27 Mayıs 1930 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

27 Mayıs 1930 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

27 Mayıs 1930 İN N > AN — Doğrusu ben in daki ki kadaşığa inanırım. erkekle bir kadının arasın- edikodudan yı Yer ve isim e el ve küberasından bir zatın ziya- yi idi. mekte enfes şaraplar var- dı. Ki enildi... Yemeği. ortasında, orta yaşlı züppe- biri, iskemlenin üzerinde kalıp gibi kaldı Yanındaki hanım sordu — Ne oldunuz? lerimizden Sesi #itreyerek cevap verdi. — Üzerime fenalık geldi. — Yok ıcanım. — Muhakkak... Felce oğra- m ze telâş dinin dım, sağ bacağıma inme indi. Kadın korktu, fakat beyin kırmızı yanakları endişesini teskin etti : — Nerden anladınız ? — Yarım saattir sağ baca- Şımı avuçlayıp siktiğim hal- de bir şey hissetmiyorum. Hanımefendi güldü: — Öyleyse telâş etmeyin, yarım <sadttir “kendinizin değil, lertyorsunuz ve 'ben hissediyo- r benim “bacağımı sıkış- um. on sene evlilikten sonra.. Söz arasında Çatmak İyi bir. a ei amma ve- lâkin olmıyanı da vardır: “Bilya çatmak; gibi. İyi olanı da vardır: Yağlı kapıya çatmak gibi. İyilik ve ianakdanda aa Ga olan çatmi zi ardır : çatm: wvetli salaş çüteali E nenni iradi çatmak gibi. Fakat şuphesiz iyi olan bir çatma vardı” ci oda Şehremane- ti ne çatmak Askere nal Silâh çat! Öfke- lenmesi lâzım gelen bir adama nasıl: Kaş ii Çat gölüne yi Çat! denilirse, Gazeteciye ece: Emanete çat! denir. mel bavulu, (o bekçinin davulu varsa, emanetin de ancak; Savul'u vardır. Yaveranı hazreti şehriyari ca- kasını mevrus her acize indirdik- leri yumruktan sonra ağızlarında doksan dokuz“s,li | bir sandı Yayalar s sol edilir, otolar kontrol edilir, esnafa rol edilir; r Ne ir Ee el edenler stan - bul güllük Süral, denir, gelgelelim bu mavaller sırtımızda ödenir. Diyorlar ki sana o acizdir, acze caka h hem elhak. sez gel Tak- eek ber yel b ak... k kazma, elde kalem, önde yağmur çamur zgâr biraz sis zluk mu, alı size beş on yol, otomobil, araba- lar başka kol, tr: lar 7 sol... Diyorlardı açılacak bir ha- vuz, aşar bataklardan geçmek için, kör bir fener kılavuz, çek- tiğimiz akici tarif edilemez ki, sonsuz. Dedik yahu, yüz amele, bu iş için kâfidir, on beş günde olup Dedilerki Ta Ri var, beş amele kğtidir gazeteci mahlu- kundan elam Hesap Ne bir senede beş — Bu sefer kadırilar bacaklarını saklıyorlar. — Bacaklarını da ını gösterirler yahu?.. Sen ne gözü doymaz adamsın! — Bunda kızacak ne var ?... dilini: havalanıyorum. Hava almağa an ai bir ie m İyi ve il bir kızdı. ir gün ban mefendi a hin efendi sini ne bi kadın vücudu görmedim. EKita ap Salomon'un kağ Levi has- talandı. Salam: — Bana bir e kitap yetir, dedi. Salalığı. kütüpaneye gitti bir in istedi. Kitapçı, bir tevrat ayır, dedi, arkadaşım o adli ağır basta değil. ua: suru Gelin, kaynana, damat dediko- yi Tedi erden biri: i melek alnız < — si kaynanam gibi bir kadındır, dedi. bir kusuru vardır. Bu kusuruda olmasa gül gibi geçineceğiz. — Bu kusuru nedir? gi kta karınızı döğdüğü- oka nüz için 10 lira elli kuruş cezayı nakti redeliniz lisi nedir — Temaşa vergisi. rel veremiyordu. Muhatabı': — Se nin için yapılacak bir iş var, dedi: İntihar eki Öteki baş salladı — İşte buna imkân yol Öyleyse sen ahlâksızsın ta merbut olmak, haya- Teselli sde | Tehdit er haykırdı: Reis maznuna sireni İ ı koca genç şeförün yüzün- ölürsem?.. — Yi bir ıda üç 'kişiyi | den si ediyorlar. Nihayet e —. n büktü öldürmüşsün, halâ din muhaf- | hanımefendi: — Beni vüliceslir silmez. | fefe var diyorsun. — Bana bak, dedi, eğer bbir —Benim gibi kadına. düşemezsin. — Elbette var efendim, altı | va er a ip 1âf söylersen, hiz — Hayata Gi memnun olmak ahlâksızlık mıdır — Hayata neden merbutsun? Evli misin? — Hayır, hayır... Bekâr oldu- ğum için hayata merbutum ya... Kal Pp Amerikalı e a ei — Teselli ediyorsun. kişiyi öldürebilirdim. etçiyi kov: dini doktora mua amele, üz beş memur, mühen Müşkil pesent, sabi! gri anla- | değil, her iş için böyle gayret | Doktor baktı isler ne alar? On beş üne yüz | yışsız, palavracı dediler adımıza, pp emanet. Tet i — Hiç bir şeyiniz yok, dedi. İç i â Bilhassa kalbiniz çok sağlam. amele işletilse kâr ikâlu | Turing kulup yetişti imdadıma olaydır, bir gün lanır şikâyet. Söz anlayan, bu işl | Bir mü dis bir baş lü akat bir gün alkıllanı Sep layan nerede? Emaneti: celilemiz, | sürü sürü amı yele; Bu ne ia Amin! deyin, zira: Bi rdır ol kafacığının doğrusunda gitti, para | vallah hayret, ne hami le?. ! hikâyet... Temmeti bitti fakat meydan bitmedi. Söz dinlese, yalnız çok için | İzzetoğlu Amerikali dudak bük tü: ni bii sağlam olacak, ha- EM onu hiç bir işte kullan- madım.

Bu sayıdan diğer sayfalar: