AKİS yi Turaldan çeşitli defalar dinleyen- ler, bugüne kadar hiç bir cevabın "bildin" diye karşılandığını duyma- mışlar, bilmecenin çözümünü öğre- nememişlerdir. Suç balıklarda mı- dır, kavanozu getirende midir, de- virende midir, yoksa kavanozda mı- dır? Bu, Turalın ağzından ifade edil- miş değildir. Bilmecemsi hikayenin toplumumuzdaki bazı meseleleri di- le getirip getirmediği de bir ayrı sorudur. ' Fakat şurası muhakkaktır ki, Tu- ralın kastı başka olsa bile, bu hikâ- yedeki malzeme, şu içinde bulundu- gumuz yıllarda Türkiyenin başın- dan geçen olay ve durumlara son derece kolay uygulanabilecek nite- liktedir. Hele son günlerin alevli me- selesi olan Ordunun politikaya ka- rışması tartışmaları (düşünülürse, hikâye ile olaylar arasındaki benze- yiş şaşılacak hal almaktadır. Hikâ- yeyi dinleyince akla gelen şu olmak- tadır: "Niçin havuz politika havu- zunu ve diğer sembolik malzeme de toplumumuzdaki diğer grup ve şa- hıslan temsil ediyor olmasın?" Hikayedekine çok benziyen bir olay ve gelişmeler, geçen haftanın sonunda, Turala ait bu meşhur mek- tubun Demirele adanmış bir kalem tarafından açıklanması yüzünden Türkiyede cereyan etti. Kavanozun devrilişi Haberde, Kara Kuvvetleri Komu- tanı Orgeneral Cemal Turalın Milli Savunma Bakam Ahmet Topaloğluna bir "resmi mektup" göndererek, 22 şubat ve 21 Mayıs olaylarına isyancı olarak karışanla- rın affinın mümkün olamıyacağını ifade ettiği ve şu cümleyi kullandığı bildirildi: "Bu fiiller siyasi suç değil- dir. Devletin silâhı ile harekete ge- çilmiş, kumandanlarla devlet idare- sine silâh ile müdahale edilmiştir." Haberin geri kalan kısmı ise, yo- YURTTA OLUP BİTENLER rumdan ibaretti. Tural tam olarak ne demişti, mektubu alanlar bunun açıklanmasına yanaşmamışlardı. Yaptırılan yoruma bakılırsa, Tura- lın harekete geçmesinin sebebi, Mec- lise bu yönde verilen af teklifleri ve özellikle Demirelin AP içindeki ra- kibi Saadettin Bilgiçin Eski Harbi- yeliler Derneğine üye olarak 21 Ma- yıs sanıklarının affi için çalışmaya söz vermesiydi. Haber, Demirel ve çevresi dışın- daki bütün çevrelerde ilgi ve hayret uyandırdı. Ardından ise son derece karışık yorumlarla sert bildiriler, telgraflar ve tepkiler sökün etti. Po- litika havuzu tam anlamı ile karıştı. İlk hareket, bu havuzun eğlenceli tiplerinden, sabık Antalya milletve- kili Nihat Sudan geldi. Bir süreden- beri polis romanları okuyarak vakit geçirmekte olan Su, derhal Turala bir telgraf gönderdi ve -inanılmıya- cak bir şey ama- onu bir güzel pay- Açıklarız - Akis yanılıyor 20/Kasım/1965 tarihli 596. sayını- zın 7. sahifesinde (Dernekler pa- ranın kudreti) başlıklı yazınızdan akisin dahi bazen olayları gereken dikkat ve tittizlikle (o incelemeden tek yönlü ve hatalı sonuçlara ula- şabileceğini üzülerek müşahade et- miş bulunuyoruz? B—Kazanç geşel kurul toplan- tımızda amerikalıların derneğin iç- işlerine (o karıştıklarından o vetaraf tutuklarından yakınmaktadır. Son genel kurul tarihinde derneğin tam aslı üye sayısı 837 idi ve bunun 352 sini amirikalılar teşkil etmekteydi. Üyelikle ilgili bir Cümle yükümleri- ni ifa eden bu amirikalıların tıpkı Türk üyeler gibi Toplantıya katıl- ma, seçme ve seçilme ve oy kullan- ma tarzında en tabii üyelik hakları- nı kullanmalarında her hangi hiç bir aykırılık olmazsa gerektir. Derneğin çeşitli Komisyon ve faaliyet gurupları Tüzüğe göre Yö- netim kurulu arasından tavzif edi- len üyelerin nezareti altında ve bir tefrik gözetilmeksizin sadece der- nek menfaatlarına en iyi hizmet e- sas ad olunarak suretiyle kurulurlar. B. Kazanhın, kuruluşu esnasında ll Aralık 1965 Mahkeme kanalıyla ve "Türk - Amerikan Derneği Yönetim kurulu" im- zasıyla aldığımız tekzip yazısı aşağıdadır. Türk Amerikan Derneği Yö- netim kurulu"nun yazısı 143 saydı kanunla değiştirilen 5680 saydı ka- nunun 19. maddesi gereğince tek harfine dokunulmaksızın aynen ve ta- mamen yayınlanmaktadır. faal ve halen dahi üyesi olduğu gü- zel sanatlar kolu yöneticileri aras- sında bu gün bulunmayışının sebe- bi her halde sayısı 100 ü aşan kol üyelerinin onu aralarında yönetici olarak görmemek arzularından doğ- muş olsa gerektir. Akisin yönetim kurulumuzun türk mensupları hakkındaki yuvar- lak ve ithamkar ifadeleri ise böyle itibarlı bir derginin öteden beri prensip edindiğini iddia edegeldiği mutat ciddiyeti ile hiç bir veçhile kabili telif değildir, Yönetim kurulu kanuna uygun tarzda akt edilen bir toplantıda dernek üyelerinin ser- best irade ihzarları üzerine seçil- miş bir kuruldur. Yönetim kurulu eski başkanı B. Cevat Mimaroğlunun dernekten ih- raç cezası ile taltif edildiği külliyen hilafı hakikattir. B. Mimaroğlu ha- len üye defterinin 3429 sıra numa- rasında kayıtlı üyedir, ve ihraç e- dilmiş değildir, keza B. Kazançlım da ihtar cezası ile taltif edildiği va- rit değildir,halen kendisinin üye sicilinde bu kabil bir cezaya uğra- dığına dair hiç bir kayıt yoktur. Bu vesile ile belirtelimki, Türk- Amerikan derneği kanunlara uygun olarak kurulmuş ve amaçlarını cid- diyetle izliyen bir teşekküldür, sayı- sı bine yaklaşan asli üyesi ile lisan Öretim programlarında faydalanan 3000 yakın müdavim üyesi bulun- maktadır. Türk ve Amerikan hükü- metlerinin yakın destek ve muza- hareti ile Ankarada yeni inşa edi- len binasında geniş çapta sosyal, Kültürel, Eğitim, Turizm ve güzel sanatlar faaliyetleriyle muhitinde büyük bir Boşluğu doldurmakta ve tüzükte belirtilen amaçlarına ina- nan veya ilgi duyan her kese kapı- larını açık bulundurmaktadır. Saygılarımızla Resmi Mühür ve imza Türk-Amerikan Derneği Yönetim kurulu