4 Haziran 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

YURTTA OLUP BİTENLER Hükümet Eniştem beni niye öptü? (Kapaktaki ahtapot) (Ggeştiğimiz haftanın ortasında: bir- gün, Çankaya Köşkünde, B# kanlar ve rd ileri gelenlerinin Sunayın başkanlığında bir toplantı amy rı duyulunca çok kimse, “Tam dedi. Kısmi Senato seçimleri Aglr yısiyle açılan propaganda kampan- yasının aldığı şekil, artık tahammül bardağını taşırmış olmalıydı. İlk dü- şünce bu oldu. Öyle ya, marifeti, Sıtkı Ulay gibi, Orduda sevilen bir Devrim temsilcisini yumruk ve tek- me ile dövmek olan Hamido tipinde bir kimse, Milli Savunma Bakanı ünvanını taşıyan bir politikacı tara- fından refakate alınır, bir seçim ge- Zisine çıkılır, halka bir kahraman olarak takdim edilirse... Hele bu Hamido, bu refakat gezisinde, be- lirhi bir fikri temsil eden zümreye karşı yumruklu bir cihad açtığını gerine gerine ilân ederse ve kafası kızdığında tabancasını havaya bo- şaltırsa.. Elbette iz'an sınırlarını böylesine zorlayan bir İktidarın dikkati, böyle tesirli bir toplantıda çekilirdi. Toplantıyı ilk öğrenen başkent sâkinlerinin aklına başka bir konu gelmedi. Ama sonra öğrenildi ki, görüşmelere Devlet Plânlama Teş- kilâtı uzmanları da katılmaktadır! İşte bu beklenmiyordu. Plânlama uzmanları, Hükümet üyeleri, Cum- hurbaşkanı, Başbakan ve Kuvvet Kömütanları... Kadro daha ilgi çeki- ci bir hal almıştı. Ama toplantının, rayından çıkan seçim kampanyası ile ilgili olduğuna dair yorumlar da suya düşmüştü. Bu defa, toplantı- nın sonu beklenmeğe başlandı. Saat 10'dan 14'e kadar devam «- den toplantı sona erdiğinde, Başba- kan Süleyman Demirel meseleyi şövle izah etti: “— «Cumhurbaşkanı Sunayla Plâncıların katıldığı teknik seviye- de bir brifing yapıldı. Birinci beş vulık Plânın hedefleri ve nerede ol duğumuz üzerinde duruldu. İkinci beş. yılık Plân hazırlıkları ile diş finansman ihtiyacı da ele alındı.” Ama bu açıklama kimseyi tat min etmedi. Konu herhalde Plânla- ma idi. Yalnız, görüşmelere katı: lanların meydana getirdiği seviye, “teknik” kelimesinin sınırlarını zor- lamıyor muydu? Daha sonra işin aslım öğrenen. 10 AKİS Memduh Aytür Demirelin tutmadığı adam ler, Demirelin fazlasıyla normül a- çıklamasının gerçeği tam olarak ak- settirmediğini gördüler: Bu, “tek- nik seviye”yi çok aşan önemde bir olaydı ve başlangıcı onbeş gün ön- cesine kadar dayanıyordu. Bu top- lantıdan onbeş gün kadar önce Su- nay ile Sunaya yakın olduğu bili- nen bir yüksek memur arasında ya- pılan bir özel görüşme, işin hâre- ket noktasını teşkil etmişti. Bu özel görüşmede, Sunayın Yü- kını olan ve 27 Mayısa yürekten bağ- lı olduğu bilinen bu yüksek memür, Cumhurbaşkanına önemli bir pröb- lemi. haber verdi:: Hükümet, davrö- nışlarıyla aa yalnızlığa ve görev yapam duruma, Plânı ise nisyanâa selli-diy ordu. 27 Mayısın €n ayaş bir eseri tehlikedeydi u haber, daha Cumhurbaşkan- dı | koltuğuğu ısıtmamış olan Su- nayı hayli etkiledi. Cumhurbaşkanı derhal kararım verdi. Devlet Plân- lama, Teşkilât ve Plânla bizzat ilgilenecek, durumu bizzat Plâncı- lardan tahkik edecekti. Devlet Plânlama Teşkilâtına bu istek özel olarak duvıvuldu. Üzgün Plâncılar çok sevindiler. Dertlerini dökecek bir merci bulduklarını dü- şündüler. Yalnız, en ufak bir açık- larının kollandığı böyle bir devrede Cumhurbaşkanı ile özel bir görüş- me yaparak meratip silsilesini çiğ nemeyi e mahzurlu buldular. caba Cum hurbaşkanının, bu görüş: meyi Başbakanlik kanalı ile resmen talep etmesi mümkün değil miydi? Bu istek yerinde görüldü ve Cum- hurbaşkanlığı, talebini Başbakanlık kanalıyla tekrarladı. Bunun üzeri ne Plâncılar, hevesle bir toplantı gündemi hazırladılar ve Çankava ya bildirdiler. Ama toplantıya üç gün kala işin veçhesi değişti. Demi rel de toplantıya katılmak istiyo u!.. Başbakan, mesele üzerinde ot günden fazla düşündükten sonra, çağrılmadığı halde bu toplantıya ka tılmasının, kendisi için, Katılma maktan evlâ olduğuna hükmetmişti Devlet hayatının gerektirdiği proto kol ve nezaket sınırları içinde, em rivâki bile olsa, bir Başbakanın is teği reddedilemezdi. Nitekim öyle oldu. Son gün işler iyice karıştı. De mirel, toplantıya Bakanlarını da ge tireceğini bildirdi. Bu ikinci emri. vâkiye Çankayanın cevabı başka bir emrivâki oldu: Toplantıya Ko. mutanlar da dâvet edildi! Problem ne idi? 97 Mayısçıların dövüldüğü, Mecli sin çıkmaza girdiği sıralarda bile bir “diderler < toplantısını hemen yapmak istemeyen yeni seçilmiş bir Cumhurbaşkanını seçim kampanya- sı sırasında bu derecede etkileyen ve harekete geçiren problem acaba 4 Haziran 1968