7 Nİsan 1932 Günün eğlencesi Söylüyor..., .; ^ Söylüyor ama, yüru suratı, boyu bosu, kıhğı kıyafeti bir görün. Arkadan yarım ay tarakla tutturulmuş kalm telli saçlar... Acaba bu kalın teller, bir çok telin kirden birbirine yapışmasile mi kalınlaşmış?.. Parmak parmak ta ağarmış gibi... Acaba bu parmak parmak ağanş ta, kirden mi? Bunlar pek belli değil... Kuderetten rastıkh, kazan ktılpu kaslar... Beyazları gümüşî gümüşî tekerlek gözler; fakat bu gözlerin rengi, kaşların rastığı akmış gibi mor ile is karası arasında madenî siyab... Kanatları kalkık, küçük, kemerli yorgun burnu... Boya mıntakasına bakarsaruz ufacıcık, burunla çene arasındaki olukların hududuna dikkat ederseniz büyük yayvan, bir ağız... Daracık, kısık omuzlar... Dize kadar uzanan ince değnek değnek kollar... Anadan doğma süvari, kasnak bacaklar... En battal ka • libra ayaklar... Fakat bu ayaklar, bacak kemikleri heveslerini ala mamışlar da ufkî uzamakta bir müddet devam etmişler gibi... Söylüyor... Ve gülüyor da... Aama ne kırıla kırıla gülüş!.. Kısık omuzlannı titretip gerdan kırarak gülüyor: He he he he he he!.. Güleryüzlü, şen taze, doğrusu... İnce ince yağan yağmurun altında, gene keyfi, nes'esi kaçmıyor. Mantosunun, eski kürkten muaddel boyalı kadife mi, yoksa astragan taklitleri arasında bir çeşit daba bu lunsun, diye mahsus dokutturulmuş bir cins uzun tüylü kumaş mı, pek anlaşılamıyan yakasım kaldırmış, ağır ağır dolaşıyor... Bir tanıdığa tesadüf etti. Ne de sokulgan şey! Hemen koluna giri verdi: Nereye böyle? He be he he he he!.. Hiç göründüğün yok... A, vallahı göreceğim geliyor... Hemen tanıdım... Tanımaz olur muyum? A, masallah gözlerim çok iyi görür... Ta uzaktan, ama nereden temsil? Galatasarayı'ndan baksam, Tünelbaşı'nda duran bir ahbabımı hemen tanınm... Gözlerim, çok iyi seçer... He he he he he he!.. Duruyor, sözlerinin îyi anlaşılabilmesi için ellerini, koHarını oyna tarak anlatıyor: Hem beyciğim. . Bende bir tabiat vardır... Tabiat ta değil ya, Allah vergisPTŞte1.'.. Bir adamı bir kere goreyim, kâfi... Artsk unut mam... A, tlâhi tuhaf tuhaf bakma oyle... Vefasızlık unutmasında, unutmamasında değil... Hani bir adamı, bir görmem yeter... Kırk yılın başında o adamı bir ordunun içinde görsem, tanınm... Hep derler: Aman, sendeki göz de ne göz!.. Malın gözü değil mi? He he he he he he!.. Kınta kırıta fıkır fıkır gülüyor du: Sizi gördüğüme vallahı mem. nun oldum... Siz de beni unutma dınız ya! Ne zamandan tanışınz, değil mi>? Fatih'te, yok estafurullah, Üsküdar'da idi. Hem de park ' ta... Bak, nasıl hatırımda... Dün < gibi büiyorum... Hava da.yazdı... A, Yaz ertasında idi... Hani margizet dekolte tüvaletimi giymiştim. Ah, nedir o, yazın, sereserpe geziş... Kollar çıplak... He he he he he he!.. Ek yerleri hemen kopacakmış gibi titriyordu: Dekolte margizetlerin de keyfi başkadır, canım.. Değil mi ya?.. Yazın keyfi başkadır, Zaten... Soğuğu sevmiyorum... He he he he he!. Mantosunun yakasına büzülmüştü: Soğuk sevilir mi? Ne insamn, ne havanın soğuğu sevilir! He he he he he»he, ne de yemeğin değil mi?.. Hele ben, çok kanı sıcak kadmımdır. Ama, söyleyin, yalan mi? Benimle bir tanışan erkek, artık bir daha beni unutamaz. Kan sıcaklığı baş kadır. He he he he he he!.. Karanlık, dar bir sokağın önüne gelmişlerdi, erkek duraladı; şen taze, itiraz etti: Hayır... Hayır. . Bundan sonraki sokak... Bundan sonrakî... Erkek, başını salladı: Olur, olur. Sen, yürü, ben geliyorum. Şen taze, tesirinden, muvaffaki yetinden emin gülümsiyordu: Ne var? Haydi, yürü... Karşıdan bir tanıdık geliyor... İleriki sokakta buluşuruz. Kadın, kıvrak kıvrak gülüyordu Ah, çapkın! Kim bilir, ne fasafisodur... Ah, bütün erkekler böyle... Hepiniz de ne kurnazsınız. tlâhi cicim, he he he he he he!.. Şen taze önden omuzlannı oy natarak kırıta kırta yürüyordu. Erkek, karanlık, dar sokağa saptı, evvelâ adımlannı açtı, hızlı hızlı yürüdü, yan sokaklardan birine kıvrıldı ve koşar gibi, aksi istikamete kacmağa başladı. Şen taze, bir hayli yürüdü, ileriki sokağın başında durdu, bekledi, sonra kendi döndü. Görünürde kimseler yoktu. Erkeğin saptığı sokağa bir müddet baktı. Müteessif midi? HiddetH midi? Belli değildi. Yalnız bir hayret ve tereddüt havası içinde idi. Arkadan bir ayak sesi duydu, hemen başını çevirdi. Eelleri paltosunun ceplerinde bir genç erkek geliyordu. Sokulgan bir tavurla ko Iuna giriverdi: Nereye böyle? He he he he he he!.. Hiç göründüğün yok... A, vallahı göreceğim geliyor... Hemen tanıdım... Tanımaz olur muyum?.. A, maşallah gözlerim çok iyi gö • rür... Ta uzaktan, ama nereden temsil? Galatasarayı'ndan baksam, Tünelbaşı'nda duran bir ahbabımı hemen tanınm... Gözlerim çok iyi seçer... He he he he he he!.. Duruyor, sözlerinin iyi anlaşıla • bilmesi için... tlâahiri... tlâahiri... MAHMVT YESARİ Dünkü bilmecenin halleditmiş : şekli İ <EŞİK, 2 SEVGİ, 3 KONAK, 4 . İSTİM, 5 SİRtN, 6 EKİN, 7 HAZAN, 8 ÎMDAT, 9 RASPA. (ESKİŞEHİR) Zenginlere ibret olacak pek mühim bir teberru.. Darüşşafakaya, bugüne kadar yapılan en büyük teberruu Nudîye Hf. yaptı ( Birincî sahîfeâen mdbait ) vidir. Hanımefendinin vakfettiği hîsseler yalnız bu büvük kücük binalardan ibaret değil dir. Matbaanın makineleri, litoğrafya taslan ve sair matbaa alât ve edevatı da bu his selere dahildir. Vakfiye badelvefat mevkii icraya konulacaktır; fakat Nudiye Hanımefendi, daha şimdi den kendi hisselerinin varidatından yüzde on beşini mektebe terket mek ulüvvü cenabmı da göstermiş lerdir. Yetim ve öksüz Türk çocuklarının okumalannı temin için vannın mü him bir kısmını seve seve vermsş olan bu büyük Türk kadınmm Saim Bey isminde bir de biraderleri vardır. Elyevm