YURTTA OLUP BİTENLER, T.M.T.F. binası İlerici gençlerin yuvası diyeceği yoktu. Fakat MTTEBcilerin niyeti tamamen başka idi ve maale- sef, gerici çevrelerin seslerine ayak uy- duruyorlardı. Zira bu yılki İstanbulun fetih yıldönümü törenleri gericiler ta- rafından bir kuvvet gösterisi olarak €- le almıyordu. Gerici gazetelerde, Aya- sofya camii hakkındaki yıllardır de- vam edip gelen malüm teraneler tek- rar yükselmeğe başlamıştı. e Efendim, Fatihin cami haline getirdiği Ayasof- yayı müze olarak kullanmağa kimse- nin hakkı yoktu. Bu, olsa olsa, yunan emellerine hizmet etmekti. Ayasofya- nın minarelerinden artık mübarek e- zan sesi duyulmalıydı! Gerici çevrelerde bu konu işlenile dursun, MTTB Başkanı Ginisli de göv de gösterisi için hazırlıklar yapıyordu. Hattâ bazı camilerde, Cuma vaazların- da hocalar, din kardeşlerinden, 29 Ma- yıs fetih yıldönümü için Sultanah- metteki törene gidilmesini bilhassa is- tiyorlardı. Bir yandan da gençliğin, fetih yıldönümü günü Ayasofya mü- zesini basacağı ve minarelerinden e- zan okutacağı sözleri etrafa yayılıyor- du. 14 Nitekim 20 Mayıs günü Vilâyet la. rafmdan Topkapıda tertiplenen tören- den başka, hiç âdet olmadığı halde MTTB'de Sultanahmette, Dikilitaşın dibinde Ayasofya müzesine karşı ayrı bir tören yaptı. Topkapıdaki omütad törenin her yılkinden bir farkı yoktu. Ancak törende, gerici topluluklarda göze çarpan tipler nazarı dikkati çeki- yordu. Topkapıdaki töreni takiben bir kortej halinde Sultanahmete gelindi. Kortejin önünde, Fatih Sultan Meh- medi temsilen bir beyaz ata oturtul- muş bir çocuk gidiyordu. Şeriatçiler resmigeçidi MTTB'liler bakımından tam bir fi- yasko ile neticelenen Sultanahmet - teki tören saat 16'da başladı. Toplulu- gun büyük bir kısmını, merak edip ge- lenler teşkil ediyordu. MTTB tarafın- dan büyük gayret sarf edilerek topla- nan "mukaddesatçı" gençlik ise sayı bakımından çok azdı. Nitekim bu kü- çük toplulukla bir şey yapamıyaçakla nnı anlayan terkipçiler, Ayasofya hak- kındaki niyetlerini sadece omikrofon- daki konuşmalarında belirttiler ve her hangi bir fiili harekete geçmediler. Konuşmalar tam mânasıyla yürekler acısıydı Memleketin ikinci büyük gençlik teşkilâtı olan ve yıllardır o kendisini Atatürk devrimlerinin en sâdık bek- çisi olarak tanıtan MTTBnin bu ha- lini görüp de yanmamak elden gelmi- yordu. MTTB Başkanı Rasim Cinis- ü ve diğer konuşmacılara göre, Aya- sofyadan ezan okunursa Türkiyenin bütün problemleri halledilecekti. Ra- sim Cinisli (okonuşmasında sağa aola küfürler yağdırıyor: "— Ayasofyamızda Fatihin aziz ha- tırasını çiğneyerek ezan okutmayan- lar kahrolsun! Türk tarihinin en ka- ranlık devirlerinde o Ayasofyada ezan okunmuştur. Bu ezan seslerini kesen- lere lanet olsun! Bugün Ayasofyadan ezan sesi duyulmalıdır, duyulacaktır!" diye bağırıyordu. Tercüman gazetesinden Ahmet Ka- baklı da hemen hemen Cinislinin söy- lediklerini tekrarladı En korkunç ko- nuşmayı, müseccel nurcu Gündoğdu Serhatoğlu yaptı. Törenden sonra MTTB Genel Mer kezi salonundaki (okonferansa gidildi. Konferansçıyı gören devrimci gençler hayretten donakaldılar: MTTB'deki konferansı Necip Fazıl Kısakürek ve- riyordu! Kervan yürüyor MTTB'nin yönetimini ele geçirenler Ayasofyada ezan okutmak için uğraşadursunlar. Türkiyenin en bü- yük ve gerçek öğrenci teşekkülü olan MTTF, gençliğin yüzünü ağartacak işlerle meşguldü. TMTF yöneticileri Türk-İşle işbirliği yaparak, Petrolün millileştirilmesi konusunda bir kam- panya açtılar. Kampanyanın başlangıç tarihinin de 27 Mayısa gelmesine özel- likle dikkat ettiler. 26 Mayıs gecesi, TMTF'li gençler tarafından İstanbulun yollarına, yağlı, boya ile "Petrol (o millileştirilmelidir" gibi sloganlar yazıldı, duvarlara muh- telif afişler asıldı. Geçe faaliyet gös- teren gençlere polis önce engel olmak istediyse de, TMTF Genel Başkanı Ali met Ketencinin Emniyet Müdürü nez- dindeki teşebbüsü sonucu, müdahale- ler önlendi, Ahmet Ketenci afiş ve caddelere yazı yazdırmaktan başka basın toplantıları da düzenleyerek, kampanyanın kamu oyunca duyulma- sı için çalıştı. AKİS, 5 HAZİRAN 1965.