6 Tem muz 1930 Seyahat mektupları: —— Suriye'de Abâdaylar (— Kabadayılar ) Paris" arı “abâd nasıl m Berut, hi s'in apaşları, ay; lari öyle me day > ( kelimesi, aziran İstanbul'un külhanbeyleri, Bakü'nun “koçu,,- eşhursa, Beran da BALAĞR, onra, Misir abilere Zagiii Paşanın bir ğa bizde: mişiz. mektubünu gördüm: İzzetli Efendim a diye e başliy or. , biz o almişız, , Onlar e ab» ver külâh gil- Abâdayların bellibaşlı meşgalesi inzibatı nisvandır. Yani, bir kad ının gün ötekinin begi abâdaylık, müslümanlara has değil... suratını yalnız Hristi- urunlarını tiyan aylar, camileri, müslü- man mahallelerini filân yağm ire ahle kasabasının nasıl yağmi adığını idip görmek hâlâ kabil aya ördüm Kali” Abâdayların Ör marifeti var: Güvercin yetiştirmek ve döğüş- türme' aza, ra yüz güver. cininiz vari benim yüz. sizin- nin 1Z kileri ğe GA OY ben de benim karışıyor. İyi ye yeti kendi kileri. İki küme, yerlerine dönüyo: Benim havada işmiş güvercinler, İ ŞEHİR HABERLERİ) İthalât, ihracat Beş aylık ihracat ithalâttan 4,5 milyon fazla Son yapılan gümrük istatistik- lerine göre mayısta memleketimize 12 ye 904 bin 127 liralık Mi olmuştur. İhraçat miktarı on 893 bin 290 liradır. ilmi nisan ayında ithalât daha A İthalat gittikçe azalmaktadır. Nisan ayına naza- ihracat mil 0 senesinin on lira ilk beş ihraca- Mtina bankası tekrar işe Piyasada Atina bankasının tek- rar faaliyete geçeceği söylenmek- tedir. sağa — ape > alâkadar olmadığı anlaşılmıştır. Geri verilecek.. 1 hazirandan beri şekerden alınan muamele vergisi Hariçten (o gelen ndan itibaren alınan erler sahiplerine geri verilecektir, şekerlerden air İzmir tüccarı Müskirat inhisarının lâğvı isteniyor İzmir ticaret ve sanayi odası geçen gün mi kongresini akdetmiştir. o İçtimada bağcılık, şarapçılık, bağcılara kredi ve kü- kürt potas gibi mevadı iptidaiye temini meselesi mevzuubahis ol- muştur. Bu meselelerin müzakeresi es- nasında tahmil ve tahliye ücretleri- nin indirilmesi vapur navlonlarının tenzili ve müskirat inhisarının lâgvı talep edilmiştir. Kongre bu talep- ” ağ iri ia ai be a karar ve: Kon Bu sene fiatler yarı yarıya düşük Bursa 1 — Bu sene koza fiat- leri pek düşüktür. Alınan malü- göre fiatlerin daha ziyade — muhtemeldir. kozanın ii 60 ilâ sada ia arasındadır. miktar eçen seneki fiatlerin hemen yarısıdır. Diğer vilâyetlerde koza fiatleri daha ziyade düşüktür. Bu sene Avrupa fiatleri de düşüktür. Buna sepep imalâtın zlığı ve muamelenin mahdut olmasıdır. Bursada fiatlerin vi piyasa- lara göre iyi olması yerli fabri- kaların bulunmasındandır. Yerli er olmasa bu e m Ger olmıyor. Hi i geçen sene bu miktar on buçuk on bir kilo- dan alınabiliyordu. AKŞAM Yevmi, Siyasi gazete olmuş, sizin 80. Demek 20 gü- vercin kârdayım. Siz, bana mü- racaat ediyorsunuz. Yirmi esir ü inizi şu kadar paraya İşte güvercin aslı bu. Fakat, bu adarlan “ayöi: m gözü ızdı mı davranıyor çift e beyciklerine şükredin... Pek