Senli Ekonomi SEM Her memlekette istatistik idare kri. veya ticaret odaları, bir çok #hirlerin hayat pahalılığı hakkın- da, biribirinden az çok farklı me- bilarla “geçinme endeksleri” ib- ğ Bu em aska TivaSR gi eyse beli rehin hayat (o pahalılığı yekdiğerile Mia X etmeğe tam bir esas teşkil et meki Cl ii z yi İş bürosu, Ford fabri- il İlasnn talebi ve “Tw Cen- deli Fund inc” in nakti yardımile a İşci A 14 şehrinde pü anket yapmiş, ve, rine heticilerisi bir kitap ha- de neşretmiştir (1). Bu ankette, evvelâ, Amerika ittehidesinin Detroit şehrinde senesi zarfmda 1550 dolar eden bir amele ailesinin yaşa- tetkik edilmiş, bilâhare, bu erikalı ailenin hayat seviyesi- & (2) muadil bir hayat yaşamak bir Avrupalı amele ailesinin kadar sarfetmesi lâzrmgeldiği mıştır. Beynelmilel iş bürosu- a; ın ve dikkatli bir mesai ve le en ileri gelen iktısat- ve istatistikçilerin yardımı ile yaptığı bu etüt cidden şaya- Ni dikkattir. Maalesef o burada ullandıkları metotlar hakkında >” ş ii 3 ileri Si Li Hi İege 1900, mesken 1200- 660, sigorta vesaire 1425- yı i, 1548 - 1560 kuron, Pariste 11866 Sö - 8755, 5325, 7898 - 7085 frank, sıterde 78,9 - 85,6, 49.45 - 54, 88 nil Mi (63,35 -63 65) Mi. onada 2515, 1460, 1225, 2260 ei İstanbulda keza ayni srayı aza ederek, tezaddi 638, mes eri, İlan, tenvir ve teshin 425, giyim 470, ei todavi ve müteferrik > ça | 621 Türk irasıder. rin ire | ine sh la- 1 Pahalılık mukayesesi atistiklere göre, İstanbul bir çok dünya şehirlerinden ucuzdur Yukarıdaki erkamm tetkikin- den, İstanbulun bayat pahalılığı seviyesinin (bu anketieki manasi- “ le) Avrupanın bir çok büyük $e- hirlerininkinin dununda olduğu anlaşılmaktadır. . Necati ÇAKIROĞLU —————— (1) Contribution & Vötnde de la comparaison internationale du coüt de la vie. i (2) Burada Mo seviyesinden şu » “Bir adam veya ailenin, üze bir müd- det zarfında, muayyen bir geliri ile eşya istiklâk ve hizmetler (Ser- vices) istimali suretile temin etti- ği haz ve istifadeler yekünu” (3) Büro; İstanbulda, Ticaret Odası Umumi kâtibi Vehbi ve İs- datistik şefi Necmeddin Osman B. İerin yardımlarından istifade et- miştir. Antepten ihracat ANTEP, 2 (A.A.) — İkinci kânun ve şubat ayları > zarfında Antepten memleketlere 14 bin ki- lo “Antep fıstığı, 14 bin kilo ü- züm ve pekmez, 100 bin kilo tü- tün ve 30 bin kilo muhtelif yerli malı gönderilmiştir. Vilâyetin her tarafında feyda- h yağmurlar yağmaktadır. Layipzig sergisi BERLİN, 3 (A.A.) — Luft. Hausa hava kumpanyası ilkba- harda açılacak Leipzig panayır. nı gemzek için Il marta kadar Ven ein yolu ile gelecek ziyaretçilerin gelip gitme ücretle- rinde yüzde on tenzilât yapacak- Bu panayırda bazı kargaşalık lar çıkmasından korkulduğu hak- kında ortaya bazi şayialar çıkarıl- miş. deiken mahafil böy- e biri rı ziyaret edeceklerin tam mlm Şii niyetle Leipzig'e gelip işleri ile meşgul olabileceklerini söylemek- tedir . Mısır pamukları İskenderiye ticaret mümessil- liğimizden gelen malümata göre agi ihracatı bu sene çok fena- er. Mısırın en mühim servet mem- bar olan pamuk ihracatı, evvelki senelere nisbeten 549 bin kantar noksan olmuştur. Amerika pamuk larma nazaran çok daha fazla rağbet gören Mis pamuklarınm ee noksan, . fiatların yüksel ine hamlolunuyor. İzmir borsasında i üzüm, incir zmir ticaret odasının yaptığı bir istatistiğe nazaran mevsi e raki İzmir borsasında 47.004.032 kilo Pei maştır. 