buldan dönüsünün ertesi, Erdalı General Mada- noğluna teşekkür için gönderdi. Madanoğlu İs- met Paşanın güvenliği konusunda İstanbulda büyük ilgi göstermiş, onun bulunduğu yerin et- rafında hep tedbirler aldırmış, bir arzusu olup olmadığını sık sık sordurmuştu. İsmet Paşa bu dikkatten dolayı kendisine müteşekkirdi. Ma- danoğlu da bilmukabele İsmet Paşaya, Erdalla saygılarını bildirdi. Türkeş takımıyla İsmet Pa- şa arasında bir çatışma, üstü çok az kapalı şe- kilde devam ederken "öteki grup" İsmet Pa- şayla tam bir balayı havası içindeydi. Türkeş takımı İsmet Paşayla bazı Komite üyeleri arasındaki bu temasların rüzgârını mı almıştı -işin esasını bilmedikleri muhakkaktır- yoksa niyetleri bir iskandil miydi, kesin bir şey söyleyemem ama, o grupun mensuplarının İs- met Paşayı ziyaretleri de bu hadiselerin hemen akabinde başladı C.H.P. Genel Başkanı Çarşamba günü Par- tiye gitti. Orada milletvekilleri, yöneticiler, ba- zı diğer partililer vardı. Onlarla Gürselin Cum- hurbaşkanlığı meselesini görüştü. İş, ihtilâlin başının basın toplantısıyla aleniyete intikal et- tiğinden İsmet Paşanın bu konuyu konuşması- nın mahzuru kalmamıştı. Tabii, Afet İnanın evindeki görüşme ve verdiği teminat hususunda bir şey söylemedi ama Gürselin Devlet Başkan- lığına bir itirazı bulunmadığım hissettirdi.. Par- tililerin çoğu bu fikre karşıydı. Onlar, tam bir C.H.P. İktidarı istiyorlardı ve bunun her hangi bir kimseyle paylaşılmasının aleyhindeydiler. Tabii onlarınki daha fazla hissiydi. D.P.'ye kar- şı asıl mücadeleyi C.H.P. yapmıştı. Şimdi, ikti- darlarına yeni yeni ortaklar da nereden çıkı- yordu? Onların kanaatince ihtilâlcilerin görevi sivil idare kurulduğunda sona ermeliydi. İsmet Paşa o gün fazla ısrar etmedi. Hangi temayül- de bulunduğunu partililere belli etmişti. Şimdi- lik bu yeterdi. O akşam Ayten Sokaktaki evde beklenil- meyen bir ziyaretçi vardı: Ahmet Yıldız. Ahmet Yıldız İsmet Paşadan randevuyu, İbrahim Saf- fet Omay vasıtasıyla istemişti ve galiba da eve onunla birlikte geldi. Konuşkan Yıldız geldiğin- de saat dokuzbuçuktu. Onbirbucukta gitti. O zi- yaret hakkında İsmet Paşanın kendi acendası- na düştüğü not şudur: "Ciddi bir konuya gir- medik." Ahmet Yıldız o sıralarda daha ziyade Türkeş Grupuna meyyal görünmekteydi, fakat havayı yoklamayı da ihmal etmiyordu ve her hangi bir. hususta angaje olmamaya gayret edi- yordu. Muzaffer Özdağ, ondan bir gün sonra İs- met Paşayı ziyaret etti. O Perşembe öğle yeme- ğinde İsmet Paşanın misafiri Cihat Abaoğluydu. Becerikli ve girgin Abaoğlu Komitecilerin muhi- 112 tine de sokulmuştu. Üniversite hakkında onla- ra telkinlerde, tavsiyelerde bulunuyordu. o Üs- telik bunları gayet ustaca da yapıyor ve ihtilâl- cilerde bir takım neticeleri sanki bizzat kendile- ri çıkarıyorlarmış hissini uyandırmayı biliyor- du. O konuda ihtilâlcilerin çoğu hayli geç ayı- lacaklar ve hükümlerini ayıldıklarında verecek- lerdir. Yemekte ihtiras sahibi doçentin İsmet Paşaya söylediği kanaat, Komitenin Türkeş ka- nadı mensuplarının teker teker Ayten Sokağı ziyaret edecekleri kanaati oldu. Onlarda böyle bir hava ve istidat sezmişti. Bunda yanılmıyordu. Ekim sonu, M.B.K. üyelerinin İsmet Paşayla en fazla ilgilendikleri ve onunla temas aradıkları devre oldu. İki ta- raf da birbiri hakkında son hazırlıklarını yap- tıkları için darbe vuku bulduğunda İsmet Pa- şanın nasıl hareket edeceğine bir teşhis koy- maya çalışıyorlardı. Bu devre, 14'lerin C.H.P.'- lilerle "iyi münasebetler" aradıkları devredir de.. Ekimin 23'ünde -ki o gün nüfus sayımı var- dı- Turhan Feyzioğlu, Turan Güneş ve Emin Paksüt Ayten Sokağa geldiler ve bir haber ge- tirdiler. Orhan Erkanlı kendilerini Meclise ça- gırmış, onlardan radyo ve hukuk alanında yar- dım istemişti. Bu, ilk defa oluyordu. Bilhassa 14'ler, İhtilâlin C. 'H.P.'lilerle hiç bir ilgisi bu- lunmaması görüşünün şampiyonlarıydı. Şimdi ise, bir işbirliği teklifi bizzat o kanattan geliyor- du. İsmet Paşa arkadaşlarına bu yardımdan kaçınmamalarını tavsiye etti, ertesi gün gittiği partide de bu haberi öteki idarecilere verdi. Kim bilir belki de, Komiteciler ve bilhassa Türkeş kanadı Ekimin sonu için hazırladıkları bir başka darbenin, Üniversite Darbesinin ses- siz geçirilmesinin hazırlıkları içindeydiler. Halbuki asıl hazırlık, C.H.P.'nin kendisine, arzuladığı Cumhurbaşkanlığını vereceği inancı ei yönünü tutmuş olan Gürselin Kömitede üşündüğü tasfiye hazırlığıydı. Gelecek Yazı Yolculuk var!