:—,. l l | — son bile yoktu. Herkes — Kapağı açıldı ve delikten kendi Masanın kulağı! ISahnenin ortasında utak bir masanın önünde cingöz yemek| yerken perde a Şu tavuk kızartmasını alafrânga yimek kabil degil vesselâr Fakat, ne olursa olsun, şı elime alır ve şöylece kemiririm... Karnım açken 0 derece etikete Tiayet edemem... Tavuk yirken her zaman hatı- ua gelir: geçen sene babamla beraber Avrupaya seyahata çık- gaştık. Pariste bir gün babam: — Cingöz! - dedi - seninle bu “gün de şu “garsonsuz lokanta,ya gidelim. — Peki! Dedim.. fakat garson- suz lokanta tabiri de bende garip bir merak uyandırmıştı. Otelden çıktık.. yola düzüldük. Babam: — Geldik.. dedi. Büyük. bir — bokantaya girmiştik. Hakikaten meydanda bir gar- yemek #iyordu. Biz de bir masaya otur- duk, fakat bu masa üstünde bir çok delikler vz bizim sirkeci lokantalarının külüstür masalarına benzemiyordu. Önümüzde bir çok tarifeler vazdı. Babamla ben birer tavuk intihabettik ve listeyi çizerek deliğe soktuk. Delik kapandı, hafif bir gırıltı oldu. Bir az sonra mağanın önünde ki büyük deliğin keadine iki porsiyon tavuk kızart- geldi. (Bu esnada, elindeki tavuk butunu dişlerile kopararak | tavuk iyi kızarmamıştı, etrafıma bakın- dim, kimsenin bizimle meşğul O olmadığını görünce, tıpkı şimdi yediğim gibi, şapır şupur yemeğe başladım. Fakat babam babam benim bu hareketimden fena halde sinir- Tenmişti. Obu gibi etiketlere fazla riayet eltiği için beni azarladı... Orada daha fazla duramamıştık. Evelâ benimle meşgül olmamış gibi görünen diger müşteriler şimdi yemeklerini bırakmışlar.. benimle alay ediyorlardı. Babar —Haydi kalk, terbiyesiz.. beni berkesin yanında yerin dibine — geçirdim! Dedi. Masanm başından telâşla kalktık. Fakat lokantanın kapı- sında iri boylu bir adam elini Babamın omuzuna vurdu : — Mösyöl dedi, hesabı unut- tunuz galiba ?1 ,—ı— Perihan dersine çalışırken ayni vakinadi data ÇY N gındaki bebegile oynuyordu . Annesi Perihanı görünci —kızım, dedi, eger dersi ögrenmek kenara bırak. Bunu hiç bir zman unutma ki, insan iki şeyi birden yapmak isterse hiç birini yapamaz! Perihan annesinin sözünü dinle- di ve dedigini yaş nni gz GA Müftdlahik annesi Perihana ekmekle reçel vermişti. Yaramaz kız ekmeğe dokunmiyarak yalnız reçeli yimeğe başladı . Ânnesi darıldı: — Kızım, neden / reçelini ek- mekle beraber yemiyorsun? — Anneciğim, sizin tenbihinizi unutmadım da ondan. — Hangi tenbihi.. — Siz bana “Kopya müsabakasında Hediyelerimiz Kopya müsabakasında - birinci- liği Ankarada iz B. kazanmış- tı Nafiz beyin,hediyesi olan gayet zarif bir kutu içindeki kaymetli yazı takımını matbaamızdan aldır- ması rica olunur. İlli Taşradan vaki olan talep ve israr üzerine, geçenohafta ilân ettiğimiz bimece müddeti bir haf- nn üstünü görmeden yüri Sonra anladık ki, her masanın üstünde gizli bir telefon teşkilâtı almaya - bile lüzum yarmış . Müşterilerin muhavere- lerini bu vasıta il linlerler ve para vermeden hiç kimseyı kaçır- mazlarmış... Şimdi ne vakit tavuk yemege başlasam, o garsonsuz lokantadaki kulaklı masayı hatırlar ve baba- mın haline gülmekten bayılırı Babam bu ihtardan o derece Cingöz Bu dar kabın içinde rahat de- gildim, dışarıya çıktığıma mem- Sunum, : ae ük bir havuz varmış. Burada AÖ aei Daha iyisi buradan /çıkayım. Annemin yanına döneyim, " | üzre her gün bir çok yazılar — Büyüdüğün