14,5—20, in- fa $—6 kuruş arasmda satılmış- Pa Kafe ertik Hai, dan ecnebi memeleketlere 384.024 kilo üzüm, 134-359 kilo incir gön- alar ale” levsim iptidasmdan 14 şuba- > ne da 8.916.992 kilo üzüm; 24.447.826 kilo incir tir. Üzüm fiatlarında bu bafta bir Me) EN ve züm stoku 2.700.000 kilo, mın- Saka dahilinde ise 7.847.000 kile tahmin İncir bir kuruş moktanlık vardır. İncir stoku İz- mirde 195.000, mmtaka dahilin- de 297.009 kilo olarak tahmin e- dilmiştir. çürkiyede petrol ndenciler birliği umumi kil. Südei Barsğe gl mm e sına madencilik hakkında verdi. ği bir raporda, memleketimizdeki petrol madenlerinden bahsetmiş- YA MİLLİYET CUMARTESİ 4 Belediyede Şehir yolları —.— Daha dayanıklı yapıl- ması icap ediyor Şehir dahilinde yapılan yollar, az bir zamanda bozulduğu için Belediye bundan sonra yeni yar pılacak yolların hiç olmazsa beş altı sene tamire lüzum göstermi- yecek metanette olmasmı temin etmek niyetindedir. « Bu maksatla bundan sonra bir cadde yeniden - yapıldığı veya tamir edildiği zaman her şeyden evvel caddenin umumi kanalizas- yonu yapılacak, o caddede mev- cut binalara veya boş arsalara gö- re, ileride yapılacak elekirik, ha va gazı, su tesisatı için baca yer- leri bırakılacak ve bir yerin tesi- satı yapılırken yalnız bu baca ye- ri bozularak caddenin diğer kr sımlarının harap olmasına imkân bırakılmıyacaktır. Ekmek narhı Son günlerde Ankara belediye- karar vermiştir. si buğday fiatlarınmn temevvü- cüne göre ekmek narhınr tanzim etmeğe Ankara belediyesinin bu kararı İstanbul belediyesinde de: tetkik edilmiş, neticede Ankarada yalnız bir de- ğirmen bulunduğu için öğütülmüş buğdayın daha pahalıya mal ole- cağı düşünülmüş, ve narhın tesbi- tinde buğday fiatmm esas itti- haz edilmesi daha muvafık görül düğü anlaşılmıştır. İstanbulda ise müteaddit de- ğirmenler bulunduğu; aralarmda rekabet mevcut olduğu cihetle İs- tanbulda eskisi gibi ekmek narbr için um fiatlarmın esas olarak mu- bafazası daha muvafık görül müştür. Şahkulu mezarlığı Me metruk Şahkulu mezarlığının Belediye kanun mu- cibince kendi: devredilmesi lâzım geldi iddia etmiş, Ev- kaf müdürlüğü ise mezarlığın ö- teden beri kahvehane olarak ki- ralatdığını ve Evkafa ait akar- lar ihetle.. z ke olduğu ci apak İhtilâf mahkemeye intikal et- miş, neticede Şahkulu mezarlığı. nın da belediyeye devri lâzım gel diğine, burasının Evkafça kirala” namıyacağına karar verilmiştir. Kooperatif lokantası Belediye kooperatif lokanta- sında, faaliyete geçtiği günden beri 4.974 kişi yemek © yemiştir. Vasati olarak İokantada 300 kişi yemek yemektedir. Bunun 120 si talebedir. Lokantanın üst kat sa- lonunun da lokanta olarak açıl ması takarrür etmiştir. Tek k kitap Kitapçılardar an bir heye dün Ankaraya gitti lisesi talik; cemiyeti teşkili i- sin hazırlanmış olan nizaminame- nin tetkikine devam etmişlerdir. Mezunlar gelecek hafta nizamna- meyi bitirerek idare heyetini seçe- ceklerdir. ———— — zah etmektedir: Erzincan şosesi üzerinde Ter- bir petrol bekayası mevcuttur. Bu Mi lakağa petrol bir | sızıntı ha- linde toprağın sathında görülmek- tedir. Bu mıntakada iptidai tet kikat yapılmıştır. Bundan başka Mardin ve Siirt havalisinde de petrol tabakaları ümit verici bir şekildedir. Müref- te, Sinop, İzmit civarında Bahçe- emindi 7 Kooperatif azası bulunanların evlerine de yemek gönderilmesi | 83ZiSin€ düşünülmektedir . sın! Maarifte : Ye rr MART. 1833” İCaddelerin harap bırakılmasına meydan verilmiyecel Bahardan kışa mı? Mart iki gündenberi bizi tekrar ocağa yaklaştırdı... Hani eski masallarda dev, ba- şını şöyle bir havaya kaldırır da: -—— ÖFİR... burnüma âdem eti kokuyor diye bağırır. Benzetişte hata olmaz ya, şubat “ayı içinde ben o deve benzemiş- tim. Nereye gitsem, burnuma ba- harın kokusu geliyordu. Sökakta meleyen âvâre bir ku- zunun sesini duyduğum zaman: — Hah, diyordum, işte bahar kuzusu. , Seyyar mezecinin elinde şişle- re geçirilmiş “kokoreç” i görün- <e sevmiyordum: — Bahar yaklaşıyor!.. Zerzevatçı dükkânmdaki yeşil salata demeti, geceleri pencere min önünde öten bir ishakkuşu, yer yer yeşillenmiş bir o çayırm menzarası, caddelerde tepelerin- den budanan ağaçlar, civcivlerini etrafma toplayıp dolaşan © anaç tavuk, açık denizde bir küçük yel- kenli, daha böyle bir çok şeyler, bana yaklaşan baharın müjdecisi gibi geliyordu. Yazık ki mart, bizi ğa yaklaştırdı. İster misiniz nisan- da buram buram kar yağsın?. Kış belli ki hıncını alamadı. Muhak- kak mezbuhane bir taarruz yapa: cak... Geleceği varsa, göreceği de var yemeli, ünkü, 0- « dunum dibi göründüğü e haberini bir hafta evvel verdiler. Şubat, keşke bu kadar ılık geç- meseydi. Güneşli havaya. çarça- inle alışıverdik. Hiç © unutmam; an biri, o geçenlerde köprü üstünden tramvayla geçer vir bana denizi elile göstermiş- — Öyleme geliyor ki soyunup aklimi zEn çmde tatlı sıcaklığını his- seli güneşten cesaret alarak: '— Hiç düşünme, atıl!.. erse, nisan ortanın. ie Şimdiden yazlık intihabı için aralarında görüşmeğe başlıyanlar vardr. Bizim matbaada arkadaş- lardan biri, geçen gün soruyordu: — Yahü, Allahaşkina bana bir akıl öğretin... Doktor, çocuğu mun göğsünü zayıf buldu. Adalar gibi, Erenköy gibi cenuba bakan yerlerde oturmalısınız, diyor. Ka- rımın: sıhhati için de mutlaka Bo- aziçinin havası lâzım olduğunu söylüyor. o Ne yapacağımı şaşır. dım., . Biz işi şakaya buluşturduk: — Öyleyse (O tamam.. Çocuğu Adalardan birine atar, karmı Bo- ine gönderir, kendin de Be- yoğlunda yangelip keyfine bakar- ikrar oca- Cevap vermeden çekilip gin ti. İki gün sonra, sevinçle VEE Bir süreti tekviye büldüli Sorduk: ii — Nasıl? — Emirgâna taşmıyoruz . « — Peki, çocuğun sıhhati? — Onun için de tehlike yok... Emirgânda öyle bir ev buldum ki bir penceresinden Boğaziçinin, ö- teki Erenköyün ha- sebeiile oturadak. > Ben, çocuğu kucağıma alıp cenuba bakan pen- cereye geçeceğim. . — Desene, iki sayfiyede ayni zamanda oturacaksınız! Mart ayı, bu tatlı hülyaların üs- tünden şimdilik soğuk bir sünger gibi geçti. Fakat mart, ateş olsa nihayet cürmü kadar yer yakar. Şunun şurasında bahara (o kavuş mağa, en fazla otuz kırk günümüz dişimizi kaldı. Hele biraz daha sıkalım. . . liyen hatuncuklar bile zahir âdet böyleymiş diyerek suratlarına bi- rer maske geçirdiler. Son hafta içinde vak'alar” üst üste geldi. Yakın günlere kadar, evde, sokakta, sinemada, hep Mm münakaşası yapılıyor- uz — A.. vallahi değil. Lilyan Harvey nerede, Pedi Bi — Canım, şu gözlerine baksa- nıza bir kere... - Nafile... Benzemiyor.. Ben 'Nazireyi, hiç birine değişmem.. Nazire ve Feriha taraftarları, biribirlerine daha kimbilir ne za- mana kadar meydan okuyacak lardı? Bereket versin M. Şor'un tayyare ile havalanna kızına!, E- ğer bu kızcağız, hanım hanımcık annesinin dizi dibinden ayrılma- saydı güzellerimizin pabucu bu kadar çabuk dama atılmazdı.Kaç gündenberi herkesin ağzında bir “papas” lâfıdır gidiyordu. Varsa papas, yoksa papas” — Papas kaçtı! — Papas kaçırdı. . Gazetelerde sütun sütün yazı- lar çıktı, Kulaktan “kulağa tü- men tümen dedikodular duyuldu. Gençler içleri gıcıklanarak, or- tayaşlılar, göğüs geçirerek, yaşlı. lar hiddetinden dişlerini gıcırdata rak günlerce onlardan (o bahsetti- ler. Derken, Yataklı Vagon şirketi önündeki nümayiş, hepsini unut- turdu. İtiraf etmeliyiz; bizim kanımı- za arasıra uyuşmak istidadı ârız olur. Gençlik ruhunun * ifadesi o- lan böyle hamleler, hedeften ay- rılmamak şartile odamarlarımız- da pelteleşmeğe md kanı yo- sünepe, en düşkün görünenlerimi- ze bile bir canlılık geldiğinin bil mem farkında mısmız?. M. SALAHADDIN Yetim, dul, mütekait g rs arama aa R | Poliste > ,£ Boğulan tayfa Seyfeddinin cesedi Ayazmada bulundu Şubtam 15 inde Unkapanmda demirli bulunan Hüdaverdi yel- ken gemisinde abdest bozarken ip kaybolan tayfadan Seyfeddinin cesedi dün Ayazma iskelesinde bulunmuştur. Kuyuda boğuluyordu Karagümrükte Kariye Atikali paşa mahallesinde Bostan sokağın da 45 numarada oturan Luka Ef, nin oğlu Luka evin civarmda oy. narken Borazan Tevfik caddesin- * & boş aradaki ağzı açık olan metre derinliğindeki kuyuy: — ğin a Çocuğun kuyuya düştüğü et raftan görülmüş derhal yetişile rek çocuk kurtarılmıştır. Kilisede hırsızlar Zabıta kiliselere dadanan iki hırsız yakalamıştır. Kadri ve ayı Ahmet isimlerinde olan bu iki a- zılı hırsız geçen gün Beyoğlun. da ermeni kilisesinde ibadet esna- sında halk arasına karışarak se- yirci sıfatile kiliseye girmişler ve fırsattan istifade ederek arka ta- rafta ellerine geçen gümüş şam- “— ve e re bir takım eşyayı lerine ğa başlamı lardır. Bu amli Bi nanlardan bir kaçı işin farkına varmışlar ve hırsızlara hissettir. meden gizlice polise haber vers mişlerdir. Polisler kiliseye gelmiş. ler, Kadri" ile Ahmet memurları görünce kalabalık arasından sa- vuşmak istemişlerse de yakalan. mışlardır. İki hırsız adliyeye tes. lim edilmişler. Kaçakçılık yeti o memurları iki kaçakçılık vak'ası daha meydana ee lardır. Gerze vapuru ateşçisi Sü- leymandan şüphe edilmiş ve üze- ri aranıldığı vakit vücudüna sa- rılsış bir halde ipekli memurları tarafından sarılmıştır. Takip edildiklerini anlıyan kaçak şılar kayığa yüklemiş oldukla. rı torbalarla esrarı derhal denize Men Takibat yapılmakta. Antep umumi meclisi ANTEP, 2 (A.A.) — Umumi cemlis vali beyin bir nutku ile bu- gün açıldı. Büçtede 70 bin lira ta- sarraf vardır. Talebe birliğinin dünkü içtimaı Talebe mümessili olmayan mekteplerde bu hafta içinde intihap yapılacak Milli Türk Talebe Birliği umu- mi heyeti dün Halkevinde senelik kongrelerini yapmak üzere toplan mışlardır. Kongre reisliğine mü- hendis mektebi mümessili Tevfik lanmıştır.. Fakat içtimada “bulu: nan muhtelif fakültelerle, yüksek mektep talebelerinin mümessilleri arasında evvelâ salâhiyeti haiz o- Yap olmedkleri görüşülmüş ve bn karar verildikten sonra müzake seye devam edilmi Ruzname- ye göre idare heyetinin bir sene- lik raporu ve daimi encümenin ra poru okunacaktı, Raporlar okun- muş, fakat çok şiddetle münakaşa başlamıştır. Muhtelif hatipler söz alarak intihap encümeninin rapo- runun aleyhinde ve lehinde beya- ann i illerinin sözleri.