23 Ekim 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

23 Ekim 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER M.P. Kurt masalı Bu satırların yazıldığı saatlerde, Mec üsteki MP Grup salonunda bir komedinin son perdesi oynanmaktadır: Dertli politikacı Bölükbaşı, "son de- fa" -kaçıncı?- aralarında bulunduğu Meclis üyesi arkadaşlarına, milletve- killiği görevinden istifasının nedenle- rini acıklı bir dille anlatmaktadır. Bu bakımdan, haftanın başında Salı gü- nü saat 15'te başlayan Grup toplan- tısı gerek Bölükbaşı ve gerekse MP' liler için tarihi bir toplantı sayılmak- tadır. Bölükbaşı, politika hayatından çe- kilmeğe seçimi izleyen günlerde ka- rar verdi. Radyo propaganda konuş- malarında, oy toplayabilmek için, İ- nönüye saldırarak küçük parti oyla- rının AP'ye o kaymasına sebep olan Bölükbaşının AP'nin tek başına iktidar kurabilecek çoğunlukta (o milletvekilli- ği kazandığını öğrendiğinde, bir hayali suya düşüyordu: AP ile iktidarda koa- lisyon ortağı oolmak! AP kendisine muhtaç olmayacak şekilde iktidara gelmişti. MP'ye yan dönüp te bakma- yacaktı bile, O zaman Bölükbaşı bir plânı sahneye koydu. Bölükbaşı haftanın ortasında, se- çim neticelerinden umutsuzluğa düştü- günü, milletin AP'yi tek başına iktida- ra getirmekle memleketi karanlık bir, gelecek içine attığım, onun için siya- set hayatından çekileceğini yakını ga- zetecilere fısıldadı. Bu fısıltılar, birer "bomba haber" şeklinde, ertesi gün gazetelere manşet oldu. Bölükbaşı ve adamları, bir kaç gün bu propaganda- yı, propagandaya esrarlı da bir şekil vererek devam ettirdiler. Bölükbaşının imâ etmek istediği şuydu: "Ben böyle söyleyip çekildim mi, memleket ihtilâllere müsait Hale gelir. Ben bir adamı itham etmeyegö- reyim. O adam İsmet Paşa olsa daya- namaz. AP ve Süleyman Demirel kim- dir ki? Şimdi, İsmet Paşanın 1960 İlk- baharında yaptığı gibi ni de, ihtilâle yeşil ışık yakmış oluyor Bölükbaşı bu imâsının n AP tarafın- dan anlaşılacağı ve bundan dehşete düşeceği ümidindeydi. AP derhal boyun eğecek, Demirel (o Bölükbaşıdan çekil- memesini isteyecek, Bölükbaşı da, Hü- kümete girmek şartıyla siyaset hayatı na devam etme lütfunda bulunacaktı! Fakat Bölükbaşıya ısrar, o sadece kendi partisi (omensuplarından geldi. AP dönüp te bakmadı bile. Umumi ef- kâr ise, güldü. 12 Osman Bölükbaşı Şah mat olunca.. İsmet Paşanın tırnağı Bölükbaşının o politikadan çekileceği yolundaki haberler gazetelerde yer alırken, MP Genel Yönetim Kurulu, irikiyım liderin içini dökmesi için, geç- tiğimiz haftanın ortasında Perşembe günü toplandı. O gün erken saatlerde Parti Genel Merkezine gelen Bölükba- şı hayli sinirli görünüyordu. Önce, di odasında Genel Sekreter Hakkı Akdoğanla görüştü. Akdoğana, hiç kimse tarafından rahatsız edilme- mesini tenbih etti ve Genel Yönetim Kurulu üyelerine toplantıya gelmeleri için haber verilmesini istedi. Oysa Genel Merkez binası, milli bakiye genel mer- kez kontenjanından milletvekili seçi- lebilmek için uğraşan, sağa sola koşu- şan adaylarla dolup taşıyordu. Aday- ların tek ümidi Bölükbaşıydı: Bölükba- şı istediği kimseyi mutlaka milletve- kili yapardı. Bu düşünceyle Genel Mer- kez binasını dolduran adaylar, o gün Bölükbaşıyla görüşüp dertlerini anlat- ma fırsatım bulamadılar. Üstelik, Bö- lükbaşının politikadan çekileceği yo- lundaki haberleri de merak ve endi- şeyle izlediler. Öğleden sonra toplanan Genel Yö- netim Kurulunda konuşan sadece Bö- lükbaşı oldu. Uzun süren konuşma- AKİS sında Bölükbaşı, AP'nin tek başına iktidarda olmasının sakıncalarını an- lattı ve AP yöneticilerine sert bir dil- le çattı. MP Liderinin üzerinde önemle dur- duğu bir konu da İnönüyle ilgiliydi. Bölükbaşı, konuşmasının bu kısmına geldiğinde yüzünde beliren pişmanlık ifadesini değiştiremedi. Radyo propa- ganda konuşmalarında oy toplayabil- mek için İnönüye hücum ettiğini iti- raf etti ve şöyle dedi: — Bunlar, İnönünün tırnağı bile ölmezİari” Bölükbaşı, Hükümete o giremediği takdirde eriyip gideceğini de biliyordu. Zira, bu kampanyadan sonra AP'ye muhalefet yapmak için dahi ne siya- si, ne ekonomik bir programa sahip olduğunu biliyordu. Ağlama Duvarı "Ertesi gün, Bölükbaşı gelmediği için Genel Yönetim Kurulu toplana- madı. Sabahın erken saatlerinden iti- baren Genel Merkez binasında küme- lenen Bölükbaşı hayranları, parti yö- neticilerinden bir haber sızdırabilmek için geç saatlere okadar telâş içinde sağa sola koşuşup durdular. Oysa, Bö- lükbaşı Cuma günü evinden dışarıya çıkmadı. Bütün gün evinin kapısında bekleyen gazeteciler, dertli liderle gö- rüşme fırsatı bulamadılar. Ancak, geç saatlere doğru Bayan Bölükbaşı gaze- tecilere liderin mesajını ulaştırdı. Bu mesajında Bölükbaşı, moralinin çok bozuk okluğunu ifade ediyor ve birkaç gün içinde yapacağı basın toplantısın- da herşeyi açıklayacağını bildiriyordu. Ancak, aradan günler geçtiği halde Bö- lükbaşı ne bir basın toplantısı yaptı, ne de halkoyunu aydınlatacak bir a- çıklamada bulundu. Bölükbaşının Emek Mahallesinde- ki evi o gün, civar illerden gelen par- tililerle dolup taştı. o Genel Ziyarete gelenlerden bir kısmı da, mil- li bakiye merkez kontenjanından mil- letvekili olmak isteyen adaylardı. Hat- tâ heyetlerden bazıları da, hem lider- lerini kararından caydırmak, hem de kendi adaylarını milletvekili seçtire- bilmek için ziyarete gelmişlerdi. Aynı gün Bölükbaşı, milli bakiye merkez kontenjanından milletvekili seçilecek- lerin isimlerini yalnız başına tespit etti ve bir partilinin aracılığıyla Ge- nel Merkeze gönderdi. Milli bakiye için tespit edilen adayları (Yüksek Seçim Kuruluna bildiren Genel Sek- reter İsmail Hakkı Akdoğan, Genel Başkanlarının politikadan çekilme ar- zusunda samimi olup olmadığına dair 23 Ekim 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: