Gümrük müdüriyeti, nesi eylül, teşrinievvel, teşrinisani aylarındaki — ihracatımızın aylık istatistiklerile gene 1928 senesine ait umumi / senelik istatistiklerin bir kısmını neşretti. 1928 eylül ayında ithalâtımız 19 milyon 248,141 liraya baliğ oldu. Halbuki 1927 eylülünde ithalât yekünu 17 milyon 217 bin lira idi. Diğer taraftan 1927 senesi eylül ayında 9 milyon küsur lira iken 1928 senesi aynı ayda 13 milyon 860 bin liraya çıkmıştır. Demek oluyor. ki aynı ayında ithalât 2 milyon Jira artmış, ilratatımız ise 4 milyon kadar artmıştır. Bu suretle tica- Tet muvazenemizde açık 2,5 mil- yön azalınıştır. San dört senenin Eylül ayların- da ticaret muvazenemiz şudur: İthallt — İhmcat vene Tira 'Tra 1925 eylül 19,747,271 19,354,923 1926 , — 20,458,852 18,728,386 1927 , — 17287071 — 9,387,599 1928 , 19.248.141 13,860,303 1927 senesinin ilk 9 ayında Abracat mikdarı 103.277.985 lira iken, 1928 senesi ilk dokuz ayın- da 111.218.739 lira olmuştur . Demek ki 1927 senesine naza- tan, ilk 9 ayda 1928 senesinde ficaret müvazenemiz 10 milyon lira artmıştır. İthalâtımız, aym aylar zarfında 1927 senesi 161.913.070 1928 senesi 159.771.266 muştur. Harici ticaretimiz. mem- leketlere nazaran şu şekildedir: İtalya, 5,595,317 lira Amerika 4,512,809 ,, Fransa 4,456,622 ,, Almanya 4,236,287 ,, İngiltere 2,981,070 . Belçika 1461,388 , Çeköslovakya — 1,415,259 ,, Rusya 1,764,577 ,, İtalya, 1925 “senesinden birinciliği muhafaza ediyor. Amerika, ilk defa olarak ikinci gelmiştir. Fransa ve Almanya kendi sıralarım muhafaza ediyor- lar. İngiltere ikinci düşmüştür. Badem ve fındık İspanya türk mallarına rekabet ediyor Berlindeki türk ticaret odası İspanya ile aramızdaki ticari mü- nasebat hakkında şu tetkiki yap- maştır: İspanya, üzüm, “incir, fındık, eeviz, badenı, portakal, limon gibi bir çok meyvalar istihsal eylemesi “ dolayısile memleketimizin ihracat lıhıılnd/ı ehemmiyetli bir rakibi bulunmaktadır. Bilhassa İspanya fındıkları ile incirleri ve bir dere- ceye kadar İspanya üzümleri Türk mallarına rekabet etmektedi İspanyada badem — ağaçlarının işgal ettikleri saha 155000 hektar olup istihsal merkezi bilhassa Endlüstür. Mahsul 850000 kental olup kaymeti umumiyesi 9000000 poçetadır. İspanya bademlerinin bağlıca alıcıları Amerika,İngiltere 've Arjantindir. İspanyanın fındık hahçeleri 12000 hektar vüsatin- dedir. Mahsulün miktarı 264000 kental kıymeti 25000000 peçet: dır. Başlıca istihsal merkezi Ta- Tagona eyaletidir. dereceye | 1928 se- | Cihan iktisadiyatı Nev York borsasındaki panik - Maden fiatleri düşüyor, yün çıkıyor Nev York esham borsasında, €n sağlam kumpanyalarla mües- seselerinki de dahil olduğu halde esham ve tahvilâtta iki hafta evel başlıyan tenezzül hâlâ de- vam ediyor. Evelki haftaki müt- hiş sukuttan sonra vaziyetin had devri geçmiş olduğu zannolün- muştu. Halbuki buhran geçme- miştir. Bir defa başlamış olan sukut hareketi kısa fasılalarla bir çiğ gibi yuvarlanıp duruyor. 7 teşrinievelde Nev York bor: sasında üç saat içinde 6,000,000 adet esham ve tahvilât, sahibini değiştirmiştir. Piyasaya - külliyetli miktarda arzolunan Amerikanın en sağlam eshamı bile yeniden düşmüştür. Meselâ demiryollar eshamı yeniden 10 dolardan fazla kaybetmişti Eshamın, piyasanın sukutundan dolayı kaymetlerinden kaybettik- leri on beş milyar dolara, yani 30 milyon liraya baliğ olmuştur. Bankalar — fiatlerin — sukutunu men'etmek için bu defa da mü- dahale ve müzaherette bulunma- mışlardır. zaman — satıcılara adeta çılğınlık gelmiştir. Bunlar | teklif olunan her kangi fiati kabul ediyorlardı. Nev York barsasımı bu sukutu Avrupa ve bahusus Londra borsasıma fena tesir etmiş ve burada da esham fiatlerinin inmesine sebep olmuştur. Yalnız İngiliz devlet eshamı mütcessir olmamıştır. Nev York borsasındaki mütevali sukutlardan | dolayı kı ütün cihan iktisadiyatının çekeceği tahmin olunuyor. bu - sukutlardan — dolayı mahvolan - sermaye — Amerikada perakende - ticaretin ruhu olan taksitle ve kredi ile satışın müs- tenit olduğu sermayedir: Bu büyük sermayenin mahvol- mast Amerikanın ve Amerikahla- Koza mahsulu Yunanistanda istihsalât bu sene fazladır Berlin konsolosumuz yunanista- 'mın koza mahsulu hakkında ticar ret borsasına bir rapor gönder- miştir. Bu raporun en mühim kısımları şudur: Bu sene yunanistanda 450,000 kilogram koza istihsal edilecektir. Bunların 300,000/ kilosy beyaz 150,000 kilosu ise sarı kozadır. / Geçen seneye nisbetle istihsa- İâtta fazlalık vardır. Fiat kila başına 53-56 drahmi olup müsait- Yunan kozaları bilhassa İtalya ve Fransaya satılmaktadır. n Oturdukları mahalle zın satm almak küdretini sarsmış olacaktır. Amerikanm iştira kud- retile bütün dünya alâkadardır. Amerikalı seyyahların gittiği en azak memleketler Bile bundan mütcessir olacaktır: Çünkü seyyab azalacaktır. Cihan maden piyasa- sında bakır ve kalay | düşüyor Cihan maden piyasası düşkün- dür, alıcı azdır. Nev York borsa- sındaki sukutLondra bakır piya- sasına fena tesir etmiştir. Ame- rikan — elektrik — kartelinin, son vaziyet üzerine ihracat fiatlerini indireceği Londrada bekleniyor. Londrada elektrik teli fiati yeni- den bir bucuk ingliz lirası düş- müştür Şimdi 82 İngiliz lirasındadı Standart Bakır 60 lira 7 6 pense inmiştir ki geçen senenin sonlarındanberi bu kadar düştüğü vaki değildir. Kalay fiatlerini tutmak için yapılan teşebbüslerden bir fayda hasıl / olmadığından yeniden 3 İngliz lirası 5 tenzzül ederek rekor düşük fi olan 178 İngiliz lirasına inmiştir. —| Çinko — piyasası da — muamele | azaldığından — gevşektir. -Avrupa ki in istihasali tahdit etme- vağmen Eylülde cihan çinko istihsalâtı 133,115 tona baliğ ol- muştur ki vasati günde 4437 ton demektir. Halbuki geçen Ağn tosta 4397 ve Temmuzda 4388 ton idi. | Yün piyasası Avustralyada Brisbanede yün fiati sekiz ecnebi memleket na- mına satın almak - için rakabet mevcut — olduğundan — yükselmiş ve piyasaya arzolunan bütün mal satılmışt İthalât, ihracat Bir hafta zarfında gelen ve sevkedilen mallar Son istatistiklere göre teşrini- evelin birinci haftasında şehrimize Anadoludan şu mıktar mal gel- lay, 116 ton ce- viz, 331 ton fasulya, 7 ton fındık, 1123 ton mısır, 50 ton nohut, 6Ö ton mercimek. Aynı müddet zarfında limanı- mızdan — ecnebi memleketlerine sevkedilen - maddelerin cins ve mıktarı şunlardır: 40 sandık afiyon 662 balye tiftik, 688 balya yapağı 374 dane av derisi.. AHRE var mı? yok mu? Ruh, bedensiz yaşar mı? l-loı:reye tükürmek bizi zımnen istiskaldir. Burada namaz kılınıyor. İdris- Etendi , ressamımız. Ce- mal Nadir. Bey tarafından resmi- nin yapılması bir mahzur. gör- memiştir . Usta- » eski devir- ait totograli- diği vesikaları da ayrıca meşrede- ceğiz. Ülk iki tetrikanın hülâsası Kürs Biandi, AHRET VARNI YOK MUP saaline cavap: venliği eemıda, pek çok kimseleri kızdırması muhtemel - bu: Tandğımu. söyliyor. "Mamafih, kim - is- stin, kendisinc ve- itiraz vecek müskit ve mukni cevatim vardır. akalıan değirmende” ağartma: ar. Kitedi Gavip bir macara geçirmeseymiş, bugün lettayla bir iskatçı, bir kayyum, bir İ hayıli baydi vir mahalle ima: nt olacakmış, — Garip hadise- dedikleri güllür : Süleymüniye — medrese içinde dört kirli ve — perişan serili düran; ve; su yüzü görme nileşmiş tabtaların ötesine mış mülevves - elbisnler, ürde eşya ile hakiki bir benaiyen bir höerede otur. sarmm çömeklerinden 1218 Mollayı Hafaa pi tamrinyapı — yo Didan bir. ses Celâllenerek haykırdım: — Kim 0? Alâeddin Molla, tecvit dersinin ine- kapılmış; ve, odaya olan müdahalenin Hülâ kalka- hariçten vaki farkına varmamıştı. leyle tekrarliyordu: — Hakk! Hakk! Kapı aralığından, ayar ses, bir daha: — Tuuf Tuul - de Büsbütün celâllendim. Kendisini henüz göremediği fakat suiniyet sahibi medreseni- şinlerden biri olduğunu kuvvei karine ile tahmin eylediğim bu mütecavizi, kafları tam mahreç- lerinden çıkarıp ayınları çatlata- rak şöylece azarladımı — Behey münafık, Behey fa- sidd, behey Iâini bidint Biz Hakk diyoruz, sen tum diyorsun! Alâ- eddin Mola ile halimizde- ta'yibe ve itaba lâyık ne var? Aaramızda mubarek müshaf dürüyor. Başını uzat da içeriye bakl Çömezin hıfzım pişiriyorum. Dışarda bir kahkaha - işitildi; sonra, kapıya bir tekme indi; kanat, ardına kadar açıldı; içeriye, yirmi beş otuz. yaşlarında , kara Galoşlarını çıkarl kaytan biyıklı, sakalsız, alyanaklı, tıknazca, setre pantollu, dalfes, (yani sarıksız ) bir adam girdi; kaloş kunduralarını” gicirdatarak , iki adımda, höcrenin artasında durdu. Karmına bastıra bastıra, bir saraylı halayık kahkahası attı. Kahkahasının vrek yerinde gülcesini - Bödenlire — hezerek, çehresindeki / tebessüm ifadesini hemen değiştirdi. Suratını buruş- turdu. Dilini çıkardı. . Gözlerin: içeriye doğru sakil Bir şekilde şaşılattı. Birkaç — saniye kadar o vaziyette durdu. Bu adamı, önceden — tamırdım. Adı Hilmi Beydi. Esbak maarif Müsteşarlarından velinimetim, se- bebi devletim Avni Paşa merhu- mun Direklerarasındaki konağında postu serniş, oturur. kalkar; veli- nimetzadem ve sütbiraderim Savni | Beyfendiye dalkavukluk ederdi. Zıpır, çapkın, külbaninin biri idi. İşte “gene zıpırlıklarından - birini yapıyordu:. Gözlerinin - şaşılığını muhafaza etmekle beraben gayrı, ağdına soktu; kötü ki kerih kerih hınzir taklidi yapt Ne zaman böyle yapsa, sütbi- raderim paşazade Savni Beye- fendi gülmekten kırılırdı. Fakat, hınzir taklidi, medresede maküs bir tesir bıraktı: Bu — manzaradan, bu ani çehre tahavvüllerinden, ve bilhas- sa, bu kerih sadadan korkan Alâeddin Molla, - kisvei ilmiyesine rağmen, - (sigarı sinnine mebni) - avaz avaz ve cırtlak cırtlak ağla- mağa başladı. S KNN galrokari Beile eden ve gürültüyü duyup da höc- renin kapısına üşüşüşen mollalar- da, hinzir sesini işidince: (arkası var) Tashih Tefrikanın ilk sayısında bazı tertip sehivleri olmuştur. - İtizarla tashih edi irinci sütunun karkıncı - satı- rındaki hadis: “Utlib ül'ilme ve- Tev bi's Sin,, olacak, İkinci sütunun on ikinci satı- rındaki / karışık ibare : “Bugün taşımakta, okunacak. Aynı sütunun otuz dokuzuncu satırında : “müttefikler topliyor,, suretinde tashih edilecek. Ed'dai: İdris