YURTTA OLUP BiTENLER Hükümet El çabukluğu mârifet Bütün gözler ve bütün kulaklar Çankayaya çevrilmişti. Bakanlık- larda, özel sohbetlerde, gazete bü- rolarında ve Mecliste yanyana ge- len herkes “ne oldu?” gibilerden birbirine bakıyor ve derhal haber- ler teati ediliyordu. Saatler geçtikce serginlik artıyor, merak büyüyor- du. Acaba Cumhurbaşkanı ne yü: yacaklı? Başkenti bu gergin saatleri hal anın başında Salı günü yaşadı. Ko- vu, ne Yunanistana savaş ilânı ve w de Kıbrısa müdahale idi. Konu Cumhurbaşkanının Onayına sunu an bazı tâyin kararnameleri idi. meselenin, Türkiyenin, Kıbrıs konusunda alınan son Bitr- leşmiş Milletler kararından son“ vaşadığı tarihi günlere rastlaması şok garip, fakat tesadüli değildir. Birleşmiş Milletler kararı Ankaraya ılaştığında, Hükümet derhal kollü- rı sıvamıştır. Ancak bu faaliyet, dış politika ile ilgili veni bir tedbir için değil, bazı genel müdürlerin tâyin kararnamelerini hazırlamak için oj- muştur. AP İktidarı, halkovu tara- ndan kuvvetle desteklenen ve değiştirildikleri (o takdirde oObüyük Böyle bir Ihsan Topaloğlu tepkiler ve gürültüler kopacağı bilinen genel müdürleri tasfiye için Kıbrıs fiyaskosunu ve halkın ilgisi- nin bu yönde toplanmasını firsat bilmiştir. TPAO Genel Müdürü İhsan To paloğlu, Etibank Genel Müdürü Tah sin Yalabık, Sümerbank Genel Mü dürü Rahmi Tunçağıl ve Ziraat Ban- kası Genel Müdürü Âkil Kitapçınmı nakil kararnameleri alelâcele hazır- landı. Cumhurbaşkanının imzasının istihsali o bakımından bir yardımcı da bulundu: Nâsır Zeytinoğlu!. Yalnız, ortada bir mesele kalı vordu: Genel Müdürler konusu AP” nin İç Kabinesinde görüşülmüş ve karara bağlanmıştı. Ancak, bu hu- suslarda, İç Kabineye dahil olmr yan Enerji Bakanı İbrahim Deri- nerin resmi bilgisi yoktu. Demirel, bu meseleyi aradan çıkarmak için İbrahim Derinerle bir görüşme yap- tı. Derinere, Mehmet Turgutla E- nerji Bakanlığına bağlı bazı genel müdürler arasındaki Oomücadelevi anlattı, Partinin yüksek menfaatle- rini izah etti ve direktifini verdi: Bu değişiklikler kademeli olarak yapı lacaktı. Sakalla bıvık arasında kâ- lan Deriner şerefli bir istifavı göze alamadı ve ilk kademeye dahil, E- nerji Bakanlığına bağlı iki genel 'Tahsin Yalabık Bu defada paçayı kurtardılar müdür Pi ERER kararnameye imzayı bas Bö izan, ekrem Kıbrıs gümbürtüleri devam ederken Çan: kayaya gönderildi. Artık netice bek: leniyordu. AP'liler ümitli idiler, Na- sıl olsa, Zeytinoğlu kendilerine yar dım edecekti Pazartesi “günü, büyük gerginlik içinde gelip geçti. Çankayadan -sıh hatli bir haber veya imzalı karar name gelmemişti. AP'liler, bu aradi mesele açığa çıktığı için müşkil du- ruma düşmüşlerdi. Ne bir yalanla- ma yapabiliyorlar ve ne de olumlu bir haber verebiliyorlardı. AP kay- nakları ise kararnamelerin imzalan- dığı haberini yaymayı denediler, Fa- kat deneme, fiyaskoyla sonuçlandı. Tâyinlerin öbür yüzü Şalı sabahı, İktidarın en büyük sancısı bu mesele idi. İş geciki- yor, yukarıdan olumlu bir haber gelmiyordu. Sabahleyin, tabii sen&- törlerden Suphi Gürsoytrak, Suphi Karaman, Ahmet dız ve Kâmil Karavelioğlu le Zi yaret ettiler ve kendisine, halkoyur nun merakla beklediği soruyu sor ular. Cumhurbaşkanının o verdiği haber, yüreklere su serpici oldu Gürsel, tabii senatörlere, len kararnamelerden henüz hiçbiri 25 Aralik 1965