13 Temmuz 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

Siliz - Amerikan ticari münasebatı Dünya ğ Biğun sma ahvalindeki bozuk- | (Teknik teferrüatin halli üzerine Melle mükteyyg eTinden biri de | Temmuzun sonlarına yahud. Ağustos NE İmparatr devletleri ile İng. | içinde muahede imzalanacaktır. Tek- Münaseyat ka arasında ticari | nik noktalar İngilterenin Amerikaya dansi eden yz Ve esaslı olarak ihraç edeceği yünlü mensucata âld J3in mevengi olma ticaret muahedesi- | yüksek gümrük re kaldırı i Simdiye, kadar > asına ve Amerikadan da İngiltereye Gesinin bir ticaret muahe- ai mevadın ihracını kolaylaştırma- büsiç balam b Şok defa teşeb- | ga taallük ediyor İürattakiyer fakat birtürlü | & İngiltere ile Amerika arasında ti- ela dünyayı, PASL Olmamıştı. Son | caret munhedesinin imzası bütün ci- ket Arasında, © zengin iki memle- | han iklisadiyatı için yeni bir küşayiş Bayt İerlemişiz, Plan müzakereler | devri açacaktır. Çünkü iki aradaki | Vağinetanda v ticari mübadele vaktile bütün cihan | rlerde esasi cereyan eden müza- | ticaretinin dörtte birini teşkil edi- Baş, Üzerinde itilâf hasıl | yordu. Bu munhedenin imzası ile | ğinde heniz, çen noktalar G- İngiltere ile Amerika arasında senede kat arasında mu- | 200,000,000 İngiliz liralık mal üze- ize olmamıştır, rinde muamele yapılacaktır. ... - . n Elektri in yaptığı mucize “Mahkemeyi, Pediston ağır cez | nin Gravı mahküm etmesi pek te ka- davası araya cis, meraklı bir ci bil olmıyacaktı. Srasında; me İS İşte bu sıralarda fen işe karıştı. Bakalım Me Mucizg, Sennin Cerakkisi daha | Adli fotogralçı, yeni bir sistemle, İ Dayg |, PPratacak! dedi, Gravın masasının üstünde duran a Yasına, yüküm 2 küğidin fotografını aldı. Grav bu kâ- Ayk, 5 bir la, İli ya iy: Hıdın üstüne ' dayadığı bir kâğıda Üy ğunu boğum öldürmekle | Her Şeyi itiraf eden bir mektub yaz “iç Siliyorğy, SP muşta. | ei man G Sİ Grav böyle bir mektub yazmadı. | Müan mnş dört aylık —— ğını söyledi, fakat fotografçı, mektu- Me. Gr, “Tmeğe mahküm edilmiş. | bu sinema makinesile perdeye akset- ik içiy “Aka vermekten kurtul. | Girdi Küğudda göze görünmiyen ya- Müyt𔓠Gocuğunu boğup öldür. | zlar, sinema perdesinde mükemmel İyi okunuyordu. big MR ortada deli yoktur, şa- Girav itiraf etmekten başka çare anış eş Yapıldı, çer lerdeki gm ekme metre yük- 00 Yollardan Çık Metre, <8 geçiyor, en iklere kadar talyanların Ciano ile rasında 167 kilometre- db ez Yaptıklarını güs- ilen bu yarışı sa- Km. 29 metre ile Yan genci kazandı. g8İ bulamadı. Artık göze görünmiyen yazı izleri- ni de fotograf meydana çıkarıyor. Ben kendimin babasıyım Frank Parker fakir bir çocuktu, Bu çocuğu bir âile evlâdlık yaptı. Büyüt- tü, Parker tenis şampiyonu oldu... Ve günlerden bir gün analığını koca- sından boşattı ve onunla evlendi. Kadının kocasından ayrılmasına kimse kulak vermedi, fakat evlâdlığı ile evlenince iş değişti. Kendi kendi- nin babası ve yirmi sekiz senelik kar- deşlerinin de babalığı olan Parkerin bu izdivacı hayli dedikodu yapmak- tadır, kr Yareden nikâh memurluğuna yi | fi n İRUPAYA TALEBE # Sonra 4 a nal Kya a sindi Knl gönderilecektir. ise staj — Hal te