30 Mayıs 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4
Akgam Nakıli : Muharrem Feyzi İşte Şarlo rü'etasiyle — birukte tesis eylediği bu teşkilâtın idaresi ve nazareti altında * Altına hü cum , ve “Şirk - Canbazhane,, - filimlerini ikmal etmiş ve aymı | teşkilâtin altında " City Ligdats,, “Şehrin ışıkları., filmini vücuda getirmeğe sarfı gayret eylemiş Şarlonun Japonyalı uşağı Şarlonun bayatında gayet mü- him rol icra eden bir adam var- dır: Japonyalı Koto. Bu adam Şarlonun âdeta oda uşağıdır. Şarlo on seneden fazla bir zamandanberi Kotoya - fev- kalâde itimat ediyor. Koto — dahi — Şarlonun uşağı rolunu son derecede mükemmel ölarak icra edegelmiştir. Koto sabahleyin — Şarlonın — yanında bulunur. Öyleyin gene yanındadır. | Akşamlayın da Şarlonun ctrafın dadır. Şarlo nerde ise bu Japon- yalı da orada bulunur. Koto gayet zeki bir şarklı olup efendisi Şarlonun bütün arzularımı gözlerinden okur. Şarlonun ne gibi müşkül bir işi var ise Koto bunun çarei ballini bulur. Kotonun elinden ber şey gelir. Holivut ta bu Japonyal rarengiz nüfuz “ve kuvvetini bil- miyen yoktar. Şarlo ile yapılacak bir müşkül işi olanlar daima bu esrarengiz şarklının tavassutuna müracaat Cederek — müşküllerini hallederler. Rejisör Stemberg Meşhur rejisörlerdn Josef von Stemberg dahi Japonyalının lo Üzerindeki esrareng iztesirini pek iyi takdir edenlerden biri idi. Jesef von Stemberg anasıl Viyanalı dar. Güzel bir tahsil gören bu Avus- kuryalı çok genç yaşında Amerikaya gelmiş ve ilk işi fılm sanayüne adi bir vazife ile intisap etmek olmuştur. Evvelâ Nevyorkta Metro- Golduvin müessesesinde filim kes- mek vazifesiyle çalışmıştır. Sonra dın Holivutta bir filim müessesesi- ve ikinci fotografçı olarak gir - mişt Lâkin gayet cevval ve haris olan bu adam yerinde oturamı- yor idi. Fevkalâde yükselmek istiyor idi. İşte bu ihtirasın sev- kiyle kendi. başına bir filim çe- virmek hevesine düşmüş ve o zamana kadar çalışarak arttırmış olduğu dört bin doları bu. uğur- da sarfetmiştir. Stenberg filminin mevzuunu kendisi icat etmiş ve kendisi, iç bi eden REKLÂYM ÜcRe'fi Tefrika Nomerusu ; 27 ir müessese ile mukavele yap- mamıştır. Stenberg filminin aktör ve ak- | trislerini açıkta olan dan ucuz. tedarük İntihap eylediği oynncular hal katen san'atının ehli idiler. Bun- Artur. ve etmişti ia Hallevar idi. ır müahharan Holivutta '€n ziyade aranılan erbabi ihtisas- tan yani meşhur komik tiplerden biri olmuştur. Hallevar ise müaharan Şarlo ile birlikte “Altuna hücum, filiminde çalışmıştır. Bu san'atkâr- lar Sternbergin filiminin gayet mükemmel olmasını temin etmiştir «Avcının halâsı» irdi; Sternbergin — vücuda gi | filim “Avcınım halâsı,, idi. Los Angeles limanının tabit (kulis)leri önünde olmuştur. Bu filimde bir tarak makinesi- nin denizin dibinden çamuru alarak atmak ameliyesindeki ahenktar hareketi, sefaletten güneşe doğru iltica etmeğe çalışan ve sonradan tekrar sefaletin içine şiddetle düşen tabakai beşeriye için bir remiz teşkil ediyor idi. Filim hitam bulur ve hakikaten mükem- mel olur. Lâkin bunu almağa talip bir müssese çıkmaz. Stermberg bir çok yerlere müracaat eder. Fakat bir türlü müşterisi bulunmaz. Stermbergin elinde bir kaç yüz dolardan başka para da kalmamış idi. Aklına Koto gelir. Bu İspanyalı adam olduğu kadar başkalarının vücuda getirdiği sanatkârane eserlerin de takdirkârı olduğunu biliyor idi. Fakat Şarloya filimi göstermek bir mesele idi. Sternberp