Osmanbey matbaasının müdürü olan Saim Beyin, hemsirelerini takiben kendi hissesini Darüşşafa ka'ya vakfedeceğini de haber aldık. İki kardesin Darüssafaka'ya vaki olan teberrüleri memlekette, doğrudan doğruya halktan toplanan para ile açılmış ve şimdiye kadar da öyle yaşamış olan bu irfan yurduna karşı gösterilmis hakh bir muhabbe* ve itimadın deiilidir. Filvaki 1865 senesinde Yusuf Ziya Paşa, Gazi Ahmet Muhtar Paşa ve Vodin'Ii Tevfik Paşa gibi hamîyetli zevatın kapıkapı dolaşarak para toplamak suretile açmağa muvaffak olduklan bu irfan vurdu. memlck*»te pek kıymetli zevat yetiştirmistir ve yetiştirmektedir. Postalar Müdürü Umumisi Fahri Bev, Salih Zeki Bey, telgraf mühendisi Mehmet Emin Bey, Darülfünun mihanik riyazî müderrisi Izzet Bey, telgraf fabrikast müdürü Ferit Bey, sevgili üstadımız Ahmet Rasim Bey, Peyami Safa'nm babası İsmail Safa ile amcası Ali Kâmî Bey, Hüseyin Remzi Bey gibi tanmmış zevat, bir çok posta ve telgraf ve gümrük rüesayi memurini heo Darüş şafaka'dan çıkmıslardır. Mektepten şehadetname alanlann miktan 800 ü bulur. Cemiyeti Tedrisiyei îslâmiye'nîn idare ettiği Darüşsafa ka'ya her sene 30 talebe rmtihanla ve müsabaka ile alınır. Bu çocuklarm yetim, öksüz ve fakir olması şarttır. Bir lise derecesinde olan Darüşşafaka'da elyevm 330 talebe vardır. Darüsşafaka yalnız bir irfan yurdu değil, ayni zamanda bir havır ve şefkat müessesesi de olduğuna göre Nudiye Tevfik Hanımefendi, şahsî servetlerinin mühim bir kısmını bu müesseseye vakfetmekle cidden çok hayırlı ve şayani takdir bir harekette bulunmuşlardır. Başka her ne yapmış olsalardı Darüssafaka'ya vaki olan bu teberru kadar hayırkâr bir şey yapmış olamazlardı. Hani mefendiye memleket irfanı ve Da • rüşşafaka'da okuyan yetimler na • mına arzı şükranı bir vazife addederiz. Bu akşamki program İSTANBUL: 1200 m. 18 Gramofon 19,30 Servet ve Hayriye Hanımların iştiraklerıle alaturka saz 20,25 Havadisler 20,30 Selim Sırrı B. 21 Belkis Hanımla beraber saz 22 Or * kestra. : BERLİN: 1635 m. 18,35 Salon musikisi 19 35 Genclik i çin 20.15 Musahabe 21,1i Xo"ser 22.05 Sololar 23,15 Konser 24,05 Dans havalan. VİYANA: 517 m. 18,05 Çocuk programı 18^5 Kertet 18,55 Esperanto dersi 19.10 Orkestra 20,05 Orkestra 20,20 Kadın nrüsramı 21,10 Musahabe 21.45 Kıraat parçalan 22,15 Bar musikisi 22 50 Havden'in ta nınmamıs eserlerinden konser. VARSOVA: 1411 m. 18 25 Fransızca ders 18 40 Gramofon 19,15 Krakovi'den nakii 19 40 Salon mu sikisi 20 55 MuhteMf 21 20 Musahabeler21.40 Gramofon 21 50 Radyo ça'îefesi 22.05 Tefrika 22 20 Konser D3.40 Vil no'dan nakil 24.35 Dans mnstHsi. Bugünkü bilmece BEK, Bt, Dl, E, İ, İS, KE, LAK, LEK, LEK, LEK, LEK, LEY, NEK, TEK, U. Yukarıdaki hece1 leri ikişer ikişer 2 .... yanyana getirip a 3 şağıdaki tariflere 4 .... göre birer kelime 5 teşkil ettiğiniz tak 6 .... dirde, baş harfleri 7 yukarıdan aşağı o 8 kununca: BİR MAHALLE İSMİ' Meydana çıkacaktır. 