i rr, e — Belgeler, 10/, rkiye Şeker Fabrikaları 44 İkala şATONİM Şirketinden Bereği çipi , *DİF Yıl staj yaparak iş, yabancı dil ve bilgi bakımların- kimya Elektrik ve makine yüksek mühendis yetiştiril- bilhassa fen derslerinde not vaziyetleri, Almanya'ya neticeleri esastır, a Paşhan a nuz Sonuna kadar aşağıda yazılı belgeleri, İstanbul- Böler nü Endüstri ve tecim Anonim Şirketi Direktörlüğüne i eza Sıhhat raporu, 3 — Mezuniyet ve olgunluk de Sı ş z i. 4— 9X12 üç tane boy fotoğrafı. ner “Aİ talimatnamesi bürodan alınabilir, isteyenlere posta ile Ağustos/938 tarihine kadar gönderilebilir. tik yapıldı, tayyarelerde altı aydan fazla çalışan kız yok. Ala ay zarfında, muhakkak evleniyorlar, — Bunun sebebi?. — Bir kere erkekler bizim sinirli olmadığımıza kanaat getiriyorlar, Bu- rada her zaman yolculara güler yüz gösteriyoruz. Bir kadın için büyük meziyettir... — Hep yolcularla mı evleniyorsu- nuz? enik mühendisleri ve Sözlü ik Si nmiz pek çok. Her halde tayyare şirketi, her altı ay- da bir kere tayyarelerde çalışacak kız bulmak ve onları tayyare hizmetine alıştırmak için hem güçlük çekiyor hem de çok para sarfediyor. GÖNDERİLECEKTİR sıhhat ve kudretleri en iyi bir kaç © Italya, iki harp gemisine mukabil Yugoslavyadan buğday satın alacakmış Bu sene İtalya- da buğday mah- sulü iyi olmamış- tır, Hükümet bu- nu nazarı dikkate alarak 20 mayısta neşrettiği bir ka- ramame ile buğ- day ununa yüzde 20 nisbetinde mı- sır unu karıştırılmasını emretmişti. Bu suretle, rengi bir parça sarı olmakla beraber, lezzeti iyi bir ekmek elde edi- leceği ve mühim surette buğday ta- sarruf olunacağı ümid ediliyordu, Bu ümid tahakkuk etmemiştir. Bir taraftan yapılan ekmek ümid edildiği kadar nefis olmamışlır. Diğer taraf- tan Mısır fatleri de yükselmeğe baş- lamıştır, Hükümet yüzde 20 mısır unu ile en iyi ekmek yapacak fırıncılara 600 bin liret dağıtacağını beyan ile bir müsabaka açmıştır. Diğer taraf- tan mısır fiatinin yükselmesini dur- durmak için tedbir alınmıştır, Harpten evvel İtalya senede 50 milyon kental buğday islihsal eder- di, Bu miktar ihtiyacına kâfi gelme- diğinden her sene 10-12 milyon kental buğday hariçten alırdı. Harptenberi İtalyanın nüfusu, binaenaleyh buğ- day ihtiyacı artmıştır. Bu sene İtalyada mahsul iyi olmadığı için hariçten buğday satın almak lâzım gelecektir. Verilen ma- lâmata göre Italya bu buğdayı Yugoslavyadan almağı düşünmektedir. Buğdayın parası iki harp gemisi yapmak suretile ödenecektir. B. Mussolini bunu düşünerek bir- kaç sene evvel büyük bir buğday mu- harebesi açmıştır. Bu mücadelenin ne ticesi olarak istihsal senede 50 milyon. kentaldan 70-75 milyon kentale çık- mış, itbalât azalmıştır. Hattâ bazı se- neler de hariçten buğday alınması- na lüzum bile görülmemiştir. Geçen sene mahsul iyi idi. Fakat iki şey iyi mahsulden beklenen ne- ticenin elde edilmesine mâni olmuş- tur, Evvelâ 937 buğdayı, hissedilecek derecede az un vermiştir. Saniyen birçok yerlerde yumuşak buğday yağ- murlardan ıslanarak muhafaza edile- miyecek hale gelmiştir, te bu vaziyet karşısında, buğday- sız kalmamak için ekmeklik una mısır unu karıştırılması düşünülmüştür. İptida