SOSYAL HAYAT Komiteler Başarılı sonuç Beyaz keten tayyörlü sarışın kadın mikrofona yaklaştı, kelimelerin üzerine basa basa, yavaş yavaş, â- deta sohbet edercesine konuşmağa başladı: "— Kampanya bitti, başarılı ol- du. Ama unutmayalım ki, asıl ama- cımız, bütün insanlığın en fazla muhtaç olduğu bir elemanın, hem- şirenin toplumda yerini bulması ve çok önemli görevini yerine getire- bilmesi için o yetiştirilmesidir. Bu- nun için hepimiz beraber ve hepi- miz ayrı ayrı çalışacağız. Bu çalış- manın süresi, kampanyası yoktur. Demek ki işimiz burada bitmedi, devam ediyor. Sizlere, başarınız için teşekkür eder ve devam eden işinizde de yeni başarılar dilerim." Sarışın kadına, büyük salonu dolduran alkış sesleri cevap verdi. Olay, geçtiğimiz hafta Çarşamba günü, büyük bir kadın topluluğu- nun biraraya geldiği Otel Balinin alt salonunda geçti. Beyaz tayyörlü kadın, Kızılay Genel Merkez üyesi, yüksek hemşire Nermin Arpacıoğlu idi. Arpacıoğlu, Ankarada başarılı bir kampanya yapan Florence Nigh- tingale Komitesi Yönetim Kurulu adına konuşuyordu. Başarılı m bu şekilde e üyeler de bilanço dosyasını masadan akay birbirlerine geçiriyorlar, omuhtelif bölgelere ayrılan komitenin kazanç- larını, bölge bölge, rakamlarla kar- şılaştırabiliyorlardı. Rekabet söz konusu değildi ama, daha az mad- di imkâna sahip bir bölgeden, Altın- dağdan, en fazla paranın toplanmış olması ilgi uyandırdı. Altındağ, 20 bin küsur lira ile yarışı başta gö- türmüş, başkent hanımları, kam- panya sırasında 86 bin 988 lira top- lamışlardı. Senato ve Meclis yar- dımları da toplanınca, hasılat 100 bin liraya yaklaşacaktır. Bu para- nın yansı, İstanbulda Florence Nightingale Hemşire Okuluna ilâve edilecek olan uygulama hastahane- sine ayrılacak, yansı ile de Anka- radaki hemşire kolejleri öğrencile- ri için yaz dinlenme kampı kurula- caktır. Önce deniz kenarında gerek- li arsa satın alınacak, sonra buraya tesis yapılacaktır. Ankara Valisinin eşi Melâhat Coşkunun başkanlığın- daki komite, meslek kadınları ile sıkı bir işbirliği yapmış ve en önem- li meselenin öğrenci hemşirenin iyi yetişmesi olduğu noktasında anlaş- 18 Haziran 1966 mışlardır. Başta Senato Başkanı A- tasagunun eşi olmak üzere, bütün faal üyeler, o gün, Ankaralı öğren- cileri bir yaz kampına kavuşturma- nın sevinci içindeydiler. Çünkü he- nüz sıcaklar basmadığı halde, üye- lerin hepsi terlemeye (o başlamıştı. Üyeler, akşam geç vakit, hemşi- releri tanıtmak üzere aldıkları dai- mi görevi devam ettirmek ve yeni bir kampanya için "gelecek yıl top- lanmak üzere vedalaştılar. Dernekler Bir misafir Sıcakların başlamasına rağmen bir türlü tatile girmek istemiyen ve bütün yıl, özellikle doğum kontrolü- aile plânlaması ve yetişkin kadının eğitimi konularındaki faaliyetlerini son günlerde yoğun bir hale getiren Üniversiteli Kadınlar Ankara Şube- si üyeleri, geride bıraktığımız haf- ta içinde, Dedeman Otelinin salon- larında toplandılar ve Batı Alman- yadan gelen misafirlerine oAnkara- nın güzel ve değişik manzarasını gösterirken, bir yandan da büyük bir merakla misafirlerini dinlediler. Batı Almanyadan gelen misafir, 1965 yılında Mik oya seçilmiş bulunan Bayan Dr. Erika Wodf'tur. Erika Wodf, parlâmentoya seçil- meden önce Nordrhein Westfalen eyaletinin (oçalışma (bakanlığında müsteşarlık (oyapmış ve o Avrupa Konseyi adına, türk işçilerinin yur- da dönme şartları üzerinde bir ra- por hazırlamak üzere yurdumuza gelmiştir. Özellikle (o sosyal siyaset ve aile sosyolojisi üzerinde çeşitli yayınlan bulunan Dr. Wodf, aynı za- manda Düsseldorftaki alman Üni- versiteli Kadınlar Derneği Başkanı- dır. Dedeman Otelindeki konuşma- sında Dr. Wodf, "Batı Almanyada- ki aile ve gençlik sorunları"nı ince- ledi, gelişen alman ailesinde bugün iki faktörün göze çarptığını, kadı- nın, evin bütün sorumluluklarına aile reisiyle eşit şekilde katıldığım, bu arada çocukların yetiştirilmesin- de de- Önemli rol oynadığını belirt- tik. im alman N bugün, eşler sında, "orta siyle anlatılabilecek bir * ışma", havası a almiş ve Birinci Dünya Savaşında daha çok erkeğin otoritesinde bulunan aile, böylece, eşlerin eşit haklar ve görevlerle yü- rüttükleri demokratik bir idareye doğru gelişmiştir. Buna mukabil, alman ailesi, muhtelif (o faktörlerin etkisi altında, kendi içine dönük ve kapalı bir aile olmuş, eski misafir- perverlik niteliğini bir dereceye ka- dar yitirmiştir. Türk işçilerinin de zaten başlıca şikâyetleri, almanla- rın kendilerine evlerini kapalı tut- malarıdır. Aile bugün bütün dün- Florence Nightingale Komitesi Dinlenmeği hakettiler. 29