16 Nisan 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

16 Nisan 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Çağlar, çocuğu yukardan aşağı- ya bir süzdükten sonra kalemini çı- kardı ve elindeki kâğıda not alma- ga başladı: "— Adın ne?" — Yıldırım Kökyer. — Talebe misin?" "— Evet. Ankara Kolejinde.." "— Hangi sınıftasın, numaran?" "—Orta2, 1343." Çocuk, kimliği tespit edildikten sonra bırakıldı. Emniyet Müdürü, Gürbüz Şimşekten sonra ikinci bir “azılı"yı tespit ederek polis ar- şivine yeni bir dosya eklemeyi ba- şardığından memnun görünüyordu! Polis ve Bursa Nutku Toplantı saati yaklaştıkça heyecan artıyor, resmi polisler halkı ala- na sokmamağa çalışıyorlardı. Oğ- renciler gruplar halinde, marşlar söyleyerek alana geldiklerinde, Em- niyet Müdürü telâşını gizleyemedi, otomobilden inerek, elindeki telsiz- le polis müdürlerinin bulunduğu ta- rafa gitti ve emirler oyağdırmağa başladı. Dikkati çeken husus, polis- lerin gençlere dağılmaları için ih- tarda bulunmamalarıydı. Az sonra, Atatürk Bulvarı üzerinde, otomobil içinden öğrencileri Zafer Anıtına davet edici konuşmalar yapan Siya- sal Bilgiler Fakültesi öğrencilerin- den Adem Yavuz, otomobil şoförü Tayyar Gürmanla birlikte yakala- narak Birinci Şubeye götürüldü. Adem Yavuzla şoförü, Birinci Şube- de çok sayıda polis karşıladı. Ya- vuzla Gürmanın ifadelerini almak, o sırada masası başında Adalet Ga- zetesi okumakla meşgul bir polise kısmet oldu. Polis, öğrenci ile şofö- rü suçlu, çıkarabilmek için âdeta gayret sarfediyor, hattâ hüküm ver- mekten de geri kalmıyordu. Birinci Şubenin yeni misafirlerine özel bir itina gösterildiği belliydi. Ne tele- fon etmelerine, ne de kısa bir süre için gidip gelmelerine izin veriliyor- du. Polis, ifadeleri alındıktan sonra Yavuzla şoför Gürmanı Adliyeye gö- türdü ve Savcının karşısına çıkardı. Savcı, sanıklara, Toplantı ve Göste- ri Yürüyüşleri oOKanununa aykırı davranışta bulunduklarını söyledi ve ne düşündüklerini sordu. Adem Yavuz, Atatürk heykeline yapılan tecavüzü tel'in etmek için türk gençliğinin bekleyemiyeceğini, Ata- türkün bu hususu Bursa Nutkunda açıkça belirttiğini, bu bakımdan gö- revlerini yerine getirmeğe çalıştık- 12 Faruk Sükan Tarih tekerrür edecek larını söyledi. Olayların ortamının son aylarda yaratıldığını belirtti. Sorgu tamamlandıktan sonra sanık- ların 22 Nisanda Birinci Asliye Ce- za Mahkemesinde yargılanacakları bildirildi. Yavuzla Gürmanın sorguları ya- pılırken, Zafer Alanındaki toplantı da sona ermek üzereydi. Öğrenci- ler birağızdan İstiklâl Marşını söy- lemişler ve heykele çelenkler koy- muşlardı. Bu sırada Polis, büyük bir gayretkeşlikle toplantının uza- masına engel olmağa çalıştı ve mak- sadın hasıl olduğunu o bildirerek, öğrencilerin odağılmasını sağladı. Ne var ki bu sırada, bir öğrencinin -Adem Yavuz- Birinci Şubeye, ora- dan da Adliyeye götürüldüğü du- yulmuştu. Öğrencilerin dağılmaya başlamalarından memnun görünen Emniyet Müdürü, karakola götürü- len öğrenci olup olmadığını soran TMTF yöneticilerine gayet ciddi bir eda ile şu karşılığı verdi: — Emin olabilirsiniz ki, hiç bir atin Emniyete götürülme- di.. AKİS “Bu, bir zabıta vakasıdır!" Aynı saatlerde İstanbuldaki hava ise Ankaradakinden farklıydı. Gece arkadaşlarının polis tarafın- dan hayli hırpalandığını haber a- lan öğrenciler son derse girmediler ve saat 12'den itibaren Üniversite bahçesindeki Atatürk heykelinin et- rafında toplanmağa başladılar. Öğ- renciler yürüyüşe geçecekleri sıra- da bir konuşma yapan TMGT Genel Başkanı Alp Kuran, Atatürk heyke- line yapılan tecavüzün, bir süreden- beri gericilere verilen tâvizlerin ve 27 Mayıs devrimine karşı alınan cephenin bir sonucu olduğunu be- lirtti, gece polis tarafından tartak- lanan Nuri Yazıcının olayı dile ge- tiren şiirini okudu. Sonra da Fen Fakültesine doğru yola çıkıldı. Yürüyüş, Amerikan Altıncı Filo mensupları için tam bir sürpriz teş- kil etti. Gençler yolda, amerikan bahriyelilerini oOgezdiren otobüse rastlayınca aleyhte gösteriye başla- dılar ve "Go home!" diye bağırdı- lar. Bu gösteri, amerikalılara rast- lanan her yerde devam etti. Ameri- kan Haberler Bürosu taşlandı. Bu- nun üzerine Altıncı Filo mensupla- rının izinleri kaldırıldı ve bahriyeli- ler filoya, dönmek zorunda kaldılar. Yürüyüş sırasında dikkati çeken bir husus şu oldu: Nedense polis, bu defa zor kullanmıyordu. Sonra- dan öğrenildi ki Valinin Emniyet Müdürüne verdiği emir değişmiş, öğrencilere (sadece ihtar edilmesi istenmiştir. Gençler, Beyazıt Mey- danında, 27 Mayıs şehidi Turan E-- meksizin vurulduğu yerde saygı duruşunda bulunduktan sonra bira- -ızdan "Morrison Süleyman, yolcu- luk ne zaman?", "Ne Rusya, ne A- merika" diye bağırarak, Taksim Meydanına kadar geldiler ve Anıta çelenk koyduktan sonra dağıldılar. İstanbul ve Ankara (Üniversite gençliği galeyan halindeyken, altı ay içinde kırdığı pot sayılamaya- cak kadar çok olan AP Hükümeti- nin başı Demirel, bu potlara bir ye- nisini eklemekte gecikmedi. Maka- mında Genel Kurmay Başkanı Or- general Turalı kabul ettikten sonra Cumhurbaşkanını ziyaret eden De- mirel, Köşkten ayrılırken, gazeteci- lerin tecavüz olayı ile ilgili bir so- rusuna şöyle cevap verdi: — Bu bir zabıta vakasıdır." Yani olay, Demirele göre basit bir olaydı, önemsenmemesi gere- kirdi. Bu memleketin kanunları 16 Nisan 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: