Akşam 27 Teşrinisani 1929 Ingılızler bülonemlükla Almanlarla yarış yııpıyorlar İDRİS EFENDInın tetkikatı: « R 101 işaretli li balonun mukavemet tecrübeleri muvaffakıyetle neticelendi R. 101 işaretli balonun yolculara mahsus salonu İngilizler — Almanların — “ Graf | Zeplin, kabili sevk balonuna rakip | olmak üzere ahiren iki bi kabili sevk balon inşa etmişler- idi. Bunlardan (R 101) işaretlisi mukavemet tecrübesi olmak üzere bir seyahat icra etmiştir. RI0l bu seyahatte Skoçya, İrlanda üzerinde ve İrlanda denizi afakında gezmiştir. Bu seyahatte dünyanın en büyük sefinci hava- iyesi olan (R 101) deki yolcular transatlantikte seyahat eder gibi rahat elmişlerdir. Yapılan mukavemet tecrübesi seyahatinden İngiliz sefinci hava- iyesinin Bahri Mubitin üzerinde sefer edebileceği ve devri âlem seyahati yapabileceği anlaşılmıştır. R. 101 Bedfordshire dahilinde Cardingtondaki (İngiliz beylik se- faini havaiye inşaatı tezgâhlarında yapılmıştır. “R 101 ,, 100 yolcuyu - taşıye cak bir kabiliyette isede şimdiki makinelerile ancak 52 yolcu taşı- yabilecekti Şimdiki makineleri petrol kul- danmayıp ocak — vefti kullandı ından mahrukatı fazla hamule teşkil ettiğinden alabileceği yol- cunun miktarını azaltmakta ve lâ- kin diğer taraftan yangın tehlike- sini külliyen bertaraf eylemektedir. İleride bu makinenin yerine hafif Diesel sistemi motör konu- lacaktır. Petrol kullanmıyan - ilk sefinei havaiye * R 101 Bir güzellik kraliçesi Avustralya kraliçesi intihar mı etti, yoksa cinayete kurban mı gitti ? Avustralya hükümati müttehi- desini teşkil eden hükümetlerden (Kuinsland) 1n güzellik kraliçesi- 'nin esrarengiz bir surette intihar Bu intihar mühim bir siyasi hadise şeklini almıştır. Sidneyde tertip olunan son gü- zellik müsabakasında - birincil kız kazanmış ve kendisine “ Ku- insland misi, unvani verilmişti. Bu muvaffakıyet üzerine Mis Barkleye muhtelif tiyatro ve filim kumpanyaları — tarafından - vazife teklif olunmuştur. Güzel kız şimdiye kadar artist- lik ile iştigal etmediğini behane ederek bu telkdiflerin cümlesini reddetmiş ve Brisbane şehrinde bir avukatın yanına kâtip olarak girmiştir. Bir müddet sonra güzellik kra- liçesinin istifa ettiği şayi olmuş- ftur. Bundan az sonra da kraliçe O. Conor namında maruf. bir avukatın yazıhanesinde istriknin ile zehirlenerek ölmüştür. Meseleye derhal zabıta ve ad- liye vazı'yet etmişse de sonradan tahkikat tatil edilmiştir. Efkârı umümiye — güzellik — kraliçe: ölümünün esbabı gizli kalmasın- dan sinirlendiğinden — meseleye hökümet var'iyet etmiştir. — Mis Dulçi Barkley Tahkikat hâkimi teşrii nin on dokuzunda âli mahkeme- nin' huzuruna çıkarak tahkikata devamdan) menedilmesinin esba- bını izah edecektir. » dir. | tarafına taze hava veriyor. Bu İngiliz kabili sevk balonunun amudi hava cereyanlarına karşı mukavemeti (Graf Zeplin)e nisbet- le daha ziyade isede buna muka- bil makineleri ve şekline nazaran “kuvvet yumurtası, denilen altın- daki vagonlar daha ziyade ağırdır Yolcu salonları geniş ye ral tır. “R101,, alominium haf ağaç ve bez gibi ağır olmyan mevaddan inşa edilmiş olmasına rağmen transatlantikler derece- sinde sağlamdır. Bilhassa- elektrikli matfağı ti — kemmeldir. Batohâ yolcular 200 'dem irtifamdaki bağlama dir indeki asansör ile yorlar. Sefinci havaiyenin bur- nundaki menfezler balonun her Afganistandâ Nadir Hanın Katli şayjası doğru değil Delhiden 20 teşrinisani tarihile | Royter ajansına şu telgraf deri Afganistan krahı Nadir | Hanın katlolunduğuna dair bazı | şayıalar deveran ediyor. Lâkin bu rivayetlerin doğru olmadığı zannolunuyor. Hindistan hüküme- tine bu bapta malümat gelme- miştir. Londradaki — Efgan — sefaretine | kralın hayatına sui kast yapıldı gına dair malümat gelmemi Şimdi ki Kral / balkın fevkalâde teveccühünü kazanmış olduğundan hayatına kast yapılmasına ihtimal verilmiyor. (Son telgraflar bu haberi kati surette tekzip etmiştir. | Şah Veli Han Efganistan Kralı Nadir Hanın biraderi Ceneral Şah Veli Han$ Efganistamn Londra sefiri tayin olunmuştur. Veli Han 46 yaşında olup 20 senedenberi Efgan ordu- | sunda hizmet edidiyor. Rütbesi Ceneraldır. Kâbilin zabtı ve Kral- lığın gasıbi Saka oğlunun esaretile neticelenen son harekâtı askeriyeyi | Şah Veli Han idare etmişti. Mumaileyh İngilizçe de konu- şuyor. | Siyah gözleri ve siyah saçları ve | mütenasip kametile AHRET var mı? yok mu? Ruh, bedensiz yaşar mı? Cebimdeki kutuda 42 kibrit bulunduğunu ben bile bilmiyordun. Bunu, medium nasıl bildi? Hülâsa İspirtizman d da, şayam hayrot dünün ötesinden be vi p mab deler sizdırıyor. Kak bini 130 attınyor; cebinde annculrin bir monüllle bakka'dan — alde ğniz bir kibrit yaz, di yerinde dür: gn Küit katusu mü çıkarın, İçinde A2 kibrit. vardır. Onları Mihaniki — bir hareketle, elimi cüppemin iç ce- bine soktum. Bütün nazarlar dailerine tevec- Umumi içinde, elimi dışarı çıkar- halde, dım ki, cüppe — gşekll iç cebinde, hakikaten de bir | mendil ile ibrit kutusu var. Bu mendili, valide hediye et- mişti. Bunu, hayatımda daha ilk defa olarak gördüğüm medium kadın nereden biliyordu? Nasıl bilebilirdi? Kibrit kutusunun muhteviyatını elime boşalttım. Ve saydım. Hakikaten 42. İşte, bunu, bütün bu olup bitenlerden daha harikulâde bul- düm. Zira, alelmutat, kutularda elli adet kibrit bulunur. Benim sekiz adet kibrit istihlâk ettiğimi | medium nasıl haber almışti? Bir türlü aklım ermiyordu. Bunu, nabzın 130 atmasından da hari- kulade buluyordum. — İdris Efendi! İdris Efendi! Kibritlerden bir tanesini çak! Kutuda yalnız 41 kibrit kalsın. Kibritlerden birini çaktım. O esnada, yanımda oturan cc- nebi genç kızla göz göze geldik. len bir nadirei hilkat idi. O da, büyük bir alâka ile dailerine bakıyordu. Nazarlarında, bir tecessüs ve me- rak ifadesi var Bu esnada, Savni Beyefendinin mühtez ve lerzenak sesini işittim ve kendime geldim: — Tahammül edemiyorum! Ta- hammül edemiyorum. Hele kibrit yandı. büsbütün - fenalaştım. Bu madamın öyle — sabit nazarlarla gözlerimin içine bakmasına ve üyle azap çeker gibi bir hal almasına tahammül edemiyorum. Aman, şunun yüzüne bir şey Gerçi, zevahirde fesi siyah ve külbanbeyi biçimi — idi, lâfla ka- badayılık satardı amma, muhallebi çocuğu olduğunu derhal belli etti Yüzüne şapkasının peçesini örttüğümüz garip madde, gene, dışarıya, bozulmadan ci Apti Efendi: — İstersen seni dışarı çıkara- hm oğlum... Üstüne fenalık filân gelmesin! - deç — Hayır, hayır... Merak ediyo- rum. Burada kalacağım. Ancak, yüzüne bir örtü örtün. Bakışla- Tına tahammül edemiyorum. — Acaba, bunda bir mahzur yok mudur ? £ diye biri sordu. Medium kadın, erkek / sesile cevap verdi — Yoktur | Peçeyle örtün ! Masanın - üzerinde bir kadın şapkası duruyordu. Sadri Macit Bey — Ayte Tümlani aei Ti da duruyor. Onun tülünü gene kendi yüzüne örtün. - dedi Kadının — yüzüne — tülü örttük. Buna rağmen, ağzından gene o müt- biş maddeden bir koca parça çıktı ve tülden beri geçti. Doğ- rusu bu halile daha korkunç o muştu. Fakat, zihnimi bir şey kurca- lıyordu. Şapka giydiğine nazaran, bu kadın , ecnebi bir kadınmış demek? Peki amma, ne erkek sesile ne güzel türkçe konuşuyor- dü. (Arkası yarın) Açık muhabere: Mektupla ve telefonla ve bizzat matbaayı ziyaret ederek hakkımda teveccüh ve alâka gösteren kar kirama beyanı tesekkür ederim. Kasımpaşadaki deniz matbaasında çalışan mürettip efendinin zarif mektubunu maalesef zayi eyledi ğimden ve sinnimin hafızama iras eylediği arıza ile ismini unuttu- iumdan kendisini cevapsız bırak- mak mecburiyeti elimesinde ka- hiyorum. Pangaltı kişesinden mek- tup atan Mümtaz Beyin de davetini kabul edemiyeceğim. Zira bizzat mediumluğum yoktur. işte.. İdris