AKİS Düğünde politika Geçirdiğimiz hafta Senato Başkanı nver oAkanın kızı Gülsün Aka evlendi. Damat, Orta Doğu Üniversite si Mimarlık Fakültesinden Enis Kor- tan, Ankara Palasta yapılan nikâh tö- reninde bütün politikacılar buluştu- lar. AP'lilerin ağızları kulaklarınday- dı, tabii. CHP Genel Başkanı ile AP Genel Başkanı uzun zamandanberi ilk defa karşılaştılar, nikâhta tanık- lık yaptılar. Yakın arkadaşları ara- Demirel, salona girince, kadar kizanği, eline ve boynuna sarıl- mak için yarış eden AP'liler arasında o da bir damada benziyordu. Gülsün Aka, Ankaranın güzel, iyi yetişmiş gençkızlarından biridir. Ge- linliği de doğrusu çok güzel olmuştu. Saçlarını tepeye toplamış, topuzuna or- kideler iliştirmişti. Eteği saten, üstü güpr dantel gelinliğini oOMithat Paşa Enstitüsü öğretmenlerinden biri dik- miş. Bayan Aka gri danteller içinde şık bir kayınvaldeydi. Kendisini gören- ler, hemen fısıldaşıyorlar, yakında Se- nato Başkanının değişeceğini konuşu- yorlardı. Senato Başkanlığına Ürgüplü gelecekmiş. Ürgüplü, nikâhın en müte- bessim (o erkeğiydi. (o Nigâr Ürgüplü de hayatından çok memnundu, yanında- kilere gelini Pazileden bahsediyordu. Düğünde CHP'lüerin sayısı da hay- li kabarıktı. Kemal Satır, Turhan Fey- zioğlu, İsmail Rüştü Aksal, Emin Pak- süt, Cihat Baban, Nihat Erim, "Orta- nın solu mu, sağı mı?" hikâyesine ni- kâhta da devam ettiler. AP'liler ise başka hikâyeler peşindeydiler. Birbir- lerinin koluna girip, hayâllerinde Ba- kanlıkları paylaşıyorlardı. Dışişleri Ba- kanı Hasan Işık oldukça geç geldi. Ba- zı gözler hemen, Settar İkseli aradı Eski Bonn elçisi, şimdiki İzmir millet- vekili İksel, salonun bir köşesinde Şi- nasi Osma ile konuşuyordu. Tabii, çok neşeliydi. Ancak, Bakan olması bahis konusu değilmiş. Düğünde dolaşan söy- lentilere göre, AP'liler mahkemesi de- vam edenlerin Bakanlık koltuğuna o- turmasını doğru bulmuyorlarmış... Düğünün misafirleri arasında dip- lomatlar da çoktu. o Sefirelerin çoğu şapka giymişlerdi. Zira protokol böyle istiyor. Protokol Genel Müdürü Halük Kuranın eşi de başına bir çiçek kon- durmuştu. Kalabalıktan, kimin ne giy- diği çok iyi seçilmiyordu. Buna sevi- nenler de vardı, üzülenler de... Bayan Demirel sevinmiş olacak. AP Başkanı- nın eşi çok şık sayılmaz. Omuzunda gü- 23 Ekim 1965 Gülsüm Kortan Haftanın gelini fakat elbisesini kim- Şıklık rekoru, sefireler- zel bir etol vardı, se beğenmedi. deydi! Defile hazırlığı Faize Moda salonunun sahibesi Se- vim Baban Avrupadan döndü, defi- le hazırlıklarına başladı. Ankara, İs- tanbul ve İzmirde üç defile yapacak- lar. İstanbulda şu aralık defile fur- yası var. Terzi Muallâ ilk defileyi yap- tı, onu Butik Canan ve İhsan hanımın defileleri takibediyor. Fakat Faize Mo- da salonu bu mevsimi büyük bir id- diayla açıyor; Paristen orijinal kumaş- lar getirmişler, moda dergilerinde gördüğümüz modellerin hepsini oriji- nal kumaşlarıyla hazırlıyorlarmış. Fa- izenin Ankaradaki defilesinde yeni bir manken de tanıtılacak. Meydan Sahnesinde hüzün Kartal Tibet, Karaoğlan olunca, Mey- dan Sahnesinden ayrılmak zorun- da kalıyor. Yakında bir veda kokteyli verip Ankaradan da ayrılacak. Mey- dancılar bu gidişe hem seviniyor, hem üzülüyorlar. Kartal Tibet bakımın- dan parlak bir gidiş, ama Meydan sah- nesinin yıldızlarından biri sönüyor. Bakalım, onun yerini kim alacak? Ge- çirdiğimiz hafta Ankara pavyonların- da Meydancılara çok sık rastlandı.İn- TÜLİDEN HABERLER tim ve Süreyya pavyonlarının pistle- rinde modem dansrekorunu Kartal Ti- bet kırdı. TabiiburdeAyşe Kulin... Süreyya pavyonunun açılışında pistin kraliçesi bu güzel duldu. Hararetli günler İstanbul milletvekili (o Coşkun Kırça ile Beyhan Köprülünün barışma ih- timali kapandı. Kırca, yakın ar- kadaşı Özcan Ergüderin kardeşiyle ni- ir düğün havası esiyor. Ba- bası ve kocası yüzünden politikadan uzaklaşan genç dul, yakında müspet ilimle ışıklanmış bir erkekle evleniyor. Açıklama 591 sayı ve 16 Ekim 1965 tarihini ta- şıyan derginizin, Tüli'den haberler başlıklı kısmının 29. sahifesinin son kısmında, "Derdin büyüğü" başlığını taşıyan yazının tamamen hayâl mah- sulü olduğunu üzülerek iletmek iste- rimi Sayın hanım muhabirinizin doğ- rusunu yazabilmesi için işini kolaylaş- in Basın toplantısını, başkan olarak ben yaptım, fakat öfke yerine hakikatleri konuşturdum. Akis muhabirini aramızda görmeyi çok ar- zulardım. Bu toplantının neticesi, ka- mu oyunda değerlenmek üzere mah- kemeye intikal etmiş bulunmaktadır. Devlet Tiyatrosunun bütün galala- rını süsleyen çiçeklerin en güzelini TOTSİS adı tamamlarken, sayın gaze- tecimizin bulunamamasına doğrusu çok üzüldüm. Eğer, TOTSİS'in böyle bir gayesi olsaydı, hiç zorluk çekmez- di. Gerekirse, toplu iş müzakerelerinin sonunda bu yol da denenecektir. Sen- dikamızın yalnız Devlet Tiyatrosu için- dehalenöllüyesivardır, hergün de artmaktadır. İstanibuldaki özel tiyat- rolar, şehir operası ve şehir tiyatrola- rı ile birlikte mevcudumuz 1500'ün ü- zerindedir. Zannedildiği gibi, kaybe- dilmiş bir dâvamız, Allaha şükür, yok- tur. Düzeltilmesini rica ederim. Saygı- larımla. Genel Başkan Müjdat Kutucuoğlu 29