YURTTA OLUP BİTENLER da, İktidar ile muhalefet partileri» ne mensup üyelerin sayısı eşit ol- maktadır. Komisyon, çalışmalara başlamadan Önce, üyeleri arasından bir başkan, bir sözcü ve bir de kâ- tip seçecektir. Ancak, tarafların ü- ye sayısının eşit olması, iki oya sa hip başkanlık seçimini güçleştire- cektir. Başkan seçiminin hayli uza- yacağı sanılmaktadır. Bu konuda en sert muhalefeti ise CHP yapmaktadır. Uzun bir sü- redir Hükümetin devlet personeli arasında yaptığı değişiklikleri izle- yen ve meseleleri belgelere bağla- yan CHP Grupu, Hükümetin bu ko- nudaki tutumu hakkında Gensoru açılmasına karar vermiştir. CHP' nin önergesi, muhtemelen, Bütçe görüşmelerinden sonra Meclis Baş- kanlığına verilecektir. Hükümetin, hukuk dışı davra- nışlarını ne kadar daha devam etti- receği bilinmemektedir. Bilinen bir- şey varsa o da, Danıştay kararlarını uygulanmamakta katı bir inat gös- teren Hükümetin her geçen gün bi- raz daha çıkmaza girdiğidir. Kıbrıs Doğru söz Demirel Hükümetinin Kıbrıs poli- tikasının tesirini kaybetmiş bir uyku hapı olduğu, bugüne kadar de- falarca söylendikten sonra, nihayet geçen hafta bir İstanbul gazetesinde yayınlanan iki uzun makale ile de ispatlandı. Bu makalelerde ifade edi- lenler, "iddiadır", "Muhalefettir, el- bette tenkit edecektir", "bir kırk kişi daha çıkar, yeni bir bildiri ya- yınlar" diye ( geçiştirilecek cinsten değildir. Makaleye imzasını koyan kimsenin ünvanı "Dışişleri Bakan- lığı Enformasyon Genel Müdür Yar- ımcısı", ismi is Mr e önüden a, Ürgüplü ve De- mirel tarafından Birleşmiş Millet ler kararına kadar izlenen politika için Bakayın söylediği şudur: "Bizim Hükümetin bu konuda bir bildiği mi vardı? İkili görüşme konusunda niye bu derece ısrar ediyordu? Kanaatimizce, yanlış bir tutumdu bu. Yunanistan ve yunan- lıyı iyi bilmediği için, daha doğrusu bildiğini ozannettiği için, düpedüz eşyanın tabiatına aykırı hareket et- mekte idi. Zoraki nikâhın 20'nci yüze olamıyacağını (o düşünemi- yordu. 14 İlhan Bakay Bir teknisyen Bakayın, son Birleşmiş Milletler kararından bugüne kadar izlenen ve yine ikili görüşme ümidine da- yanan politika için hükmü ise şu- . Bu hikâyeyi burada unutup bir yenisine başlamaktan başka ça- re yoktur: Kanaatimizce Kıbrıs so- rununun, bundan böyle büyük dev- letlere rağmen halledilemiyeceği gerçeği artık anlaşılmalıdır." Bakay sonuç olarak, Üçüncü İ- nönü Hükümeti zamanında gelişti- rilen türk -sovyet ilişkilerinin bıra- kıldığı yerden alınıp olumlu şekle sokulmasını ve Atatürk dış politika- sına dönülmesini Kıbrıs meselesi- nin çözümü için tek çıkar yol olarak işaret etmektedir C.H.P. Tarihi görev arefesinde CHP Grup sözcüsü, haftanın başın- da Pazartesi günü Meclis kürsü- sünden, partisinin Bütçenin tümü üzerindeki görüşlerini sıralarken, bir Grup yöneticisi de koridorda şöyle diyordu: Sert, fakat her yönden Hü- AKİS kümeti uyarıcı bir muhalefet hava- sına girmiş bulunuyoruz. CHP, 1 dan önce olduğu gibi» bu devrede de tarihi görevini yüzünün akıyla yerine getirecektir." Gerçekten de, CHP Meclis Grupu şu günlerde, sistemli bir muhalefet devresine girme hazırlıklarıyla meş- guldür. CHP'yi böyle bir hazırlığa zorlayan sebep, AP Hükümetinin, günden güne dozunu arttıran bir ta- kım keyfi tasarruftandır. Hükümet icraatının ilerdeki günlerde cereyan edecek olayları haber verici nitelik- te olması, CHP'nin bu devredeki muhalefet görevinin önemini ortaya koymaktadır. Bugün, ana muhale- fet partisinin karşısında hiç de kü- çümsenmeyecek önemde iki büyük olay vardır: Birincisi, Danıştayın bazı yüksek dereceli memurlar hak- kında verdiği (okararların uygulan- mamasında direnilmesi, ikincisi, ir- ticai teşvik derecesindeki müsama- hadır. CHP Grupu, Anayasanın ruhuna aykırı tutum ve davranışları önle- mek için, tarihi görevini yerine ge- tirmeğe karar vermiştir. e Danıştay kararlanma uygulanmamasında di- renen Hükümet en ağır ve şiddetli yoldan denetlenecektir. Bu yol Gen- soru görüşmeleridir. Ancak, muha- lefet partilerine mensup milletve- killerinin sayısı gerekli çoğunluğu sağlıyamadığı için Gensoru önerge- sinin kabulü biraz uzak bir ihtimal- dir. Bu yüzden, önerge üzerinde gruplar adına yapılacak konuşma: ML ç GeL ikazı yönüne gidi- lece ii alınması düşünülen ikinci konu, hortlatılmak istenilen irtica- dır. Grup içinde kurulan bir ko- misyon, gericilik olaylarını tespit et- meğe başlamıştır. Komisyonun tes- pit ettiği belgeler Grupta değerlen- dirildikten sonra, nasıl bir denetle- me yolu seçilmesi gerektiğine karar verilecektir. Bu yolun bir Genel Görüşme olması ihtimali kuvvetli- ir. Bütçe görüşmelerinden sonra Millet Meclisi Genel Kuruluna sev- kedilecek Af Kanunu o Tasarısı ile Seçim Kanunu Tasarısı üzerinde de büyük bir titizlikle durulacaktır. 27 Mayısı tasfiye amacını güden Af Ka- nununun bir başka özelliği daha bulunmaktadır: Sahtekârlık, yobaz- lık ve kürtçülük gibi suçlardan sa- nık, 100€ yakın AP'linin genel bir madde ile affil.. 19 Şubat 1966