25 Mart 1930 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

Gstünde... güzel bir delikanlı ile öpüşen Kerimeyi gördü... Hemem kapıyı kapayıp gitti. Ertesi gün Celile Kerime'ye sordur — Dün öpüştüğün güzel genç nişanlınmı idi? — Hayır nışanlım çok daha gü- zeldir, o gördüğün mışanlımın bir arkadaşı idi. Felsefe Feleğin çenberinden geçip kırdığı koz bini aşmış bir kadın, oğlunun ahlaksızlığını görühce: 'azıklar olsun, dedi, namuslu * Vâ-Nü çya iki aydır, Avrupa emrazı akliye — bastanelerinden birinden âşk mektupları geliyor. Oradaki -bir deli “ Vâ-Nü , ya Aşık olmuş... Bizim arkadaş, bu mektupları heyecanla — okuyor... Bir gün: — Yahu, dedik, insan hiç de- Tinin mektubuna ehemmiyet ve- rir mi? * Vâ'Nü ,, kizdıi: — Hastabakıcılardan yazmadığı ne malüm !, Doğru, bu da bir tesellidir! Çam... Hem geçkin, hem de li Bey güzeldi... O çirkin hanımla tam dört dafa dansetti. Beşinci teklifte kadın Şaştı: —Lütfediyorsunuz efendim... —Ne yapayım, karım genç ve güzellerle dansetmeme müsa- ade etmiyor. “Pot Genç. şairlerimizdendi. -Amma intişar etmiş tek mısrar yoktu. Bir gece, bir hanımefendiye: — Benim şürlerim vefatımdan #onra intişar edecektir, dedi. Manımefendi kemali nezaketle: — Yakında ekurum inşallah! Celile kapıyı açtı ve kanapenin | Halime bir bakta insaf et biraz, Veter haftalarca bu ettiğin naz | Seni her görüşte o penbe beyaz, Yüzüne hep dalıp dalıp giderim ! Bir gece hkalıp giderim! Bir mahalledeyiz, evimiz yakın, Evine bir gece davet et çapkın / Sana yükolurum zannetme sakın, Çok değil, bir gece kalıp giderim ! Köylerde Abmet bey, Ahmet bey'n kar- sı Ayşe hanım ve ahpapları Meh- met bey . sacayaktılar. — Ahmet evden çıktı mi, Mehmet hemen yatağa girerdi... ve böyle geçinip gidiyorlardı. Günün - birinde Ahmet öldü. Bir sene sonra Ayşe Mehmede vardı. İzdivaçlarının ilk ayları pek neşeli geçti, fakat sonra sonra Ayşe surat etmeğe başladı. gün Mehmet sordu: — Nen var, neden müteessirsin? Ayşe içini çekti: — Rahmetli kocam hatırma geldi, sağ olup bu saadetimizi görseydi kimbilir ne kadar mesut olurdu? Tedavi Ti doktor, kolkola gidiyorlardı. “Yanlarından bir kadın geçti. Biri selâm verdi, Öteki sordu: — Hastalarından biri mi? — Şöyle böyle... Yanağında çıkan bir çıbanı tedavi ettim. — Ne yaptın? — Piyano çalmasını menettim. — Anlamadım, yanaktaki çe banla piyanonun ne münasebeti var? — Çıbanla yok amma benimle ır, hanım benim üstümdeki apartımanda oturuyor. Basit Şayanı — hayretl. — Demek ömründe kumarda kaybetmedin? — Hayır — Bunun bir çaresi de var demek, kuzum bana da öğret. — Çok basit; kumar oynama. Tamam Çocuk taşı kaptı, salladı, sab Attı. .vin camı sangır şungur kırıldı. Bir kadın göründü: — Seni piçkurusu senil.. Babane söyleyim de görürsun senl.. Çocuk güldü: — Tam adamını buldun... Ba bam camcıdır bel Daktilo Ne oluyor ne bu ses Neden bu kadar heves ? Başım tuttu artık kes, Yazma bırak daktilo ! Bu kadar inat niye? İstemem seni diye. Vurmasan bir teviye, Şırak şirak daktilo ! Görüştük : Beyaz yüzlü ! Konuştuk: Tatlı 1 Bakıştık : Güzel gözlü! Nede kıvrak daktilo ! Düşundüm gündüz gece, Anlatayım gizlic Yaşamak ölüm bence Senden irak daktilo ! Her şeyi şimdi sana, Söyledim yana yana... Almaz mısın yanına, T Beni çırak daktilo ? — Yapmayın beyfendi, hanımefendiyi çağırırım... — | — Peki amma hanımefendi, neden kocanızdan ayrılmak istiyorsunuz? : a Z— Hanımefendiyi “Çağıracak olduktan sonra seni çağırmazdım — Evliyiz de ondanl yavruml