bu miktar yüzde beşti. Sonra yüzde on, nihayet yüzde yirmi olmüş- tur. Bu sene kuraklık yüzünden mah- ,sul pek iyi olmadı. gı ıçın vu tedbirlere devam edilmesine lüzum görülmüş- tür, Fakat bir taraf- tan ekmek cinsi. nin iyi olmaması, diğer taraftan misir stokunun azalması karşısında hükü- met hariçten buğday ve mısır alarak halkın ihtiyacını karşılamağı düşün- müştür, Şimdilik yüzde 80 buğday, yüzde 20 mısir unu nisbeti muhafaza edilecektir. Bu sene mahsulünün 50 milyon ken. tal olacağı tahmin ediliyor. Açığı dol- durmak için hariçten 20.25 milyon kental buğday almak lâzımdır, B, St0- yadinoviçin kont Ciano ile son mülâ- katında bu meselenin görüşüldüğü ve bir esas bulunduğu söyleniyor. Bu esa- sa göre İtalya, Triyestedeki tersane- lerinde Yugoslavya hesabına iki harp gemisi yapacak, buna mukabil Yu- göslavyadan buğday alacaktır. Ma- amafih bu hususta henüz kati anlaş- ma olmamıştır. Fransız gazeteleri İtalyanm Sovyet Rusyadan buğday almak için de müzakerede bulundu- gunu yazıyorlar, Edirnede Hibrinin mezar taşı bulundu Taşın ve kabrin muhafazası kararlaştırıldı Edirne O(Ak- şam) — Eâir- İ ne (hakkında ! 300 sene evvel ( Enisülmüsa» mirin ) adında | büyük ve çok kıymetli bir eser * yazan (Hibri)- nin mezar taşı son ( günlerde Edirnede Hızır- lık sarayı GİVA- rında (o bulun- muştur. Trakya kürk tür tarihine bü- general Kâzım Dirik tarafından zi- yaret ve İedkik edilerek bulunan mezar taşı kitabesile bu değerli mü- eilifin tercümel halinin Resimliay matbaasında basılmakta olan Yeni Edirne tarihine konulması için emir verlimiştir. Asıl adı Abdürrahman olan Hibri- nin babası Salbaş Hasan efendi 4 üncü Murad devrinin âlimlerinden olup Edirnedeki Üç Şerefeli, Eski Cami, Taşlık medreselerinde müderrislik ettikten sonra İstanbulda bazı med- reselen. müderrisliğine nakletmiş ve (1039) İstanbulda ölmüştür. 'Tercü- mei hali Nevizade Atainin Şekayik zeylinde vardır. Hibri ise 1012 de Edirnede dünya- ya gelmiş, Edirnede büyüyüp yetiş- miş, sekiz eser yazmıştır ki biri Edir- ne hakkında şimdiye kadar yazılan eserlerin en kıymetlişi olan (Enişul- müsamirin) dir. Şeyhinin Şekayik zeylinde tercüme hali yazılıdır. Trakya umumi müfettişi general Kâzım Dirik tarafından (Hibri) nin İstanbul - Avrupa asfalt yolu üzeri. ne raslıyan Hızırlık sarayı civarın. daki kabrinin bu büyük ölüye lâyık bir tarzda tamirine ve iyi bir şekle konulmasına karar verildiğini ayris ça ye memnuniyetle haber aldık, o, Dünkü keşidenin talihlileri Küçük kundura boyacısı: “Bir lostra salonu açıp patron olacağım! ,, diyor Tayyare piyangosunun dün nihayet bulan üçüncü keşidesinde 50,000 lira» lik büyük ikramiyeyi kazanan talih- lilerin, biri müstesna, hemen hepsi Anadoludadır. Kadıköyünde Caferbey mahallesinde yeni sokak 13 numara- da oturan bayan Lütfiye dünkü keşi- denin talihlilerindendir. Nimet kişesi sahibi bayan Nimet beni Kadıköyüne kadar gitmekten kurtaracak kadar talihli müşterisi hakkında geniş izahat verdi. Bayan Nimetin anlattığına göre bayan Lüt- fiye senelerdenberi tayyare bileti alı- yor, fakat bir türlü ikramiye kazan- mıyordu. Şimdiye kadar amorti bile çıkmadığını