bir fırsat bulup Kotoyn görmüş ve elindeki son serveti olan bir kaç yüz dolarlık bankonotu uzatarak demiştir. ki: (Mabadı var) Muharriri: Kayga çıkması bekleniyorı a) . Lâkin, hiç de netice büyle olmadı. Birdenbire, içeriye Feyzi girdi. Delirmiş gibi idi Çok şükür ki, buna meydan kalmanıştı. Ahmet bey, hayatta anha minha müstakil bir erkek olduğunu, surata yapiştırılan bir fokat şiddetile Hacı Beye de, İısmen babasına da ihtar etmiş bulunuyordu. İşte, aksi ihtiyarın geyrek sakallı çenesi, hâlâ hid- detle titreyordu. Herif, verecek cevabin sert olması için hazırlanıyor. gibi idi. Karşısında Ahmet ise, her söze mütezayit bir şiddetle mükabele etmek özere hazırlan- | mış bir vakar ile granit gibi idi Ha şimdi, ha şimdi, ha şimdi, neredeyse kıyametler kopacaktı. Beyza — hamımefendi, — neticede Ahmedin galebe çalacağına, Hacı Beyin azametinin bir sabun kö- püğü gibi söneceğine, iskambilden yapılma Cev — gibi — yıkılacağına emindi. Lâkin, tahmini, doğru çıkmadı; başka, bambaşka bir hadise zuhur | etti: m efendinin teyzesile ve ingilizlerle muahede Vekâlet Ticaret odalarımızın fikrini “sordu İngiltere hükümetleri arasında bir ticaret muahedesi yapılacaktır. Bu muahede - için İngiltere., Hükümeti hükümetimize Murü; İktisat Vekâleti bu muahedeye derci lâzım gelen ve ticaret haya- tımızı alâkadar eden maddelerin le iş'arını ticaret odalarına bildirmişti. İzmir Ticaret odası, bu m hedeye derci lâzım gelen ma: leri tespit etmiş ve Vekâlete dermiştir . İktisadiyatımızı alâkadar eden | pek mühim meseleler Ticaret odası tarafından tespit olunmuştur. Türkiye tarafından SiNEMASI Bu akşamdan itibaren yaz ın:kvıimi fiatlerini tatbik ede- cçektir. Localar: 200 kuruş Hususi Koltuklar: 50 kuruş Duhuliye ve balkon 25 » SİMEMA- ı== MAJIK SINDA : saat 21,30 da musabaka neti- cesinde kaymettar ikramiyelerin tevzüi münasebetile terlip edi- len BÜYÜK SUVARE de : LİAN HEDE V. GAYDAROF ve ŞARL VANEL tarafından temsil olunan ; BEYAZ ESİRE nam süperfilin iraa eililecektür, Yeni Duyduğum gibi Myharriri ; Münir Tevfik Münir “tevfik Bbeyin, yukarıki sername ile bir hikâye külliyati intişar etmişlir. Cidden içli, özlü il 'tarzda yazılan bu eseri karilerimize tavsıye ederiz. İstanbul icra dairesinden 929 senei maliyesi ibtidasında hesabat umumiyenin senci cedideye devri dolayisile Haziranın birinci cumartesi ve ikinci pazar günleri dairemiz muhasebe şubesince tah- silât ve tediyat muamelesi bizza- HUMMAYI MURZAĞİ - ISITMA . KANSIZLIK — Zafiyet ve Kuwvetsizlik halâfında KINYUM'!LABARAK Kam hazım, dafli humma ve küvvet garabini tatimal ediniz.| Yemekten evvel ve ya sonra bir ükör kadehi, Eczanelerdö üt » Malson L. FRERE (€ Vaklanı & Ciej rüre yapılamayacağı ilân olunur. isafirlerile birlikte oturdukları | salonun kapısı, birdenbire, ardına. kadar açıldı. yria Kapının eşiğinde, çirkin, esmer, karakuru, kısa boylu, sinirli bir 'adam göründü. Başından müthiş bir vak'a geç- miş gibi, hızlı hizli soluyordu. Sağ gözü ve sağ yanağı, muannit bir tikle, mütemadi surette seyi- yordu. Yumruğunu, iztırap resme- den birhareketle başına gütürdi Sanki, bu suretle, beyninin için- deki dumanı dağıtmak - istiyor- muşcasına, alnından ter siliyormuş gibi bir jest yaptı. Bütün başlar ona döndü. Yeni gelinin vaziyeti öyle ha- ile engiz idi ki, bir an içindi hattâ Hacı Beyin bile hiddeti geçirtti; Ahmedi bile kendisile meşgul etti. Rutubetli Zade, sordu: Yarın akşamdan itibaren yaz mevsimi için Localara 155 kuruş - umumi duhuliyeye 30 kusuş fiatlerini tatbik ve senenin en ziyade rağbet ve muvaffakiyet görmüş filimleri irae edecektir. Bu akşamdan itibaren EMiI, YANiNG8S in şahtemsili ŞEHVET KURBANI KUVVETLİ METRO- GÖLDWYX - MAYER PİLMLERİ pek yakında gelecek 19 şevesi filmlerinin ünvanlarını bildireceklerdir. kadar görülenlerin en, muazzamı» YALNL 1930 ÜPER FİLMLER ! GİLDERT - DÖLORES DEL. RİYO * RAMON NO- ŞANEY- I YRD - LİLE DAMİTA - RA> R - BUSTE (Malek )- NİLS ASTOR MARSELLİN DEY * ERNEST TORENS KUĞAN - MARİYOK DEVİS - . ve salre KONRAD NAA olanlandır : SİSTROM - ERNEST LÜBİÇ - KLARANS BRAVN KRİSTYANSEN - CORC HİL- HARY BOMON - TAK FEYDER VAN DAYK - SAM VÜD TOD BRAVNİNG - VİLYAM NAYT v gülnçlü İKi kamlık HOLROÇ komedileri, mümessilleri - ÇARLİÇEZ - MAKS DAVİDSON -STAN LOREL - OLİVER HARDİ - YE: Dİ ÇAPKINLAR. Takikati Süyleyiniz ve hiç Bir müessesenim e bütüni bu Yevalile melik olduğuna ve nede sinema âleminin dalım fevkalâde METRO- GOLDWYE: MAYER şirketiyle kiyas elilmiyareğini kabul ediniz. Telgraf: Metrofilms - İstabul. - Adres : 900, İstiklâl caddesi, Misir Hanı Xo B Telofon : Beyoğlu 858. VALAS BİRY Devlet demiryolları ve limanları umumi idaresinden: 1 — HaydarPaşa limanında sığlık kısmında oturmuş ve harap bir halde bulunmuş üç mavna ile duba müzayede suretile satılacaktır. 2 — Müzayede 20/6/929 tarihinde saat 15 te Haydarpaşada İşlet - me Müdürlüğünce kapalı zarf usulile yapılacaktır. Talip olanlar (100) lira teminat akçesile birlikte teklif mektuplarını müzayede tarih ve saatine kadar İşletme Müdürlüğüne tevdi etmeli - | dirler. 3 — Duba ile mavnaların tarihi ihaleden itibaren otuz gün zarfında gerek cer edilmek ve gerekse parçalanarak malzemesi alınmak sure- tile Rıhtim deniz ve kara mıntakalarından kaldırılmış bulunması ve bu hususa ait bilcümle rusum ve tekâlifin tediyesi ve bilümum işçilik ve nakliyat masarıfi ve satın alınan malların vo Liman tesisatına ariz olacak her türlü hasarın mes'uliyeti alıcıya aittir. 4 — Müzayede neticesi tekarrür edecek satış bedeli talip tarafın- dan derhal tesviye edilecek ve alıemın teminatı nakdiyesi “malların temamen kaldırılmasını müteakip iade edilecektir. 5 — Otuz gün muayyen müddetten sonra geçecek her yevmü te - ahhur için alıcı beş lira teahhur tazminatını tesviye edecektir. — J Ahmet sordü: imdi ne vayiyette?.. Yani, tedavisine filan girişildi mi? — Öldü. Hacı Bey bile, heyecana kapıl- mıştı. - Ölüm haberi, ihtiyarlara pek fena tesir eder. bana: Ne oldu sana?.. — Bana mı?... Bana oldu ala- caklar... Birader intihar etti. —Ahi — Lebbeyk ? Lebbeyk ? — Feyzi bey oğlum! - Diyivir Rutubetli Zade, kulağının üs- tüne elini ikinci bir kulak halinde koymuş; meseleyi ille öyerenmek istiyordu. Kendisine bir. kelime ile işi anlattılar. — Senün biraderün mi ittü?... Semüh Bey mü Feyzi, kendini, bir üzerine bıraktı : — Evet, Samih! Gene Rutubetli Zade: — Samüh bey oğlumuz daha bu sabah sağ idü. - diye şaşkın şaşkın söylendi. — Bu sabah sağdı; fakat bu akşam intihar etti. intihar oltuğun h, veh, vehi - dedi. ittü bu işi?. Hem dinden imandan aldu... Hem 'de gençlüğünden... Veh, veb, veh, veh... Bu çocuk niçün ittü bu işi? Feyzi, hâlâ buhran içinde — Niççin olacak ? - dedi kadın için... kadın. Melodram aktörleri gibi, eller dağınık saçları arasında, gözleri beya hanımefendiye çevrilmiş, bir iki kere daha: “kadın! kadın ! , liye tekrarladı. Ahmet: ( Mabadi var )