1 Acı kavun; 2 Sai; 3 Kuş ların hacısı; 4 Kalburun kardeşi; 5 . Büyük havan; 6 Öküzün dişisi; 7 El ile kol arası; 8 Arzu. Matbuat tenezzühö Matbuat Cemiyeti kâtibi umumili • ğinden: Kurban bayramında cemiyetimiz tarafından tertio edilecek deniz gezintisine i«tirak etmek arzusunda olan aslî ve miizahir azanm cumadan başka her gün 11 nisan pazar günü aksamına kadar cemiyet merkezine müracaatle i simlerini kaydettirmeleri rica olunur. Kara Ali ve Çoban Karşılaşıyorlar! Cuma günü Maksim'de üyük güreşler yapılacak İRTİHAL Selânik esrafından sabık Belediye reisi İsmail Beyin kerimesi ve Drama mab'usu sabıkı Rıza Beyin mahdumu merhum Hâmit Beyin halilesi Saime Hanım bir müddettenberi müptelâ olduğu derdü deva naoezirden rehavap olamıyarak pek genç yaşında irtihali dari beka evlemiştir. Cenaze namazı bugün öğle vaktinde Aksaray Valide camiinde eda edilerek aile kabristanına defnedilecektir. Bir tesmim davası neticelendi Otobüs imtiayzı • »fi • Şirketi Hayriye «Bizi de düşünmeli» diyor Şirketihayriye müdürü Yusuf Ziya Bey, muhtelif mes'eleler hakkında dün kendisile görüşen bir muharririmîze şvnları söylemiştir: < tlkbahar seferlerine kurban bayramında başlıyoruz. Boğaziçi'nin ihya ve inkisafı için şirketimiz tarafından evvelce düsünülmüş bazı tedbirleri ittihaza imkân buldukça tat bik edeceğiz. Gecen sene Büyükdere'de açtığı mız Iidoyu bu sene de devam ettif • mek kararındayız.» Otobüs rekabeti Otobüs rekabeti yüzünden vapurIarımızın hasılatı azalmıştır. Geçen sene meclisi idareyi toplıyarak, lü zum hâsıl olduğu takdirde sirket tarafından otobüs işletmek için salâhiyet almıstık. Fakat, otobüs imtiyazınm Belediyeye devri mevzuu bahsolduğu şu sırada buna lüzum kalma mış demektir. Beledivenin bizim hatlarımız üzerinde otobüs işIeteceŞini, bizimle rekabet etmek istiyeceğini, memlekete dökülmüş sermayeleri öldürmecre çalısacachnı zannetmiyo rum. Her halde, Belediye bu otobüs imtivazı isinde bizim gibi millî müesseselerin vaziyetini de hasap edecektîr.» Taymîs gazetesinin Cenevre muha. StrT T n'san tarihile gazetesine <ıti deVi telgrafnameyi göndermİ3tirî Bern kantonu zabıtası Baron Lemhny isminde bir Macar ile ye^enini emniyeti suüstimal filile maznunen tevkif et • miştir. Bu iki adam guya Sultan • Abdülhamidi saninin emlâkini îş • letmek maksadile bir limited siıketi tesis etmişlerdir. Sabık Sultanm ve resesinî temsil ettigini iddia eden Baron bu kumpanyava sermaye oltıak uzere bazı tsvicre'lilerden mühim mebalig almıştır. Bu işte 2,000,000 Is vîçre frangı oldugu söyleniyor. Abdölhamid'in emîâkT Bakırköyü'ne tâbi Avas köyünde Bakırköy'ünde Şamlar kariyesinkocası hamal Hüseyin Ağayı, diğer de sakin Ali isminde bir adamın üç bir kadmla münasebette bulundu • yaşındaki oğlu Ahmet annesinîn evğundan dolayı arsenik ile zehirliye de bulunmadığı bir sırada ateşle oyrek öldürmekten maznun Sinem Ha narken üzerine düşmüş, muhtelif yerlerinden yanarak ölmüstür. CifmaffünüKara Ali ile müsabaka yapa • nımın muhakemesi dün Ağırceza cak olan Çoban Mehmet Pefılivan mahkemesinde görülmüstür. Maz nun kadın isticvabmda, Hüseyin A Haliç kulübü tarafından cuma Silivri'de kasap Mehmet oğlu Ziğanm yirmi iki senelik kocası ol • günü Taksim'deki Maksim salon ver ile kas»p SUleynicm »£la ©o»Kct duğunu, slmdiye kadar aralarında bîr larında büyük güreş müsabakaları geçimsizlik görülmediğini, diğer bir kavga etwjşler, Ziver kasap bıçağı tertip edilmiştir. Bu müsabakalarda kadınla münasebette bulunup bulun ile Şevket'i sol böğründen ağırca meşhur ağır sıklet pehlivanlar da yaralamış, derdest edilmiştir. madığmı bi1medi?inî. bu işi kendisikarşılaşacaklardır. Çoban Mehmet nin yapmadığını, hâdise akşamı be • pehlivan, Türkiye baş pehlivam Karaber yemek yiyip yattıklannı ve ra Ali'ye meydan okumuştu. Kara Fatih'te arabacılar kâhyası Hamza Hüseyin Açanin sabaha karşı öldü Ali pehlivan, Çoban Mehmed'in bu Efendiyi yaralıyanlardan Fahri de Fağünü söylemiştir. davetini kabul et miştir. İki pehlivan b'h polis merkezi tarafından yakalanmış Kadının isticvabindan sonra köy cuma günü karşılaşacaklardır. Çove Adliyeye teslim edilmiştir. muhtarı. korucu, ihtivar heyeti azaban Mehmet ile Kara Ali arasındaki lan ve diğer sahitler dinlenmis, bunmüsabaka serbest göreş olacaktır. lar da ölüm hikâyesini anlahnıslardır. Şoför Haydar'm idaresindeki kam Cuma günü karşılaşacaklar şunEvrakı tahkikiye arasında Hüsevin yon evvelki akşam Beşiktaş'ta Fikret lardır: Kara Ali Çoban Mehmet, Ağanın münasebette bulunduğu id Hanım isminde bir kadına çarpmış, aHimmet • Bursa'h Salih. Bu iki müdia edilen bir kadın resmi bulunmuş, ğn surette yaralamışbr. sabakanın galipleri arasında da bir bu resim bütün şahitlere gösterilmis, final müsabakası yapılacak, finalde hiç birisi tanımadığım söylemiştir. gelen baş pehlivan olacaktır. Eyüp'te oturan Vahdettin isminde Sadullah B. şirket teşkili birinci müsabakalardan başka Faik Bu kadın son sahit oimak üzere Bu birisi, Fener'de Fatih İtfaiye grupu eframahkemeve eelmiş, istima edîlmîş pehlivanla Macar Çiki, Sivas'lı Meh ve resim kendisine de gösterildiği va dından Cevdet Efendinin evine taarruz hakkında ne diyor? met'Ie Dinar'lı Mehmet, Koç Ah kit: ettiğinden yakalanmış ve Adliyeye veMillî vapurcular namına bir heyet met'le Koco karşılaşacaklardır. Bu « Evet bu resim benimdir. Fakat rümiştir. Ankara'ya giderek Iktisat Vekâleti ile ağır sıklet güreşçilerden sonra kuHüseyin Ağaya ben vermedim. Belki temaslarda bulunmuş ve avdet etmişti. lübün diğer sıklet sınıflarına mensup yolda düşürdüm, o da almıştır. Maa • Bu sıralarda ortada Seyrisefain ida • Münür, Şefik, Vefik, Yusuf Arslan, mafih ben Hüseyin Ağayı tanınm. resinin de istiraki ile bir Vapurcular Darülfünun Fen Fakültesi kimya şuNazif, Hayri, Mehmet Beyler araYedi sekiz ay evvel yolda bana rasAnonim şirketi teşkil olunacağı sayiası besi talebeleri, kimya şubesinin 15 mci sında da müsabakalar icra edile çıkmıştı. geldi, bekâr oldutunu söyliyerek iz senei devriyei tesisi münasebebie bu cektir. divaç teklif etti. Üç dört ay kadar koSeyrisefain idaresi Umumî Müdürü akşam Maksim'de bir dansh çay ziyafeti Sadullah Bey, bir muharririmize bu nuştuk. Sonra evli olduğunu anladim Maksîm'in geniş saionlarında yaverecekierdir. mes'ele hakkında demitşir ki: pılacak bu müsabaka çok enteresan ayrıldım» demiştir. olacaktır. « Hükumetin millî vapur sirketleri Sahitler dinlendikten sonra Müd tir. Heyeti hâkime de kısa bir müzaarasında böyle bir anonim şirket yap deiumumî Cemil Bey iddianamesini kereden sonra maznun kadın hakkınmak tasavvurunda olduğunu işitiyorum. dermeyan etmis, Sinem kadının Hüda müttefîkan beraet kararı vermiş Fakat bu tasavvurun mahiyeti hak • tir. Kadın hemen tahliye edilmiş, seyin Ağayı öldürdüğüne dair delil kında kat'î malumabm yoktur. Eğer bu dün akşam köyüne gitmiştir. Vefa Kumkapı Yurdundan: «.Yur olmadığından beraetini talep etmiştahukkuk ederse benim zannım ve tahminime göre mevcut vapur şirketlerinin dumuzun Yedikule'de Kazlıçeşme'de Bu akşatndan itibaren * bu meyanda Seyrisefainin elinde bu sakin bir kısım azanm İdman saha Iunan vapurların kıymetleri salâhiyettar smda daha feyizli bir surette çalış malarının temini için C. H. F. Sa muhamminlerden mürekkep bir heyet tarafından takdir olunacak, her şirket, matya nahiyesinin tahtı himayesinde bu anonim teşekküle sermayesi miiteda Kazlıçeşme'de bir şube küşadı mu vileye vapurlannın kıymeti nisbetînde vafık görülerek 8/4/932 cuma günü iştirak suretile dahil olacaktır. Ğeorg ALHX^NDER Trude BERf.lNRR ve Lien DEYERS'in tetnsili saat II de resmi küsadı yapılacaktır. Fakat dediğim gibi bu bir zan ve Bütün Yurt mensubininin teşrifleri Zengin ve fevkalâde OPKRET Hltni başlıyacaktır. tahmindir. rica olunur.» Bu hususta hiç bir malumabm yok • Fenrbahçe kuliibünün bir daveti tur.» İlâvften: P. D. C. diinva haberleri Fenerbahçe Spor Kulübünden: Sadullah Bey, Millî Müdafaa Vekâ Dikkat! letine devredilmesi mevzuu bahsolan Yeni sahamızm esas duvarlannın Reşitpasa ve Marmara vapurlan için de temel atma merasimi yapılacağmştmları söylemiştir: dan kulübümüz azasının ve bizi « Elimizde, eski Donanma Cemisevenlerin cuma günü sabak saat yeti tarafmdan almmıs ve bilâhare He 10,30 da kulüp merkezini teşrif . yeti Vekile kararile bize devredflmiş olan Reşitpasa ve Marmara vapurlan leri rica olunur. Bir çocuk yanarak öldu VEFAT Mülga Teftişi