AKİS derece hiddetli bir alevi türk şöyle Yor vü Biz, işçiler gibiyiz. Nasıl Türk-İş bir siyasi parti halinde teş- kilâtlanmayı işçilerin gerçek men- faatlerine aykırı buluyorsa ve bü- tün partileri sosyal adalet ilkesi içinde işçi haklarının yaralına ça- lıştırıyorsa biz de ancak lâiklik il- kesi içindeki siyasi teşekkülleri be- nimseriz. Türkiyede sınıf kavgası olmadığı gibi mezhep kavgası yok- tur ve sınıf partisi olamayacağı gi- bi mezhep partisi de olmayacak- tır." Bu sözler, Birlik Partisinin istik- bali hakkında da bir fikir vermek- tedir! Idare Bir valinin macerası Yakın Oozamanlara kadar Antalya ilinde bir vali vardı. e Gösterişe ziyadesiyle düşkün, yeşil renge ola- ganüstü tutkusu, horoza ve fayton atlarına karşı allerjisiyle meşhur bu vali, eski mesleğinden gelen alış- kanlığını bir türlü bırakamamış ve çevresini bir askeri birliğe komuta eder gibi yönetmeye kalkmıştı. Bir- gün, ayağının altındaki zeminin kay- makta olduğunu hissedince, AP'den aday olmak suretiyle durumu kur- tarmağa çalıştı, fakat umduğunu bulamadı. Nihayet Vali Paşa, apar- topar, Şa illerinden birine tâyin edildi. Buradaki ilk icraatı, bölgede arapça RL polis gücüy- le önlemeğe teşebbüs oldu. Bu da, tabii, Antalyada horozlara karşı aç- tığı savaşın akıbetine uğradı. Derken, yakın zamanda Vali Pa- şaya, bir gösteri fırsatı daha çıktı. Bunda başarı gösterebilirse, muh- temelen, rüyalarına girdiği söyle- nen Ankara Valiliği yolu kendisine açılabilecekti. Bu fırsat şuydu: Do- gu bölgesinde vukubulan depremde felâkete uğrayan bazı aileleri Hükü- met, muhtelif yerlerde, geçici iskâ- na tâbi tutmak istiyor ve münasip yerler arıyordu. Bunun üzerine Va- li Paşa derhal harekete geçti ve 500 felâketzede aileyi kendi bölgesinde barındırmak istediğini, bunun için her türlü tedbiri aldığım Hüküme- tin ilgili makamlarına bildirdi. 500 aile, çoluk * çocuk, büyük umutlarla valiye (omisafir geldiler, obandoyla karşılandılar ve halk tarafından te- selli edildiler. 19 Kasım 1966 Olay, tahmin edilebileceği gibi, Hatayda cereyan etti. Vali Nuri Te- oman, ince hesaplara dayanan bu "ev sahipliğinden bir süre sonra tedirgin olmağa başladı. Çünkü, ev- deki hesap çarşıya uymamış ve Var- tolular Güney aelarna ırgat olma- yı kabul etmemişlerdi! Vali Nuri Teoman, Vartoluları önce sınıra yakın köylere ve top- rakların büyük çoğunluğu şahıslara ait köylere yerleştirmek istedi. Var- tolular, yerli halk tarafından bile beğenilmeyen ve ırgatlıkla kaçakçı- lıktan başka iş sahası olmayan bu köylere gitmediler. Onlar daha çok, Nuri Teoman "Bu horoz başka horoz" kalabalık il ve ilçe merkezlerine yer- leşmek istiyorlardı. Buna rağmen 24 aile, Hassa ilçesi yakınında, pen- cere ve kapısı bulunmayan evlere yerleştirildi. Bu evler, bölgedeki bir köy halkı için yapılmış, fakat iyi ol- madığından, ay gelip oturma- mışlardı. e Arsus bucağında, İY memurları için 'yapılmış yaz- lık evlere; 80 hane Samandağ ilçesi- nin bir yaylasına, 4 aile Reyhanlı il- çesine, 30 aile Kırıkhanın Soğuksu tavuk çiftliğindeki tavuk kümesle- rine, 19 aile de mezarlık bitişiğinde kurulan çadırlara yerleştirildi. YURTTA OLUP BİTENLER "Suçluların telâşı" Kendilerine iş verileceği ve en i şekilde iskân edilecekleri vaa- diyle Hataya getirilen Vartolular bu durumu görünce, şaşkına döndü- ler. Ellerinde avuçlarında bulunan 5-10 lirayı da yollarda harcamışlar- dı. Çıplaktılar ve karınları doymu- egm Miri kalan Vartolular- azı, bazı fabrikalarda iş bunbilni Şehir dışına iskân edi- lenler kaderlerini yaşarlarken, şe- hirde kalanlardan çoğunluğu gün lük ekmeklerini hamallıkla sağlıyor- du. Kendilerini arayan soran yoktu. Felâketzedelere, o da bir kereye mahsus olmak üzere, 30'ar lira dağı- tılmış, bununla ihtiyaçlarım karşı- lamaları istenmişti. Ayrıca, Ankara- dan gönderildiği iddia edilen yiye- cek maddelerinden de bir haber yoktu Perişan Vartolular, önceki hafta son defa, Vali Nuri Teomanı maka- mında ziyaret ederek kendileriyle ilgilenilmesini istemeye karar ver- diler. Fakat Vah Paşa, iddiaya göre, Vartoluları, Hükümet binasından polis gücüyle dışarı attırdı ve yüzle- rine karşı, "başının belâsı haline geldiklerini" söyledi. Bu arada emniyet makamlarına bir de ihbar vukubulmuştu. İddia- ya göre, Vartolular Hatayda Hükü- mete karşı bir ayaklanma hazırlı- yorlardı. Bu konuyla ilgili olarak bölgeye gelen bir general ve iki yük- sek rütbeli subay, gerekli soruştur- mayı yaptıktan sonra, bu ihbarın sadece "suçluların telâşından iba- ret" olduğunu tesbit ettiler. Başka çareleri kalmayan Varto- luları an Gi 20 kişi, geçtiğimiz hafta Cuma günü Ankaraya geldi. CHP Hatay milletvekili Hüsnü Öz- kan kanalıyla durumu İmar ve is- kân Bakanlığına bildirdiler. Bakan- lık Müsteşarı İsmail o Devletkuşu- nun Özkana cevabı, "— Gerekli her türlü tedbir alın- dı. Vartolular, ömürlerinin sonuna kadar Hükümetin kendilerini besle- mesini istiyorlar!" oldu! Hataydâki felâketzedelerin peri- şanlığı bütün fecaatiyle devam et- mektedir. Vali Teoman, bu son gös- terisini de eline yüzüne bulaştırın 1ş- tır. Kabağın kimin başına patlıya- cağı merak edilmektedir. 13