eğ petrol kulesi sayısının iki misline yakın petrol kulesi kullan- makt adır r. Bu 9 yıl içinde yabancı şirketler böyle "hararetle" petrol ararlarken, esas hedefleri paralarını en fazla döktükleri sahalardan anlaşılmaktadır. her yanında cicili bicili satış istasyon- ları, mantar gibi boy atmıştır. Bu , ilgi çekici bir gelişme de ya- bancı şirketlerin yurdumuzda rafine- ri kurmak için gösterdikleri iyice ve hevestir. (o Hatta 1957 yılı ö inde. Türkiyenin kendi ihtiyaç Kapasitesini kendi rafinerilerinde işlemesi fikri be- lirdiğinde. - İranda, Musaddık petrol- leri millileştirme niyetim açıkladığın- da olduğu gibi-, Türkiyeye yapılan askeri akaryakıt yardımı kesilivermiş, üstelik yabancı şirketler (o Türkiyenin silkintisini bildikleri halde, akaryakıt karşılığı olan döviz alacaklarını hep- birden acele olarak istemeğe koyul- muşlardır. Bunun sonucu yabancı şir- ketler Petrol Dairesinden rafineri kur- 200 bin ton olan 80 yıl imtiyazlı bir rafineri kurma imkânı sağlamışlardır. Bu rafineride Mobil yüzde 56, Shell yüzde 17 ve BP yüzde 17 hisseye sa- hiptirler, İlk zamanlar ATAŞ rafine- risine katılacak olan Caltex şirketi ise son anda Türk Hükümeti ile bir an- laşma yapmış ve İzmitte yüzde öl'i TPAO'ya. yüzde 49'u Caltex'e ait bulu- nan ve 10 yıl sonra tamamen TPAO'ya geçecek olan bir rafineri kurma izni- ni almıştır. Bu rafinerinin TPAO'ya devredilmesine bugün altı yıl kalmış- tır. Bu arada bir başka şirket Mar- mara adında bir rafineri kurmaya te- şebbüs etmiş, fakat ATAŞ ile | milyon 200 bin ton kapasiteli İPBAŞ ve son- radan tevsi edilerek 600 bin tonluk kapasiteye ulaştırılan Batman rafine- rilerinin. Türkiyenin ihtiyacını karşı- ladığı görüldüğünden bu izin verilme- miştir. ATAŞ ve İPBAŞ rafinerileri son zamanlara kadar sadece yabancı hampetrol işlemişlerdir. Çelikbaş ve Oral Petrol Kanununun bozuk yapısı, as- lında her türlü politikaya elvere- cek niteliktedir. Milli menfaatleri Ko- rumak isteyen siyasi iktidarlar, ya- bancı petrol taraflısı iktidarlar kadar bu kanunda dayanak bulabilirler. An- cak bu kanununun bir özelliği - veya özelliksi - de hatta aynı iktidar i- çinde petrolle ilgili Bakanın şahsiye- tine göre uygulanabilmesidir.. Nite- AKİS, 1 MAYIS 1965 kim Fethi Çelıkbaşm Sanayi Bakan- lığı devresinde bu kanun TPAO aley- hine ve yabancı şirketlerin lehine iş- letilmiştir. Hatta bir ara, milli ürün olan Batman mamullerinin TPAO'yu felce uğratacak şekilde elde kalması ihtimali belirmiş, Çelikbaş ve Petrol Dairesi müteaddit müracaatlara rağ- men milli petrolü koruyacak tedbirle- ri almaktan kaçınmışlardır. Neticede iş Petrol Komiserine ve Danıştaya aksetmiş. Danıştay da milli petrolün korunabileceği kararını vermiştir. Bu safhada Çelikbaşın ve bilhassa Pet- rol Dairesi İkinci Başkanı Safi Tez- için tutumları "Kanunun esprisi ser- best rekabettir. Milli şirket malını sa- tamazsa elinde kalsın" şeklinde ol- YURTTA OLUP BİTENLER avinliğine de TPAO Hukuk Muşaviri suretiyle önce önemli petrol bölgesi Siirtle İskende- run arasında bir boru hattı döşen- mesi için belgeyi TPAO'ya vermiştir. Milli şirketin desteklenmeğe başlan- dığını gören yabancı şirketler, hele bo- ru hattı gibi kârlı bir yatırım kayna- ğını kaçıracaklarını örü düşmüşler ve bu işe ortak olmak için çeşitli okurnazlıklara ve pazarlıklara girişmişlerdir: o Bu arada MOBİL şir- Petrol bölgesinde yollar İmkansızlık o içinde muştur. Ancak TPAO'nun böyle açık- ça uğradığı haksızlık, bu devrede u- mumi efkâra aksetmiş ve Petrol Meselesi oObir ucundan tartışılmaya başlanmıştır.Bu hava içinde Çelikbaş Bakanlıktan ayrılmış. Hüdai Oral E- nerji Bakanı olmuş, petrol işleri bu Bakanlığa bağlanmıştır. (Hüdai Oral bu konuda Çelikbaşın tam tersi bir tu- tumu benimsemiş ve bütün gücüyle dizginleri ele almağa uğraşmıştır. Ba- kanlığa geldiğinde petrolle ilgili üç devlet müessesesini (birbirine (o karşı mücadele eder durumda bulan Oral ilk iş olarak bu meseleyi halletmiş. Petrol Ofis Genel Müdürlüğüne Ah- met Cemil Conkun yerine Kenan O- natı ve Petrol Ofis Genel Müdür Mu- imkan (oo yaratılıyor ketlerinin İdare Meclisi Reisi Şeraftet- tin Eranıl şirketinin ayrı bir boru hattı döşeyeceği tehdidini bizzat E- neri Bakanına yöneltmiş, bu tahak- kuk etmeyince, MÖBİL'in elindeki Şelmo kuyusunun kapasitesinin bir- denbire, hesaplanan boru hattının genişletilmesini sorunlu kılacak kadar yükselıverdiği açı akat sonradan bu miktar yine düşmüştür! Bu arada Hükümetin yabancı petrol şirketleri üzerinde, kuvvetini Kanun- dan ve Danıştay kararından alan bas- kısı artmış, şirketlerin Türkiyeye "a- fişe fiyat" adı altında, dünya serbest rekabet piyasasından pahalı ham pet- rol sattıkları tesbit edilmiş ve bu ta- raftan da mücadele açılmıştır. 9