Askerî Komîsyonu azalarından mütekait Mustafa Paşa dün gece vefat etmiştir. Cenazesi bugün Beşiktaş'ta Valideçeşmesi'ndeki hanesinden kaldırılarak cenaze namazı Beşiktaş'ta Sinanpaşa camiinde ikindi zamanı kılınacak vp Maçka aile kabristanına defnedilecelçttr* Tanrı rahmet evl«»«itı • '" Silivri'de kanlı bir kavga I TT «n. « t^Km Bugünden itibaren ^ ^ " * Beşiktaş'ta bir kaza İLEMDAR sinemasındp Arabacılar kâhyasımn carihferi KÜÇÜK DAKTİO Münıessilesi: Sevimîi ve şirin Mevsimin en şen ve en hoş Fransızca sözlü opereti MARY GLORY JEAN MURAT ve ARMAND BERNARr Vapurcular Gündüz 25,5 gece 9,5 ta Süreyya tiyatrosunda Ertuğrul Sadettin ve arkadaşlan 8 nisan cuma akjamı 21,30 ta Bir eve taarruz idd'ası Kimya Şubesinin 15inci yılı ZÜHAL BÜRCÜNDE A\ K I C A Koraedi 4 perde Yazan: I nürrefik Ahmet Nuri Bey RüVÜ VefaKumkapı kulübü bir şube açıyor HAŞMETMEAP EĞLENiYOR M A J İ K4e RAŞİT RIZA TİYATROSU (Şehzadebaşı) Bu akşam 21,30 da Cuma günü gündüz 15 te YARASALAR Piyes 3 perde Yazan: Mahmut Yesari Bey Cuma aksamı 21,30 da SAMSON Henry Bernsteinin şaheseri Üsküdar Hâle sinemasında Hayat Fırtınalan tlâveten: Garp resmigeçiti PARiS'iN SON MODA MODELLERi TEŞHıR EDiLECEKTiR. Su Sinekleri Kıymetli romancımız Mahmut Yesari Beyin, bu güzel romanı Sühulet kütüpanesi sahibi Smeih Lutfi Bey tarafından neşredildi. Nükteperdaz romancımız Mahmut Yesari Beyin bu romanı, diğer eserlerine her noktadan faiklir. Üsîubu, mevzuu, kahramanlan > nm tabii hal ve dili, edebiyat hayah > mızda bir merhale teşkil edecek mü kemmeliyettedir. Bütün okuyuculan • mıza tavsiye ederiz. BU BU V un M İ LT0 N vardır. Bir gazete havadisinden anladığımıza göre hükumet şimdi bu vapurlan bizden alacak, Millî Müdafaa Vekâletine devredecektir. Fakat bu hususta bize hiç bir tebligat yapılma mışhr.» i e îstanbul'a geliyor ^ M Ü H İ ^ H I Ç ET E S i Avusfurya Sefiri tekaflt oldu Avusturya'nm Türkiye büyük elçisi M. Ogüst Kral Cenaplan iki aydanberi mezvTtfr memleketinde bulunmakta idi. Aldığımız malumata göre M. Kral tekaütlüğünü istemiş ve talebi kabul edilmistir. Sefir bu münasebetle on beş güne kadar memleketimize dönerek hükumet ricalimize veda edecektaV. f ı l t Z M I L L Î v e H İ L A L SINE«AL*RINDA 4,000,000 dolar ve 4 namdar artistin OlOmOne mal olan Paşabahçe'de Tepeköy'de vuku buI«n heyelânın tekrar başladığı anla • ş:'mı»tır. Tepeköy'deki heyelân vsııı CEHENNEM MELEKLERİ Sesli, pözlii, tayyareli. zeplinli. meydan muhartbeli şaheserler şaheseri filmini bir defa görenler tekrar görmek için koşuşuyorlar. Bugün matineler: 2,30 4,30 Suvare 21,30 ta J Satılık arsa Haydarpaşa'da Düz sokağında Dortyol agzında iki sokak üzerinde ( 4 6 0 ) arşını muhtevi, apartıman inşasma el • verişli mükemmel bir arsa satılıktır. fstiyenlerin Sirkeci'de Liman Hanında 26 N. da Rıfkı Beye müracaatleri.