LAL A ALİNİN Memleketin Huzuru Tehlikededir ugün, aklı başında her türk vütandaşı için Türkiyenin, her şeyin üstünde bir büyük meselesi vardır: Memle- ketin seçimlere huzur ve sükünet içinde götürülmesi, Se- çimlere sadece altı ay kalmıştır. Bir süre sonra, mevcut kanunlar gereğince Hükümet, bazı Bakanlıkların taraf- ra verilmesi suretiyle bir Seçim Kabinesi haline gi- recektir, O bakımdan, propaganda maksadıyla veya gün- lük endişelerle ne söylenirse söylensin önümüzdeki yaz ayları boyunca bir büyük icraat beklemek hatadır. Eğer Hükümet yurtta, vatandaşlar arasında şiddetli çatışma- ların patlak vermesini önlerse, partiler 1960'dan önceki devirlerde olduğu gibi birbirlerine girmekten menedilir- se arzalanan ortam yaratılmış sayıdacaklır, Bu ortam içinde seçmenler, serinkanlılıkla, partiler arasında iste- dikleri tercihi yapacaklardır. Doğrusuna bakılırsa böyle bir ortam, bilhassa iki bü- yük partinin ve demokratik rejimi sahiden benimseyen- lerin menfaatlerine uygun olan tek ortamdır, Halkın, ge- çirilen bunca bâdireden sonra, “eski tarz politika hayatı” istemediğini anlamakta hiç bir zorluk yoktur. Gergin havadan, küfürlü tartışmalardan, seviyesiz dalaşmalar- dan herkes bikmiştir, Önümüzdeki seçimlerde ağırbaşlı, olgun ve basiretli davrananlar, ciddi vaziyetler alanlar, kütlelerde güven uyandiranlar oy toplamakta daha fazla kolaylık hissedeceklerdir. Tabii ,eğer bunlar birer ciddi partiyse.. Ciddi bir parti hüviyeti taşımayanların, dopingli Ji- derlerin, şamatacıların ise menfaatlerinin başka istika- mette bulunduğunda zerrece şüphe yoktur, Bunların he- defi elbette ki mümkün nisbetinde : gürültü koparmak, onun bunun kuyruğuna basmak, ortalığı karıstırmak ve bu hava icinde “ne koparırsam kârdır” felsefesiyle se- çim çorbasının içine dalmaktır. Mecliste baslayacak gü- rültülerin az zamanda vatan sathina yayılacağını ve $si- nirli rüzgârların bir uçtan ötekine eseceğini, Basınin bunları amplifikatör sadakatıyla büyüteceğini keşfetmek için bir kâhin olmak lâzım değildir. Bu temayüldeki kimselerin gayretlerini boşa çıkar- mak icin, eğer bunlar muallaktaysalar, sağlam bir sinir kâfi gelecektir, Tahriklere kapılmamak, h gü- lümseyerek ve umursamaksızın her zaman kolay olmasa da daima kaabildir, Bu noktada C.H.P, ye serzenişte bulunmak lâzımdır. OJH.P, W mâlletvekilleri alay edilmeye lâyık sözleri ciddiye alırlar, adlarından babsettirmek için gerekirse ellerinin üstünde yürümeye ve #ürlü acaiplikler yapmaya hazir toplulukların tebliğle- rine karşılık vermeye kalkarlar, onlarla tartışmaya gi- verlerse hataların en büyüğünü işlemiş olurlar, By on- lara puvan kazandırmaz, bu onları milletin nazarında ha- fif duruma sokar. Aynı zamanda, böyle karşı tarafın, oyununa yardım etmiş olurlar. Şu anda A.P, ba noktada büyük rakibinden çok daha akıllıca bir davranışın içindedir. Ama, eğer Mecliste ekseriyet sahibi olan Koalisyon, dopingli ucunu muallakta birakmaz, onun teşebbtslerini destekler, ona angaje olursa memlekette huzurun bozul- Metin TOKER masına biç kimse mani olamaz. Herkes bilmelidir ki re. ilmin büyük teminatlarından biri olan Radyoyu bir ta- kım alkollü ağızlara Sahibinin Sesi yaptırmak C,H.P. için mümkün değildir ve zaten bu müesseseyi tasallutlardan korumak herkese düşen bir görevdir. Bugün TRT üzerinde oynanan politiko-santimantal oyun hiç kimsenin meçhulü değildir. Öğrenilmek isteni- len husus şudur: Koalisyon bu oyuna tümüyle dahil mi- dir? Eğer dahilse, CHP nin kıyameti koparması hiç kim- se tarafından yadırganmayacaktır ve memleketin bütün sağlam kuvvetleri bu gayretinde CHP nin yanında yer alacaktır, Şimdiden Basının ve umumi efkârın havası, anlamak isteyenler için derin mânalar ta l Suyu çoktan kaçmış “1946 Wikâyeleri'nin getirilmesi teşebbüsleri bu oyunu oynayanlarin ri nası) bir platform üzerine oturtmak niyetinde olduk- arını göstermektedir. Bu tarz hikâyeler ister istemez ve kendiliğinden daha sonraki, başka hikâyeleri tartış- malara sokacak, mânasiz ve hiç bir lüzumu kalmamış if- hamlar sadece havayı bulandıracaktır, 1965 seçimlerine Türkiye böyle polemikler icinde girer ve memleketin asd meseleleri tarlısılmazsa itibarını kaybedecek olan sadece şu veya bu partiden ibaret kalmaz. Topyekün parlimen- ter rejim vatandaşın gözünden düşer ve şu son dört yıl icinde ciddi gayretlerle kazanılmış olan mesafe bir va geri verilir, Bir defa, Radyoyu, tekrar bir İktidar Borazanı ha- line getirmeye hiç kimsenin gücünün yetmeyeceği aşikâr- dır. Bir takım Radyoya el koyacak, orada istediği tasar- rufları yapacak, onu yerinden atacak, bunu onun yerine oturtacak, mikrofonları kendi emrine tahsis ettirecek, tamamile şahsi kanunlar çıkartacak. Buna imkân bu- lunmadıiğı, imkân olmayacağı, dünyanın bu çeşit teşebbüs sahiplerinin başına yıkılmasının hiç bir zorluk taşımadığı dopingle gemi azıya almış olanlara anlatıla- mazsa memleket çok şey kaybeder, Eğer A.P. bu çeşit gayretlerin gerçekleşmesi için şart olan kendi Meclis kuvvetini o gayretlerin emfine ver- mezse, CHP nin böyle gayret sahipleriyle kapiştırılması P bakımından pek elverişli bir taktik olur, CHP itibarı- şımaktadır, hortlatılıp başarısının rür. Ama AP bununla yetinmez, Dam kuvvetini id lanarak CPH nin eline yaman bir mücadele sebebi ve dolayısıyla seçim silâhı verirse bundan kârlı çikmaz, Çok raman aptal dostların akıllı düşmanlardan daha fazla rarar verdiği hiç kimsenin meçhulü değildir. Kendileri akıllı olanlar. bu çeşit aptal - yahut deli - dostlardan ya- kalarını bir an önce kurtarmaya bakarlar, İki büyük parti memleketin kaderi üzerindeki 50 rumluluklarını Türkiye bir yeni seçime giderken bilmek- ie mükellefürler, Halk bu seçimi huzur ve sükün içinde idrak etmek istiyor, Onu bunda mahrum etmek hiç kim- seye bir şey kazandirmayacaktir, Bulanık suda balik av- ciları karşılarında iki büyük partinin ikisini birden bulur. larsa bu, rejimin zaferi olur, AKİS, 10 NİŞAN 1565 gı