DÜNYADA OLUP BİTENLER Fransa Devi yutan fareler Fransız seçmenleri, geride bıraktı- &ımız haftanın son gününde, 1848 yılından buyana ilk defa olmak ü- zere, devlet başkanlarını genel oyla seçmek için sandık başlarına gitti- ler. Bilindiği gibi, 1848 seçimi dışın- da, Fransa devlet başkanları şimdi- ye kadar hep Meclisler tarafından seçilmişlerdir. Hattâ General De Ga- ulle bile, bundan yedi yıl önce, iş- başına sınırlı bir seçmenler kurulu- nun verdiği oylarla getirilmiştir. Fa- kat De Gaulle, işbaşına getirildikten kısa bir süre sonra, V. Cumhuriyet Anayasasında yaptığı (o değişiklikle, devlet başkanının tek dereceli bir genel seçimle seçilmesini öngörmüş- tür. 1848'de yapılan seçimleri, ünlü Napoleon Bonapartın yeğeni Louis Napoleon kazanmıştı. İşbaşında kal- dığı süre içinde izlediği yanlış dolu dış politikasıyla tarihe geçen Lou- is Napoleon, seçimlerden dört yıl kadar sonra, amcasının şöhretine dayanarak kendini imparator ilân etmiştir. Geçen hafta sonu yapılan fransız seçimleri konusunda kalem oynatan siyasal yorumcuların he- men hemen hepsi, bunun da, Büyük Şarlın taçsız krallığını ilân edecek bir seçim olduğu konusunda birle- şiyorlardı. Hattâ De Gaulle de bun- dan o kadar emin görünmüştür ki, seçim kampanyası sırasında yaptığı konuşmalarda, eğer oyların yarı- sından fazlasını alamazsa, ikinci tur seçimlere katılmayacağını ileri sürmüştür. Seçimlerden önce yapılan kamu- oyu yoklamaları, De Gaulle'ün oyla- rın yüzde 50'sinin altına düşmesi ih- timalini hemen hemen yok denecek kadar az gösteriyorlardı. O kadar ki, De Gaulle'ün en koyu muarızları bile, eğer General oyların yüzde 51' ini alırsa, bunun muhalefet için bü- yük bir başarı olacağını düşünmüş- lerdir. Fakat, çoğunlukla olduğu gi- bi, bu Pazar akşamı Fransadaki se- çim sandıklarından çıkan oylar, ka- muoyu yoklamacılarım ve siyasal yorumcuları bir kere daha yalancı çıkarmıştır. Seçime katılma oranı- 30 General De Gaulle "Ya devlee başa." nın pek yüksek olmasına rağmen, General De Gaulle oyların yüzde 44 kadarıyla yetinmek zorunda kalmış ve kesin sonucun alınması için ikin- ci tur seçimlere gidilmesi zorunluğu belirmiştir. İkinci tur seçimleri, Pa- risten bildirildiğine göre, gelecek Pazar günü yapılacaktır. HERKES OKUYOR Düşmez kalkmaz bir Allah "Bundan daha bir hafta öncesine kadar seçimlerin büyük favorisi olarak General De Gaulle'ün oyları- nı bu derece yitirmesinin nedenle- ri nelerdir? Önümüzdeki günler ve yıllar içinde, bu sorunun karşılığı- nı bulmak amacıyla çok mürekkep dökülecektir. Fakat, bugün görül- düğü kadarıyla, De Gaulle'ün oyla- rını böylesine kırpan başlıca iki et- ken vardır. Bunların birincisi, hiç şüphesiz, fransız solunun De Gaul- le karşısında bir tek aday üzerinde birleşmeyi başarabilmesidir. Komü- nistlerden Mollet sosyalistlerine ka- dar uzanan büyük bir çizgi üzerin- de bulunan bütün solcular, IV. Cum- huriyet döneminde en önemli siya- sal kişilerden biri olarak beliren Mitterand üzerinde birleşmişlerdir. Bilindiği gibi, solun ilk birleşme de- nemesi, bu yılın başlarında, Marsil- ya Belediye Başkam Gaston Defer- re'in çevresinde olmuştur. Fakat çeşitli sol partiler, daha başlangıçta, ne Deferre'in kişiliği, ne de progra- mı karşısında güven duymuşlardır. Ancak ortaya Mitterand çapında bir aday çıkınca hepsinin tereddüdü dağılmıştır. O kadar ki, Komünist Partisi bile, Mitterand'ı destekle- mek kararını verirken, adayın ken- dileriyle bir program etrafında bir- leşmesini istemiş değildir. Zaten bu yüzdendir ki, De Gaulle propaganda- cılarının seçim kampanyası sırasın- da en çok ileri sürdükleri kozlardan biri de, solun belli bir program çev- resinde değil, fakat De Gaulle'ün karşısında birleştikleri olmuştur. De Gaulle'ün oylarını kırpan ikin ci etkenin de, televizyon olduğu an- laşılıyor. Şimdiye kadar halkı yal- nızca belli konularda aydınlatmak, daha doğrusu aldığı kararları ka- muya duyurmak için televizyon per- desine çıkan De Gaulle, bu icadı pro- paganda için kullanmakta hiç de büyük bir başarı gösterememiştir. Televizyonun en çok yaradığı aday, merkez partilerinin adamı Jean Le- canuet'dir. Yıldızı parlayan adam Jean Lecanuet, hiç şüphesiz, bun- dan sonra fransız politika haya- tında adı en çok geçen insanlardan biri olacaktır. Bütün seçim kam 11 Aralık 1965