YURTTA OLUP BİTENLER ölmuştür ve Türkiye âk Zorun . Bünüu bir türk iktisatçisi şöyle ifade etti: — Nasıl, ısınan Kava hafitleyip yükselince yerini bir r doldu- Türsa, mücadele gücünü, kisael kaybedip hafifleyen milletlerin top- raklarıni da bir yabancı Kuvvetli millet dolduruverir. Bu, tarihi bir gerçektir. Ama türk milleti, vaşama azmini asırlar boyu ispat etmiştir. Mümkün olan tek yolla, plânli yolla Kalkınacaktır. Bu yolda önüne çı- sinlikle belli Kâlkıüii yapilan 700 toüluk bit kKablö sipa- rişini ilân etti. Bu kablolar, Türki- venin kınası için programla- nan tesislerde kulahılacaktı. Sipari- şi öğrenen sâde vatandaşlar ya dik- kat etmediler, yâ da “Eh, iyi... Kal- kınma hamlelerine devam ediliyor” diye düşündüler. Ama aynı haber, işin içyüzünü bileti bazı memleket- sever kimselerin yüreğini “cızz” et- tirdi. Bu sırada AID'deki bâzı ame- rikâlilarla oFinlandiyânın Türkiye Konsolosu ve siparişi alan Finkablo AKİS yıl sürecek öyle kârlı bir düzene ra- Zi etmişlerdi ki, artık bundan ötesi cari sağlığıydı... Yalniz, bu düzenin kâri Türkiye için değil, bazı yaban- cılar için işleyecekti. Türkiye için is koftüsü olan, dört yılda 50 imil- yorâ Varan bir zârardı. Bu düzenin gerçekleğmesini sağlıyan Sanayi Bakahi Mehmet Turgut ise 6 Sira- larda, herhalde, seçim meseleleri ve yabancı sermayeyi övmek için haziı- ladığı nutüklarla fazlasıyla meşgul- dü! kan engeller ise devrileceklerdir!” Bizin “Ki” ler (Geçenlerde Türkive radyoları, bir aym Yolsuzluklar ileri gelmiyordu. vabafiti firmava Etibank için Şirketinin ortağı evet, bu diplomat zamafıda ticaret dir!- Tammivuori ise keyifle ellerini ovuşturmaktaydılar. rn keyifleri öyle ufak vesilelerden kurmuşlar ve Türkiyeyi en âZ dört Hikâyenin başlangıcı 1963 yılına dayanmaktadır. Yirmi yıldanberi Fin Könsolosluğu yapan, türkçeyi bozuk bir şive ile konuşan ve mem- leketimizdeki iş çevrelerinde bir diplomattan Ziyade açıkgöz bir tüc- car olarak taninan Tâmmivuori, bu vapmakta- Bu yabancıla le bir vargel 20. asrın modern devlet anlayışı ve modern devlet yönetimi zihniyetini — hakimiyeti tüm ve letlerin en tabii hakkı olsa bu anlağışın ime riyle iktidara ae öülkir geriye ağa ri om talihsiz Okaderletinde olagel Zulüm, istibdat, işkence, vurgun, iktidar hifsi ve milleti keridilerine borçl yürekler devri, > Büyük türk milleti! gasbedenleri, senden geldiği halde seni inkâr edenleri elbet bir 27 Mayıs e edecek bir Yüksek Gençliğin, varlığını garantiliyen bir öordün, ark mey İs - ölacaktı. Olitiüştür. Olâcaktır. Zira, Önder, emanetlerinin bekçisi Türk Gençliğine, emanetlerin korunması için İki a ğ 27 Mayıs aaa bit dönüm noktasıdır. 27 Mayıs, millet her idarenin mutlak düstür almak dütu- mler öldüğu, müsbet ilmin beşiği “Üniversitenin gim” diyen, ilim adamlarını kara cüp- ex ilân eden zihniyetin anlamsızlığının kara yüz- tarihtir. 27 Mayıs, Büyük Önderin ema- apre bifaktığı neslin, istibdat içinde yaşayanlara örnek teşkil eden bir hateketidir. Realite ve toplumsal oluşum gerçeklerini bir ke- nara itip, 20. asırda mistik bir edebiyatla milleti le yok etmek istiyenlerin, modern ekonomi ilminin esaslarını ve plânlı çalışma- yı bir kenara itip, keyfi idare kurmak istiyenlerin, hulâsa, sosyal hukuk devleti (temellerini dinamitle. mek istiyenlerin ders alacakları şerefli bir tarihin 6. yıldönümü, 27 Mayıs 1966 Değerli yer 77 Mâyıs bugün, gölgesinden medet umanların tafif ri gibi, em ile ek nu denkleştirme gayretçilerinin anladığı gibi, hedef- siz tir. 27 Mayıs, ii” ihtilâl türk İhtilâlinin temel hedeflerini, yani A- kurtuluş felsefesini ve büyük türk devrimi il e ideallerini bütün anlamıy ği yapan, memleketi is- tibdat içinde idare edenleri ulu hakan ilân eden, de- 4 Haziran 1966