asgari 3 ikramiye ( verilecektir lilerin rm osta kutusu 460 müracaatları Her akşam bir hikâye 2 Lulu, Mady, Bobotte: Üç e Ve, Bobatte,nin hemşire: Christiane: Zavallı bir kanbur! LİN ardık. vi pencere- bilin gözetlerdik. de dört kişi idik, onlar da Ort. Arkadaşlarını üç genç kızı ara- larında Re Bense, o se da, büyi aşkın hüsi uğramıştım. Yeni bölek bir “hazla münasebet tesini ayar ağ ristiane'nin okavalyesi oldum. Hem, şayet ben bu ei kârlığı yapmasaydım, arkadaşlarım eğlen- celerinden mahrum kalacaklardı : Zira, Bobotte, hem yanında olmaksızın gezmeğe gitmezdi. Kendinin kavalyesi olup da Christiane'nin olmasın na da razı değildi. Bedbaht Christiane! Öyle a dikişler dikiyormuş vr ucube hımhımdı da... Fakat, ne iyi ahlâkı nie Sanki çirkin vücudu, istilâ etmiş; ona zulmederek (görünmesine mani Christiyanel.. o Öteki kızları hep küçük isimlerile çağır- dığımız halde, Mem nin ismini küçültmeğe, ecişbücüş hâle getirmeğe hiç cesaret eya duk. Çünkü bu ecişbücüş mahlükun ecişbücüşletilecek bir yer kalma- mıştı. irmi idi. Üstelik, kat pazar “ şehrin büyük e ne: “Dah yerlerine girerek, nihayet, kendi- mizi Garpık aynalar mağarası'nın kapısında bulduk. ristiane bile: — Haydi! Haydi! Buraya - dedi. e daldık. Birkaç basamaktan indik. Kalabalık değildi. Sade bir asker müşteri bizim gibi buraya düşmüştü. Dışarının müt- iş gürültüsüne mukabil, “mağara,, pek sessizdi. “Mağara,, nın m ları ayna kaplıydı. Hepside bir başka türlü çarpık oaynalardı; insanı ayrı bir tarda acaipleştiriyorlardı. Kiminle bir liyor- aynaların a ayi kahkabalrla gülüyor- bu du. Lulu, dini bukadar çirkin samed için, ellerile gözlerini kapat u. Hele, kavalyesi, Mady'yi, aynalar önünde zorla a ece âsabi oy- zın ee ye ii bakı- O da aynalar önünden geçi- yordu. Fakat, sessiz, sakin ciddi... Hepimizin gayrı tabiileşti- ğimiz bu mağarada, o da gayrı tabiilikten kurtulmuştu. Tendürüst Mady de < 6 gözlerini açıyordu. rengi soluktu. Hayrete ve şaşkınlığa düştüğü anlaşılıyordu. Birdenbire, ölduğu yerde do- nakaldı. Gözleri, m birine Ga Aynı aynaya ben de Ahi Serabın, mucizenin böyle- ES. ğ Hayal 1 sini hiç görmemiştim. Galatı rüyetin ls m da nl fersa idi hristiane' baktığı aj m bei, se ii Bedenim uzamış, ni nl Yanımda ise, mlı bir gençkız Gataidi. ahin bozduğu ayna, bir daha bozarak, âli aslisine getiriyordu: Nakısın nakısa hasılı darbı zait olduğu ibi. ard cığılık çığlığa hay- — Bobettel Bobette! Gel bak... Bobette, gözlerinde kahkaha- lardan mütahassıl yaşlar, koştu. Lulu ile Madyde yaklaştılar. Neşe- erinin i kaim oldu. Christiane, kımıldamıyordu. Elini tuttum. Bobette, onu kucakla öptü. Sürüklemek istedi. — Gel, Christiane! Gel, kuzum. Christiane, kardeşini usulla itti. Yalancı güzelliği yanında, öteki üç kızm yalancı çirkinliğini sey- rediyordu. Gel, icicimi Gel, kardeşim... Gel... Nihayet, onu, aynanın karşısın- dan koparabildik. Ve, üç kız, Christiane'yi eee garkettiler, o aha , hepimiz fazla serili Niheyet, el dudaklarında tekrar belirdi. ie artık, «sık, essizce * dağıldı; şüphesiz, o mevzun ve endamlı; genç kızi ilan Ah, eğer, Talih isteseydi . “VaN ütercim mmananaasasaz, İstanbul 4; cü İcra memurluğundan: Açık artırma ile parâya çevrilecek gayrı menkulün ne olduğu: Bir eğme hanenin temamı. Gay enkulün bulunduğu mevki male BE numarası: öy kurbağli dere 3 üncü sokak ii olunan kıymet: 2687 lira50 kı ge mi yalılacağı, yer, gün saat İst. 4 ümcü icra dairesinde 31-7930 iresinin müay, rasında her kesin görebilmesi ein. ARILAR İlânda yazı olanlardan fazla malümat almak iste yenler, . işbu meye dosya (o numarasıyle müracaat etmelidir. 2 — Arttırmaya iştirak için yukarda zılı kıymetin yüzde « 7> teminat güslrilci :ektir. memüriyetimize u sicillile sabit olmr an tap yan ipotekli alacaklılarla diğer alâka sici cilile sabit edişi ei bedelinin paylaşı Be m hariç kalırlaş erilen nü3 artırmaya iş hel temamen kabul etmiş ad ve itibar olunurlar. Üstümde bırakılan gayrı menkulün be- deli a verilmi e li menkul ikinci bir ma ile Li ve bedel Rap ve Siiri ann > zde beş faiz © ia zararlar ayrıca hükme hacet maksizın emriyek ir N alcı ç alıcı tie el e ve ii mi- atta kalka b ani birinci veya ikinci ; olmasına ve gayri menkule teâlluk eden kanuni bak ve satışm tarzına güre diğer şal rurma 2 incir 1 inci ar e şartnamesi ü ve ilân terilen ii dairesinde satılacağı ilân o iblniümnni kn Gökte iyelik te ekmi al