YURTTA OLUP BİTENLER li bir adamım. Attığım adımı da ge- ri alamam. Kaldı ki, başındanberi Ortanın Solu O sloganına belbağla- mış bir teşkilâtçıyım. Benim anla- dığım, Ortanın Solu sloganı etra- fında toplanması gereken dinamik bir politikadır. Hesaplı kitaplı bir dinamik politika... Oysa bu şartlar altında bu bahsettiğim politikayı uygulamama imkân yoktur. İstifa ettim." Öztrakın bu sözleri söylediği sı- rada yanına Ruhi Soyer yaklaştı ve Söyle dedi: Orhancığım, niye haber ver- mezi? Niye istifa edersin? İnsan, arkadaşlarına danışmaz mı?" Bu sözler göstermektedir ki, Öz- trakın istifasını her CHP'li kendi- ne göre değerlendirmektedir. İşin aslı ise, bizzat Oztrakın ifade ettiği gibi, bir fikir ve ekip meselesidir. Nitekim bir soru üzerine Öztrak bunu şöyle açıkladı: "— Merkez Yönetim Kurulu 11 kişidir. ll birinci sınıf adam bira- raya gelecek ve partinin sevk ve ida- resini ele alacak. Tekrar ediyorum, IT birinci sınıf adam!" Bu sözler de belli etmektedir ki öztrak, daha ziyade, yıprandığını gözleriyle gördüğü bir "Genel Mer- kez Takımı" içinde? kalmamak, gö- rünmemek için Genel Sekreter Yar- dımcılığından çekilmiştir. Bu takım, bilhassa Senato Seçimlerinden son- ra kuvvetli okların hedefidir. Kemal Satır, meziyetini teşkil eden bir ö- zelliği dolayısıyla şimdi tenkit ko- nusudur: Telifçiliği. Bir CHP'li şöyle dedi: - Telifçilik, telifçilik.. Yahu, vaziyetimizi aa alıp hedefe ne z Numaranın idaresinde yürüyeceğiz? Bizimle ge- len gelir, kalan kalır. Şu dünyada bir tek şahıs, bu Kemal Satırın han- gi fikri gps ettiğini bana söyleye- bilir m a bunu söyleyenler, fikir platformunda olmasa da teşkilât ve çerceve platformunda İnönünün te- lifçiliğini unutmaktadırlar. Satır, İnönünün bu telifçiliğinin tat- bikatçısıdır. Öztrakın istifası, Ecevit takımı içinde belirsiz bir sevinç yarattı. He- le Öztrakın: "— Ecevit gibi genç liderler çıka- caktır. Partiye yeni bir yön verile- cektir" şeklindeki sözleri,genç ta- kıma moral takviyesi yerine geçti. 8 Karanlıkta dirsek teması CHP içinde bir fikir savaşı olgun bir hava içinde verilirken, Gülek harekete geçti. Gülek, fırsatı gani- met bilip, bir takım dirsek temas- larıyla bir posta kurmak niyetinde- dir. İlk yokladığı kimseler, Feyzioğ- lu ve onun iki sadık adamı Paksüt ve Kırca oldu. Hem Gülekin, hem de Feyzioğlu grupunun CHP Grupu içinde taraftarı yoktur. Zira çok kimse, Feyzioğlunun mücadelesini bir liderlik savaşı olarak nitelemek- tedir. Bu ise, Feyzioğlunu günden- güne yalnızlığa itmektedir. Nitekim eski Gülekçi, yeni Ortanın Solu ta- raftarı Adana milletvekili (oOKemal Sarıibrahimoğlu bunu şöyle ifade etti: — Bu parti içinde, olmayacak çok şeylerle karşılaştık. Birgün Gü- lek ve Feyzioğlunu dirsek temasın- da görürseniz, hiç şaşmamalısınız! Ama bundan zararlı çıkacak, Feyzi- oğlu olacaktır. Zira, Güleği iyi ta- nırım Bu arada bir grup da, sessiz se- dasız, olayları izlemektedir. Bu grup, CHP içinde "Mebusevleri Gru- pu" olarak bilinen, CHP'nin eski li- der takımıdır. İçinde Aksal, o Vefik Pirinçcioğlu, Atalay Akan ve Sedat Orhan Öztrak Dinamik politika için AKİS Çumralının da bulunduğu bu grup kesin olarak Ortanın Soluna karşı değildir ama, parti içinde tesanüt havasının bozulmasından endişe et- mektedir. Nitekim Bülent Ecevit, Aksal ile ilgili bir Soruya: — Hiç temasımız olmuyor" der- ken, aynı grupun elemanlarından Bir git — Sanem, ,Feyzioğlunun geri- sinde onlar var" demektedir Ama sahnedeki oyunda Aksalın bulunmadığı, onun, olayları ilgiyle izlediği bir gerçektir. Ecevit diyor Olaylar bl e hızla gelişirken, Bülent Ecevit ile Orhan Birgit, haftanın başında Salı günü, CHP Grup toplantısından önce fikirlerini birlikte açıkladılar. Ecevit: "— Açık konuşmaktan korkmaya- rak, kuşkular giderilebilir. İnanç eksikliği duyanlar bize karşıdırlar. Menfaatleri zedelenenler bize karşı- dırlar. Yoksa, görülüyor ki, Grupu içinde kimse bizim fikirleri- mize bir şey demiyor." Teşkilâtın bu çıkışı nasıl karşı- ladığı yolundaki bir soruya ise Ece- vit şöyle cevap verdi: "— Teşkilâtta uyanma vardır. Her köyde birkaç kişi, inançlı bir şekilde bize güveniyor. Eğer biz fi- kirlerimizi cesaretle, açık seçik o- larak anlatırsak, Teşkilât bize, can- kurtaran simidine sarılır gibi sarıla- caktır." Ecevit daha sonra Ortanın Solu fikrinin bizzat İsmet Paşa tarafın- dan ortaya atıldığını söyledi ve ilâ- ve etti: — Biz ilhamımızı Genel kandan almaktayız. Ecevitin parti içindeki çıkışı, bil- hassa bir önemli noktanın kuliste konuşulmasına sebep olmuştur. Pek çok kimse, CHP içindeki bu çıkışın sadece CHP'ye değil, ayni zamanda demokratik rejimden ümidini kesen ve sandık başına gitmemekle pasif savunmaya geçen seçmene ve reji- me faydalı olacağı (o kanısındadır. Ecevit, bunları "durgun ve kaçmış oylar" olarak ifade etmekte ve şöy- le demektedir: Baş- "— Metod ve üslüp hatası gide- rilebilirse, bizden kaçan, ürken oy- lar geri gelebilir." Şimdi bütün gözler Genel Baş- kana çevrilmiş bulunmaktadır. Ge- nel Başkan İnönü, Grup içindeki çatışmayı odikkatle izlemektedir. Parti içinde en son sözü en isabet- 2 Temmuz 1966