zaman ne | olmak istersin ? * Şekispir , gu cevabı ver- miş — adam olmak isterim... İN Semada küçük seyyarelerin adedi 610 tanedir. (W 2000 seneden beri 600 kuy- ruklu yıldız. ülmüştür. üü g;:’glınu: tepesi kesik mahrut 'şeklindedi Cenubi Ameril bürkânı (6,97) kilometre, kafk:ı sıyada bi Ararat (5,14) metre, Siçilyada Etna E3,31 kilo- “metre ve Vezu yahar dağı ise (1.28) kilometre irtifaindadır, “li yanar daglardan akan İavlar erimiş cam kıvamındadır. Lavların harareti (2000) santigrat derece- MA e ada 0 n sonra bile şıcaklık hissolunur. #iyüörza, bayaln Bör Şit dan 3 hııâııl( senede, uzak bir yıldızdan İ0 bin seneden ziyade bir zağianda gelir. Gevap vermiyor! Bir magazanın kapısında: — Baba, bu adama selâm ı almadı. Başka/ mağazaya im, © adam (Manken) Yanında var! Muallim — Oğlum, — tahtaya bir yumurta resmi yaparmısın? Talebe — Muallim efendi, tah- taya çizmege hacet yok... cebim- de bir yumurta varl var Dikkat! Çocuk Dünyasında dercedilmek | alıyoruz. Bunların hepsini dercet- mege hacmımız muüsait degildir. Bu güzel yazılardan bir kısmını Sırasıle neşredecegiz. Bu vesile ile, karilerimizin kıy- metli teveccühlerine karşı teşek- | kür etmeği bir vazife biliriz. ©DÜNYASI 1 — Akşamlayın küçük küçük kâgıtlar hazırlayarak bunları ince bir lâstikle beraber kolların içine ve yahut sıralara raptetmeli. 2 — Her hanki bir arkadaşla- rına yardım etmek istediği zaman kâgıtı ihtiyatla muallimin cebine kor, kopyeci de yanından geçerken alır. 3 — İki sınıf arasında.. Her hanki bir sınıf imtihan olduğu zaman, yandaki sınıftan - birisi behaneyle dişarı çıkarak sualleri öğrenir ve arkadaşlarına sınıfta bir çok kâgıtlar hazırlanır. Ders 'bitince onbeş, yirmi kişi birden öteki sınıfa girerek yapa- mayanlara dağıtırlar. 4 — Açılap kapanan “büyük palto ve saire düğmelerinin içine ufak ufak kâğıtlar konularak “Arkadaş düğmen düşmüş,, diye atılabilir. $ — İmtihan t erek — kopya — kâğıtını terliğin içine raptiye ile rapteder, icap ettiğinde ayağını çıkararak bakar. 6 — Çok sıkı bir imtihanda kopya kâğıtını. tamponun içine koyarak muallim bey vasıtasiyle bir arkadaşa kâğıtımı kurutmak için göndermek. üsüllerin hepsi de muvaffa- kıyyet kazanmışlardır. günü M gl 1 — Sıranın altı, imtihandan evel mesafe ile iki çubuk ve ab tına kalınca mukavva çakılır bir süretle ufak bir göz vücude gelir kitap bunun içine konur ve ileri. geri çekilerek kopye edilir mu- allim kaldırsa da kitap düşmez. 2 — İmtihanda yalnız bir mu- allim varsa dersi bilenlerden biri cevabı bir sahifaya yazar ve mu- allimin arkasına inerler. Muallim dolaştıkça talebe yazar. sinema - şeridi gil kâğıt şeritler üze- rine yazılır. Ve büyük bir makara üzerine sarılır makaranın deliğir den bir değnek geçirilir | bu du- var kenarındakilere aittir. | Ve Ssıranın düvar. tarafından yandan bir delik açılır makara içeri ko- nur, değnek delikten dışarı çıkar, gözün içine ufak bir el lambası yakılır makaranın hizasında üst kapaktan delik açılır. Yandan mihver çevrilir makara döndükçe yazlır muallim gelirken kâğıt de- liğin üzerine çekilir ... 4 — Hülâsalar şerit halinde yazılır ucuna hafif lâstik takılır. Ve lâstik kolun içinden omuza dikilir. Lâstik vasıtasıle -kâğıt çekilir muallim gelirken bırakılır kâğıt içeri kaçı “Muallâ Bedi RESiMLi HiKÂYE — Cingözün marifetlerinde İğri iskemleyi nasıl doğrultmalı?