AKİS lıyla Demirel arasındaki karanlık iş münasebetlerini teşhir eden bir dergi- nin, yaptığı yayının doğru olup olma- dığını Demirelden sordular. Böyle bir toplantıda üyeler tarafından sorguya çekileceğini hiç aklına getirmemiş o- lan Demirel önce, Turanlıyla herhangi bir iş münasebeti bulunmadığım, fa- kat bu müteahhidin İV. Koalisyon Hü- kümetinin kurulmasında emeği geçti- ğini, Bölükbaşıyla kendisi arasında "elçilik" yaptığını söyledi ve şöyle dedi: "— İzzettin Turanlı eski bir iş ar- kadaşımdır. Fakat, ben Hükümette vazife aldıktan sonra onunla herhangi bir iş münasebetim olmadı. Kendisi beni devamlı olarak arar ve halimi hatırımı sorar. Sağda solda adımı kul- landığını da bilmiyordum." Halbuki bu açıkgöz iş adamının a- dı, Süleyman Demirele ilk defa bahse- dilmemektedir. Bir seçim gezisi dönü- şünde AP Genel Başkanı ile bir İs- tanbul gazetesinin muhabiri arasında uçakta eğlenceli bir hadise cereyan etmiş, bu konuşma duyulmuştur. AP Genel Başkanı gazeteciden «Benim için ne diyorlar?*' diye sormuştur. Ga- zeteci de, kendisi hakkında ne dendi- ğini Süleyman Demirele açık m dobra dobra söylemiştir. Bu arada, is- mini kullanarak İzzettin Turanlının Demirel aynen şöyle demiştir: — Kardeşim, ben ne yapayım? A- dama selâm veriyorsun, gidiyor ve ora- da burada benim en yakınım olduğu- nu söyleyip iş çeviriyor.. Hikâye, meşhur Masonluk Hikâye- sini andırmaktadır. Görülmektedir ki Demirel, henüz Başbakanlık (o koltuğuna oturmadan, partinin yönetici kadrosunun bazı ü- yelerini karşısına almış durumdadır. Bu konuda tipik örneklerden biri de, kurulacak hükümetin üyelerinin kim- ler olacağı meselesinde adayların milletvekili yan Bilgiç ve arkadaşları, şimdi de kurulacak hükümette kendilerinin ve kendi hiziplerinde (o bulunanların gö- rev almaları için uğraşmaktadırlar. Önceleri Parti Genel Merkezindeki sohbet toplantılarında başlayan yoğun kulis faaliyeti, odaha sonra Bilgiç ve arkadaşlarının evlerinde düzenlenen "ev toplantıları"nda devam etmiştir. Genel Yönetim Kurulu A e e ilk yenilgiden sonra şimdi de Ba ların tespiti konusunda ortaya çıka. 23 Ekim 1965 cak anlaşmazlıktan son derece endişe duyan Demirel, sert tedbirlere e mağa eli olayları sükü- net içinde izlemeyi uygun bulmakta. dır". Bilgiç ve arkadaşlarının düzenle- dikleri ev toplantılarından haberi o- lan Demirelin şimdi tek ümidi, Ba- kanların tespiti hususunda kendisine tam yetki verilmesindedir. Ancak, Ba- kan olmaları ihtimalini kuvvetli gö- renler, Genel Başkana tam yetki ve- rilmesi görüşüne katılmamakta ve ka- rarın Gruptan ve Genel Yönetim Kuru- lundan çıkmasını istemektedirler. Bu- na karşılık, Demirele yakınlığı bili- nen bazı partililer de, kendilerine de bir Bakanlık koltuğu düşer umuduyla, Bakanların seçiminde Genel Başkana tam yetki verilmesi görüşünün şid- detli savunuculuğunu yapmaktadırlar. Nitekim, Demirelin kendisine büyük YURTTA OLUP BİTENLER güven beslediği ve Başbakan Yardım- cılığı görevine getirileceği Genel Mer- kezde kulaktan kulağa fısıldanan Ci- hat Bilgehan, taraftarlarıyla ü arın tes- Genel Başkana yetki veril- mesini istemektedir. Kıratın tayları geçim gecesi AP Genel Merkezinde kazanma sarhoş- luğu" betmeğe başlamış, yerini güç bir im- tihan sessizliğine terketmişler. Günün hemen her saatinde gene ziyaretçiler- le dolup taşan Genel Merkezde yöne- ticiler, kapalı kapılar ardında, kendi menfaatlerine en uygun hesaplarla uğ- raşmakta, salonlarda sohbet eden Teş- kilât ileri gelenleri ise hükümetin ku- rulması konusunda kendilerini de yet kili osaymaktadırlar. Sabahtan ak- İzzettin Turanlı ile Demirel Fıs fis, kos kos..