uslu akıllı şeylermiş e ei e Nü ) İDAREHANE — Acımusluk sokağı EE adresi: “Akşam, İstanbul, Telefon :yazı İşleri için :İst: 1686 Telefon: idare işleri için: ,,1 1434 Gönderilen yazılar sahibine iade edilmez ABONE ÜCRETLERİ & için: seneliği 1700. altı aylığı 1600; Güç aylığı 900 kuruştur. Gazetemiz ilânlardan mes'uliyet kabul etmez, sefer 8 — Ruzuhızır: 61 Tramvaylar Eyipten başka yapılacak yeni tramvay hatları Eyip ve Haliç halkının iie tramvay inşası için e nete v ik fır müfe ettişi Hakkı Şinasi pasay a müracaat ettikleri yazılmıştı Haber aldığımıza göre bu hu- susta nafıa vekâletine de müra- caat Since yap nereli mani Unka- bilir e edilerek yık- tırılması Eman: ün için tabsi aramaktadır. ahsisat (bulursa Eyip tramvay hattının geçeceği yerlerin tesviyesi rae ek ray konmağa at için ii YAY ke fine sahi edilecektir. Şel renki bu hatla Beye Dae Unkapanı ve Maçka - Ee hata rının Ya düşün ebaşı akape hattı Eyip hattından daha kolay inşa edilebilecektir. açka hattına gelince, emanet esasen hattın güzergâh ını şirketle beraber tayi Bu hat yapacak küçük mik- lâktan sonra ray konabilir. Yangın yerleri Emanet yeniden sokaklar açaca Yangın yerlerinde bir kısı şim. arsalar arasından gidip geliyorlardı. d sa sahip- arsalarını Ni ape E eri ngın yene Kin ar meselesile uğraşmağ; Di ee olan yerlerde bol a karar vermi Kanlı kavak suyu Bazı semtlerde kanlı kavak suyu yerine sucuların adi su sattıkları görülüyor. Kanlı kavak suyu: fıçılarına o menbalar. her dolduruluşunda o günün tari- hi yazılacaktır. Bu suretle hilenin önü alınmış olacaktır. ır. Leyli mekteplerde yemek Maarif vekâleti, talebenin sıh- hati için leyli mekteplerde yemek- lere daha fazla dikkat edilmesini bildirmiştir. Tesir çırpıda || Hastalık! Elbiseler, Tr giydiğimiz şeyler tıpkı bizim gibi bir takım gözü ile bakac içinde de veremlilere, tifolulara, mefluçlara, kanserlilere pek âlâ tesadüf edebilir. Faraza beyaz yazlık elbiseler, beyaz Pb ei lekeli hümma pek taammüm etmiş bir hastalıktır. Lekeli hümmaya karşı, maş doktorları, leke sabunları, enzin ve sair ilâçlar kullanırlar. “Siyahi âcivert kumaşla Kr cilt hastalıklarına uğ; Bu hastalığa tutulan kirden havı dökülür lamağa başlar. Ki hastalığı, yanii fında, ceketlerin ( dirseklerinde olur.. Cilt hastalığına tutulan kumaş- ları sirkeli su ile silerler amma , bu ilâcın kuvvetli bir tesiri yoktur. se kumaşlar, ipekli çoraplar, lâstikli ser pisi “ sinir gevşemesi Bu kumaşların "sinirleri bir pa gev- şedi m bollaştıkça bollaşırlar , gayri i il eyi gev- şekliğine İd hiç bir deva ve ilâç yoktu, İpekli pr Eeee siye rüm de pek fazladır. Vere: d daki çorap uzun bir çizgi halinde ş.. İşte veremin ilk emaresi. Yazlık beyaz hasır şapkalarda, kanotyelerde San hai ğı çok ibat yapa Son günlerde sıcaklar fazla- laşınca kumaşlar gün sı tutuluyorlar. o Kumaşlarda güneş çarpması renk yE başlar. Meselâ Kii lığa siyah salli pr olu: Boyası kuvvetli kırmızı kadın şa mur yağını urla; olmıyan bazı pkaları da yağ- nca ili basura tutu- Hikmet Feridun Er Biçki ve dikiş mekt epleri hususi dikiş mekteplerinin tedri- satile fazla alâkadar olacaktır. Maarif emaneti bu mekteplerin esi ir birer müfetti der tti, dikiş noksanları maarif emanetine bil- direceklerdir. Tefrika No:113 ama Haşmetlü para hazretleri... Üçüncü kısım — m ya, görüşmek için. sizi hazılamak için; yi ağ dim etmek için. İçi- nize çöl ma elemi sakın belli etm görücellini iniz, a . Siz Jan'ın hayalini — Zavallı kardeşim, bu dere- Gl mi - eldi? t, Jan harap bir dir. Yalnız zekâsı yerinde. sındakinin bakışlarından kalbini oki — Me şey y belli etmem. man dikkat edi etmeyin, ona — Buna artık eminim, sizi lâzım evelden haberdar dı, halde- Karşı- hiç bir fakat etmem — Jan hastalığının vahametini bilmiyor mı ii — Bilmi gibi davranıyor, fakat bilmediğine emin değilim. — Neden? — Onun gibi akıllı bir kadın ölüme mahküm alduğunu anla- mıştır. — Peki neden saklıyor 3 ümitlendirmek i Bu h Easy ez ğer Mei nına oturdu, yüzünü meri çe içine alıp 1. mağa başladı.. Lazarin, kabiliyeti olduğu ka- dar Jan'ı severdi. Onunla hiç bir geçmişi yoktu. ORaul'un hıçkırık- ları teessürünü arttırdı, o da ağla- mağa başladı. Biraz sonra eniştesinin ellerini bala munis bir sesle: iz de metin olun kardeşim, dedi. ilkeli bir şey çıkmaz, hastalığın önüne geçmeğe baka- ım, — Maalesef geçemiyoruz. — Ne malüm? — Her şey yapıldı... kaldı. — Ben doktor değilim; amma Jan nefes aldıkça ümidimi kese- Tıp âciz mem. — İnşallah iyileşir. — Ben iyileşeceğine eminim. Elverir ki, aililer metanet- lerini muhafaza etsinler. Bundan a etmeğe gay- ret sarfedece — Siz ümidinizi nasıl kestiniz? > vize Jan'ın nü — Yav biraz ma rek... — Ben saldın Paris e dei re sıralarda Jan'ın pek hal: ğun söylüyordunuz. Beğ iz gittikten beş on gün sonra eli ve iztiraplar başladı. Gecelerce kâbus içinde yaşadı... doktoru çağırdınız — En iy e doktorlar geldi. Konsultasyon yaptırdım.. — Ne dediler — Hastalığı teşhis edemediler. — mi be s5 hastalik. Gün emi e soldu, bir deri bir kemik kaldı... Artık yaşayan Jan'in iskeleti... Lazarin Raul'un gene ağlama- sına meydan vermemek için sordu: — Şimdi kim ıyor? — Doktor Maksim Jiro. — Bu da kim — Jan'ın çok itimat ettiği bir ktor. e e — Sir. de itimat be mısınız? . Bir kere doktor, sonra lari kardeş gibi seviyor. Daha evlenmeden evvel tanışı- yorlarmış. yanından ayrılmıyor, canla başi yorulmadan, bıkmadan, dan İk Doktordan bak tediyorsunuz. — Onu nekadar Gece gündüz Jan'ın la, usanma- — ne o heyecanlı methetsem azdır. — Evet amma yaptığı tedavi fayda vermemiş ki.. — Çaresizlik (karşısında ne yapsın? iğsi yapacağı ber er medyunu şükranıi Herhâlde Se derin bir gefkat ve muhabbetle bekliyor. Bir hiz- metçisi var, Jan > eşsin diye canını vermeğe hazı — Ne iyi. — İyi tabii, Jan'ı tanıyan herkes ona ma taya eder. öne Röne'den bah- im N ” ( Bitmedi )