HAFTANIN İÇİNDEN "Godot'yu Beklerken..." Kurultay sonrası C.H.P.'nde, yapılması gereken ya- pıldı. Ecevit ekibine, Parti Meclisi, partinin yöne- timini bıraktı. Parti Meclisinde Ecevit ekibi, ötekiler- le ancak başabaş bir dununda olduğu halde bir karşı aday çıkmadı, Ecevit nda en iyi niyetliler onu oylarıyla desteklediler, şüpheciler ise boş oy kulla- nar ir bekleyiş devresinde bulunduklarını belirtti- ler. Gerçek şudur ki, bekleyenler sadece onlar değil- dir. Bütün bir millet ve bilhassa aydın çevreler, mem- leketin sağlam kuvvetleri, gözlerini Ecevitin C.H.P.'- ne dikmişlerdir. Sonuç, demokratik rejimin kaderini de geniş ölçüde etkileyecektir. Ecevit ekibi, gerçi Parti Meclisi seçimlerinde öte- kilerle denk bir kuvet halinde görülmüştür ama C.H.P.'nin XVITI. Kurultayının bir baştan ötekine temsilcisi artık Ecevit olan fikirlerin hâkimiyeti al- tında geçtiğini inkar imkânı yoktur. Ortanın Solu- nun, İnönü ağırlığını koydu da ondan kazandığını sanmak, eğer bir küçültme maksadı taşımıyorsa, fazla sathi bir görüştür. Ortanın Solunu İnönü- nün tuttuğu çoktan biliniyordu. Buna rağmen, bu bayrağa karşı C.H.P.'de bayrak açılmıştır ve bir takım gruplar C.H.P. içinde tahmin ettikleri bir Ortanın Solu Allerjisine oynamışlardır. Eğer Kurul- tay delegeleri bunların tahmin ettikleri hava içinde gelselerdi, bunlar elbette ki "Biz de Ortanın Solunda- yız ama.." diye gevelemeyeceklerdi ve sert ithamlar- la hücuma geçip kendi liderliklerini tescil ettirecek- lerdi. İnönünün verdiği lâ sesine C.H.P. Teşkilâtının hemen hemen bütünüyle mukabele etmesidir ki Ece- vitin Genel Sekreterliğini bir zorunluk ve eşyanın ta- biatının icabı haline getirmiştir. Ortanın Solu, başta, yukardan gelen bir işaret olmuştur. Ama bugün, Or- tanın Solu, aşağıdan yukarıya gelen bir direktiftir ve gerçek kuvvetini de buradan almaktadır. CH.P.'yi, memleket için gerçek bir teminat ola- rak görenlerin -bunların partili veya partisiz olmala- rı önemli değildir- bu eski partide başlayan yeni ha- reket karşısında memnunluk oduymamaları zordur. C.H.P.'nin fikirlerinden, C.H.P.'nin görüşlerinden, C.H.P.'nin prensiplerinden bu tabaka hiç bir zaman şikâyetçi olmamıştır. Bunların C.H.P.'de buldukları kusur C.H.P.'nin bir türlü halka inememesi ve C.H.P.- lilerin tembelliğidir. Eski partide, çok önemli günler hariç, -D.P.'nin son yılındaki gibi..-, bir taze, canlı ha- va, sürükleyici bir rüzgâr hiç bir zaman esmemiştir. Son Kurultay böyle bir esintinin başladığının işare- tini teşkil etmiştir. Kurultayda inançlılar ve fikir sa- hipleri, inançsızları ve oportünistleri yenmişlerdir. er parti için hayat verici unsur olan militanlar, C.H.P.'dede bu son Kurultayla belirmiştir. Ecevit, şimdi bu çeşit bir partinin başına geç- mektedir. Verdiği mücadeledeki başarı, İstikbale ü- 29 Ekim 1966 Metin TOKER mitle bakmanın belki mütevazi, ama her halde ciddi bir ön işaretini teşkil etmektedir. C.H.P.'de açılan, Ortanın Solu yoludur. Ama ka- panan, Ortanın Solu tartışmasıdır. Kahve veya fi- kir klüpleri tartışmalarını çok hatırlatan bu tartışma fazla uzun bile sürmüştür. Ortanın Solu bir dok- trin olmadığı ,bir tutumun adı olduğu anlaşıldığı için- dir ki Teşkilât ve bilhassa onun genç elemanları bu- nun şampiyonluğunu üzerlerine almışlardır. Hiç kim- se Türkiyenin, hangi yılın Türkiyesi olduğunu unut- mak hakkına sahip değildir. Bugün Türkiye, köy köy, gelinip kendisine meselelerin anlatılmasını bekliyor. Gelen gittikten sonra da o köyde hayat bitmeyecek- tir. O köyü her şeyden daimi surette haberdar et- mek, o köyde köprübaşını bulmak lâzımdır. Köy, da- ima, C.H.P.'den çok az haber almış, CH.P.'nin karşı- sındaki D.P.'nin veya A.P.'nin sesini kulağında daha fazla duymuştur. Elbette ki hacılar ve hocalar, büyük çoğunluklarıyla bu hizmetin ücretli veya ücretsiz as- kerlerini teşkil etmişlerdir. Ama dinamik bir C.H.P. kendi askerlerini bulabilir, hattâ o hacı hoca takımı- nın aydın ve ilerici kısmım kullanabilirdi. Meselenin başı, bu lüzumu anlamadır. 'den yana çeşitli ya- yın köylere giderken C.H.P.'nin i bir ragözü o da ancak son zamanlar, köyün m tutmuştur u ragözün dahi hedefine ulaşıp ulaşmadığı belli değildir. Zira, hemen daima All: arti olarak yaşamış C.H.P. bunun kontrolünü dahi yapmaktan âciz kalmıştır. Bugün Türkiyede, bayiler A.P.'nin ada- mı olduğu için C.H.P.ji bilinen veya C.HL.P.'yi tutan gazete ve dergilerin girmediği İl merkezleri vardır. Evet, 11 merkezleri! Yurdun dört bir tarafına üş yıl süreyle bir canlı hava içinde yayılacak, gittiği yerlere fikir götürecek, sonra bunu devamlı besleyecek bir .H.P.'nin önümüzdeki ilk seçimlerde şansı, 1965 se- çimlerindeki şansından bambaşka olacaktır. Genel Merkezdeki hava değişikliği, bütün Teşkilâttaki ha- vayı mutlaka değiştirecektir. Ortanın Solunun, ne ol- duğu daha bu kadarcık anlaşıldığında nasıl tutuldu- ğunu Kurultay göstermiştir. Bu politika üç yıl, bir genç, isimleri yıpranmamış adamlar ekibi tarafından anlatılırsa, ortanın sağıymış, soluymuş, meselenin o olmayıp, meselenin C.H.P.'nin bir ilerici, reformcu, devrimci parti olduğu ve Türkiyeyi dünyanın bugün- kü şartlarına, gidişine C.H.P.'nin ancak eriştirebile- ceği inancı yüreklere verilirse istikbal, hem de uzun süre C.H.P.'nin olacaktır. Bu, C.H.P.'lisinin veya C.H.P.'sizinin değil, demok- ratik rejimin kalmasını isteyenlerin ümit ve mem- nunluk sebebidir. Çünkü bu hedefi demokratik rejim gerçekleştiremezse, Türkiye her halde hedefinden vazgeçecek değildir.