TİYATRO yatrosu sahnesinde oynadığı "Ando- ra"daki rolünü imtihan jürisinin ö- nünde tekrarlamıştır. Yani jüri bu im tihanda Kaçmazı bırakmakla, daha ön ce oynanmış bir temsili mahküm et- mek gibi, sakalla bıyık arasında bir duruma itilmiştir. Bunlar, elbette ki Kaçmazın sanat değeri olmadığını ispata yetecek delil ler değildir. Fakat bunlar, bu hanım sanatçıya -belki de aslında ihtiyacı ol- mıyan- bir takım imtiyazlar tanındı- ğını açıkça göstermektedir. — Üstelik, hiç oynamadıkları parçalarla bu imti- hana katılan 17 sanatçı başarısız ilân edilmişlerdir. Bunlar arasında "Boe- ing - Bocing"de başrolü oynıyan Nur- han Damcıoğlu, Esin Afgez, Ozant Gürsoy gibi, tiyatro seyircisinin tanı- dığı isimler de vardır. İmtihan sonun- da, jüriye dahil bir yetkili: " — Bu imtihan bir oyundur. En az 9 kişinin kazanması lâzımdı. Bu şekil- de, bu imtihan sadece Ayten Kaçmaz- la iki nedimesinin imtihanı anlamını kazanmıştır!" odiyerek tepki göster- miştir. - İmtihanın yarattığı dalgalanma devam etmektedir. e Danıştayda imti- hanın iptali için dâva açan beş sanatçı ise, dilekçeyi verdiklerinden beri, Ti- yatro yöneticilerince (oaforoz edilmiş durumdadırlar. İmparatoriçe Özellikle rakibi hanım sanatçılar ta- rafından Tiyatrodaki (o karışıklığın baş sebebi olarak gösterilen Ayten Kaç maza, çevresinde "İmparatoriçe" veya "Teodora" ismi takılmıştır. Kaçmaz, Pazar günü görüştüğü bir AKİS mu- habirine, hakkındaki ithamlar için şöyle demiştir: "— Allah onların kocalarını bir mevkiden korusun!" Böylece Kaçmaz, bu ithamların sa- dece kendisini kıskanan hanım sanat- çılar tarafından yaratıldığını ileri sür- müş olmaktadır. Ancak durum böyle değildir. Kaçmazı itham edenler ara- sında, hanımlardan başka, Tiyatroda Genel Müdürden sonraki basamakları dolduran yetkililer de vardır. Kaçmaz, AKİS'çiye verdiği cevaplarda, kendi- linin Genel Müdür Gökçere hiç bir şekilde tesir etmediğini, siyasete hiç karışmadığını, hiç bir rolünü resmi a- çıklamadan evvel oöğrenmediğini ileri sürmüş ve: “— Ben kendi çizgimi bilirim. Ben halkın önünde hergün imtihan veriyo- rum... Daha yolumun başındayım!" demiştir. 30 Kaçmazın, çizgisini iyi bilen, bunu dik ve en yükseklere yönelik tutan ve bu çizginin sonuna süratle varmak için elinden geleni yapan ihtiraslı bir sa- natçı olduğuna şüphe yoktur. Hayatı- nın ve mücadelesinin o başlangıcı ile bugünkü durumu arasındaki fark bu- nu göstermektedir. en Kaçmaz, 1940 yılında Anka- rada, Rüzgârlı Sokaktaki "Yeşil Ova" köftecisinin kızı olarak dünyaya gel- miştir. Anası ve babası göçmendir. Mü tevazi bir çocukluk geçirmiştir. Tahsil hayatı, Anafartalar İlkokulunun ikinci sınıfından ayrılmakla Bu sırada sanata heves servatuvarda bale çalışmış, fakat de- vamlı bir bale öğrencisi (olmamıştır. Bunda imkânsızlıkların da rolü var- dır. 1952 yılında bir kız arkadaşı ile Çocuk Tiyatrosuna gittiği bir gün, te- sadüfen Şeref Gürsoy ve Ziya Demi- relle karşılaşmış ve Gürsoya: "— Abi, ben iyi bale yaparım. Ço- cuk Tiyatrosunda çalışayım" demiştir. Gürsoyun o tavassutu ile zamanın Genel Müdürü Muhsin Ertuğrulla gö- rüştürülmüş ve böylece Çocuk Tiyat- rosuna girmiştir. O zaman yevmiyesi beş liraydı. Kaçmaz, düzensiz geçen bir kaç yıldan sonra, 1955 yılında Ço- cuk Tiyatrosunun devamlı elemanı du- rumuna girmiştir. Bugünkü büyük si- lâhı "güzelliği" o zamandan dikkati çekmiş ve Devlet Tiyatrosu oyunların da da küçük roller almaya başlamıştır. Turgut Özakmanın "Tufan" adlı oyu nunda çıktığı "Nuhun Kızı" rolü ö- nemli sayılacak ilk rolüdür. O sıralar- da mankenlik yaparak, tiyatro kadar bu alanda da şöhret kazanmıştır. 1958 yılı, Kaçmaz için bir dönüm noktasıdır. Kendisine karşı bir süre- denberi himayekâr bir ilgi (o gösteren Mediha Gökçer ve Cüneyt Gökçer ile birlikte, Süreyya pavyonuna gittiği bir gece, Cüneyt Gökçer ile dansetmiş ve -efkârlı bir gününde yakınlarına açık- ladığına göre- ilk özel konuşmayı yap mıştır. Sonradan olaylar ve büyük rol- ler birbirini takip etmiş, bugünkü du- rumuna gelmiştir. Bu arada Mediha Gökçer ile Cüneyt Gökçerin gürültülü boşanmaları, skandaller, Cüneyt Gök- çer ile nişanlanması, gazetelerde alla- nıp pullanarak yayınlanmış ve Kaç- masın şöhretine şöhret katmıştır. Son zamanlarda, Gökçer ile Kaç- mazın evlendikleri şeklinde yayılan haberlerle ilgili olarak AKİS muhabi- ri tarafından sorulan soruya, Kaçmaz: "— Evet, evlendik" cevabını ver- miştir. Bugün Kaçmaz, Devlet Tiyatrosu- nun kadrolu sanatçısı, büyük şöhret, halkın alıştığı bir manken ve Devlet Tiyatrosu Genel Müdürünün hanımı- dır. Üstelik Devlet Tiyatrosunun -sa- "Vanya Dayı" da Kaçmaz ve Gökçer Asıl dayı kim ? AKİS, 12 HAZİRAN 1965