düşünerek her ay bilet alırken kişe sahibine: — Al bakalım «150s yi.. Biliyorum, çıkmıyacak amma!., Gibi sözlerle derd yanan bâyan Lüt- fiye bu defa kendisine ikramiye çık- tığına inanmamış: «Rüyamı görüyo-” rum!» diye söylenmiş ve bir müddet kendine gelememiş... Herkes biraz para çıksın, diye tay- yare piyango bileti alır, Birşey çıkma- yınca bir müddet üzülür amma, gele- cek ayın on birini iple çeker ve ümid- le bekler. Sinirlenir, biletine devam eder, durur, «Yermeyince mabud, ney- Jesin Mahmud!» darbı mesclinin tay- yare piyangosunda yeri yok. Çıkana çıkıyor. Hem de bir defa, iki defa de- gil, müteaddid kereler... Bunun bir misaline de bu keşidede rasladık. Eminönünde Hasan ecza de-. posunda çalışan bayan Fevziye bir buçuk sene gibi kısa bir zaman için- de tayyare piyangosundan üç defa ikramiye kazanmış. Evvelâ 35,000, sonra 10,000 ve nihayet bu keşide de de 12,000 lira... Bayan Fevziye ilk iki ikramiye ile evini kurmuş, işini yolu- na koymuş.. Anlaşılan son 1200 Vira da Türk hava kurumunun bayana cep harçlığı. . Bu keşidenin ikinci büyük fkraml- yesi 15,000 lirayı kazananlar arasın- da 11 yaşında kundura boyacısı bir çocukcağız var. Hayri, pek küçük yaş- ta iken kazanmak mecburiyetinde kalarak boya sandığını sırtlayıp çalış- maya başlamış, Küçücük ellerinin güç- Yükle kavrıyabildiği kocaman siyah fır. çalar ona 25-30 kuruş temin ettiği za- man; — Bugün yevmiyeyi doğruttuk. Bereket versini diyip henüz Güneş batmamış olsa bile paydos yapıyor Hayrinin yalnız bir çift siyah fırçax sı var, Sarı kunduralı müşterileri red mi ediyor? diyeceksiniz!.. Fakat kü- çük boyacı diyor ki: — Ben yüz paralık boyacıyım. Ki- bar müşterilerle pek aram yoktur, Ge- ri kalanlar da sarısına siyahına aldır- mazlar, Kunduraların çamuru, tozu toprağı gitsin, kâfi... Hayri 1500 lira ile neler yapmayı düşündüğü hakkındaki suale de şöy- le cevap veriyor: — Boyacılık mesleğimiz oldu artık.. Bir lostra salonu açıp patron olaca- ğım!. —M.E, Diğer talihliler Konyada ordu müfettişliğinde oda- cı Mustafa, İzmirde hamal Hasan ve ortağı, Karabük fabrikasmda amele Süreyya, Galâtâsaray lisesi baş aşçısı Riza 15,000; İzmirde benzinci Hasan, Gölcükte bakkal Ali tezgâhtari 26 keriya, Kapalıçarşıda saatçi Ali, Has- köyde mtörcü Sabri, Aksaray Tevfik bey caddesinde amele Murad 12,000 1i- ra; İzmirde Hilmi ve ortağı Hüseyin, 'Hendekte İbrahim ve ortağı Mehmed, İzmitte urgancı Hasan, Marpuççular» da 50 numarada şemsiyeci çırağı Av- ram 10,000 lira kazanmışlardır. , Balkanlar arası üçüncü * demiryol konferansı — ; dün toplandı Balkanlar arası üçüncü demiryolu konferansı dün sabah toplanarak mo salsine başlamıştır. Evvelki gün gelen Yunan murahhasını takiben dün de Yugoslavya ve Bulgar delegeleri şeh- larile meşgul olunmuştur. Bir sarhoş kiracısını yaraladi Cemil adında biri dün gece sarhoş olduğu halde eve gitmiş, kiracısı Mustafa ile sebepsiz yere kavga etmiş« tir. Cemil bu kavgada bıçakla Musta- fayı başından ve muhtelif yerlerinden tehlikeli surette yaralamıştır. Vakaya zabıta elkoymuş, yarılı Mustafa bay» gın bir halde hastaneye kaldırılmıştır. Cemil yakalanarak tahkikata girişi. miştir,