SİNEMA Fasit daire Amortisman filmi, vanlış bir vergi düzeninin aksaklığma karşı keri- dini savunmak 'için yapımcının baş- vurduğu meşru bir savunma yolü- dur, Eğer buna savunma yolu dene- bilirse! Çünkü : “yapımcı, Kalitesi ötekilerden de: düşük ve ucuz olan bu amortisman filmleriyle sister is- temez-” çabaladıkça : batağa dahâ çok saplanan insan-durumuna düş- mektedir. Tabii bu vol, içlerinden bazılarinı bu defa: meşru olmıyan yollardan vergi kaçakçılığına yönelte , mektedir. Bunun-en çok .rastlanan şekli, Yeşilçamda, sayıları amortis- man filmleri kadar bol olan, ne idü-“ gü belirsiz-film şirketlerine'en ucu- Zundan bir film çevirtmek, bunun işletme hakkını meselâ 50 bin lirava satin almak, ama buna karşılık 100 bin' liralık “naylon fatura” kestir- mektir. Burada özellikle yapımcı ile oyuncuların sinema endüstrisi- nin. işleyişinden ileri gelen bir 70- runluğa “uyarak: kendileri için “bir başka fasit daire; kurduklarını da belirtmek gerekir: Yapımcı ile w yuncular, meslekleri icabı, diş gö- rütüşlerinde. belirli' bir parlaklığı, bir valdızlılığı muhafaza etmek 7» rundadırlar. Bir yapımcının iflâs & şiğinde olduğu, bir yıldızın “kaşe” sinin: düştüğü yolundaki söylentiler G REKLAMINI ETE VE DERG “BASIN (İLÂN KURUMU YURT İÇİ VE YURT DIŞI REKLÂMLARINIZ İÇİN * HİZMETİNİZDEDİR Senesi Müdürlük ; Cağaloğlu, Türkocağı Caddew Nalı eletön :276800-27680 Yeigraf süresi : BASINKURUMU (Basın Ar 9926) — 279 AKİS ı ne kadar çoğalırsa, bu parlaklık ve yaldızın o kadar artması gerekir. Tâ ki sövlentinin önü alınsın... Ama bu çaba iflâsı ve düşüşü daha da hızlandırmaktan, söylentileri daha da artırmaktan. başka sonuç ver- mez. Sinemanıfi ön yapım ' kolun: da ortâya çıkan kanun içi ve dışı yolların, elemli daha de- #işik, ama en az onlar kadar renkli şekillerine “yapımcı - işletmeci”, “iş- letmeci - sinema salonu sahibi" iliş- kilerinde de rastlanmaktadır. Hasi- latı eksik göstermekten, belediye eğlence resmi kaçırmaya, filmi prog rama almak için hava parası al- maktan fatura dışı gider çıkarma- va, işletmeci payını uzun vâdeli bo- nolarla ödemeye, yaptıracağı sine- ma binasının gideri için yapımcı veya işletmecinin payını zorla blo- ke etmeğe... kadar eiyepleri bun- ların en masumlarıdır Şüphesiz, başlangıçta da belir. tildiM' gibi, bütün bunlar doğrudan doğruya sinema endüstrisine mah- sus değildir, yurdumuzun içinde bulunduğu genel düzensizliğin sine- ma endüstrisindeki bir yankısıdır. Göze daha çok çarpışı da, sinema çevresindeki -olayların her zaman, her yerde kamuoyunun Pik çekmesindendir. Ayrıca, sinema sa natının, birçok sanatın birleşimi ot ması gibi, sinema endüstrisinin de yapısı yönünden birçok endüstri kollarını: biraraya getirmesi de, e- konomüik yapıdaki bu düzensizliğin daha aşırı bir şekilde ortaya çık- masına yol açtığı ileri sürülebilir, koi yi ekonomik * yapımızdaki ge- ne ensizlik, sinema endüstrimi» zin ovale başıboş bırakılması in haklı bir sebep olamaz. Bu vok hiç olmazsa görünüşte öy hukuk devleti düzenini orman nununun yerine Koymak erki Çünkü sinema endüstrisindeki dü- zensizlik öbür endüstri . kollarında olduğu gibi yalnız ekonomik yön den aksaklıklara yol açmakla &ak mamakta, mil arca seyirciyi eğ . lence, eğitim, kültür, sanat ve pr&w paganda yönünden ilgilendiren bir ürünün meydana getirilişini şart landırmaktadır. 27 Ağustos 1966