Servet-i Fünûn (Osmanlı Türkçesi: ثروت فنون), Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye'de 1891-1944 yılları arasında yayımlanan sanat ve edebiyat dergisidir. Edebiyât-ı Cedîde topluluğunun yayın organı olan dergi Türk basın tarihinin en uzun süreli ve en etkili dergileri arasındadır. Basım tekniği ve içeriğiyle ön plana çıkan dergi, Türk edebiyatına birçok yeni isim kazandırdı ve Edebiyât-ı Cedîde sonrasında Fecr-i Âtî ve Millî Edebiyat hareketi ile Yedi Meşaleciler topluluğunun yayın organı işlevini 25 Mayıs 1944 tarihine kadar sürdürdü.
Servet-i Fünûn Dimitris Nikolaidis'in yayımladığı Servet{{'}}in ilâve yayını olarak 27 Mart 1891 tarihinde Ahmet İhsan Tokgöz tarafından neşredildi. Tokgöz dergiyi ilk olarak günlük olarak çıkartmakta idi ve başlangıçta dergide ağırlıkla fennî konulara yer veriliyordu, sonrasında dergi haftalık olarak yayımlanmaya başladı ve asıl işlevini kazandıracak edebi konulara yer vermeye başladı. Bu ilk sayıların müellifleri arasında Ahmed Râsim, Nâbizâde Nâzım, Mahmud Sâdık, Ali Ferruh, Emrullah Efendi ve Besim Ömer gibi isimler bulunuyordu. İki yıl sonra Halid Ziya'nın hikâyeleri burada tefrika edilmeye başlandı. Bu aralıkta Alexandre Dumas, Alphonse Daudet, François Coppée, Théodore de Banville, Jules Verne ve Paul Bourget gibi Avrupalı yazarlardan tercümelere yer verilmeye başlandı. Dergi 1895'e kadar güncel olaylar ve magazin konuları dahil hem fennî hem de edebî konulara ağırlık verdi. Bu tarih sonrasında derginin adıyla anılır bir edebi hareketi doğdu. Kafiye ideali konusunda Recâizâde Mahmud Ekrem ile Musavver Ma'lûmât başyazarı Mehmed Tâhir arasında vuku bulan edebi çatışma sonrasında Recâizâde'nin edebi tenkitlerini öğrencisi Tokgöz'ün çıkardığı Servet-i Fünûn{{'}}da yayımlamaya başlamasıyla derginin popülerliği arttı ve dergide yeni bir edebi anlayış cereyan etti ve bu yeni edebi anlayışa dahil olmak isteyen genç yazarlar dergi etrafında toplandı. Tevfik Fikret'in dergide yazı işleri müdürlüği görevine gelmesiyle de yeni edebiyat çehresi güçlendi. 265. sayı itibarıyla (1896) tam manasıyla edebi bir dergi niteliğene kavuşan Servet-i Fünûn , asli kimliğini de böylece kazanmış oldu.
Dergiyle bir kimlik kazanan Edebiyât-ı Cedîde topluluğundan Cenap Şahabettin, Mehmet Rauf, Ali Ekrem, İsmâil Safâ, Hüseyin Sîret, Hüseyin Cahit, Hüseyin Suad, Ahmed Şuayb, Menemenlizâde Mehmed Tâhir, Ahmet Reşit, Süleyman Nesib, Faik Âli, Celâl Sâhir, Süleyman Nazif ve Ahmed Hikmet gibi isimler dergide yazı şiirler yayımladı.
Servet-i Fünûn{{'}}da "Sanat sanat içindir" görüşünde olan derginin genç yazarları Tanzimat edebiyatına bir reddiye hareketi yaratmışlardı ve ağırlıkla Fransız edebiyatından etkilenmişlerdi. Döneminin diğer dergilerine göre oldukça güçlü bir kadroya sahip olan Servet-i Fünûn{{'}}da yeni şiir ve hikâye dışında roman, edebî eleştiri ve tercümeler zamanla daha fazla yer almaya başladı. Eski-yeni çatışmasının taraflarından olan dergi savunduğu yeni edebi cereyanla muhtelif eleştirilere de uğradı. Ahmed Midhat derginin yazarlarını bozgunculukla (dekadanlıkla) suçlarken bu tartışmaya sonrasında Tevfik Fikret, H. Nâzım ve Ali Ekrem de katıldı; nihayetide Ahmed Midhat "Teslîm-i Hakîkat" başlıklı bir yazı kaleme alarak yanlış anlaşıldığını ifade etti.
Tevfik Fikret'in dergiden ayrılmasıyla dergi yönetimine Hüseyin Cahit geçti ancak onun Fransızcadan çevirdiği "Edebiyat ve Hukuk" adlı makalesi (XX, no. 517, 3 Teşrînievvel 1317) jurnale uğrayınca dergi bir buçuk ay kapatıldı. Derginin edebi yönünün yeniden canlanması ise II. Meşrutiyet sonrasında oldu. 1914 sonrasında üç yıl günlük gazete formatını aldı ve 914 sayı çıktı ve I. Dünya Savaşı sonrasında Ahmet İhsan'ın sağlık sorunlarının da etkisiyle dergi dört yıl yayımlanmadı. 1924 sonrasında Cumhuriyet döneminde edebi kimliğini devam ettirdi ve devrin milliyetçi yazar ve kadrolarını bünyesine çekti. 1928'de Harf Devrimi gerçekleşince dergi Servet-i Fünûn-Uyanış adını aldı ve müdürlüğünü Halit Fahri Ozansoy üstlendi. Bu tarih sonrasında dergi Türk edebiyatında 1930-1940 kuşağının yetişmesinde (Cahit Sıtkı Tarancı, Ziya Osman Saba, Burhan Arpad, Halikarnas Balıkçısı, Selâhattin Enis Atabeyoğlu, Sabahattin Kudret Aksal, Samim Kocagöz, Cahit Külebi, Ahmet Muhip Dıranas vd.) mahfil niteliği görecekti. 25 Mayıs 1944'te çıkan 2461. sayı ile derginin yayın hayatı son buldu.
Orijinal kaynak: Servet-i Fünûn. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.